• Sonuç bulunamadı

Kiracının Hakları

Belgede Çıplak gemi kira sözleşmesi (sayfa 81-84)

1. Gemiyi Kullanma Hakkı

Tanımından da anlaşıldığı gibi çıplak gemi kira sözleşmesince kiracının en temel hakkı gemiyi dilediği gibi kullanmaktır. Geminin teknik ve ticari yönetiminin kiracıda olması bu sonucu doğurmaktadır. Örneğin, kiracı, dilediği gemi adamları ile dilediği limandan, dilediği yükü, dilediği yere, dilediği rota ile taşıyabilir. Ancak şüphesiz, her

241 DAVİS, s. 121.

242 ARAL, Fahrettin, AYRANCI, Hasan, Borçlar Hukuku, Özel Borç İlişkileri, 9. Baskı, Ankara

2012, s. 239.

243 ÖNDER, s. 211. 244 ÖNDER, s. 211.

72 şey onun istediği gibi olmayacaktır. Çıplak gemi kira sözleşmesinde tarafların kararlaştırdıkları üzere kiracının bir takım borçları yer almaktadır ki, kiracı, bunları yerine getirmekle yükümlüdür. TTK m. 1125, f. 1 “dilediği gibi kullanma”yı, “tahsis amacına uygun” ve “sözleşme hükümleri çerçevesinde” şeklinde sınırlandırmıştır. Burada geminin tahsis amacına uyumundan onun tipine göre kullanılması kasdedilmektedir. Örneğin kuru yük gemisinde petrol taşınması veya bir petrol tankerinin bordasında sürekli konteyner taşınması geminin, tahsis amacına uygun olarak kullanılmadığı anlamına gelir.

“Sözleşme hükümleri çerçevesinde” ibaresinden ise geminin, kullanım hakkının, sözleşmede belirtilen borçların kiracı tarafından yerine getirilmesi şartı ile mevcut olacağı anlaşılmaktadır. Aşağıda “Kiracının Borçları” başlığı altında kiracının bu borçlarını ele alınmaktadır.

2. Sözleşmeyi Feshetme Hakkı

Çıplak gemi kira sözleşmesinde belirtilen şartlarda veya kanunda öngörülen durumlarda kiracıya sözleşmeyi feshetmek hakkı tanınmaktadır. Bu durumlardan en önemlisi geminin kiracıya zamanında teslim edilmemesi sayılabilir ki, yukarıda belirtildiği üzere burada gemi maliki temerrüde düşer ve kiracı, TBK m. 125, f. 2`deki sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olur. Buna benzer bir düzenleme yine yukarıda değinildiği gibi Barecon 2001`in 5. maddesinin (a) bendinde yer almaktadır. Şöyle ki, gemi, iptal (konçello) tarihinden önce teslim edilmezse kiracılar, gemi sahiplerine iptal tarihinden itibaren otuzaltı (36) saatlik süre içerisinde feshi bildirim yapılarak sözleşmeyi feshetmek hakkına sahip olacaklardır. Yine kiracının, TBK m. 330, f. 1 ve TBK m. 328 uyarınca çıplak gemi kira sözleşmesini feshetmek hakları vardır.

3. Geminin Rengini, Adını ve Bayrağını Değiştirme Hakkı

Barecon 2001 m. 10 (d)`nin ilk cümlesine göre, kiracılar çarter süresinde gemiyi diledikleri renge boyama, baca işaretleri koyma ve bunları sergileme ve kendi şirket bayraklarını dalgalandırma özgürlüğüne sahip olacaklardır. Sözleşmede bunun için gemi malikinin herhangi bir rızası gerekmemektedir.

Barecon 2001 m. 10 (d)`nin ikinci cümlesine göre ise, kiracılar ayrıca, gemi sahiplerinin makul olmayan nedenlerle vermekten imtina edemeyecekleri rızalarını

73 almak şartıyla, çarter süresi içerisinde geminin bayrağını ve/veya adını değiştirme özgürlüğüne de sahip olacaklardır. Söz konusu maddenin son cümlesi uyarınca tüm bu işlemler çarter süresi içinde yapılacaktır. Belirtmek gerekir ki, TTK`nın flagging in`i düzenleyen 941. maddesinin 2. fıkrasında da Türk Bayrağının çekilmesi için gemi malikinin rızası gereken şartlardan birisi gibi gösterilmiştir.

