• Sonuç bulunamadı

Cinse taciz suçunun temel Ģeklinin soruĢturulması ve kovuĢturulması, mağdurun Ģikâyetine tabidir. ġikâyet süresi zamanaĢımı süresini geçmemek koĢuluyla, Ģikâyet hakkı olan kiĢinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği tarihten itibaren altı aydır.399

Maddenin ikinci fıkrasında düzenlenen nitelikli hallerin varlığı halinde ise, soruĢturma ve kovuĢturma Ģikâyete tabi değildir. Bu husus maddenin gerekçesinde; “cinsel taciz suçunun nitelikli unsurlarının gerçekleĢmesi durumunda soruĢturma ve kovuĢturmanın yapılması mağdurun Ģikâyetine bağlı değildir” denilmek suretiyle vurgulanmıĢtır.400

Bu suç açısından CMK‟nın 253. maddesinin 3. fıkrası uyarınca uzlaĢma hükümlerinin uygulanması mümkün değildir. 401

Cinsel taciz suçunun müeyyidesi 105. maddenin 1. fıkrasında “üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası olarak öngörülmüĢtür. Görüldüğü gibi

399 ARTUK, M. E., a.g.m., s. 17.

400 ARTUK, M. E., a.g.m., s. 17.

hapis veya adli para cezası Ģeklinde seçimlik yaptırımlar düzenlenmiĢtir. Adli para cezasının alt ve üst sınırı belirtilmemiĢtir. Bu durumda adli para cezasının alt ve üst sınırı 52. maddeye göre tespit edilecektir. 52. maddede, “Adli para cezası, beĢ günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere” denilmektedir. Buna göre, cinsel taciz suçunun basit Ģeklinin müeyyidesi, “üç aydan iki yıla kadar hapis veya beĢ günden yediyüzotuz güne kadar adli para cezası”dır.402

TCK‟nın 105. maddesinin 2. fıkrasına göre, cinsel taciz suçunun, hiyerarĢi, hizmet veya eğitim ve öğretim iliĢkisinden ya da aile içi iliĢkiden kaynaklanan nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle ya da aynı iĢyerinde çalıĢmanın sağladığı kolaylıktan yararlanılarak iĢlenmesi halinde 1. fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında arttırılır. Mağdur cinsel taciz sonucu; iĢi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmıĢ ise, verilecek ceza bir yıldan az olamaz.403

Suçun üst sınır cezası yine iki yıldır.

Cinsel taciz suçunun hem basit hem de nitelikli halinin kovuĢturulmasında görevli mahkeme sulh ceza mahkemesidir.

402 ARTUK, M. E., a.g.m., s. 17-18.

SONUÇ

Cinsellik, doğumlarından itibaren insanlarda varolan temel dürtülerden birisidir. Cinsel dokunulmazlığa karĢı suçlar ise, insanın doğuĢtan gelen bu temel dürtüsüne karĢı yapılan fiziksel ve psikolojik saldırılardır. Bu saldırılar mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlâl suretiyle gerçekleĢtirilebileceği gibi psikolojik açıdan mağdura yönelik cinsel saldırılarda bulunmak suretiyle de gerçekleĢtirilebilmektedir

Toplumdaki teknolojik ve kültürel geliĢim sonucunda yeni suç tipleri meydana çıkmaktadır. Bu geliĢim sebebiyle, insanlık tarihi boyunca var olan suç tipleri de belli bir takım değiĢikliklere uğramaktadır. Toplumun sürekli değiĢmesi ve geliĢmesine bağlı olarak hukuk kurallarının da bu değiĢim ve geliĢime ayak uydurması gerekmektedir.

Cinsel dokunulmazlığa karĢı suçlar en eski suç tiplerinden birisidir. Söz konusu suçlar özellikle son yıllarda ülkemizde oldukça sık görülmeye baĢlamıĢtır. Günümüzde çocukların cinsel yönden istismarı önceki yıllara oranla büyük bir artıĢ göstermiĢtir. Cinsel saldırıya maruz kalan çocukların çoğunluğunun kız olmasının yanında erkek çocukların da bu suça maruz kalmaları oranının artmıĢ olması oldukça dikkat çekicidir.

