• Sonuç bulunamadı

Kurumsal kaynak planlaması kavramının ortaya çıkışı ve gelişim süreci

5. KURUMSAL KAYNAK PLANLAMASI (ERP) İLE İLGİLİ TEMEL

5.5. İmalat Kaynakları Planlaması ( Manufacturing Resources Planning: MRP II )

5.6.2. Kurumsal kaynak planlaması kavramının ortaya çıkışı ve gelişim süreci

1960’lı yıllarda bilgisayarların imalat yönetiminde kullanılmaya başlamasıyla MRP sistemleri popüler olmaya başlamış, ardından 1970’ li yıllarda kapasite planlama, satış gibi işlevleri de içeren MRP II sistemleri hızla yayılmaya başlamıştır. 1980’ li yıllarda ise bilgisayarların ürün tasarımı ve imalatı alanında önemli gelişme kaydetmesi ile birlikte CIM (Computer Integrated Manufacturing- CIM) devreye girmiştir. Aynı zaman aralığında, birden fazla dağıtım kanalına sahip büyük işletmelerin, ürün dağıtımı kanallarını ve dağıtımın kendisini en iyi şekilde yönetmelerini sağlamak için gene bilgisayarların kullanıldığı Dağıtım Kaynakları Planlaması (Distribution Resource Planning - DRP) geliştirilmiş ve MRP II, CIM ve DRP’ nin birbirinden bağımsız olarak kullanıldığı melez sistemler ortaya çıkmıştır. Bu sistemlerin birbirleriyle bütünleşik bir şekilde uyumlu çalışmasını sağlamak ihtiyacı ile insan kaynakları, kalite yönetimi gibi yeni işlevlere olan ihtiyaç doğrultusunda 1990’ lı yılların başından itibaren tüm bu işlevleri modüler fakat aynı zamanda bütünleşik bir sistem altında toplayan ERP yazılım paketleri görülmeye başlanmıştır (Yegül, 2004).

Şekil 5.5: ERP’ nin gelişim kronolojisi (Yegül, 2004)

Son yıllarda birden çok işyerinden oluşan işletmelerde tüm faaliyetlerin entegrasyonu girişimi, bilişim teknolojisi için yeni bir gereksinim yaratmıştır. 1990' ların işletmeleri;

• Coğrafi olarak farklı bölgelerde kurulu fabrikalarda üretim yapan, • JIT tedarik felsefesine uygun çalışan,

• Dağınık lojistik ve dağıtım sistemi kullanan bir yapı içerisindedir.

Özellikle küreselleşmeye paralel olarak, hızla yaygınlaşan çok uluslu firmalar entegrasyon gereksinimini ciddi olarak yaşamaktadır. Entegrasyon, ancak faaliyetleri destekleyen bilginin entegre edilmesi ve ulaşılabilir hale getirilmesi ile mümkündür. Bu da MRP II' yi aşan daha üst düzey bir bilgi entegrasyonu demektir ki en iyi şekilde kurumsal kaynak planlaması kavramı olarak ifade edilebilir. Aslında kurumsal kaynak planlaması, küresel bilgi entegrasyonunu gerçekleştiren bütünsel bir yazılım stratejisidir. ERP işletme kaynakları planlaması tanımı ile 1990'lı yıllarda üretim kelimesi işletme kelimesi ile yer değiştirdi. Bunun iki sebebi vardı birincisi artık üretim ile ilgili doğrudan veya dolaylı tüm faaliyetler: insan kaynakları, satış sonrası servis, satış, kalite yönetimi, bakım onarım vb. kapsam içerisinde idi. İkincisi ise yalnız üretim işletmeleri değil tüm sektörler medya, sağlık, satış/dağıtım, savunma, kamu yönetimi... ERP yazılımları içerisinde kendilerine çözüm bulmaktaydı.

2000'li yılların başında özellikle internet ve çağrı merkezleri kanallarını kullanarak işletme dışı unsurlarla da bütünleşen ERP sistemleri, müşteri ilişkileri yönetimi (CRM), tedarik zinciri yönetimi (SCM) ve işletme zekası (BI) kavramlarını da kapsayarak ERP II kavramına genişlediler. 2000'li yıllarda back offıce ve front offıce, yani işletme içi ve dışı tanımları ile karşılaştık. İnternetin iş yapma biçimini değiştirmeye başladı (Genovese ve diğ. 2001).

