• Sonuç bulunamadı

DENİZ ÇEVRESİNİN KİRLENMESİ SONUCU OLUŞAN ZARARLARIN TÜRK İDARİ MAKAMLARINCA ÖNLENMESİ VE MALİ SORUMLULUK

2.1. İDARİ KOLLUK MAKAMLARI VE GÖREVLERİ 1 İlgili İdari Kolluk Makamları

2.1.2. İlgili İdari Makamların Görevleri 1 Çevre ve Orman Bakanlığı

2.1.2.2.1. Acil Müdahale Planlarının Uygulanması

Yukarıda açıklandığı üzere Bakanlık tarafından onaylanarak yürürlüğe giren acil müdahale planlarının, Uygulama Yönetmeliği m. 8 uyarınca Denizcilik Müsteşarlığı tarafından uygulanması sürecinde dört aşama bulunmaktadır. Duruma bağlı olarak bir ya da daha fazla aşama aynı anda sürdürülebilir.

Bildirim Aşaması;

5312 sayılı kanunun 13. maddesine göre; olaya karışan, olayı gören, duyan veya olaydan haberdar olan herkes kirlenme veya kirlenme tehlikesini ilgili makam ve acil müdahale birimlerine bildirmekle yükümlüdür. Aynı zamanda Çevre Kanunu

209 TOKUŞLU, “İstanbul Boğazında Gemi Kaynaklı Çevre Sorunları” s. 48

210 Sayıştay Başkanlığı’nın 2.5.2002 tarih ve Bşk.2002/35 E.456149/2508 sayılı yazısı ile TBMM

Başkanlığı’na gönderilen 2002/1 sayılı Gemilerin Denizleri ve Limanları Kirletmesini Önleme ve Kirlilikle Mücadele Etme 2002 Yılı Performans Raporu.

m.30 uyarınca “çevreyi kirleten veya bozan bir faaliyetten zarar gören veya haberdar

olan gerçek ve tüzel kişiler idari makamlara başvurarak bu faaliyetlerin durdurulmasını isteyebilirler.” Hatta bu madde uyarınca durdurma talebinin

yönlendirileceği idari makamların bu talebi yerine getirmemeleri durumunda onları buna zorlayıcı nitelikte bir davanın açılabilmesi olanağı da tartışılabilir görünmektedir211.

Bildirimin yapılacağı kurumların Uygulama Yönetmeliği ile düzenleneceğini belirten 5312 sayılı kanun atfı ile Uygulama Yönetmeliği m. 6 uygulama alanlarında bulunan ve seyreden devlet gemileri de dâhil olmak üzere tüm gemilerin kaptanlarına, kılavuz kaptanlarına, kıyı tesislerinde görevli şahıslara ve sivil / Devlete bağlı hava pilotlarına, seyirleri esnasında bilgi sahibi oldukları petrol ve diğer zararlı maddeler sebebiyle meydana gelen bütün olay ve kirlenmelere ilişkin bildirimleri; Müsteşarlığa, Ulusal Acil Müdahale Merkezine, herhangi bir Bölgesel Acil Müdahale Merkezine veya Ulusal Acil Müdahale Planında belirtilen irtibat noktalarına, en uygun haberleşme vasıtasıyla, gecikmesizin yapılması yükümlülüğünü getirmiştir212.

Ulusal ve bölgesel acil müdahale planlarında belirtilen irtibat noktaları ve acil müdahale merkezleri tarafından alınan tüm bildirimler Müsteşarlığa iletilir. Bildirimler, Müsteşarlık tarafından gecikmeksizin Bakanlığa bildirilir. Müsteşarlık bu bildirimlere ilişkin kayıtları on yıl süre ile tutar.

Planın Değerlendirilmesi ve Aktif Hale Getirilmesi Aşaması;

Bildirim safhasından sonra acil ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından hazırlanarak Bakanlık onayı ile yürürlüğe sokulan acil müdahale planlarının Müsteşarlık tarafından somut kirlenme olayına uygulanması için değerlendirilmesi

211 TANDOĞAN, s. 33

212 Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı Deniz Ulaştırması Genel Müdürlüğü tarafından 09.11.2006

tarihinde yayınlanan B.02,1.DNM.0.06/141.02 23425 sayılı 2006/7 Genelge ile “Kanun ve Yönetmeliğin söz konusu maddeleri gereğince gemiler tarafından yapılması gereken tüm bildirimlerin gemilerin acenteleri tarafından ilgili liman başkanlığına yapılması” hususunda tüm ilgilileri uyarmıştır.

ve aktif hale getirilmesi gerekmektedir213. Bu aşamada Müsteşarlık Acil Müdahale Merkezleri ile koordineli olarak çalışmakta ve değerlendirme aşamasını müdahale operasyonunu izlemektedir.

Müdahale aşaması;

Denizcilik Müsteşarlığı tarafından yapılacak olan ve aşağıda ayrıntılarıyla açıklanmış olan kirliliğe müdahale edimi de acil müdahale planlarının uygulanması kısmında üçüncü ve belki de en önemli aşamadır.