Fail ile mağdur arasındaki iliĢki, (fail ile mağdurun evli olması gibi) ne olursa olsun, failin mağdura karĢı iĢlemiĢ olduğu temelinde cinsel bütünlüğe saldırı kastı olan bu suç açısından, hiçbir Ģekilde cezasızlık nedeni olarak ileri sürülemez. Bu ve benzeri nedenlerden ötürü kadın sivil toplum örgütleri ETCK‟nın, cinsel suçların düzenlenmesi açısından çağın gerisinde kaldığını, bu yüzden kadınların yasa tarafından yeterince korunmadığı görüĢünü savunmuĢlardır.

YTCK‟nın düzenlenmesi sırasında tüm bu durumlar göz önünde bulundurularak cinsel suçların tanımlanması açısından köklü bir değiĢikliğe gidilmiĢtir. YTCK‟da cinsel suçların yeniden tanımlanmasında kadın sivil toplum örgütlerinin büyük payı olduğu açıktır. Ancak unutulmaması gereken bir husus da YTCK‟nın aceleye getirilmiĢ bir kanun olduğudur. Bu sebeple YTCK cinsel suçlar açısından pek çok yenilik getirmiĢ olsa da temelinde muazzam eksikliklerin bulunduğu acı bir gerçektir.

Bu eksiklikler uygulamada oldukça fazla karĢımıza çıkmaktadır. Örneğin mağdur ile failin iĢlenen cinsel saldırı ya da cinsel istismar fiili sonrasında evlenmesi sonucunda, fail hakkındaki cezanın ertelenmemesi hem mağdurun hem de failin mağdur olmasına neden olmaktadır. Eskiden olduğu gibi günümüzde de söz konusu durum ile uygulamada oldukça sık karĢılaĢılmaktadır. Yine beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan (örneğin bedensel veya zihinsel engelli) bir çocuğa karĢı gerçekleĢtirilen cinsel istismar eyleminde, fail hakkında YTCK 102/3-a maddesinde tanımlanan cinsel saldırı suçunda olduğu gibi ceza artırımına gidilmemesi hakkaniyet ilkesi ile bağdaĢmamaktadır. Mağdurun hem çocuk olması hem de beden veya ruh bakımından kendisini savumayacak durumda bulunması, failin hareketlerine karĢı mağduru daha da çaresiz kılacağı açıktır.

YTCK ile cinsel saldırı ve cinsel istismar suçlarının kapsamı oldukça geniĢletilmiĢtir. Mağdur ile fail arasındaki her türlü vücut temasına dayalı eylem cinsel saldırı veya cinsel istismar olarak nitelendirilmektedir. Örneğin mağdurun yanağını sıkma gibi eylemler artık sarkıntılık veya cinsel taciz olarak değil cinsel saldırı ya da cinsel istismar boyutunda eylemler olarak değerlendirilmektedir. Yine mağdurun poposuna dokunulması durumunda da cinsel saldırı ya da cinsel istismar suçu oluĢmaktadır. Belirtilen nitelikteki durumlarla uygulamada oldukça sık karĢılaĢılmaktadır. Ancak yanaktan makas alma ile mağdurun poposuna dokunulması benzer nitelikte eylemler (vücut dokunulmazlığını ihlâl eden) olarak görülmesine karĢılık mağdur üzerinde yaratacağı etkinin ve bu eylemlerin toplumda uyandırdığı infialin aynı derecede olmadığı açıktır. Kaldı ki uygulamada

yukarıda bahsedilen bu iki eyleme genellikle alt sınırdan ceza verilmektedir. Her iki eylem de YTCK 102/1. madde kapsamında değerlendirilip alt sınır olarak 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmaktadır.

