B) Kiraya Verenin Borçları
1. Geminin Teslimi Borcu
Geminin teslimi ile ilgili kiraya verenin sorumlulukları TTK m. 1123`de açıklanmaktadır: “Kiraya veren, kiralanan gemiyi kararlaştırılan tarihte ve yerde denize elverişli ve sözleşme ile güdülen amaca uygun bir şekilde kullanmaya hazır olarak kiracıya teslim etmekle yükümlüdür”. Hükümden anlaşıldığı üzere kiraya verenin gemiyi kiracıya denize elverişli bir şekilde teslim etmek, ayrıca, bunu sözleşme ile belirlenen yerde ve tarihte gerçekleştirmek yükümlülüğü bulunmaktadır. Bunlar dışında Barecon 2001`de kiraya verenlerin gemiyi bayrak devletinin
hukukunun ve klas kuruluşunun186 gerektirdiği şekilde belgelendirmesi yükümlülüğü
de yer almaktadır.
184 Bir İngiliz hukuku kavramı olan “representation” sözleşme yapılması sırasındaki görüşmelerde
taraflarca verilen beyandır. Çıplak gemi kira sözleşmesi açısından gemi maliki ve kiracı doğru beyan vermeye borçludurlar. Bu borcun ihlali “misrepresentation”a neden olmaktadır. Bkz.
PAGONİS, s. 134; “Misrepresentation” taraflardan birinin, karşı tarafı sözleşme yapmaya teşvik
eden olgu hakkında yalan beyan vermesidir. “Misrepresentation” mağdur tarafa sözleşmeyi feshetme ve herhangi bir zarara uğranılmışsa bunun tazmin edilmesi hakkını verer. Bkz.
ELLİOTT/QUİNN, s. 145.
185 “Warranty” bir İngiliz hukuku kavramıdır ve öyle bir sözleşme koşuludur ki, ihlal edildiğinde
mağdur tarafa uğramış olduğu zararın tazmin edilmesini talep hakkı verer. Ancak sözleşme şartından farklı olarak “warranty” sözleşmeyi feshetme hakkı vermez. Bkz. ELLİOTT/QUİNN, s. 111; DAVİS, s. 12.
186 Klas kuruluşları, gemilerin tasarlanması, inşa edilmesi sırasındaki tekne, makina ve donanım
bakımından yeterliliklerinin ve inşasının tamamlanmasından sonra bu yeterliliklerinin iç hukuka ve milletlerarası düzenlemelere uygunluğunun devamlılığının denetlenmesi, bu denetimlere göre de belgelendirme faaliyetlerinde bulunan bağımsız kuruluşlardır. Bkz. ERTAN Şükran Seçil,
54 a) Geminin Zilyetliğinin Devri
Kiraya verenin kiracı karşısındaki en önemli borcu geminin fer`i zilyetliğini
kiracıya devretmektir187. Gemi boş, mürettebat olmadan devredilmektedir. Bu husus,
sözleşme ismindeki “çıplak” kelimesinden de açıkça anlaşılmaktadır. Bu kelimenin bir diğer özelliği de, geminin kumanya, yakıt, su olmadan teslim edilmesi sonucunu doğurmasıdır. Teslim işleminin yapılması açısından gemide yakıt bulunabilir, ancak, bunun ücreti kiracı tarafından ödenir veya gemi aynı çeşit ve miktarda yakıtla iade edilir188.
b) Denize Elverişli Şekilde Teslim
Kiraya verenin diğer önemli borcu ise kiracıya denize elverişli gemi teslim
etmektir189. Buna TTK m. 1123`de olanak tanımaktadır. Hükme göre “Kiraya veren,
kiralanan gemiyi … denize elverişli ve sözleşme ile güdülen amaca uygun bir şekilde kullanmaya hazır olarak kiracıya teslim etmekle yükümlüdür”.
