• Sonuç bulunamadı

Desbrow ve ark. (2019), yaptığı çalıĢmada ergen, kadın ve usta sporcuların, yaĢ ve cinsiyete bağlı fizyolojik değiĢikliklerin özel taleplerinin yanı sıra günlük antrenman ve rekabetin bir sonucu olarak özel beslenme gereksinimlerine sahip oldukları belirtilmiĢ. Bu özel durumlu sporcularına yönelik diyet eğitimi ve önerileri, “risk altındaki” diyet modellerini ve besinlerini (örneğin, sürekli sınırlı yemek yeme, düĢük kalsiyum, D vitamini ve / veya demir gibi) dikkate alarak, uzun süreli sağlıklı beslenmeleri gerektiği vurgulanmıĢ. Protein metabolizmasındaki yaĢa bağlı değiĢiklikleri ve spora bağlı enerji eksikliğinin giderilmesine yardımcı olacak son araĢtırmaların, özellikle özel sporcularla ilgili olduğu tespit edilmiĢ. Mümkünse her zaman, özel durumlu sporcuların besin ihtiyaçlarını takviye etmek yerine tüm yiyeceklerden tüketerek ihtiyaçlarını sağlıklı bir Ģekilde karĢılamalarının teĢvik edilmesi gerektiği vurgulanmıĢ. Diyet takviyelerinin (özellikle genç sporcular için) önerilmesinin, diğer eğitim/diyet stratejileriyle karĢılaĢtırıldığında performansı manipüle ettiği belirtilmiĢ.

Köse (2018), yapmıĢ olduğu çalıĢmasında yetiĢkin futbolcular için yapılan çalıĢmaların ortaya çıkardığı beslenme yanlıĢlıklarının düzeltilmesi için sorunun kaynağının erken yaĢta tespit edilmesi gerektiğini vurgulamıĢ. Futbol kariyerine çok küçük yaĢlarda baĢlayan futbolcuların spora baĢladıkları ilk yıllardan itibaren doğru, yeterli ve dengeli beslenme ile ilgili eğitim programlarına tabi tutulması gerektiğini, bunun için de alt yapı çalıĢmalarının her basamağında beslenme eğitimine mutlaka yer verilmesinin gerekliliğini vurgulamıĢtır. Bu sayede alt yapıdan yetiĢen futbolcuların spor kariyerlerinin ilk yıllarından itibaren doğru beslenme alıĢkanlığının kazandırılması hedeflenmektedir.

Erdoğdu (2018) Medipol BaĢakĢehir Futbol altyapısında yer alan toplam 64 (U-15, U-16, U-17, U-19) futbolcunun beslenme alıĢkanlıkları ve bilgi düzeylerinin belirlenerek karĢılaĢtırılması amacıyla yaptığı çalıĢmada altyapı sporcularının yaĢ

grupları arasında beslenme bilgi düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bir farklılığa rastlanmamıĢtır. Beslenme eğitimlerinin genellikle yazılı ve görsel medyadan alındığı, kulüp antrenörlerinin ise gerekli bilgilendirmeyi sağlayamadığı tespit edilmiĢtir. Dolayısıyla kulüp yönetiminin bütün kategorilerdeki altyapı oyuncuları için beslenme ve diyet uzmanının hazırlamıĢ olduğu bir eğitim programını uygulamaya koyması gerektiğinin önemi vurgulanmıĢtır.