Ceza hukuku tarihinin büyük dâhisi Beccaria, ceza-suç iliĢkileri konusunda (teknik açıdan) Ģu saptamayı yapmaktadır: Bir cezanın, kendisinden umulan yararı sağlayabilmesi için, bu cezanın yaratacağı azap ve Ģiddetin; suçluyu böyle bir suçu iĢlemeye yönelten yararı aĢması yeterlidir. Buna, cezanın kesin olduğu ve cürümden beklenen yarara asla ulaĢılamayacağı inancının da eklenmesi gerekir. ĠĢte bu ölçüyü aĢan tüm cezalar yararsızdır ve zulümdür.404

Beccaria‟nın fikirleri ıĢında değerlendirdiğimizde ETCK‟da sarkıntılık olarak nitelendirilen kimi eylemlerin YTCK‟da cinsel saldırı veya cinsel istismar suçu kapsamına alınmasının cinsel saldırı ve cinsel istismar suçlarının içeriğinin oldukça geniĢlemesine neden olduğu açıktır. Kanımca bu yerinde bir düzenleme değildir. Çünkü yukarıda örnek olarak verilen yanaktan makas alma olayında, fail cinsel saldırı suçundan ceza alacak ve bu durum failin sabıkasına basit cinsel saldırı suçu olarak yansıyacaktır. Aynı zamanda mağdurun poposunu elleyen kiĢinin alacağı ceza basit cinsel saldırı suçu olarak değerlendirilecek ve bu da failin sabıkasına aynı Ģekilde basit cinsel saldırı olarak yansıyacaktır. Ancak görüldüğü üzere, her ne kadar iki fiil de vücut dokunulmazlığını ihlâl niteliğinde eylemler olsalar da içerik itibariyle birbirinden farklı özellikler taĢımaktadırlar. Kaldı ki mağdurun poposunu elleyen fail ile mağdurun yanağından makas alan failin cinsel saikinin aynı olduğu düĢünülemez. Bu sebeplerle ETCK‟da ifade edilen sarkıntılık ya da cinsel taciz niteliğindeki eylemlerin YTCK‟da cinsel saldırı kapsamına alınarak suçun içeriğinin geniĢletilmesinin yerinde olmadığı kanaatindeyim.

404 Bkz., BECCARIA, C. B., Suçlar ve Cezalar (Çev: Muhittin GÖKLÜ), Ġstanbul MCML;

nakleden CAN, C. (2002), Toplumsal İnsanın Evrensel Doğası ve Cinsel Suçlar, Seçkin Yayınevi, Ankara.

Ülkemizde uygulamada büyük çoğunlukla delillerden sanığa ulaĢmak yerine, sanıktan delillere ulaĢılma yöntemi tercih edilmektedir. Cinsel suçlar gibi sonuçları ve yaptırımları ağır olan bu tip suçlarda failin cezalandırılabilmesi için sadece mağdurun beyanı yeterli görülmektedir. Oysaki mağdurun beyanının mücerret bir iddiadan ibaret olup olmadığının baĢka delillerle de desteklenmesi gerektiği açıktır. Fakat ne yazık ki ceza hukukunun temel ilkelerinden birisi olan “Ģüpheden sanık yararlanır” ilkesi ülkemizdeki ceza hukuku uygulamasında daha çok “Ģüpheden mağdur yararlanır” Ģekilde hayat bulmaktadır. Bu durum, uygulamada büyük sorunlara yol açmaktadır. Yerel mahkemelerin ve Yargıtay‟ın yerleĢmiĢ görüĢü “namus ve iffetini gözeten kiĢi iftira etmez” Ģeklindedir. Oysa bu durum failin cezalandırılabilmesi için yeterli bir kanıt olarak değerlendirilemez. Namus ve iffet kavramı kiĢilere, bölgelere, zamana göre değiĢiklik gösteren bir kavramdır. Unutulmamalıdır ki herkes böyle bir iftiraya maruz kalabilir. Ülkemizde yakın bir tarihte, prostat muayenesi sırasında muayene yöntemi sebebiyle tecavüze uğradığını iddia eden bir hasta yüzünden üroloji uzmanı bir doktorun cinsel saldırı suçundan yargılanmıĢ olması ve ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu‟nun kararı ile beraat etmiĢ olması acı bir gerçektir.405

Yeterli kanıt olmadan sadece mağdurun mücerret iddiası üzerine failin cezalandırılması yoluna gidildiğinde, adalet sağlamak için kurulan sistem adaletsizliğe sebep olmaktadır. Masum-hükümlünün durumu, Ģüpheli-sanığın durumundan daha acıdır. Masum hükümlü, katlanacağı gücü doğasından elde edemez; çünkü “suç iĢledim, onun için buradayım” diyemez. Tüm güvendiği sistemler, insanlar aleyhine olmuĢtur. Herkes ona sapık düĢüncesiyle bakıyordur ve en yakınındaki kiĢiler bile acaba? diye düĢünmektedir.406

