• Sonuç bulunamadı

TÜRKİYE’DE OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN DÜNÜ VE BUGÜNÜ

2.3. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE BUGÜNKÜ DURUM

2.3.1. Kurum Temelli Eğitim Modelleri

Bu modellerin büyük bir bölümü Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na (SHÇEK) bağlıdır.

Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Okul Öncesi Eğitim Kurumları

Özel ya da Resmi Bağımsız Anaokulları: 3-6 yaş (36-72 ay) çocuklarının eğitimi amacıyla açılan okul.

Özel ya da Resmi Anasınıfları: 5-6 yaş (60-72 ay) çocuklarının eğitimi amacıyla örgün eğitim kurumları bünyesinde açılan sınıf.

Uygulama Anaokulları ve Anasınıfları: 3-6 yaş (36-72 ay) çocuklarının eğitimi amacıyla okul öncesi eğitimle ilgili program uygulayan eğitim-öğretim kurumları (örneğin Kız Meslek Liseleri) bünyesinde açılan sınıf.

Yasalarda okul öncesi eğitimin ne olduğu ve neleri kapsadığı ayrıntıları ile belirtilmektedir. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun (1973) ‘Örgün Eğitim’ başlığı altında, okul öncesi eğitimin kapsamı, amaç ve görevleri ve kuruluşu ile ilgili hükümler bulunmaktadır. Kanunun 19. maddesi “Okul öncesi eğitim, mecburi ilköğretim çağına gelmemiş çocukların eğitimini kapsar. Bu eğitim isteğe bağlıdır” şeklindedir. Aynı kanunun 17. maddesinde, okul öncesi eğitimin kurumsal ve kurum dışı yollarla da yapılabileceği hükmü bulunmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığı ‘Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetmeliği’; 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu, 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu, 3797 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun, 625 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile 573 sayılı Özel Eğitim Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’ye dayanılarak hazırlanmıştır (Bkz. Ek 2). Bu yönetmelikte, okul öncesi eğitimin amaçları, Türk Milli Eğitimi’nin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak şöyle sıralanmıştır:

1) Çocukların; Atatürk, vatan, millet, bayrak, aile ve insan sevgisini benimseyen, milli ve manevi değerlere bağlı, kendine güvenen, çevresiyle iyi iletişim kurabilen, dürüst, ilkeli, çağdaş düşünceli, hak ve sorumluluklarını bilen, saygılı ve kültürel çeşitlilik içinde hoşgörülü bireyler olarak yetişmelerine temel hazırlamak amacıyla çaba göstermek,

2) Çocukların beden, zihin ve duygu gelişmesini ve iyi alışkanlıklar kazanmasını sağlamak,

3) Çocukların Türkçeyi doğru ve güzel konuşmalarını sağlamak,

4) Çocuklara sevgi, saygı, işbirliği, sorumluluk, hoşgörü, yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma gibi davranışları kazandırmak,

5) Çocuklara hayal güçlerini, yaratıcı ve eleştirel düşünme becerilerini, iletişim kurma ve duygularını anlatabilme davranışlarını kazandırmak, 6) Çocukları ilköğretime hazırlamak.

Bu yönetmelikte okul öncesi eğitimin ilkeleri ise şöyle belirtilmiştir: Okul öncesi eğitiminde:

1) Çocukların bedensel, bilişsel, duygusal, sosyal, kültürel, dil ve hareket gibi çok yönlü gelişimlerini destekleyecek eğitim ortamı hazırlanır. 2) Eğitim etkinlikleri düzenlenirken; çocukların yaşları, gelişim özellikleri,

öğrenme hızları, ilgileri, gereksinimleri ile okulun ve çevrenin imkanları dikkate alınır.

3) Çocukların beslenme, uyku, özbakım becerileri, doğru ve sağlıklı temel alışkanlıklar kazanmalarının yanında, doğa sevgisiyle çevreye duyarlı olmaları da sağlanır.

4) Eğitim etkinlikleri; çocukların sevgi, saygı, işbirliği, katılımcılık, sorumluluk, yardımlaşma ve paylaşma duygularını geliştirici nitelikte olur.

5) Eğitim, sevgi ve şefkat anlayışı içinde yürütülür. Çocuklara eşit davranılır ve bireysel özellikler göz önünde bulundurulur. Çocukların özgüvenlerini kazanmaları için ceza, baskı uygulanmaz ve kısıtlamalara yer verilmez. 6) Eğitim etkinliklerinin değerlendirilmesinde belirlenen hedeflere ne ölçüde

ulaşıldığı tespit edilir. Planlama yapılırken bu sonuçlar dikkate alınır. 7) Çocukların kendilerini ifade ederken Türkçeyi doğru ve güzel

konuşmalarına öncelikle önem verilir.

