• Sonuç bulunamadı

2.5 1969 Lahey Zirvesi ve Avrupa Siyasi İşbirliği (ASİ)

1969 yılında istifa eden General de Gaulle’nin yerine gelen Fransız Cumhurbaşkanı George Pompideu’nun çağrısı üzerine Lahey’de bir Avrupa zirvesi düzenlenmesi kararlaştırıldı. Pompideu, Topluluğun büyümesi ve diğer meselelerin görüşülmesi için bu çağrıyı yaptığını beyan etmekteydi ve kendisi, de Gaulle’nin aksine Birleşik Krallık’ın Topluluk dışı tutulması ön şartını öne sürmeyen bir siyasetçiydi. 1-2 Aralık 1969 tarihlerinde Hollanda’nın Lahey kentinde gerçekleştirilen zirvede Avrupa Topluluğu’nun genişletilmesi ve ilişkilerin derinleştirilmesi prensibi kabul edilirken, aynı zamanda Birleşik Krallık, Danimarka, Norveç ve İrlanda ile üyelik müzakerelerine başlanması kararı alındı. Bunların dışında yaşanan çok önemli ve belki de gölgede kalan bir karar daha alındı. Zirveye

161

Treaties Establishing the European Communities, Treaties Amending These Treaties Single

European Act Resolutions- Declarations, 1987, https://europa.eu/european- union/sites/europaeu/files/docs/body/treaties_establishing_the_european_communities_single_europe an_act_en.pdf, (05.11.2017)

71

katılan ülkelerin Dışişleri Bakanları, Topluluğun siyasal birleşme sürecinin nasıl gerçekleştirilebileceği üzerine bir taslak rapor hazırladılar.162

Zirvenin ikinci günü yapılan çalışmalara Avrupa Topluluğu Komisyonu da davet edilmişti. Toplantıda hali hazırda epey yol alınan Ortak Pazar uygulamasının kararlı bir şekilde devam ettirilmesi yönündeki eğilimler güç kazandı. Avrupa’nın topluluk dışında kalan diğer ülkeleriyle iyi ilişkiler geliştirilmesinin Avrupa geleneklerinin dünyaya açılması konusunda faydalı olabileceği gerekçesiyle yeniden vurgulandı. Avrupa dış politikası açısından alınan en önemli nokta ise yukarıda da belirtildiği üzere Topluluk ülkelerinin Dışişleri Bakanlarının bir araya gelerek ortak bir Avrupa siyaseti ve Topluluk’un siyasal birleşim sürecine katkı sağlayacak

politikalar belirlenmesi amacına dönük olarak toplantılar yapmasının

kararlaştırılması oldu.163

Bu toplantıda alınan Dışişleri Bakanları’nın siyasal birleşme sürecine katkıda bulunmak üzere bir rapor hazırlamaları kararına istinaden hazırlanan raporda altı üye ülkenin Dışişleri Bakanları daha fazla entegasyon ve siyasal birlik için nelerin yapılabileceği hakkında fikir alışverişi yaptılar. 27 Ekim 1970 tarihinde Lüksemburg’ta düzenlenen toplantıda hazırlanan ve Davignon Raporu olarak bilinen raporda Avrupa ülkelerinin farklı ulusal karakterlere sahip, fakat aynı zamanda büyük ortak çıkarları olan ülkeler olduğu vurgulandı. Avrupa Topluluğu’nun yarının dünyasında önemli bir role sahip olacağı, uluslararası tansiyonun düşürülmesi ve insanlar arasındaki uzlaşmanın sağlanması için katkılar yapabileceği ve özellikle Avrupa kıtasında yaşayan insanların arasındaki husumetin kaldırılması için çalışabileceği vurgulandı. Raporda, Avrupa’dan bahsedilirken ‘‘Birleşik Avrupa’’ hitabının kullanılması ayrıca önemli bir ayrıntı olarak göze çarpmaktadır. Birleşik

162 The Hague Summit, 1-2 Aralık 1969, Center for Knowledge About European Union,

https://www.cvce.eu/obj/the_hague_summit-en-a7a02cc3-3bf9-4023-8f80-37e53a709b19.html, (16.09.2018)

163

Final communiqué of the Hague Summit (2 December 1969), Center for Knowledge About