4. Kurtarma Ücreti İsteme Hakkı

Çıplak gemi kira sözleşmesi ile geminin kurtarma faaliyetinde kullandırılması sonucu kazanılan kurtarma ücreti hakkının hangi tarafa ait olacağı belirlenebilir. Böyle bir şart Barecon 2001`in 19. maddesinde de yer almaktadır. Hükme geçmeden önce denizcilikte önemli yere sahip olan “kurtarma” kavramını açıklığa kavuşturmakta fayda vardır. TTK m. 1298, f. 1`e göre “Seyrüsefere elverişli sularda tehlikeye uğramış

bulunan245 su aracı veya diğer eşyanın kurtarılması için yapılan her fiil veya hareket,

kurtarma faaliyeti oluşturur”. TTK m. 1298, f. 2 uyarınca “su aracı” terimine her türlü gemi ve seyrüsefere elverişli yapı, “diğer eşya” kavramına ise kıyıya sabitlenmemiş her türlü şey ve hak kazanılmamış navlun alacağı girer. Kurtarmadan bahsetmek için geminin veya eşyanın kurtarılması aktinin faydalı bir sonuca sebebiyet vermesi gerekir. Yani, kurtarmaya çalışanın tüm çabalarına rağmen gemi veya eşya kurtarılmazsa burada “kurtarma” söz konusu değildir. TTK m. 1304, f. 1 uyarınca, faydalı sonuç vermiş kurtarma faaliyeti kurtarma ücretine hak kazandırmaktadır. Kurtarma faaliyetini cazip kılan bu husustur.

Barecon 2001, m. 19`da 595-596. satırlar uyarınca Sözleşme konusu gemi tarafından yapılan kurtarma faaliyeti sonucu kazanılacak ücret kiracıya ait olacaktır. Bunun nedeni de gemi malikinin geminin yönetiminde yer almamasıdır.

245 Hükümdeki “tehlikeye uğramış bulunan” ifadesinin hatalı olduğunu savunan Kender, Çetingil

ve Yazıcıoğlu, söz konusu ifadeden geminin kurtarılma şansının olmadığı anlamının çıkarılacağını vurgulamıştır. Yazarlara göre, burada “tehlikeye maruz kalan” veya “tehlikeyle karşılaşan” ifadelerinin kullanılması isabetli olurdu. Bkz.

KENDER/ÇETİNGİL/YAZICIOĞLU, s. 295; TTK`nın kurtarma ile ilgili 1298 vd.

maddelerinin hazırlanmasında 1989 yılında Londra`da kabul edilmiş Denizde Kurtarma Hakkında Milletlerarası Sözleşme`ye atıf yapıldığı ve söz konusu MS`nin 1(a) maddesindeki kurtarmanın tanımında “in danger (tehlikede olan)” ifadesinin kullanıldığı dikkate alınırsa TTK`daki ifadenin çevirisinde hata yapıldığı söylenebilir.

74 5. Alt Kira Sözleşmesi Yapmak ve Kullanma Hakkını Devretmek

Kiracılar gemi malikinden kiraladıkları gemiyi başka birisine kiraya verebilirler veya gemi üzerindeki kullanma haklarını devredebilirler ki, bu da onların önemli haklarından sayılmaktadır.

Alt kira sözleşmesi yapma yetkisinin Türk hukukundaki yerini belirlemek için öncelikle TTK`ya bakmak icap edecektir. Ancak TTK`da çıplak gemi kiralanması açısından alt kira sözleşmesi ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmadığından TTK m. 1130`daki atıfla TBK`nın kira sözleşmesi ile ilgili genel hükümleri incelenmelidir. TBK m. 322, f. 1 uyarınca, kiracı, kiraya verene zarar verecek bir değişikliğe yol açmamak koşuluyla, kiralananı başkasına kiraya verebilir. Bahsi geçen hüküm çıplak gemi kirası için de uygulanabilir. Yani, Türk hukuku açısından çıplak gemi kiralamada kiracının gemiyi kiraya vermesi için gemi malikinin onayı gerekmemektedir. Sadece gemide, gemi malikine zarar verecek herhangi bir değişiklik yapılmamalıdır. Ancak TBK m. 322, f. 1 emredici hüküm olmadığından çıplak gemi kira sözleşmesi ile kiracıya böyle bir hak verilmeyeceği kararlaştırılabilir.

Kiracının çıplak olarak kiralanmış gemi üzerindeki kullanma hakkını devredebileceği de TBK m. 322, f. 1 ile hükme bağlanmıştır. Söz konusu hükme göre, “Kiracı, kiraya verene zarar verecek bir değişikliğe yol açmamak koşuluyla, kiralananın … kullanım hakkını da başkasına devredebilir”. Yine burada da çıplak gemi kira sözleşmesinde kiracıya bu hakkın tanınmayacağı kararlaştırılabilir.

Bahsi geçen konuda Barecon 2001, m. 22 (a)`ya göre kiracılar, gemi sahiplerinin makul olmayan nedenlerle geri çeviremeyecekleri haller ve gemi malikinin onayladığı şart ve koşullara uygun olarak hareket ettiği durumlar dışında, yazılı ön onayını almadıkça gemiyi kimse için tahsis etmeyecek veya çıplak olarak kiraya veremeyecekler.

Belgede Çıplak gemi kira sözleşmesi (sayfa 81-84)

Benzer Belgeler