OnbaĢı (2017), çalıĢmasında 15-17 yaĢındaki oyuncularının beslenme bilgi düzeyleri, beslenme durumlarıyla sıvı tüketimlerine beslenme eğitiminin etkisinin belirlenmesi amacıyla 13 erkek profesyonel voleybol oyuncusuna 4 hafta boyunca haftada bir saat, sağlıklı beslenme ve sporcu beslenmesi konularında eğitim vermiĢ. Eğitimlerden önce çalıĢmaya katılan adölesan sporculardan genel bilgi alınmıĢ. Sporculara eğitim öncesinde ve sonrasında besin tüketim sıklığı ve beslenme bilgi düzeyi formu ile 2 günlük fiziksel aktivite kayıt formu uygulanmıĢtır. Sonuç olarak 4 hafta boyunca haftada bir saat verilen beslenme eğitimi, adölesan voleybol oyuncularının beslenme bilgi düzeylerini anlamlı Ģekilde artırmıĢ, besin tüketimlerinin olumlu yönde değiĢmesini sağlamıĢtır.

SubaĢı (2017), Derince SedaĢ Tek Spor kulübü futbol branĢında 11-12-13 yaĢ grubu 82 üzerinde yaptığı çalıĢmada sporcuların %6‟sının 20-30 kilogram arasında olduğu, % 55‟inin 31-40 kilogram aralığında, %33‟ünün 41-50 kilogram aralığında, kalanının ise %6‟lık diliminde 50 kg kilogram ve üzerinde olduğu tespit etmiĢtir. Sporcuların boy uzunlukları %5‟inin 1.25 – 1.35 cm aralığında, % 24‟ünün 1.36 – 1.45 cm aralığında, %44‟ünün 1.46- 1.55 cm aralığında, %27‟sinin de 1.55 cm üzerinde olduğu görülmüĢtür. Futbolcuların günlük kaç öğün yemek yemelidir sorusuna sporcuların %70‟i 2-4 öğün, %17‟si 4-6 öğün, %12‟si 1-2 öğün ve %1 de altı ve üzeri cevabını vermiĢtir. Antrenman öncesi sıvı alımı sorusuna ise %50‟si 1-2 lt, %44‟ü 0,5 lt ve daha az, %5‟i 2-4 lt, %1‟i 5 lt ve üstü cevabını vermiĢtir. Müsabaka sonrası ağırlıklı alınması gereken besin öğesi sorusuna da sporcuların %51‟i protein, %23‟ü vitamin-mineral, %21‟i karbonhidrat, %5‟i ise yağ cevabını vermiĢtir. Egzersiz süresinde sıvı alımına dikkat etme sorusuna %93‟ü evet, %7‟si de hayır demiĢtir. Müsabaka öncesi sporcuların alması gereken besin öğelerine; %37‟si

protein, %43‟ü cho, %19‟u vitamin-mineral, %1‟i yağ cevabını vermiĢtir. Futbolcu çocukların beslenme bilgilerinin %50‟sini antrenör, %13‟ü yazılı ve görsel medya, %9‟u kitap vb. %5‟i diyetisyen, %23‟ü ide arkadaĢ ve yakın çevresinden edindiklerini belirtmiĢlerdir.

Dinç ve ark. (2017)‟de düzenli olarak spor yapan bireylerin beslenme bilgi düzeylerini belirlemek amacıyla yaptıkları çalıĢmanın sonucunda katılımcıların ana öğünlerini atlamadıkları; %81,2‟sinin kahvaltı yaptığı, %92,2‟sinin öğle yemeği yediği, %97,4‟ünün akĢam yemeği yediğini saptanmıĢtır.

Diliçıkık (2017), yapmıĢ olduğu çalıĢmada ergenliğin fiziksel, biyokimyasal, ruhsal ve sosyal yönden hızlı büyüme, geliĢme ve olgunlaĢma süreçleriyle çocukluktan yetiĢkinliğe geçiĢ dönemi olduğunu belirtmiĢ. Bu dönemde meydana gelebilecek yaralanma sıklığı sporcuların sağlık yönünden muayene ve takipleri, aile, antrenör ve sporcu eğitimi, düzenli beslenme ve yeterli sıvı tüketimi, uygun ekipman ve uygun saha/yüzey Ģartlarının sağlanması ile en aza indirilebileceğine değinmiĢtir.

