• Sonuç bulunamadı

Komünist Çin’in Savaş’a Katılma Sebepleri, ABD’nin Çin’

4.3. KORE’Yİ SAVAŞA GÖTÜREN OLAYLAR

4.3.8. Komünist Çin’in Savaş’a Katılma Sebepleri, ABD’nin Çin’

BM’in, İnchon çıkarması ve Pusan mevziînden taarruzun başlamasıyla Kuzey Koreliler iki kuvvet arasında kalarak, imha olmaya başlamıştı. Kuzey Koreliler 38’inci paralelin kuzeyine çekiliyordu. Kuzey Kore Başkanı Kim İl Sung, sonuna kadar direnme taraftarıydı. Oysa komünist bloğun geçici bir yenilgiyi benimsemiş olduğu açıktı. Mücadele burada kesilmeli, uygun zaman beklenmeliydi. 2 Ekim 1950’de Güvenlik Konseyi’ndeki SSCB delegesi, 38’inci paralel üzerinde ateş kesilmesini ve yabancı

birliklerin yarımadayı terk etmelerini önerdi.410 Savaşın ABD için takip harekâtına döndüğü bu sırada, ABD Başkanı Truman durumu değerlendirmek ve General Mac Arthur ile görüşmek üzere Dışişleri Bakanı ve Genelkurmay Başkanı ile beraber Pasifik okyanusunun ortasındaki Wake Adası’na gitti. Bu önemli görüşmede Mac Arthur Truman’a, gerek SSCB’nin gerekse Komünist Çin’in Kore Savaşı’na müdahil olacaklarını zannetmediğini, Çünkü, SSCB’nin herhangi bir hazırlığının saptanmadığını, Çin’in ise, kendisini ABD ile genel bir savaşa sürükleyebileceği için böyle bir çılgınlığa girişebileceğini sanmadığını söyledi. Mac Arthur’a göre, Çin’in sanayisi ve ekonomisi böyle bir savaşı yürütebilecek güçte değildi. Hava ve deniz kuvvetleri yok denecek kadar azdı. Kara kuvvetleri ise modern silah ve teçhizata sahip değildi. Şayet böyle bir çılgınlığa kalkışırlarsa, daha Seul’e inmeden ABD Hava Kuvvetleri altında ezileceklerdi. Mac Arthur ayrıca Başkan Truman’a, Çin’in Mançurya’da, 200.000’i Kuzey Kore sınırına yakın olan toplam 300.000 kişilik bir ordusunun bulunduğunu, pek sanmamakla beraber bu kuvvetlerden ancak 60.000 kişilik bir kısmının gönüllü adı altında Yalu’yu geçerek Kuzey Kore Ordusu’na yardım edebileceğini ve bu durumunda, ABD için tehlike oluşturmayacağını söyledi. Halen Kore’ye giren Çin kuvvetinin saptanmadığını, hava kuvvetlerinin hudut üzerinde eksiksiz keşif yaptığını belirtti. Çinlilerin bir müdahale için zamanının kalmadığını söyleyerek, Kuzey Kore kuvvetlerini de temizleyerek Yalu’ya ulaşacaklarını ve en geç Noel’de yani iki ay sonra askerlerin Japonya’ya dönmüş olacağını tahmin ettiğini söyledi.411

Askeri alanda çok seçkin bir subay olan Omar Bradley ise Avrupa’daki (yalnız uydu ülkelerde 175 tane) SSCB tümenlerini düşünüyordu. Ona göre Çin ile yapılan topyekün bir savaş, yanlış bir düşmanla, yanlış bir zamanda, yanlış bir yerde yapılmış bir savaş olurdu. ABD’nin Asya’da varlığını göstermesi doğru bir karardı. Ancak, ABD’nin esas menfaatleri Avrupa’daydı ve en büyük düşmanı da SSCB idi.

Başkan Truman, sivil danışmanlarıyla beraber başka düşüncelerdeydi. ABD’nin SSCB ve Çin’in uçsuz bucaksız arazisinde savaşa girişmesinde bir fayda görmüyordu. Böyle bir harekât ancak bir felakete yol açabilirdi.

410 Sel, a.g.e., s.194.

Truman’a göre, komünizmin yayılmasını önlemeye çalışmakla, dünyadaki komünizmi mağlup etmek birbirinden farklı şeylerdi. Bütün dünyada komünizmi kaldırmak için ödenecek bedelin, değip değmeyeceğinden kuşkuluydu.