Cinsel suçlarda, cinselliğe dayalı olaylarda tarafları tespit etmek ve delilleri toplamak zordur. Gerçeği bulmak için yapılan yanlıĢlıklar bundan daha

405 http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=974203.,

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=1025182&Date=2 4.10.2010&CategoryID=77

kötüdür. YanlıĢ adalet tevzi edilmektense hiç edilmemesi daha iyidir. Kurbanların delilden uzak, sadece iddiada kalan suçlamaları konusunda dikkatli davranılmalıdır.407

Atar bu konuda, “ispat edilemeyen veya ispatı mümkün olmayan davalarda elinizden ne kadar imkân gelirse insanların cezalarını kaldırmaya çalıĢınız, Ģayet elinizde beraatı için bir yol, bir delil varsa, maznunu serbest bırakınız, zira baĢkasının afta yanılması cezalandırılmasındaki yanılmadan daha evladır. ġüpheli hal sebebiyle cezaları kaldırınız.” görüĢünü savunmaktadır.408

Bu sebeple cinsel saldırı mağdurlarının muayeneleri özel bir önem ve özen gerektirmektedir.409 Özellikle son zamanlarda basında, Adli Tıp Kurumu‟nun cinsel suçlardaki yetersizliği hakkında yapılan yorumlar sonrasında Adli Tıp Kurumu‟nda cinsel saldırıya uğrayan mağdurların raporlarının alınması için en az 1 yıl sonrasına muayene günü verilmektedir. Söz konusu süre göz önünde bulundurulduğunda, eğer ortada cinsel saldırı fiili varsa bile bunun kanıtlarının bu süre içerisinde kaybolacağı açıktır. Kaldı ki böyle bir saldırı yoksa mağdur hakkında cinsel saldırı raporunun alınması, yargılamanın sonuçlandırılması açısından mahkemelerce bekletici mesele yapıldığından, delillerin tam olarak toplanamadığından bahisle failin tutukluluk halinin devamına karar verilmektedir. Her iki durumda da tarafların mağdur olduğu Ģüphesizdir. Kanaatimce Adli Tıp Kurumu‟nda cinsel suçlar açısından bir uzmanlık birimi kurulmalıdır. Böylece cinsel suçların iĢlenmesinden sonra zaman kaybetmeden delillerin toplanabilmesi ve bu konuda rapor düzenlenmesi mümkün olabilir.

Görüldüğü üzere hem YTCK‟da cinsel suçların tanımları itibariyle hem de cinsel suçların uygulanmasında büyük eksikliklerin olduğu bir gerçektir. Bu eksikliklerin giderilmesi için, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bugüne kadar

407 GÜNDÜZ, R., GÜLTAġ, V., a.g.e., s. 69.

408

ATAR (1991:192); nakleden GÜNDÜZ, R., GÜLTAġ, V., a.g.e., s. 69.

409 CELBĠS, O., KARACA, M., ÖZDEMĠR, B., ISIR, A. B. (2004), Cinsel Suçlarda Muayene, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 1 (4), s. 49.;

oluĢturulan içtihat ve doktrin birikimi göz önünde bulundurularak yeniden bir düzenlemeye gidilmesine ihtiyaç olduğu düĢüncesindeyim.

KAYNAKÇA

[ 1 ] AKSOY, E., ĠNANICI, M. A., ÇETĠN, G., POLAT, O., SÖZEN, M. ġ., YAVUZ, F., (http://www.ttb.org.tr/eweb/adli/5.html).

[ 2 ] ALPER, B., Suç Sayılan Cinsel Amaçlı Davranışlar

(http://lokman.cu.edu.tr/adlitip/index_files/Page1798.htm).

[ 3 ] AnaBritannica Genel Kültür Ansiklopedisi (1987), Ana Yayıncılık, c.

6, Cil-Dau, Ġstanbul.

