• Sonuç bulunamadı

2. KURAMSAL TEMELLER

2.2. Kuraklık Türleri

Nitelikleri; frekans, şiddet, süre ve etki alanı şeklinde sıralanabilen kuraklığın başlangıç ve bitişinin zor tespit edilebilir oluşu, kümülatif olarak artması, aynı anda birden fazla kaynağa etkisi ve ekonomik boyutunu büyük olması kuraklığa ait en

27

önemli özelliklerdir. Ayrıca ortaya çıkışına neden olabilecek parametrelerin çok fazla olması kuraklığın etki alanlarını da genişletmektedir. Bu sebeple kuraklık etki alanına göre birçok alanı yakından ilgilendirmektedir [15].

Genel olarak dört farklı kuraklık türünden söz etmek mümkün olup, her biri farklı özelliklere ve sıklıklara sahip olduklarından dolayı farklı kuraklık durumları ortaya çıkmaktadır.

2.2.1. Meteorolojik Kuraklık

Meteorolojik kuraklıklar yağışların uzun yıllar ortalamasına göre eksiklik göstermesi ile başlamaktadır. Kuraklığın başlaması için bazı bölgelerde yağış eşik değerinin 2.5 mm’nin altına düşmesi gerekmektedir. Herhangi bir su yapısının planlanmasında ve projelendirilmesinde hidrolojik esaslı kuraklıklar önemli olduğundan ve bu yapıların işletimi için de yüzey akışlarının esas alınmasından dolayı suya olan talebin karşılanmaması durumunda kuraklıktan söz edilebilmektedir. Meteorolojik kuraklık yağışların azalması sonucunda ortaya çıkmakta ve buna karşı insan yaptırımı bulunmamakta olup, doğrudan ekolojiye ve ekonomiye etkisi de yoktur. Kuraklığın hissedilebilmesi için yağışın az olduğu uzun zaman süreleri gerekmektedir [67].

Meteorolojik kuraklık normalin altında bulunan yağış gidişleri ile oluşmakta ve genel olarak bölgesel özellik göstermektedir. Meteorolojik kuraklık, bölgesel klimatolojinin gösterdiği davranışlara göre tahmin edilebilmektedir. Meteorolojik değişkenler farklı zamansal ve alansal özelliklere sahiptirler. Bu sebeple, dünyanın birçok bölgesi için farklı kuraklık çözümlemeleri geliştirilmeye çalışılmaktadır. Yağış, sıcaklık, nem gibi meteorolojik faktörlerde görülen azalmalar, zaman içerisinde diğer kaynaklara da etki etmekte olup, farklı kuraklık türlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Ayrıca meteorolojik kuraklık, diğer kuraklık türlerini de tetiklemektedir [46].

Farklı zaman dilimlerinde yağışta meydana gelen eksikliğin değişimi meteorolojik kuraklığın izlenmesi bakımından sayısal olarak ifade edilmesi gerekmektedir. Yağış eksikliğinin farklı su kaynakları üzerindeki etkisinin ne kadar sürede hissedilebileceği

28

mantığına göre, yapılan analizlerde 1, 3, 6, 9, 12 ve 24 aylık farklı zaman dilimleri seçilebilir. Örneğin 1 aylık veya 3 aylık toplam yağışta meydana gelebilecek eksilme zemin nemi düzeyine hemen etki etmekte olup, yer altı sularına, nehirlere, göllerde etkisini daha geç göstermektedir. 6, 9 ve 12 aylık zaman dilimlerindeki kuraklık durumu akarsu ve göllere, 24 aylık zaman dilimdeki kuraklık durumu ise yeraltı sularına etkisini izlemek bakımından tercih edilebilmektedir [77].

2.2.2. Hidrolojik Kuraklık

Hidrolojik kuraklık, su kaynaklarının (yağışlar, yeraltı ve yüzey suları) beklenen normal seviyelerin ve ortalamaların altında kalması olarak tanımlanabilmektedir.

Hidrolojik kuraklık, meteorolojik kuraklık sona erdikten sonra dahi uzun bir süre varlığını sürdürebilmektedir [77]. Hidrolojik kuraklık, yüzeysel ve yeraltı su kaynaklarındaki eksiklik şeklinde de ifade edilebilmektedir. Bu kuraklık tipi;

akarsular, göller, su biriktirme hazneleri ve yeraltı su seviyeleri ölçümleri ile takip edilebilir. Ayrıca, yağmur suları ve kar seviyelerinde meydana gelen azalma ile akarsular, dereler, su biriktirme haznelerinde meydana gelen azalma arasında zaman farkı bulunmaktadır. Yağışta meydana gelen eksiklik uzun zaman içerisinde görüldüğünde, yüzey ve yeraltı suları miktarında oluşan azalma sonucu ile hidrolojik kuraklık ortaya çıkmaktadır [46].