Wake Adası’nda bu görüşmeler yapılırken aynı saatlerde Çin birlikleri gece yürüyüşleri yaparak, Kuzey Kore’nin yüksek ve verimsiz arazisine intikal ediyorlardı.412 Başkan ve heyeti geldikleri günün hemen ertesinde 16 Ekim 1950’de ABD’ye dönerken, aslında Mac Arthur’un tahmin ettiği 60.000 Çin gönüllüsünün en az iki katı, Kuzey Kore topraklarına girmişti. Bundan sonra da ara vermeksizin Çin askerlerinin Yalu Nehri’ni geçerek Kuzey Kore topraklarına girişi devam etti.413

12 Ekim 1950’de Uzak Doğu Komutanlığı’nda, Kore’deki BM Komutanlığı’nın zafere yaklaşmakta olduğu tahmin edilmekteydi. Kuzey Kore Halk Ordusu dağıtılmış, Güney Kore Ordusu önemli bir liman olan Wonsan’ı işgal etmişti. Uzak Doğu Komutanlığı’nda artık Çin’in müdahalesi için zaman kalmadığı inancı hakimdi. Ekim ayı içerisinde ABD ve Güney Kore Kuvvetleri sürekli olarak kuzeye ilerlediler. İlerleme Yalu’ya doğru hızla gelişiyordu. Artık savaşın bittiği görüşü hakimdi. Mac Arthur’un sözleri nedeniyle ABD askerleri de, Noel’de ülkelerine hiç değilse Japonya’ya döneceklerine inanıyorlardı. 414

Truman yönetiminin anahtar konumdaki üyelerinin hepsi, küresel bir komünist planının varlığına inanıyorlardı. Kore saldırısını, genel bir başlangıç olabilecek ortak bir Çin-SSCB stratejisinin ilk hareketi olarak görüyorlardı. ABD birlikleri Kore’de konuşlandırılırken, tüm Pasifik bölgesindeki komünist saldırılara karşı direnmedeki ABD kararlılığını göstermek için yollar aramaya başlamışlardı.415

Çin İç Savaşı’ndan henüz zaferle çıkmış olan Mao Tse-tung için, Truman’ın o güne kadar yapmış olduğu açıklamalar ve ABD faaliyetleri, ABD’nin bir komünist komplosundan duyduğu korkunun Çin versiyonuydu. Çin’deki komünist zaferin tersine çevrilmesi için ABD hareketinin ilk ayağı olarak yorumlandı. Mao, ABD’yi Kore’de

412 Sel, a.g.e., s.196. 413 Artuç, a.g.e., s.90. 414 Sel, a.g.e., s.199-200.

415 Tayvan’ın Komünist Çin’e karşı korunma emri verilmesi, Vietnem’daki komünist güçlere karşı Fransa’ya askeri yardım vb… Kissinger, a.g.e., s.460.

durduramazsa, ABD ile Çin topraklarında çarpışmak zorunda kalacağını düşünmek için nedenlere de sahipti. People’s Daily gazetesinde çıkan bir yazıda;

“Amerikan emperyalistleri, Tayvan’a yapılan silahlı saldırının, bizim onu kurtarmamızı önleyeceğini ümit ediyor. Çin’in etrafını ablukaya alma niyetleri, Güney Kore’den başlayarak Japonya, Ryukyu Adaları, Tayvan ve Filipinler’e uzanan ve Vietnam’a kıvrılan bir yılan şeklini alıyor” şeklinde Çin endişelerini dile getiriyordu.

ABD’nin askeri stratejisi de, Çin’in ABD’nin niyetlerini yanlış anlamasını artırıyordu.416 BM Kuvvetleri daha hududa ulaşmadan bir hafta önce, 1 Ekim 1950’de Çin, şu açıklamayı yapıyordu.:

“ Emperyalistler zalim bir şekilde komşularımızın topraklarını işgal ederse, Çin halkı, yabancı saldırısını tolerans ile karşılamayacak ve bir kenara çekilmeyecektir.417”

Bu önemli bir uyarıydı. İki gün sonra 3 Ekim 1950’de Çin Başbakanı Chou En- lai’de aynı uyarıyı yeniledi.