European Union,

http://www.cvce.eu/obj/final_communique_of_the_hague_summit_2_december_1969-en-33078789- 8030-49c8-b4e0-15d053834507.html, (16.09.2018)

72

Avrupa’nın üzerine düşen sorumlulukların farkında olduğu, ekonomik kalkınma, endüstriyel güç ve yaşam standartları noktasında gelişmekte olan ülkelere yönelik olarak adım atmaya istekli olunduğu ve dürüstlük temelinde ilişkiler geliştirme isteğinin altı çizilmiştir. Birleşik Avrupa’nın insanlığın ortak mirası olan özgürlük ve insan haklarına saygılı olduğu ve serbest seçimlerle oluşmuş parlamentoları olan demokratik ülkeleri biraraya getirme amacının bulunduğu ortaya konulmuştur.164

Toplantıya katılan Dışişleri Bakanları üç hususun altına önemli çizdiler. Bunlardan ilki Topluluk’un gelişmesi ve ilerleyebilmesi için politik birliğe gidilmesinin bir zorunluluk olduğu ve buna yönelik gerekli somut adımların atılması gerektiğiydi. İkinci olarak ortak politikalar uygulamanın önemi ve Avrupa’nın tek bir sesle konuşabilmesi için üye ülkelerin özellikle politik alanda eşgüdümlü hareket etmelerinin gerekliliği dış politika açısından önemli bir vurgu olmuştur. Üçüncü olarak ise dünyada üstlenilmesi zorunlu görevler için Avrupa’nın kendini hazırlaması gerektiği vurgulanmıştır. Raporda Topluluk bünyesinde yaşanan son gelişmeler ışığında, üye ülkeler arasında politik işbirliği ve dış politik uyumun sağlanması yönünde bir fikir birliğine gereksinim olduğu ortaya koyulmuştur. Politik birlik yolunda başarıya ulaşmak için dış politika alanında tam bir uyumun sağlanması Dışişleri Bakanları’nın önemle üzerinde durduğu yegane konu olmuştur. Bunun başarılması için atılması gereken ilk adımların görüş ve eylem birliğinde bir ortaklık zemininin tesis edilmesi olduğu belirtilmiştir. Toplantıda ayrıca üye ülkelerin Dışişleri Bakanları’nın en az altı ayda bir toplanması ve ayrıca acilen görüşülmesi gereken önemli konular veya kriz durumlarında hükümet başkanlarının toplantıya çağrılması karara bağlanmıştır. Raporda bir Politik Komitenin kurulması önerilmiştir. Bu Komite üye ülkelerin temsilcilerinden oluşacak ve hükümet başkanlarının katılacağı toplantıların altyapı çalışmalarını hazırlamak üzere yılda

164 Davignon Report, 1970, Center for Knowledge About European Union,

https://www.cvce.eu/content/publication/1999/4/22/4176efc3-c734-41e5-bb90- d34c4d17bbb5/publishable_en.pdf (16.09.2018)

73

dört kez toplanacaktır.165

Bu rapor Avrupa Siyasi İşbirliği’nin (ASİ) temel metni olarak görülmektedir.

Alman Dışişleri Bakanı Walter Scheel’in başkanlığında, 19 Kasım 1970’te, Münih’te yapılan ilk Dışişleri Bakanları toplantısının ardından yapılan basın açıklamasında Scheel, toplantında birçok meselenin görüşüldüğünü, Orta Doğu’daki son durumla ilgili görüş alışverişinde bulunulduğunu ve birtakım yöntemsel kararların alındığını açıkladı. Yine Scheel, altı üye ülkenin dış politikalarında fikir birliği oluşturmak, dış politikalarını uyumlu hale getirmek ve politik işbirliklerini artırmak amacıyla bir istişare mekanizmasının kurulduğunu açıkladı. Davignon Raporu’nda önerilen Politik Komite’nin kurulduğu ve bu komitenin yılda en az dört kez toplanarak istişareler yapacağı kamuoyuna duyuruldu. Doğu-Batı ilişkilerinin seyri ve düzenlenmesi planlanan Avrupa güvenlik konferansı hakkında görüş alışverişinde bulunulduğu açıklandı. Toplantının son oturumuna katılan Avrupa Komisyonu başkanı Franco Maria Malfatti özellikle Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ile ilişkiler konusunda Komisyon’un fikirlerini ortaya koydu. Malfatti, son durumu göze alarak Komisyon’un daha aktif bir çalışma içinde olması, daha kapsamlı eylemler ve üye ülkeler arasında tam bir ticari uyumun sağlanması yönünde telkinlerde bulundu.166