Eskici (2015), takım sporlarında beslenme konulu çalıĢmasında, sporda baĢarı için yeterli ve dengeli beslenmenin çok önemli olduğunu belirtmiĢ. Yeterli ve dengeli bir beslenme için hangi aralıkta ve ne tür besinlerin alınması gerektiği, gıdaların ne kadar tüketilmesi gerektiği gibi soruların yanı sıra, bireylerin hangi spor branĢında yer aldığını bilmenin de önemli olduğu vurgulamıĢtır. Spor branĢları arasında sporcu beslenmesinde önemli olan temel beslenme kuralları, karĢılaĢtırılabilir olmasına rağmen, kullanılan enerji sistemlerinin ve besinlerin önemi bakımından farklılık gösterebileceği üzerinde durulmuĢ. Takım sporlarının, aralıklı yüksek yoğunluklu aktivite gerektiren ve anaerobik enerji sistemlerinin oldukça baskın olduğu ve dehidrasyon ve hidrasyonun önemli bir branĢtır. Bu nedenle mevsimsel yarıĢmalar, birkaç günde bir kez düzenlenen haftalık lig maçlarında veya turnuvalarda oyuncuların yoğun rekabet dönemlerinde ve diğer zamanlarda iyi bir performans için sporcuların beslenme durumlarını gözlemlenmesinin kritik öneme sahip olacağını belirtmiĢtir.

Castro ve ark. (2014) yaptıkları çalıĢmada, egzersiz sonrası hidrasyon durumu ve dinlenme metabolik hızına etkisini değerlendirmek için yaptıkları çalıĢmada, egzersiz sonrası iki grup karĢılaĢtırılmıĢ, sıvı almadan dinlenmeye alınan grubun, egzersiz süresince kaybettiği vücut ağırlığının %1.5 katı olacak Ģekilde sıvı alımı sağlanarak dinlenmeye alınan gruptan, dinlenme metabolik hızındaki artıĢ, dehidrate olan gruba oranla yüksek bulunmuĢtur. Dinlenme metabolik hızının belirlenmesinde hidrasyon durumunun göz önüne alınması gerektiği sonucuna varılmıĢtır.

Koç (2014), 2013-2014 futbol sezonunda süper lig ve 1. ligdeki gençlik geliĢtirme takımlarında 377 futbolcunun beslenme alıĢkanlıklarını incelemek amacıyla yaptığı çalıĢmada, sporculara beslenme alıĢkanlıklarını belirlemek için 51 sorudan oluĢan anket formu kullanmıĢtır. ÇalıĢma sonucunda, 13-19 yaĢ aralığında ki sporcuların çoğunluğunun % 62,3 ile ortaokul seviyesinde oldukları ve çekirdek aile tipine sahip oldukları tespit edilmiĢtir. Futbolcuların spor yaĢlarının en fazla %29.7 ile 3-4 yıl aralığında olduğu, haftada 3 gün antrenman yaptıkları, uykularına dikkat ettikleri, günde ortalama 1-2 saat yürüdükleri ve günde ortalama 1-2 saat TV izledikleri tespit edilmiĢ. Sporcuların çoğunluğunun alkol ve sigara kullanmadıklarını, günde üç öğün yemek yediklerini, ara öğünlerini daha çok ikindi vaktinde tükettikleri görülmüĢtür. Ayrıca ara öğün tüketim tercihlerinin meyve olduğu ve çoğunluğunun protein-tozu, vitamin-mineral kullanmadıkları görülmüĢ. Futbolcuların antrenman veya müsabaka öncesi son ana öğününü 2 saat önce yediği, antrenmana bir saat kala ve maç sırası veya devre arasında tükettikleri besinin maden suyu ve su ve olduğu tespit edilmiĢtir. Sonuç olarak, futbolcuların ve onları yetiĢtiren ve çalıĢtıran aile ve antrenörlerin sporcu beslenmesi konusunda çok daha fazla bilgi sahibi olması gerektiği vurgulanmıĢ. AraĢtırmalarda saptanan en büyük problem durumunun beslenme alıĢkanlığının düzgün Ģekilde oluĢturulmadığıdır.