Yukarıdaki akışı incelersek kapsamın sürekli genişlediği ve işletmenin dört duvarını aştığını görürüz. Artık yeni kavramlar olarak SCM (Supply Chain Management): tedarik zinciri yönetimi, CRM (Customer Relationship Management): müşteri ilişkileri yönetimi, BI (Business Intelligence): işletme zekası karşımıza çıkmaktadır. İşte bu üçlü ERP paketlerinin üstüne geldiğinde Gartner Group ERP II tanımlamasını geliştirmiştir. Bu kapsam için new frontiers (yeni sınırlar), new wave (yeni dalga) tanımlamaları da mevcuttur. Yeni sınırı analiz edersek satış tarafında müşteriler, tedarik tarafında tedarikçiler ile en akılı biçimde bütünleşmeyi görürüz. Bütünleşmede en dominant ortam olarak internet karşımıza çıkmaktadır (Bond ve diğ. 2000).

ERP II yolun sonu mudur? Bir taraf yolun sonu diğeri ise değil demekte. Yolun sonu çünkü artık gidilecek başka yer kalmadı. Sistem malzeme tedariğinden en uç müşteriye kadar tüm aşamaları içeriyor. Yolun sonu değil çünkü teknoloji kelimesi ile yolun sonu tanımlaması hiç bağdaşmıyor ihtiyaçların ve bunlara paralel gelişimin durması akılcı gözükmüyor (Çiftçi, 2003).

Şekil 5.6: Yeni ERP anlayışı (Çiftçi, 2003)

Kendi operasyonlarını verimli yönetemeyen işletmelerin ne müşterileri ne de tedarikçileri ile internet dahil hangi ortam kullanırsa kullansın verimli ilişkiler kuramayacağını belirlemek gerekiyor. İşletmelerin önce kendi işlerini doğru yapmaları daha sonra dış ortamlar ile ilişkilerini geliştirmeleri gereği, işletme içi (back offıce) yönetim sistemi olan ERP sistemlerinin yapının temelinde olmaya devam edeceğini gösteriyor. İkinci önemli nokta ise; ERP II tanımının daralan ERP pazarından çıkış için yazılım sunan firmalar tarafından geliştirildiği ve yalnızca yeni bir moda olduğu. Yukarıda verilen gelişim, rekabetin her aşamada bir adım öteye taşınması gereğinden kaynaklanmakta. Bu yeni sınırlar ise günümüzde keşfedilmedi fakat artan rekabet, azalan kar marjları ve globalleşen dünyamızda artık daha önemli olmaya başladılar. Bir örnek verirsek bugün yeni ekonominin en önemli bileşeni olarak kabul edilen CRM’in ortak tanımlarından birisi olan “yeni müşteriler

ERP II

Business Inteligence (iş zekası)

ERP

CRM

SCM

kazanmak ve eldekileri korumak” tanımlaması, çok önceden 1954 yılında işletmelerin amacı olarak ünlü ekonomist Peter Drucker tarafından yapılmıştır (Shaw, 2001).

Tablo 5.1: ERP, ERP II karşılaştırması (Gartner Inc., 2000)

KRİTERLER ERP ERP II

Uygulamanın Rolü İşletme Optimizasyonu Değer zinciri katılımı İşletme içindeki yeri İmalat ve Dağıtım Tüm birimler/segmentler

Fonksiyonlar İmalat, satış ve dağıtım ile

finansman süreçleri

Çapraz endüstri sektörleri ve özel sektörel süreçler Fonksiyonlar tarafından

talep edilen süreçler

İçsel ve gizli Dış bağlantılı

Sistem Mimarisi Kapalı, monolitik, web

özellikli

Web tabanlı, açık, bileşen tabanlı mimari

Mimari içindeki veri yönetim şekli İçerde yaratılan ve tüketilen veri İçerde ve dışarıda yayınlanan ve kaydedilen veri