[ 4 ] AnaBritannica Genel Kültür Ansiklopedisi (1988), Ana Yayıncılık, c.

8, Ede-Fle, Ġstanbul.

[ 5 ] ARTUK, M. E., GÖKCEN, A., YENĠDÜNYA, A. C. (2007), 5237

Sayılı Kanuna Göre Hazırlanmış Ceza Hukuku Özel Hükümler, Turhan Kitabevi, 8. Bası, 7. Basıdan Tıpkı Bası, Ankara.

[ 6 ] ARTUK, M. E., YENĠDÜNYA, A. C. (1999), "Evlilik İçinde Irza

Geçme", Cumhuriyetin 75. Yıl Armağanı, Ġstanbul Üniversitesi Yayınları, s.57. vd., Ġstanbul.

[ 7 ] ARTUK, M. E. (2005), Yeni Türk Ceza Kanunu'nun Temel İlkeleri,

Hukuk ve Adalet Dergisi, Sayı: 5. s. 11-19.

[ 8 ] ARTUK, M. E. (2006), Cinsel Taciz Suçu (YTCK. m. 105), ÇalıĢma ve

Toplum, Sayı: 4, (http://www.calismatoplum.org/sayi11/artuk.pdf).

[ 9 ] ARTUK, M. E. (2008), Cinsel Taciz Suçu, Ceza Hukuku Dergisi, Yıl: 3,

Sayı: 6, Nisan 2008, s. 5-19.

[ 10 ] ARTUNÇ, M. (2007), Cinsel Taciz Suçu, Terazi Dergisi, Yıl: 2, Sayı:

[ 11 ] AVCI, M. (2004), "Osmanlı Hukukunda Suçlar ve Cezalar", Gökkubbe

Yayınları, Ġstanbul.

[ 12 ] AYDIN, B., ÇOLAK, B. (2009), Samsun Ağır Ceza Mahkemesine

Yansıyan Cinsel Suçlar, Adli Tıp Bülteni, Ocak 2009, s. 11-18.

[ 13 ] AYDIN, D., Türk Ceza Kanunu'nda Kadın Bedeni ve Cinsellik.

[ 14 ] AYDIN, Ö. D. (2004), "Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar", HPD,

Sayı: 2, Sonbahar 2004.

[ 15 ] AYDIN, Ö. D., Yeni Türk Ceza Kanunu'nda Cinsel Dokunulmazlığa

Karşı Suçlar, (http://www.turkhukuksitesi.com/makale_175.htm).

[ 16 ] BAFRA, J. (1995), Türk Hukuku ve Karşılaştırmalı Hukuk Açısından

"Evlilik İçi Zorla Cinsel İlişki" Eyleminin Hukuki Statüsü, Ġstanbul Barosu Dergisi, Cilt: 69, s. 10-12.

[ 17 ] BALCI, Y., Yeni TCK Çerçevesinde Cinsel Suçlara Adli Tıbbi Yaklaşımı (http://tip.ogu.edu.tr/uzmangorusu/yenitckcinselsucadlitibbiyaklasim.htm).

[ 18 ] BAYTEMĠR, E. (2007), Cinsel Dokunulmazlığa, Kişi Hürriyetine ve

Genel Ahlaka Karşı Suçlar, Adalet Yayınevi, Ankara.

[ 19 ] CAN, C. (2002), Toplumsal İnsanın Evrensel Doğası ve Cinsel Suçlar,

Seçkin Yayınevi, Ankara.

[ 20 ] CELBĠS, O., KARACA, M., ÖZDEMĠR, B., ISIR, A. B. (2004),

Cinsel Suçlarda Muayene, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, Sayı: 1, Nisan 2004, s. 48-52.

[ 21 ] CENTEL, N., ZAFER, H., ÇAKMUT, Ö. (2007), Kişilere Karşı

Suçlar, Cilt I, Beta Yayınevi, Ġstanbul.

[ 22 ] CENTEL, N. (1997), "Cinsel Suç Mağduru Kadının Korunması", Prof.

[ 23 ] CENTEL, N., Yeni Türk Ceza Yasası ve Kadın

(http://www.egm.gov.tr/egitim/dergi/eskisayi/44/web/makaleler/Prof_Dr _Nur_CENTEL.htm).