Konferansın ertesi günü Strazburg’taki Avrupa Parlamentosu Siyasi İşler Komitesi’nin düzenlediği toplantıya, Münih Konferansı başkanı Walter Scheel, İtalya temsilci ve İtalya Dışişleri Müsteşarı Mario Pedini ve Avrupa Komisyonu başkanı Franco Maria Malfatti katıldılar. Münih Konferansı’nda alınan kararlara ilişkin sonuç bildirgesinin sunulduğu toplantı gizli tutulmuştur. Alınan kararlar kamuoyuyla paylaşılmamıştır, fakat Walter Scheel’in daha sonra yaptığı bir basın açıklamasında toplantıda ağırlıklı olarak bir Avrupa güvenlik konferansının toplanmasına ilişkin görüşmeler yapıldığı anlaşılmıştır. Hem Münih toplantısında

165 Davignon Report.

166 Foreign Ministers Conference on Political Union (First Meeting), Münih, 19 Kasım 1970,

74

alınan kararlar hem de Siyasi İşler Komitesi ile yapılan görüşmeler hakkında bilgiler üyelik süreci devam eden dört ülkeye (İngiltere, Danimarka, İrlanda ve Norveç) verilmiştir. Dışişleri Bakanları düzeyinde yapılacak ikinci görüşmenin 1971 yılının Mayıs ayında yapılması kararlaştırılmıştır.167

13-14 Mayıs 1971’te Paris’te yapılan ikinci Dışişleri Bakanları toplantısında konumuzla doğrudan bağlantılı olan Orta Doğu’daki gelişmeler ele alındı. Fransa Dışişleri Bakanı Maurice Schumann’ın başkanlığında yürütülen toplantının 14 Mayıs’ta düzenlenen ikinci oturumuna Avrupa Komisyonu başkanı Franco Maria Malfatti de katıldı. Orta Doğu’da kalıcı bir barışın sağlanmasının, bu bölge ile yakın ve uzun dönemli ilişkileri olan Avrupa ülkeleri için büyük önem taşıdığı, bölgede barışın sağlanması ve çatışmaların durması için Avrupa’nın her türlü çabayı göstermeye hazır olduğu açıklanmıştır. İleride ayrıntılarıyla üzerinde durulacak olan Arap-İsrail savaşları ve Filistin meselesi ile ilgili Birleşmiş Milletler’in 1967 yılında aldığı 242 sayılı kararında belirtilen çözüm önerilerinin Avrupa tarafından paylaşıldığı ilan edildi.168

Toplantının 14 Mayıs’ta düzenlenen ikinci oturumunun ana gündem maddesi Avrupa güvenlik konferansının toplanmasıydı. Maurice Schumann, 14 Mayıs’ta yaptığı basın açıklamasında toplantının siyasi işbirliği hususunda güzel bir başlangıç olduğunu ve aralarında bulunan görüş ayrılıklarına rağmen ülkelerin ayrışmadan uzak olduğunu vurguladı. Schumann toplantıda tüm ülkelerin açık bir şekilde görüş alışverişinde bulunduğunu açıkladı. Ana konularda tüm üye ülkelerin hemfikir olduklarını ortaya koydu.169

Sonraki yıllarda birçok Dışişleri Bakanları ve Hükümet/Devlet Başkanları zirvesi gerçekleştirilmiştir ve mevcut krizler, savaşlar ve siyasal olaylar hakkında

167

Foreign Ministers Conference on Political Union (First Meeting).

168 Second Foreign Ministers Conference on Political Cooperation, Paris, 13-14 Mayıs 1971,

http://aei.pitt.edu/4547/1/epc_ministers_2nd_meet.pdf, (16.12.2017)

75

Avrupa Topluluğu adına açıklamalar yapılmıştır. Bu açıklamalara ilerleyen bölümlerde, somut olaylara değindiğimiz zaman yer verilecektir.

II.2.6. 1974’te Avrupa Konseyi’nin (Zirve) Kurulması ve 1986 Tek