• Sonuç bulunamadı

Kökeni çok eskilere dayanan matematik bilimi birçok alanın temelini oluşturmakla birlikte günlük yaşamımızda karşımıza çıkan problemlere çözüm üretmede kullandığımız önemli bir alan olmuştur. Bu nedenle öğrenimi ve öğretimi, karşı karşıya gelinebilecek bazı durumlarda faydalanmak adına oldukça önemli görülmektedir. Özellikle ülkemizde matematiğin en iyi şekilde öğrenilebilmesi ve yüksek başarılar elde edilebilmesi için hem aileler hem de eğitimciler ortak çaba sarf etmekte ancak buna rağmen ulusal ve uluslararası değerlendirmeler bu durumun başarısızlıkla sonuçlandığını ortaya koymaktadır (MEB EARGED, 2005, 2007 ve 2009).

Matematik öğreniminin zorluğu ve matematikteki başarısızlık üzerine araştırmacıların bazıları hem fikirdir (Başar, Ünal ve Yalçın, 2002; Dede ve Argün, 2004; Dreger ve Aitken,1957; Fennema ve Sherman, 1976; Miller ve Mitchell, 1994). Buna Türkiye’nin PISA ile TIMSS’deki matematik ortalamalarının ve ülke genelinde ÖSYM veya MEB tarafından lise düzeyinde yapılan sınavlardaki matematik ortalamalarının düşüklüğü de önemli bir kanıt olarak gösterilebilir. Bunun en büyük sebeplerinden bazılarının; öğrenci tutumları, eğitim-öğretim sistemi, öğretim sistemindeki ve stratejilerindeki yanlışlar ve uygun olmayan ölçme-değerlendirme yöntemlerinin olduğu düşünülmektedir.

Her ne kadar müfredat değişiklikleri söz konusu olsa da bazı öğretmenler tarafından hala kurallara ve ezbere dayalı geleneksel yöntemlerin kullanıldığı ülkemizde, uygun araç-gereç ve materyallerle donatılmış sınıflarda konuların özünü anlayıp sorgulayarak öğrenim görme şansını yakalayan öğrencilerin azınlıkta olduğu düşünülmektedir. Ancak bunun yanında araştırmacıların; öğretmen ya da öğretmen adaylarının herhangi bir matematiksel kavramla ilgili öğrenci anlamasına, zorluklara ve bu zorlukları giderme yöntemlerinin tespitlerine ilişkin çalışmalar yaparak bu durumu önleme çabası içerisinde olmaları görülmektedir (An, Kulm ve Wu, 2004; Bingölbali ve Özmantar, 2009; Bütün, 2005; Bütün, 2011; Chick ve Baker, 2005; Işıksal ve Çakıroğlu, 2010; Misailidou, 2008).

Öğrencilerin, matematik dersinden başarısız olmaları birçok faktöre bağlı olabilir. Öğrencilerin matematik başarısını etkileyen faktörlerden bazılarını; anne-baba eğitim düzeyi, cinsiyet, sosyoekonomik durum, matematiksel zekâ, çok ve disiplinli çalışma, okulun fiziksel olanakları, öğretimde uygulanan strateji, yöntem ve teknikler, müfredat ve öğretmen yeterlilikleri şeklinde sıralamak mümkündür. Bu faktörlerden okulun fiziksel olanaklarını, uygulanan öğretim stratejilerini ve tekniklerini ortam (media) ve yöntem ile ilgili faktörler olarak değerlendirmek olasıdır. Ortam ve yöntemin bütünleşmesinin ise

22

eğitim bağlamı içerisinde oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Öğrencilerin bilgisayarlarla bire bir çalışıp diğer öğrencilerden ayrıldığı durumlar ya da öğretmenin kullanacağı öğretim makineleri gibi uygulamaları reddetmek mümkün olabilir. Ancak ortamın, karışık sosyal ve kültürel öğrenme ortamlarına göre tasarlandığı takdirde anlamlı bir etki bırakacağı düşünülmektedir (Kozma, 1994).

“Öğretmen yeterlilikleri” ya da yurt dışı alan yazındaki adıyla “Öğretmenlik mesleği standartları” nitelikli bir eğitimin gerçekleştirilebilmesi için gerek hizmet öncesi eğitimde gerekse hizmet içi eğitimde, eğitimcilerin ve araştırmacıların ilgi odağı haline gelmiştir (Timur, 2011). Ülkemizde Temel Eğitime Destek Projesinin Öğretmen Eğitimi Bileşeni kapsamında tüm öğretmenlerde bulunması gereken “Öğretmenlik Mesleği Genel Yeterlilikleri” ve ilköğretim kademesi öğretmenlerine yönelik “Özel Alan Yeterlilikleri” MEB tarafından belirlenmektedir. Bakanlık, özel alan yeterlilikleriyle ilgili çalışmalarına 2004’te başlamış olup, ilköğretim öğretmenlerine yönelik 14 alanda "Özel Alan Yeterlilikleri" taslakları hazırlamış ve bunlar 2008’de yürürlüğe girmiştir (MEB, 2013). Matematik öğretmenleri için de özel alan yeterlilikleri kapsamında altı yeterlilik alanı belirlenmiştir. Bu yeterlilikler Tablo 3’te sunulmaktadır.