8) Şartları elverişsiz çevrelerden ve ailelerden gelen çocuklar için ortak bir yetişme ortamı hazırlanması konusunda çaba gösterilir.

9) Oyun, çocuklar için en uygun öğretim yöntemi olarak uygulanır.

10) Eğitim programı hazırlanırken ailelerin ve içinde bulunulan çevrenin özellikleri dikkate alınır, ailenin eğitime etkin katılımı sağlanır.

11) Çocuğun gelişimi ve okul öncesi eğitim programı düzenli olarak değerlendirilir.

Ayrıca 1475 sayılı İş Kanunu’na tabi işyerlerinde işverenlerce kurulacak okul öncesi eğitim kurumlarının eğitim ve işleyiş esas ve usullerine ilişkin hükümlerin düzenlendiği tüzüğe (1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 21. maddesine göre, MEB ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’yla birlikte hazırlanmıştır) göre, okul öncesi eğitim kurumu, zorunlu ilköğretim çağı kapsamına girmeyen (0-72 aylık) çocukların bakım ve eğitimlerinin sağlandığı kurumlardır. Bu kurumlar; emzirme odaları (İş Kanunu’na tabi işyerlerinde, bir yaşından küçük çocukların bırakılması, bakılması ve emzikli kadınların çocuklarını emzirmeleri için ayrılan odalar), yurt (İş Kanunu’na tabi işyerlerinde yaşları 0-72 ay -72 ayını tamamlamayan- arasındaki çocukların bakım ve eğitimlerinin yapıldığı yerler) ve anaokulu (İş Kanunu’na tabi işyerlerinde yaşları 36-72 ay -72 ayını tamamlamayan- arasındaki çocukların bakım ve eğitimlerinin yapıldığı yerler) olarak tanımlanır. Bu kurumlarda uygulanan programlar MEB program ve mevzuatına göre yürütülür (www.meb.gov.tr).

Tablo 2.3

1992-2005 Yılları Arasında MEB’e Bağlı Resmi ve Özel Anaokulu ve Anasınıfı Sayıları

Öğretim yılı Anaokulları Anasınıfları Genel Toplam Resmi Özel Toplam Resmi Özel Toplam

1992-1993 35 160 195 4.104 106 4.210 4.405 1993-1994 49 160 209 5.377 134 5.511 5.720 1994-1995 65 152 217 5.658 161 5.819 6.036 1995-1996 79 140 219 5.998 208 6.206 6.425 1996-1997 100 155 255 6.294 237 6.531 6.786 1997-1998 129 182 311 6.356 332 6.688 6.999 1998-1999 189 219 408 7.200 368 7.568 7.976 1999-2000 269 237 506 7.665 400 8.065 8.571 2000-2001 301 262 563 7.996 437 8.433 8.996 2001-2002 348 262 610 8.524 509 9.033 9.643 2002-2003 418 279 697 8.807 153 8.960 9.657 2003-2004 483 300 783 11.230 199 11.429 12.212 2004-2005 539 326 865 13.305 241 13.546 14.411 Kaynak: Milli Eğitim İstatistikleri 2005.

Tablo 2.3’te 90’lı yılların başından bugüne (2005) okul öncesi eğitimde resmi ve özel anaokulları ve anasınıfları sayıları görülmektedir. Resmi ilköğretim okullarındaki anasınıfı sayısı özel kurumlara oranla, özel anaokulu sayısı da resmi anaokulu sayısına oranla daha yüksektir.

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na Bağlı Okul Öncesi Eğitim Kurumları

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı okul öncesi eğitim kurumları, gündüz bakımevi, kreş, yuva, çocuk kulübü, çocukevi gibi farklı adlar taşımaktadır.

Kreş ve Gündüz Bakımevleri: 0-6 yaş çocuklarının bakımlarını gerçekleştirmek, bedensel ve ruhsal sağlıklarını korumak ve geliştirmek, temel değer ve alışkanlıkları kazandırmak amacıyla kurulmuştur. Kreşler 0-3 yaş grubu çocuklara hizmet verirken, gündüz bakımevleri 3-6 yaş grubuna hizmet vermektedir. Bu kurumlar birlikte açılabildiği gibi ayrı ayrı da açılabilmektedir. Çocuk Yuvaları: 0-12 yaş arası korunmaya muhtaç çocukların bedensel, eğitsel, psiko-sosyal gelişimlerini, sağlıklı bir kişilik ve iyi alışkanlıklar kazanmalarını sağlamakla yükümlü, yatılı sosyal hizmet kuruluşlarıdır.