Desbrow ve ark. (2014) yaptıkları çalıĢmada ergen sporcuların büyüme ve geliĢme ihtiyaçları için diyet eğitiminin ve bu ergen sporculara yönelik tavsiyelerin uzun süre sağlık eğitimleriyle desteklenmesi gerektiği bildirilmiĢ. Daha spesifik olarak, ergen sporcunun günlük egzersiz taleplerini yansıtacak Ģekilde yeme alıĢkanlıklarını ılımlı hale getirmesi ve gün boyunca yüksek kalitede karbonhidrat ve

protein kaynaklarının düzenli Ģekilde öğünlere yayılmasının teĢvik edilmesi gerektiği belirtilmiĢtir. Özellikle antrenmandan hemen sonraki dönemde eksiklik riski nedeniyle ergen sporcuların diyetine kalsiyum, D vitamini ve demir ilavesi önerilmiĢ. Optimal hidrasyonu sürdürmek için, ergen sporcuların spora katılmadan önce, sırasında ve sonrasında yeterli miktarda sıvı alımına dikkat etmeleri gerektiği belirtilmiĢ. Son olarak, geliĢmekte olan sporculara diyet takviyelerinin önerilmesi, diğer eğitim ve diyet stratejileriyle karĢılaĢtırıldığında performansı manipüle etme kabiliyetlerini aĢırı derecede vurguladığından, besin ihtiyacının takviyeler yerine çekirdek gıdalar tarafından karĢılanması gerektiği vurgulanmıĢtır.

GümüĢ (2013), yaptığı çalıĢmasında araĢtırmaya katılan sporcuların müsabakaya çıkmadan kaç saat önce su içmelidir sorusuna sporcular; %7.3‟ü 5 saat önce, %2.4‟ü 4 saat önce, %10.5‟i 3 saat önce, %54.8‟i 1 saat önce ve %25‟i 15 dk. önce su içilmelidir düĢüncesinde olduğu tespit edilmiĢtir. AraĢtırmaya katılan sporcuların günlük öğün sayılarına bakıldığında; %4.8‟i 2 öğün, %47.6‟sı 3 öğün, %25.8‟i 4 öğün, %11.3‟ü 5 öğün, %10.5‟i 6 öğün yemek yediği tespit edilmiĢtir.

GümüĢ (2013), çalıĢmasında futbol oyuncularının genel olarak günde 3-4 öğün (%86.7) yemek yediklerini saptamıĢ. Oyuncular arasında enerji artırıcı olduğu düĢünülen vitamin ve minerallerin düzenli Ģekilde yaygın olarak (%45.6) kullanıldığı ve büyük çoğunluğun bunu kendi iradesiyle (%59.8) kullanıldığı belirlenmiĢ. Sıvı alımı konusunda sporcuların çoğunluğunun (%83.1) yetersiz bilgiye sahip olduğunu tespit etmiĢtir.

Yüksek (2013), çalıĢmasını 45‟i amatör 45‟i profesyonel olmak üzere toplam 90 milli takım futbolcusu ile yapmıĢtır. ÇalıĢma futbolcuların beslenme alıĢkanlıklarını ve bilgi düzeylerini incelemek, iki grup arasındaki farkları kıyaslamak amacıyla Ġstanbul‟da Türkiye Futbol Federasyonu Milli Takımlar Departmanı iĢbirliği ile yürütülmüĢtür. Amatör futbolcuların ortalama yaĢları 18.20±0.78, profesyonel futbolcuların ortalama yaĢları 24.11±3.80 olarak tespit edilmiĢtir. ÇalıĢma sonucunda amatör ve profesyonel milli takım futbolcularının sporcu beslenmesi hakkındaki bilgileri arasında önemli bir fark saptanmamıĢtır. Her iki grubun da sporcu beslenmesi ile ilgili bilgi düzeylerinin artırılması gerektiği,

mevcut bilgilerini ağırlıklı olarak baĢka kaynaklardan aldıkları göz önünde bulundurulduğunda; futbolcuların bu bilgiyi aldıkları kaynak olarak beslenme uzmanlarını tercih etmelerinin gerekliliği vurgulanmıĢtır.