Atıkların Bertarafı ve Kirlenen Alanların Rehabilite Edilmesi Aşaması;

Acil müdahale planlarının uygulanması prosedüründe son aşama; atıkların bertarafı ve kirlenen alanların rehabilite edilmesi aşamasıdır ki bu görev aynı zamanda yukarıda açıklanmış olduğu üzere Çevre ve Orman Bakanlığının yetki ve sorumluluğu altındadır. Çevre ve Orman Bakanlığına tanınan “genel koordinasyon” yetkisi çatısı altında rehabilitasyon çalışmalarını ilgili kurum/kuruluş, üniversite ve gönüllü kuruluşlardan oluşturulan bilimsel komisyonun önerileri de dikkate alarak ifa etmektedir.

Uygulama Yönetmeliği Geçici Madde 2 uyarınca; acil müdahale planlarını uygulamak amaçlı Bölgesel acil müdahale merkezi214 oluşturuluncaya kadar halen

213 Başbakanlık Denizcilik Müsteşarlığı Deniz Ulaştırması Genel Müdürlüğü tarafından 26.10.2007

tarihinde yayınlanan B.02,1.DNM.0.06.14.02.141.01–35263 sayılı ve “Kıyı Tesisleri Acil Müdahale Planları” konulu 2007/8 Genelge; gerek ilgili kanun ve yönetmeliğin gereklerinin yerine getirilmesi ve gerekse herhangi bir durumda bölgesel ve ulusal müdahalenin bir parçası haline dönüşebilecek olan ekipmanların standardizasyonu/optimizasyonu ile söz konusu planların altlığını teşkil edecek olan gemi trafiği, manevrasından ve kıyı tesislerinin operasyonel faaliyetlerinden kaynaklanan risk değerlendirilmelerinde ilgililerce kullanılacak olan metodolojilere bir rehber olması için hazırlanarak acil müdahale planlarında bulunması gereken hususlarda yeknesaklığın sağlanması amaçlanmıştır.

214 Uygulama Yönetmeliği m. 55 uyarınca İkinci seviye bir olay için bölgesel koordinasyon

merkezine, üçüncü seviye bir olay için ulusal acil müdahale merkezine bağlı olarak basın ve halkla ilişkiler grubu oluşturulur. Bu grup, bir olayın ve olaya müdahale operasyonlarının her aşamasında basın bildirileri hazırlamak ve basın tarafından yayınlanan haberleri izlemek ve yanlış anlamaları düzeltmek üzere görev yapar. Basın ve halkla ilişkiler grubunun hazırladığı basın bildirileri, ikinci seviye bir olayda bölgesel koordinasyon komitesi, üçüncü seviye bir olayda ulusal acil müdahale merkezi tarafından basına sunulur. Basın ve halkla ilişkiler grubunun görevleri ve çalışma usulleri ulusal acil müdahale planında yer alır.

Müsteşarlık bağlısı bölge müdürlükleri aynı zamanda bölgesel acil müdahale merkezi olarak görevlendirilir. Bu durumda bölge müdürlüklerinin imkân ve kabiliyetleri, personel ve haberleşme ekipmanları karada ve denizde her iki görevi de icra edebilecek duruma getirilir.

2.1.2.2.2. Hazırlıklı Olma

Başta Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) olmak üzere petrol taşımacılığı üzerine birçok özel sektörün bu konular hakkında eğitim seminerleri bulunmakla birlikte, 21 Ekim 2006 tarih ve 26326 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Uygulama Yönetmeliği’nin 28. maddesi hükmü gereğince; petrol ve diğer zararlı maddelerden kaynaklanan kirliliğe hazırlıklı olma ve müdahale ile ilgili eğitim seminerleri, eğitim araç-gereçleri, eğitim verecek ve alacak kişilerin yeterlilikleri ve eğitimin süresini içeren eğitim ve tatbikat programlarını belirleyen bir genelgeyi Bakanlığın uygun görüşünü alarak Müsteşarlık yayınlayacaktır.

2.1.2.2.3. Tehlike Altındaki Gemilerin Güvenli Deniz

Alanlarına Kabulü

Uygulama Yönetmeliği m. 52 uyarınca; Yangın, patlama, mekanik ve yapısal bozukluklar dâhil gemi hasarlanmaları, çatışma, kirlilik, bozulan gemi dengesi ve karaya oturma gibi olaylar sonucunda, can, mal ve çevre emniyeti açısından tehlike altında bulunan ve/veya tehdit altında bulunan geminin/gemilerin belirlenecek emniyetli ve güvenli deniz alanlarına yönlendirilmesi ve kabulüne, Denizcilik Müsteşarı veya yetkilendirdiği bir personelin başkanlık ettiği bir komisyon tarafından karar verilir. Komisyon, en az beş kişi ve tek sayıdan oluşur ve katılanların oy çokluğu ile karar alır.