[ 24 ] DÖNMEZER, S. (1983), Ceza Hukuku Özel Kısım, Ġstanbul.

[ 25 ] DÖNMEZER, S. (1983), Genel Adap ve Aile Düzenine Karşı Cürümler,

Filiz Kitabevi, 5. Baskı, Ġstanbul.

[ 26 ] DÖNMEZER, S. (1984), Özel Ceza Hukuku Dersleri, Fakülteler

Matbaası, Ġstanbul.

[ 27 ] DÖNMEZER, S. (2001) Ceza Hukuku Özel Kısım - Kişilere ve Mala

Karşı Cürümler, Beta Yayınevi, 16. Bası, Ġstanbul.

[ 28 ] EREM, F. (1993), Türk Ceza Kanunu Şerhi Özel Hükümler, Ankara.

[ 29 ] GÜNAY, Y. (2000), Cinsel Suç Olgularında Saldırgan ve Kurban Olma

Açısından Çocuk, Çocuk Formu Dergisi, Sayı: 3, s. 46-50, (http://www.turktel.net/cgi-bin/medshow.pl?makale_no=22649).

[ 30 ] GÜNDEL, A. (2009), 5237 Sayılı TCK'da Cinsel Saldırı, Cinsel

İstismar, Cinsel Taciz, Rızaen Irza Geçme, Hürriyeti Kısıtlama, Alıkoyma, Fuhuş ve Müstehcen Yayın Suçları, Seçkin Yayınevi, Ankara.

[ 31 ] GÜNDÜZ, R., GÜLTAġ, V. (2008), 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nda

Cinsel Suçlar (Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar), Bilge Yayınevi, Ekim 2008, Ankara.

[ 32 ] HAFIZOĞULLARI, Z., Beşeri Cinsellik ve Yeni Türk Ceza Kanunu

(http://savcibey55.wordpress.com/2006/12/17/ceza-hukuku-cinsel-suclar- ders-notlari/).

[ 33 ] HAFIZOĞULLARI, Z., Türk Ceza Kanunu’nun Suçları Tasnifi

(http://www.zekihafizogullari.com/Makaleler/5237%20sayili%20kanund a%20suclarin%20tasnifi.doc).

[ 34 ] HAKERĠ, H. (2006), Ceza Hukuku Temel Bilgileri, Genel Hükümler -

Özel Hükümler, Seçkin Yayınevi, 2. Baskı, Ankara.

[ 35 ] IġIK, M. ġ., 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nda Cinsel Taciz Suçu

(http://www.yayin.adalet.gov.tr/28_sayi%20i%C3%A7erik/Mehmet%20 %C5%9Eirin%20I%C5%9EIK.htm).

[ 36 ] ĠNCE, S., (www.ceza-bb.adalet.gov.tr/makale/168.doc).

[ 37 ] Kadına Yönelik Cinsel ġiddete KarĢılaĢtırmalı Hukukun YaklaĢımı (11 -

12 Mart 2000), Ġstanbul Barosu, Kadın Hakları Uygulama Merkezi.

[ 38 ] KARAYEL, A. (2006), Retrospektif Bir Çalışma: 2001 - 2005 Yılları

Arasında Adana İl Emniyet Müdürlüğüne Yansıyan Cinsel Taciz Vakalarının İncelenmesi, (Yüksek Lisans Tezi), Adana.

[ 39 ] KILIÇ, A. (2008), Cinsel Hakimiyet ve Yeni Türk Ceza Kanunu'nda

Cinsel Saldırı Suçu (TCK. m. 102), TBBD, Sayı: 78, s. 167-204.

[ 40 ] KĠZĠROĞLU, S. K. (2008), Yeni Türk Ceza Kanunu'nda Kadına İlişkin

Düzenlemeler ve Cinsel Suçlar, Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer Armağanı, C. II, Ġstanbul.

[ 41 ] KURT, G. (2008), 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nda Cinsel Taciz

Suçu, Uğur Alacakaptan'a Armağan, Ġstanbul.

[ 42 ] MALKOÇ, Ġ. (2009), Türk Ceza Kanunu Uygulamasında Cinsel Suçlar,

Malkoç Kitabevi, Ankara.