Çimen (2012), bu çalıĢmasında sporcuların hem genel sağlığı üzerindeki etkisinden hem de sportif performansını artıran önemli bir unsur olmasından hareketle, elit masa tenisi sporcularının ve antrenörlerinin, beslenme bilgilerini ölçmek, beslenme alıĢkanlıklarını tespit etmek ve çeĢitli değiĢkenlere göre farklılaĢmasını belirlemek amacıyla 94 sporcu ve 44 antrenöre anket uygulanmıĢ. Sonuç olarak; katılımcıların cinsiyet ve öğrenim değiĢkenine göre beslenme bilgi ve alıĢkanlıklarında anlamlı bir farklılığın olmadığı, ancak antrenör ve sporcuların millilik durumunun beslenme bilgilerini etkilediği görülmüĢtür. Katılımcıların haftada birden fazla kuru baklagillerle beslenmeyi tercih ederken, sportif aktivite öncesi proteinle karbonhidrat içeren besinleri tercih ettikleri, yağ ve Ģeker içeren ürünlerden uzak durdukları ve vitamin-mineral ya da protein takviyesine gerek görmedikleri tespit edilmiĢtir.

Yarar ve ark. (2011) çeĢitli branĢlardaki elit sporcuların beslenme konusundaki bilgi ve alıĢkanlıklarını tespit etmek amacıyla yaptıkları çalıĢmalarında sporcuları beslenme ve besin desteği kullanımında bilgi kaynağı ve yönlendirmede en fazla antrenör, eski sporcular ve arkadaĢ çevresinin etken olduğunu belirtmiĢlerdir.

Diğer bir çalıĢmada çeĢitli dallarda ülkemizi uluslararası alanda temsil eden elit sporcuların beslenme konusundaki bilgi ve alıĢkanlıkları tespit edilmiĢtir. Yapılan çalıĢmada, gönüllü sporcuların, kısmen yanlıĢ beslenme alıĢkanlıklarına sahip oldukları, sporcu beslenme bilgilerinin yeterli düzeyde olmadığı, büyük çoğunluğunun akademik düzeyde eğitim almıĢ ve milli sporcu olmalarına rağmen beslenmelerine yeterli önemi vermedikleri belirtilmiĢtir. Sporcuların doğru beslenme alıĢkanlıklarının kazandırılması için destek almaları gerektiği vurgulanmıĢtır (Yarar vd., 2011).

Unutmaz Duman (2011), 10 – 18 yaĢ grubu 23‟2ü kız, 24‟ü erkek toplam 47 lisanslı sporcunun beslenme bilgi düzeylerini tespit etmek ve bazı parametrelerle