Özellikleri Sonlu Kapasite Planlama,

Olap, İş Akışı, E-mail

Portal, İş Zekası

Yönetim Konsepti Dünya Klasında İmalat SCM, CRM, E-ticaret

Uygulama Odağı İçsel Verimlilik Dışsal Bağlantı

Yararlanılan Metodoloji İşletme Çözümleri Sanal İşletme Çözümleri

Olanak Sağlayıcı

Teknolojiler

GUI, NESNE, BİLEŞEN TCP/IP

WAP, VoIP, SES-VERİ ENTEGRASYONU

Yararlanılan Donanım İstemci/Sunucu LAN Dağınık Şebeke

ERP kavramının gelişmesinin nedenlerini şu şekilde özetleyebiliriz:

• Fiziki olarak dağınık imalat operasyonları, • Uluslararası dağıtım zincirleri,

• Uluslararası pazarlara açılma gereksinimi, • JIT tedarik sistemi,

• Yüksek rekabet,

• Değişken dünya pazarı şartları, • Ekonomik duvarların yıkılması,

• Yönetim organizasyonlarında sadeleşme.

Bu nedenlerin oluşturduğu gereksinim, bilgi teknolojisindeki gelişmeler tarafından desteklenince ERP doğmuştur. Bilindiği gibi, müşteri/hizmet veren (client/server) tasarımı, bilgiyi bir ağ üzerinde fiziki noktalara dağıtmakta, değişik bilgisayarlarda saklamakta, oluşan bu dağınık veri tabanı sistemi içinde elektronik işletim teknolojisi ve grafik kullanıcı ara yüzler ile bağlantı sağlanmaktadır. Böylece, üzerindeki herhangi bir kullanıcı program ve veri tabanlarının fiziki konumuna bakmaksızın, küresel verilere ulaşabilmekte dağınık veri sistemini tek bir birim gibi kullanabilmektedir. Böylece şu fonksiyonlar sağlanmaktadır:

• Üst düzey bilgi entegrasyonu, • En güncel bilgiye hızla ulaşım,

• Küresel lojistik, envanter kontrol ve arz/talep entegrasyonu, • Pazar/müşteri/iş dünyası oluşumlarına anında tepki.

Müşteri talebinin sürekli nitelik ve nicelik olarak değiştiği ve bu değişimin tahmin edilmesinin ne kadar zor olduğu bilinen bir gerçektir. Faaliyetlerimizi

bu değişime uygun hareket edebilecek hale getirebilmenin yolu ERP yaklaşımından geçmektedir. Hem stratejik planlama çalışmaları ile belirlenen amaç ve hedeflere, hem de üretim ve dağıtım kaynaklarımızın kapasite ve özelliklerine gereken ayrıntıda dikkat ederek, faaliyetlerimizi değişime duyarlı hale getirebilmek ancak ERP yaklaşımı ile olabilmektedir (Tanyaş, 1997).

ERP fabrikalar arası entegrasyonu, fabrikalar bazında esneklik ilkesine uygun olarak gerçekleştiren bir sistemdir. Amaç fabrika bazında merkezi yönetimin avantajlarından yararlanırken fabrikalar arası koordinasyonu ve entegrasyonu işletmenin temel stratejileri doğrultusunda sağlanmaktadır (Levine, 1999).

ERP İş Zekası, EDI, E-ticaret, SCM ve CRM konularında gerçekleşen en son gelişmelere paralel bir şekilde evrim geçirmektedir. Her ne kadar her birinin kendi odaklandığı alanlar varsa da aralarında büyüyen bir tamamlama vardır. Bu gelecekteki müşterileri düşünürken yalnızca üretim sistemini düşünmenin yeterli olmayacağının anlaşılmasından kaynaklanmaktadır. Gerçekte üretim tamamen yok olabilir ve hizmet yönelimli faaliyetler çekirdek işletme faaliyetlerini oluşturabilir. Dahası müşteri firmalar müşteri ve tedarikçi ilişkilerini güçlendiren fonksiyonaliteleri dikkate alabilir. Her ne kadar bazı özel ürünlerin gücü geleneksel alanlardan gelmekteyse de partnerlerden temin edilen diğer fonksiyonalite veya entegrasyon da sunularak bir “komple çözüm” e ulaşılmaktadır. ERP firmaları CRM ve SCM satıcılarının alanlarına uzansalar da aynı şekilde bu satıcılar da ERP firmalarının alanlarına girmektedirler. Sonuçta ERP, çok geniş bir işletme uygulama yazılım ürünlerinin erime potası haline gelmiştir (Yaman, 2002).