23

Tablo 3. Matematik Öğretmenlerinin Özel Alan Yeterlilikleri

1.Yeterlilik Alanı: Matematik Öğretim Durumlarını Planlama ve Düzenleme

Öğretime uygun planlama yapabilme

Öğretime uygun öğrenme ortamları düzenleyebilme

Öğrenme-öğretme süreçlerini zenginleştirebilmek için uygun araç-gereç ve kaynaklardan yararlanabilme Matematik öğretiminde teknolojik kaynakları kullanabilme

Öğrencilerin duyuşsal özelliklerini geliştirebilme

Özel gereksinimli ve özel eğitime gereksinim duyan öğrencileri dikkate alan uygulamalar yapabilme

2.Yeterlilik Alanı: Matematik Dersini Öğrenme Alanına İlişkin Yeterlilikler

Sayılar alanındaki bilgisini öğretim sürecinde kullanabilme Geometri alanındaki bilgisini öğretim sürecinde kullanabilme Ölçme alanındaki bilgisini öğretim sürecinde kullanabilme

Olasılık ve İstatistik alanındaki bilgisini öğretim sürecinde kullanabilme Cebir alanındaki bilgisini öğretim sürecinde kullanabilme

Atatürk’ün bilim ve matematikle ilgili düşünce, görüş ve çalışmalarını öğretim sürecindeki uygulamalara yansıtabilme

3.Yeterlilik Alanı: Matematik Dersi Becerilerini Geliştirme

Öğrencilerin problem çözme becerilerini geliştirebilme Öğrencilerin akıl yürütme becerilerini geliştirebilme Öğrencilerin ilişkilendirme becerilerini geliştirebilme Öğrencilerin iletişim becerilerini geliştirebilme

4.Yeterlilik Alanı: Matematik Öğretiminin İzlenmesi, Değerlendirilmesi, Geliştirilmesi

Düzenlediği öğrenme ortamlarının etkililiğini değerlendirebilme

Matematik öğretimine ilişkin izleme ve değerlendirme uygulamalarını yapabilme

Öğrencilerin matematiksel gelişimlerini belirlemeye yönelik yapılan ölçme ve değerlendirme sonuçlarını uygulamalarına yansıtabilme

5.Yeterlilik Alanı: Okul, Aile ve Toplumla İşbirliği Yapma

Öğrencilerin matematik bilgi ve becerilerinin geliştirilmesinde aile ve toplumla işbirliği yapabilme Okulun bilim, kültür ve öğrenme merkezi haline getirilmesinde aile ve toplumla işbirliği yapabilme

6.Yeterlilik Alanı: Mesleki Gelişim Sağlama

Mesleki yeterlilikleri belirleyebilme

Matematik eğitimine ilişkin bilgisini kullanabilme

Matematik öğretmeni olarak mesleki gelişim sağlayabilme

Kaynak: MEB, 2013, url: http://otmg.meb.gov.tr/alanmatematik.html

Tablo 3’te birinci yeterlilik alanı olan “matematik öğretim durumlarının planlanması ve düzenlenmesi” aşamasında görüldüğü üzere öğretmenler, öğrenme-öğretme süreçlerini zenginleştirebilmek için uygun araç-gereçlerin ve kaynakların yanı sıra teknolojik

24

kaynaklardan da yararlanabilmek durumundadır. Çağımızda öğretimi zenginleştirme ve araç-gereç kullanma denilince ilk akla gelen durumun öğretime teknoloji entegrasyonunun ve bilişim teknolojilerinin derslerde etkin kullanımının olduğu düşünülmektedir. Ancak burada yani öğretime teknoloji entegrasyonu sırasında dikkat edilmesi gereken durum herhangi bir dijital araç-gerecin (örneğin projeksiyon cihazı) öğretimde yerli yersiz kullanımı ile öğretime teknoloji entegre edilemeyeceği gerçeğidir.

Koehler ve Mishra (2008)’ya göre teknoloji ve pedagoji iki farklı alan olarak düşünülmekte, öğretmenler sadece pedagojiden sorumlu tutulurken, teknoloji uzmanları ise teknolojiden sorumlu tutulmaktadır. Öğretmenler, öğrenme-öğretme süreçlerinde teknoloji kullanımına yönelik deneyim yetersizliklerinden kendilerini sınıfta teknoloji kullanmak için hazır hissetmemekte ve bu da teknolojinin sınıftaki değerini göz ardı etmelerine neden olmaktadır. Bu durumu aşmanın bir yolunun ise öğretmenlere daha sürecin başındayken yani öğretmen eğitimi aldıkları fakültelerde bu bilincin kazandırılmasından geçtiği düşünülmektedir. Cox ve Marshall (2007)’a göre ilgili bu fakültelerde öğretmen adayları kendi alanlarında bilişim teknolojilerini öğretimlerine entegre edebilecek bir şekilde yetiştirilmelidir. Ayrıca öğretmen adayları; yeni öğretim stratejilerini, alan bilgilerini ve yeni teknolojileri birbiriyle bütünleştirebilmeyi öğrenmesi gerekirken, bunun yanında eğiticiler tarafından öğretim programı ile bilişim teknolojilerinin sınıfta etkili kullanımını da içeren bilgilerle de donatılması gerekmektedir. Lim, Chai ve Churchill (2010) gerçekleştirdikleri araştırmalarında, öğretmen adaylarının öğretimde bilişim teknolojilerini kullanabilmeleri için sahip olması gerektiği yeterlilikleri; öğretimsel planlama süreci, pedagoji bilgisi, alan bilgisi, pedagojik alan bilgisi, sınıf yönetimi ve öğrenci bilgisi şeklinde sıralamışlardır.