(beslenme alıĢkanlıkları, antropometrik ölçümler) iliĢkisinin saptanması amacıyla, Ġstanbul‟da özel bir okulun spor kulübünde yürütülmüĢtür. Sporcuların ortalama yaĢları 14.13±2.97‟dir. Sporcuların %76‟sı sporcu beslenmesi konusunda bilgisi olduğunu belirtmiĢ. Genel beslenme bilgisi puanı,10 üzerinden 7.32±1.52, sporcu beslenmesi puanı, 10 üzerinden 6.85±1.06 olarak tespit edilmiĢtir. Sporcuların beden kitle indeksleri (BKI) ortalamaları; kız sporcularda 20.14±1.92, erkek sporcularda 20,33±2,33 olarak belirlenmiĢtir, YaĢ grupları ve cinsiyetlere göre BKI‟leri arasında anlamlı bir farklılık bulunmamıĢtır. Vücut yağ yüzdelerine bakıldığında kız öğrencilerin yağ yüzdeleri erkeklerden, 15 – 18 yaĢ grubu öğrencilerin yağ yüzdeleri 10 – 14 yaĢ grubundan anlamlı olarak daha fazla bulunmuĢ (p<0,05). Sporcuların beslenme bilgi düzeyleri ile beslenme alıĢkanlıkları ve antropometrik değerleri karĢılaĢtırılmıĢ, arasında anlamlı bir fark bulunmamıĢtır (p>0,05). Sonuçta iyileĢtirilmesi gereken noktaların bireylerin beslenme alıĢkanlıkları ve bilgileri olduğu üzerinde durulmuĢ. Hayatı boyunca yeterli ve düzgün beslenme alıĢkanlığının kazandırılmasının büyüme ve geliĢmeye, ilerleyen dönemlerde kiĢinin sağlık ve performansına pozitif etkilerinin olacağı belirtilmiĢtir.

Diğer bir çalıĢmada takım sporlarının aralıklı yüksek yoğunluklu aktivite kalıplarına dayandığı, ancak bu aktivitelerin bir oyundan diğerine değiĢtiği belirtmiĢtir. Kesin oyun taleplerini öngörme zorluğuna rağmen, takım sporlarındaki performansın genellikle beslenme faktörlerine bağlı olduğu vurgulamıĢ. Sezonluk fikstürlerde, haftada yapılan 2-3 oyun arasında rehidrasyonu, sağlamanın performans için önemli olduğu belirtmiĢ. Bazı spor takviyelerinin, takım sporcusu için değerli olabileceği üzerinde durulmuĢtur. Sporlu içecekleri, jeller ve sıvı yemekler, beslenme hedeflerine ulaĢılmasında yardımcı olabilirken, kafein, kreatin ve tamponlama maddelerinin performansı doğrudan artırabileceğini belirtmiĢtir (Mujika ve Burke 2010: 26-35).

Korkmaz (2010)‟ın, Uludağ Üniversitesi öğrencilerinin spor yapma ve beslenme alıĢkanlıklarının incelenmesi amacıyla ortalama yaĢları 20-22 arasında olan 500 öğrenci üzerinde yaptığı çalıĢmada araĢtırmaya katılan öğrencilerin kahvaltı

etme alıĢkanlıkları incelendiğinde %46,9‟unun kahvaltı ederken %28‟inin bazen, diğerlerinin ise hiç kahvaltı etmediği saptanmıĢtır.

Göral (2008), çalıĢmasını futbolcuların beslenme alıĢkanlığı ile bilgi düzeylerinin farklı lig durumlarına göre incelenmek amacıyla 2008-2009 futbol sezonunda Türkiye Süper Ligi, 2.Lig A kategorisi, 2.Lig B kategorisi, 3.Lig, 1.Amatör ve 2.Amatör liglerinde yer alan takımlardan aktif olarak futbol oynayan 360 futbolcu ile yapmıĢ. Beslenme bilgi düzeylerinin ne durumda olduğunu belirlemek için, 13 kiĢisel bilgi sorusu, 20 beslenme alıĢkanlığı ve 10 beslenme bilgi sorusu olmak üzere toplamda 43 soruyla anket formunu kullanmıĢ. ÇalıĢma sonucunda; sporcu beslenme bilgi kaynağı, antrenman öncesi ve sonrası beslenmeye dikkat etme, antrenman süresince sıvı alımı değerleri arasında (p<0,05) düzeyinde anlamlı bir farklılık bulunmuĢ. Müsabaka öncesi ve sonrası tüketilen besinler arasında anlamlı bir iliĢki bulunmuĢtur.