[ 43 ] MERAN, N. (2008), Yeni Türk Ceza Kanunu'nda Kişilere Karşı Suçlar,

Seçkin Yayınevi, 2. Baskı, Ankara.

[ 44 ] NUHOĞLU, A. (2004), Türk Ceza Kanunu'nda ve 2002 Tasarısında

[ 45 ] ÖZLEM, Ö., Cinsel Saldırı ile Cinsel Taciz Suçu Arasındaki İnce Çizgi

(http://www.hukukcu.com/modules/newbbex/viewtopic.php?topic_id=42 06&forum=4).

[ 46 ] PARLAR, A., HATĠPOĞLU, M. (2007), Türk Ceza Kanunu Yorumu,

Ankara.

[ 47 ] POLAT, O. (2006), Klinik Adli Tıp - Adli Tıp Uygulamaları, Ankara.

[ 48 ] SEVÜK, H. Y. (2005), 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nda Cinsel Saldırı

ve Cinsel Taciz Suçları, TBBD, Sayı: 57, s. 243-282.

[ 49 ] SOYASLAN, D. (2006), Ceza Hukuku Özel Hükümler, Yetkin

Yayınları, 6. Baskı, Ankara.

[ 50 ] SÖZEN, ġ., Cinsel Suçlar ve Adli Tıbbi Muayene

(www.itf.istanbul.edu.tr/adlitip/slaytlar/15.ppt).

[ 51 ] ġEN, E. (2006), Yeni TCK'nın Yorumu, Cilt I, Vedat Kitapçılık, Ġstanbul.

[ 52 ] TAġKIN, O. E. (2008), Koruma Tedbiri Olmaksızın Gerçekleşen Cinsel

İlişki Yoluyla, HIV Virüsünun Bulaştırılmasında Manevi Unsurun Belirlenmesi Sorunu, TBBD, Sayı: 79, s. 61-72.

[ 53 ] TEZCAN, D., ERDEM, M. R., ÖNOK, M. (2008), Teorik ve Pratik

Ceza Özel Hukuku, Seçkin Yayınevi, 6. Baskı, Ankara.

[ 54 ] TOROSLU, N. (2005), Ceza Hukuku Genel Kısım, SavaĢ Yayınevi,

Ankara.

[ 55 ] TOROSLU, N. (2005), Ceza Hukuku Türleri, Hukuk ve Adalet Dergisi,

Sayı: 5, s. 61-65.

[ 57 ] ÜNVER, Y. (2001), "Özellikle Cinsel Suçlar Alanında Olmak Üzere

Kadınlarla İlgili Ceza Hukuku Normlarındaki Değişim ve Türkiye'deki Durum", Adalet Yüksek Okulu 20. Yıl Armağanı, Ġstanbul.

[ 58 ] ÜZÜLMEZ, Ġ., Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar

(http://savcibey55.wordpress.com/2007/04/04/cinsel-dokunulmazliga- karsi-suclar/).

[ 59 ] VURALDOĞAN, K., Cinsel Özgürlük Üzerine, Ankara Üniversitesi,

Kamu Hukuku Doktora Programı, Felsefe Dersi Ödevi (http://www.inisiyatif.net/document/72.pdf).

[ 60 ] YARSUVAT, D. (1964), “Mukayeseli Hukukta Cinsi Suçlar ve

Müeyyideleri”, ĠHFM 1964, C. XXX, Ġstanbul.

[ 61 ] YARSUVAT, D. (1977), Türk Ceza Kanunu'nda Cinsel Özgürlüğe Karşı

Suçlar, TCK'nın 50 Yılı ve Geleceği, Ġstanbul.

[ 62 ] YENĠDÜNYA, A. C. (2005), 5237 Sayılı, Yeni Türk Ceza Kanunu'nda

Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar, Legal Hukuk Dergisi, Yıl: 3, Sayı: 33, Eylül 2005, s. 3284 vd.

[ 63 ] YÜCEL, M. T., Cinsel Suçlar,

(http://www.kriminoloji.com/cinsel%20suclar.htm).