“ABD veya BM kuvvetleri 38’inci enlem dairesinin kuzeyine geçerlerse, Çin Halk Cumhuriyeti, Kuzey Kore Halk Cumhuriyeti’ne yardım için kıta gönderecektir. Bununla beraber, yalnız Güney Kore kıtaları hududu geçtiği takdirde bir müdahalede bulunmayacağız. 418”

Çin, milletini savaşa hazırlamak için propagandaları hızlandırılırken, Mançurya’daki Çin birlikleri de artırılıyordu. 13 Ekim’den beri bir ay on günlük sürede Mançurya’dan, 300.000 Çin askeri Yalu’yu geçmişti. 50.000 aşkın Kuzey Koreli asker de bu bölgedeydi. Ayrıca sayıları 150.000 bulan gerillalar ve Güney Koreli yandaşları da mevcuttu. Mançurya’da, Yalu kuzeyinde ise 500.000’e yakın Çin askeri yığınaklanmasını tamamlamak üzereydi. 419

Kruşçev anılarında, Çin adına Mao’nun talimatı ile Chou En Lai’nin Stalin’i görmek üzere SSCB’ye geldiğini, Chou En Lai’nin Stalin’e, ABD ve Güney Kore birliklerinin ilerleyişini durdurmak maksadıyla Çin’in Kuzey Kore’ye girip giremeyeceğini sorduğunu, önce her ikisinin de Çin’in müdahalesinin yararsız olacağı

416 Kissinger, a.g.e., s.460. 417 Sel, a.g.e., s.198. 418 Sel, a.g.e., s.198. 419 Artuç, a.g.e., s.96-97.

görüşünde birleşmiş gibi olduklarını söylemekte, daha sonra Chou En Lai ülkesine döneceği sırada, Stalin’in veya Chou En Lai’den birisinin konuyu tekrar açtığını, bu sefer Çin’in Kuzey Kore’yi en etkin bir şekilde desteklemesi konusunda anlaşmaya vardıklarını anlatmaktadır. Kruşçev’e göre Stalin ve Chou, Kuzey Kore sınırındaki Çin birliklerinin savaşın kaderini değiştirebileceğine inanıyorlardı.

BM Kuvvetleri için Mançurya’daki Çin birliklerinin artışı bir emare teşkil etmiyordu. Çünkü, Nainan ve Formoza’ya yapılması planlanan harekâta katılacak 4’üncü Ordular Grubu, harekâtın ertelenmesi üzerine kuzeye kendi bölgesine geri dönüyordu. BM tarafından durum böyle değerlendirilmekteydi. 420

4’üncü Ordular Grubu her biri üç tümenli on ordudan421 kuruluydu. Tuman bölgesinde de sayısı tespit edilemeyen kuvvetler mevcuttu. 14-16 Ekim 1950’de 38, 39 ve 40’ıncı Komünist Çin Ordularına ait kuvvetler, Yalu Nehri’ni geçerek Kuzey Kore topraklarına girdi. 42’nci Komünist Çin Ordusu’na ait kuvvetler ise, daha önce Yalu’yu geçmişler ve Chosin baraj bölgesinde muharebelere katılmışlardı. Bu bölgede Çinlilerin 124’üncü Tümeni ile gerillalar faaliyet halindeydi. 3’üncü Güney Kore Tümeni’nin diğer kısımları Pungsan’da, Kapitol Tümeni’nin elemanları Songjin güneyinde Kilchu’ya varmıştı. 1’inci Güney Kore Kolordusu’nun karşısında zayıf Kuzey Kore birlikleri vardı. 4 Kasım 1950’de, 8’inci Ordu cephesinde ordu birlikleri Pakchon- Yongbyon kuzey sırtları Wonni-Sinnim-ni hattında idi. 10’uncu Kolordu cephesinde, 1’inci Deniz Piyade Tümeni Kotari’ye yaklaşmış, İwon’a çıkarılmış olan 7’inci ABD Tümeni kuzeye ilerlemişti. 7 Kasım 1950’de 8’inci Ordu cephesinde 54, 55 ve 56’ncı Komünist Çin Tümenleri, Kunuri bölgesinde taarruzi faaliyet gösterdiler. 10’uncu Kolordu cephesinde ise ilerleme devam etti. 15 Kasım’da 8’inci Ordu cephesinde, asıl kuvvetleri Yalu boyunda bulunan 38, 40, 39’uncu Komünist Çin ordularının elemanları tespit edildi. 10’uncu Kolordu cephesinde 42’nci Çin Ordusu’nun Chosin Baraj bölgesinde olduğu anlaşıldı.422

420 Denizli, a.g.e., s.40-41.

421 55, 57, 41, 46, 38, 39, 40, 42, 56, 45’inci komünist Çin ordularından oluşmaktaydı. Genelkurmay Harp Dairesi Başkanlığı, a.g.e., s.62.

4.3.9. BM Ordusu’nun 24 Kasım 1950’de başladığı genel taarruz ve Komünist