Günay ve Yüce‟nin 2008‟ de yapmıĢ olduğu çalıĢmada çocuk ve gençlerde uygulanması gereken futbol antrenmanları düzenlenirken, çok yönlü, sistematik, ileriye dönük temelleri olan ve bu temel üzerinde çocuğun sporsal ve bedensel verimini sürekli geliĢtirecek programların uygulanması gerektiği vurgulanmıĢ. Altyapı eğitimleri yapılırken uzun vadeli sağlıklı ve elit futbolcuların yetiĢtirilmesi, bu oyuncuların ülkeye kazandırması gerektiği belirtilmiĢtir.

Baltacı (2008), sağlıklı çocuklarda yaĢ gruplarına göre aktivitelerin belirlenmesinde 10-12 yaĢ grubunda basketbol ve futbol gibi sporların uygun olacağına değinmiĢ. Çocukların 13-14 yaĢ arasında fiziksel aktivitelerinin en yüksek seviyede olduğunu daha sonra ise azaldığını belirtmiĢ. Çocukluk ve adölesan grubunda obozite gibi risk faktörlerini ortadan kaldırmak için çocukların spora yönlendirilmesi gerektiğini vurgulamıĢtır.

ġirinoğlu (2008), çalıĢmasında 10-14 yaĢ grubu Voleybol, Basketbol, Tenis, Yüzme, Sutopu, Atletizm branĢlarında spor yapan toplam 260 çocuğun beslenme alıĢkanlıklarını incelemiĢtir. Sporculara 47 sorudan oluĢan içeriğinde kendisinin, ailesinin, antrenörünün beslenme bilgi düzeylerini ölçmeye ve sporcuların besin

desteği vitamin ve enerji içeceği kullanma alıĢkanlıklarını değerlendirmeye yönelik anket soruları verilmiĢtir, söz konusu anket içeriğinde yine sporcuların besin tüketim durumlarını tespit etmek amacıyla 3 günlük besin tüketim kaydının yapılacağı besin tüketim çizelgesi kullanılmıĢtır. ÇalıĢmanın sonunda çocuk sporcuların bilinçli ve dengeli beslenmeleri konusunda rol oynayan temel unsurların belirlenmesi gerektiğin belirtmiĢ. Sporculardan beslenme bilinci yüksek olanların yine beslenme bilinci yüksek olan ailelerden geldikleri ve beslenme bilinci yüksek olan antrenörler tarafından çalıĢtırıldıkları belirlenmiĢtir. En yüksek beslenme bilincine sahip olan antrenörlerin ise Yüzme antrenörleri olduğu tespit edilmiĢtir. Güçlü beslenme bilincine sahip aileleri olan sporcuların aynı zamanda güçlü beslenme bilincine sahip antrenörleri olduğu da gözlemlenmiĢtir. Normalin üzerinde kalsiyum tüketiminin de yüksek beslenme bilinci olan bir aileye sahip olmak ile iliĢkili olduğunu bulgulamıĢ. Sporcuların, ailelerinin ve antrenörlerinin iyi beslenmenin aĢırı beslenme demek olmadığı konusunda aydınlatılmaları gerektiği vurgulanmıĢtır.

Parlak (2008), yaptığı araĢtırma sonucunda sporcularda sıvı alımı konusundaki soruları doğru cevaplama oranı genel olarak %50 bulunmuĢ. AraĢtırmaya katılan sporcuların genel olarak sıvı alımı konusundaki bilgilerinin yetersiz, alıĢkanlıklarının yanlıĢ olduğu gözlenmiĢ. Buna bağlı olarak sporcuların yaklaĢık yarısına yakınının, kapasitelerinin altında performans gösterme olasılığının yanında çeĢitli sağlık sorunları ile karĢılaĢma ihtimallerinin olabileceği vurgulanmıĢtır.