SHÇEK’in 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu’nun 15. maddesine dayanılarak hazırlanmış olan ‘Kreş ve Gündüz Bakımevleri Yönetmeliği’ne gore, bu kurumlara anne ve babası ölü olup bir yakını tarafından bakılan; anne ve babasından biri ölü olup diğer ebeveyni çalışan; ebeveyni boşanmış ve çalışan; anne veya babasından biri ağır zihinsel, ruhsal ve fiziksel bir hastalığa maruz kalmış çocuklar kabul edilmektedir.

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na Göre Açılan Okul Öncesi Eğitim Kurumları

Kanunun 1984’te yeniden düzenlenen 191. maddesine gore, “Devlet memurları için lüzum ve ihtiyaç görülen yerlerde çocuk bakımevi ve sosyal tesisler kurulabilir. Bunların kuruluş ve işletme esas ve usulleri Devlet Personel Başkanlığı ile Maliye Bakanlığı’nca birlikte hazırlanacak genel yönetmelikle belirlenir” (Pınar, 2000). Resmi işyeri ve kurumlarda personelin okul öncesi çağdaki çocukları için açılacak bakım ve eğitim amaçlı kreş, yuva ve anaokulu, bu kanunun ilgili maddesine dayanılarak açılmaktadır.

Diğer Kurum ve Kuruluşlara Bağlı Olarak Açılan Okul Öncesi Eğitim Kurumları

Üniversiteler, belediyeler vb. kuruluşlar kendi iç yönetmeliklerine dayanarak okul öncesi eğitim kurumu açabilmektedir. Bu kurumlarda rehberlik ve denetimin ilköğretim müfettişleri tarafından yapılması, 2006 yılı itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Bugünkü duruma bakıldığında, okul öncesi eğitim hizmeti veren kurumlarda yönetim, amaç, program, öğretmen/eğitici ve donanım açısından farklılıklar olduğu, bunun da kalitede standardı tutturmayı zorlaştırdığı görülmektedir. Bu kurumlar yakın zamana kadar Milli Eğitim Bakanlığı veya Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nun ilgili organlarınca denetlenmekteydi. Bugün okul öncesi eğitim veren tüm kurumların denetlenmesini Milli Eğitim Bakanlığı üstlenmiştir. Bugün ülkemizde okul öncesi eğitimde kurum, derslik, öğretmen ve eğitim gören çocuk sayısı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Tablo 2.4

2004-2005 Eğitim-Öğretim Yılında Okul Öncesi Eğitim Kurum, Derslik, Öğretmen ve Çocuk Sayıları

Kurum

sayısı Derslik sayısı Öğretmen sayısı Çocuk sayısı

Resmi Anaokulları 539 2.251 2.428 49.110

Anasınıfları 13.305 16.012 12.919 333.094

Özel Anaokulları 326 960 981 11.371

Anasınıfları 241 1.280 456 6.598

Diğer SHÇEK 1.166 5.850 3.716 20.089

657’ye göre açılanlar 419 986 1.528 14.509 Genel toplam 16.016 27.339 22.030 434.771

2004-2005 Yılı çağ nüfusu (48-72 ay) 2.702.912

2004-2005 Yılı okul öncesi eğitimde okullaşma oranı (%) 16.1 Kaynak: TÜSİAD Raporu 2005.

Tablo 2.4’te görüldüğü gibi Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı resmi ve özel anaokulları ve anasınıflarına devam eden çocuk sayısı 400.173; SHÇEK’e bağlı okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden çocuk sayısı 20.089; 657 sayılı kanuna göre açılan kurumlara devam eden çocuk sayısı 14.509’dur. 2004-2005 çağ nüfusunun (48-72 ay) ancak %16’sının okul öncesi eğitim kurumlarından yararlanabildiği görülmektedir. Ancak bu oran bazı illerimizde 4-6 yaş için %21’i geçmiş, bazı illerimizde ise %16’nın da altında kalmıştır. Bu oran, gelişmiş ülkelerdeki Okullaşmanın hala gerisindedir.

2.3.2. Okul Öncesi Dönem Çocuğunu ve Çevresini Destekleyen