Gerçek su sıkıntısı hidrolojik kuraklık sonucunda ortaya çıkmakta olup, ilk olarak su kaynakları ile yerleşim alanlarına su teminini etkilenmektedir. Hidrolojik kuraklığın ilk belirtileri arasında doğal akarsu akışlarında azalmalar, yeraltı suyu sevilerinde düşmeler ve biriktirme haznelerinde (bent, baraj, gölet) ve su temini yapılan göl seviyelerindeki azalmalar gelmektedir. Bu kaynaklardaki düşüşlerin hesaplanması ile hidrolojik kuraklığın su temini arz ve talebi arasına bir kıyaslama yapılabilir. Özellikle ülkemiz açısından hidrolojik kuraklığın en büyük etkisi, hidroelektrik enerjisi üretimi ve tarım ürünleri üzerinde olmaktadır [67].

29 2.2.3. Tarımsal Kuraklık

Tarımsal kuraklık, genel olarak bitkinin ihtiyaç duyduğu miktardaki suyun toprakta bulunmaması olarak tanımlanabilir [77]. Ayrıca, en basit hali ile bitkilerin terlemesindeki azalış olarak da tanımlanabilmektedir [67]. Zemin nemi, toprakta tutulan ve yetiştirilen bitki için elverişli su miktarına denilmektedir. Bitkiler gelişme dönemlerinde farklı miktarda suya ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple, tarımsal kuraklık bitkinin kök bölgesinde, büyüyüp gelişmesi için yeterli nem bulunmaması durumunda ortaya çıkmaktadır. Büyüme periyodunda, bitkinin ihtiyacı olan suya belirli bir kritik döneminde yeterli zemin nemi bulunmadığı zamanlarda tarımsal kuraklık meydana gelmektedir [77]. Tarımsal kuraklık, hidrolojik kuraklıktan daha önce ve meteorolojik kuraklıktan ise daha sonra ortaya çıkan kuraklık çeşididir [46]. Toprağın derinlikleri doymuş olduğunda bile, tarımsal kuraklık etkileri ürün verimliliğini ciddi bir şekilde etkilemektedir. Ayrıca yüksek sıcaklıklar, düşük bağıl nem ve fön rüzgârları da tarımsal kuraklığa etki etmektedir [77].

Tarımsal kuraklık her türlü iklim şartlarında zaman zaman tekrarlanarak ortaya çıkan bir olaydır. Bunun yanında, sadece az yağış alan bölgelerde değil, yağışı fazla olan yerlerde de ortaya çıkabilmektedir. Tarım açısından bakıldığında, kuraklığın ilk belirtileri öncelikle ortalama yağışlarda ve terleme ile buharlaşma miktarında azalmalardır. Ayrıca, bilinçsizce yapılan üst havza arazi kullanımı ve orman tahribatları ve bitki desenindeki değişimler akarsu kalitesini etkileyerek sızma durumunu azaltarak tarımsal kuraklıkların aşağı havza alanlarında ortaya çıkmasına sebep olabilmektedir. Tarımsal kuraklık canlı yaşamı için çok önemli olup, tarım alanı dışında birçok ekonomik sektörü etkileyen sosyal bir kuraklık haline zaman içerisinde dönüşebilir [67].

2.2.4. Sosyo-ekonomik Kuraklık

Kuraklığın bir taraftan tarıma ve canlılara, diğer taraftan da su kaynaklarına ve dolayısıyla bu kaynaklardan faydalanması gereken endüstriler üzerindeki etkisi sosyoekonomik kuraklığı oluşturur [69]. Sosyoekonomik kuraklık, fiziksel olarak

30

meydana gelen su eksikliği sonucunda insanların üretim ve tüketim faaliyetlerinin etkilenmeye başlaması ile ortaya çıkmaktadır [46]. Bu bağlamda kuraklığın ekonomik, sosyal ve çevresel etkilerini bir bütünlük çerçevesinde ele alınarak incelenmesi gerekir [69]. Sosyo-ekonomik kuraklık yer ve zaman bağlı olarak ortaya çıktığından diğer kuraklık tiplerinden farklı bir durum göstermektedir [77]. Ayrıca, sosyo-ekonomik kuraklık, meteorolojik, hidrolojik ve tarımsal kuraklık sonucunda ortaya çıkan bir süreç olduğundan dolayı kuraklık dönemlerinde ekonomik malların arz ve talebiyle yakından ilişkilidir.