Göral ve ark. (2008), 2008-2009 futbol sezonundaki 360 amatör ve profesyonel futbolcu üzerinde yaptığı, amatör ve profesyonel futbolcuların beslenme bilgi düzeylerinin belirlenmesi ve farklılıklarının incelenmesi konulu çalıĢmasında, sporcuların eğitim-öğretim durumları, gelir düzeyleri, CHO yükleme, öğün atlama, müsabaka öncesi sıvı alımı, müsabaka öncesi tüketilen yiyecekler, destekleyici ürün alımı gibi bilgileri araĢtırılmıĢtır. Günlük karbonhidrat alımı sorularına verilen cevapların istatiksel değerlerinde, gruplar arasında anlamlı bir iliĢki saptanmıĢ. Atlanılan öğün sorusunun değerlerinde p<0.01; sporcu beslenmesi bilgi kaynağı, antrenman süresince sıvı alımı değerlerinde ise p<0.05 düzeyinde anlamlı bir farklılık bulunmuĢtur. Sonuç olarak da antrenörler ve sporcuların düzenli beslenme

eğitimleri ile desteklenmelerinin, görsel ve yazılı medyada bu konu öneminden bahsedilmesinin çok yararlı olacağı belirtmiĢtir.

Akıl (2007)‟ın, çeĢitli spor branĢları ile aktif olarak bulunan sporcuların, beslenme bilgi düzeyleri, alıĢkanlıkları ve eğitim gereksinimlerini saptamak için, çeĢitli kulüplerden aldığı toplam 364 sporcuyla yaptığı çalıĢma sonucunda, çalıĢmaya destek veren sporcuların besinleri tanımada iyi bir bilgiye sahip oldukları (%66.5) saptanmıĢ. Sporcuların çoğunun beslenme eğitimini antrenörlerden aldıkları, besin destek ürünlerini yaygın olarak kullandıkları belirtilmiĢ. Kadın sporcuların beslenmelerine erkeklerden daha fazla dikkat ettikleri ve bu konuda daha fazla bilgi sahibi oldukları saptanmıĢ. Oyuncuların alkol ve sigara tarzı kötü alıĢkanlıklarının olduğu özellikle erkek oyuncuların daha fazla alkol ve sigara içtikleri görülmüĢ. Kadın ve erkek oyuncuların yetersiz sıvı tükettiği belirlenmiĢ. Beslenme eğitimi ve aile gelir düzeylerinin öğün atlamada etkili bir değiĢken olduğu belirtilmiĢ. Atletizm branĢıyla ilgilenen sporcuların Bisiklet ve Dağcılık sporcularından daha bilgili oldukları saptanmıĢ. Eğitimlerin beslenme bilgisi konusunda etkili olduğu söylenmiĢ. Cotunga (2005), çalıĢmasında en yüksek atletik performans için beslenme ihtiyaçları, yeterli kalori alımı, yeterli sıvı ve öğün zamanlamasına dikkat edilmesi gerektiğini belirtmiĢ. Öğrenci sporcular ve eğitmenlerinin çoğunun yanlıĢ veya sporcu beslenmesi konusunda yetersiz bilgiye sahip olduklarını, özellikle geliĢme çağındaki genç sporcuların beslenme ihtiyaçlarının doğru tanımlanması gerektiğini vurgulamıĢtır. Yaygın olarak yanlıĢ anlaĢılan beslenme Ģekillerinin gözden geçirmesini ve sporcuların beslenme bilgilerini ve bunların beslenme bilgisi kaynaklarının incelenmesi gerektiğini belirtmiĢtir. Ġncelenmesi gereken konular arasında enerji, karbonhidrat, protein, yağ ve mikro besin ihtiyaçları, hidrasyon gereksinimleri, öğün zamanlaması ve yaĢ, cinsiyet ve belirli sporlarla ilgili konular bulunmaktadır. Ele alınan diğer konular arasında “ağırlık verme” ve ergojenik yardımcı maddeler bulunmaktadır. Genç sporcular için doğru beslenme, yalnızca atletik baĢarıları için değil, aynı zamanda büyüme, geliĢme ve genel sağlık için de