[ 64 ] YÜKSEL, ġ., Kadına Yönelik Şiddet / Evdeki Terör - Mor Çatı

(http://www.amargi.org.tr/?q=node/159). [ 65 ] http://haber.vatanim.com.tr/haberdetay.asp?detay=Tecavuzcu_magdurun _kemigiyle_kurtuluyor_208597_1&Newsid=208597&Categoryid=1. [ 66 ] http://haber61.net/news_detail.php?id=9098&uniq_id=1234604361. [ 67 ] http://hakkar.blogcu.com/kadin-haklari-ile-ilgili-son-5-yilda-yapilan- duzenlemeler_2103901.html. [ 68 ] http://tr.wikipedia.org.

[ 69 ] http://www.adaletinsesi.com/forum/index.php?topic=1039.0. [ 70 ] http://www.adlitip.org/?p=128. [ 71 ] http://www.adlitip.org/yazilar/turkce/konular/adli_tip/cinsel_suclar.htm. [ 72 ] http://www.amnesty.org.tr/yeni/index.php?view=article&catid=70&id =211&option=com_content. [ 73 ] http://www.anasinifi.com/cinsel2.htm. [ 74 ] http://www.ankahukuk.com/index.php?option=com_content&view =article&id=340:cinsel-saldr-sucu&catid=62:cinsel-dokunulmazla-kar- suclar&Itemid=105. [ 75 ] http://www.ankahukuk.com/index.php?option=com_content&view =article&id=341:cocuklarn-cinsel-stismar-sucu&catid=62:cinsel- dokunulmazla-kar-suclar&Itemid=105. [ 76 ] http://www.bilgiform.net/forum/showthread.php?t=2481. [ 77 ] http://www.birgenclikhikayesi.com/main/index.php?page_id=138 &section_id=160&post_id=2379. [ 78 ] http://www.caginpolisi.com.tr/40/7-8-9.htm. [ 79 ] http://www.cumhuriyet.com.tr/?im=yhs&hn=644. [ 80 ] http://www.hukukiforum.com/read.php?5,483,725. [ 81 ] http://www.itf.istanbul.edu.tr/adlitip/seminerler/2.ppt#16. [ 82 ] http://www.kadinlaricin.net/yasam/cinsel-saldiri.htm.

[ 83 ] http://www.met.police.uk/sapphire/docs/malevictimsofsexualassault _turkish.doc. [ 84 ] http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=SonDakika&ArticleID =974203. [ 85 ] http://www.pdrciyiz.biz/cinsellik-turk-hukuku-t7424.html. [ 86 ] http://www.psikonet.com/konu.asp?kid=125. [ 87 ] http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&Arti cleID=1025182&Date=24.10.2010&CategoryID=77 [ 88 ] http://www.resmi-gazete.org/tarih/20090602-8.htm [ 89 ] http://www.tevhidhaber.com/news_detail.php?id=38926. [ 90 ] http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=2424. [ 91 ] http://www.yeniasya.de/bizimaile/?page=article_view&article_id=437. [ 92 ] http://www.resmi-gazete.org/tarih/20090602-8.htm [ 93 ] www.queercy.org/hokicezayasaonerisi.doc.

EK

ÖZGEÇMĠġ

KĠġĠSEL BĠLGĠLER

Soyadı, Adı : GÜL, KürĢad

Uyruğu : Türkiye (T.C. 27776478604) Doğum Tarihi ve Yeri : 02.04.1980

Medeni Hali : Bekar

Telefon : 0-532-3355076

Email : kursadgul@gmail.com

EĞĠTĠM

Derece Enstitü Mezuniyet Yılı

Yüksek Lisans Çankaya Üniversitesi, Kamu Hukuku, Ankara 2010

Lisans Çankaya Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, Ankara 2004

Lise Ted Koleji, Zonguldak 1998

Ġġ DENEYĠMLERĠ

Yıl Yer Konumu

2005 – ġimdi Av. Lütfi PEKER - Av. Emine PEKER - Av.

Nazire DENĠZCĠ Hukuk Bürosu, Zonguldak Avukat

2004 – 2005 Ankara Barosu – Zonguldak Barosu Stajyer Avukat

YABANCI DĠLLER

Ġngilizce (Orta Seviye),

HOBĠLER