Denize elverişlilik, izafi bir terim olup, bir görüşe göre, geminin yüklendiği yükü son durağına güvenli bir şekilde taşıması için teknik açıdan gerekli durumda
olmasıdır190. Diğer bir görüşe göre ise, denize elverişlilik, geminin çarter sözleşmesi
ile amaçlanan hedefe ulaşması için teknik açıdan gerekli durumda olmasıdır191.
TTK m. 932, f. 1`de de denize elverişliliğin tanımı verilmektedir. Buna göre “Gövde, genel donatım, makine, kazan gibi esas kısımları bakımından, yolculuğun
1976 LLMC Hükümlerine göre Sınırlı Sorumluluğa Tâbi Borçlular ve Alacaklar, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2010, s. 68.
187 KENDER/ÇETİNGİL/YAZICIOĞLU, s. 145; SÖZER, 2014, s. 357. 188 SÖZER, 2014, s. 357.
189 MARAIST/GALLIGAN/MARAIST, s. 123.
190 KEENAN, s. 355; FORCE, s. 58; KASSEM, Ahmad Hussam, The Legal Aspects of
Seaworthiness: Current Law and Development, Submitted to the University of Wales in fulfilment of the requirement for the Degree of Doctor of Philosophy of Law , Swansea University 2006, s. 24.
191 CHITTY, s. 485; SCHOENBAUM, Thomas J., Admirality and Maritime Law, Fourth Edition,
55 yapılacağı sudan ileri gelen (tamamıyla anormal tehlikeler hariç) tehlikelere karşı koyabilecek bir gemi “denize elverişli” sayılır”. Bu tanım birinci görüşle uyumludur. Kender, Çetingil ve Yazıcıoğluna göre TTK m. 1123`deki “denize elverişlilik” m. 932,
f. 1`deki ile aynı anlamda kullanılmıştır192. Sözer`e göre ise, TTK m. 1123`deki
kavram farklı anlamdadır. Yazar, çıplak gemi kirası için getirilen bu hükümdeki “denize elverişlilik”den geminin sözleşmenin gayesine uygun olarak teslim
edilmesinin kasdedildiğini savunmaktadır193. Yukarıda açıklanan ikinci görüş de bu
yöndedir. Bunların dışında, TTK m. 1123`deki “Sözleşme ile güdülen amaca uygun bir şekilde kullanmaya hazır olarak” ifadesi de yukarıda belirtilen ikinci görüşe uymaktadır. Ancak bu ifade TTK m. 1123`de “denize elverişlilik”ten farklı bir kavram olarak sunulmuştur. “Denize elverişlilik” ifadesinin yer aldığı hükümde “sözleşme ile güdülen amaca uygun bir şekilde kullanmaya hazır olarak” ifadesi gereksiz kullanıldığı, çıplak gemi kira sözleşmesi açısından TTK m. 932, f. 1 anlamındaki “denize elverişlilik” kasdedildiği söylenebilir. Hükümdeki “yolculuğun yapılacağı sudan ileri gelen tehlikelere karşı koyabilecek” şartı yolculuk çarteri açısından yolculuğun nereye olduğunun belli olması şartıyla geçerli olabilir. Zaman çarteri açısından da bu şart geçerlidir, zira çarter süresi boyunca her seferden önce taşıyan, gemiyi denize elverişli olarak bulundurmakla yükümlüdür. Çıplak gemi kira sözleşmesi ise, içinde onlarla belki de yüzlerle yolculuğu barındıran ve bu yolculukların farklı denizlerde, farklı kanallarda ve farklı hava koşulları altında yapılacağını öngören bir sözleşmedir ve bu sözleşme açısından teslimden önce “yolculuğun yapılacağı sudan ileri gelen tehlikelere karşı koyabilme” şartı anlamsız kalmaktadır.
“Geminin sözleşmenin amacına uyması”ndan ne anlaşılmalıdır? Geminin ayıpsız teslim edilmesi bu soruya cevap olabilir. Zira, çıplak gemi kirası uzun süreli bir sözleşmedir ve geminin, her seferden önce o seferin rotasına ve hava durumuna göre alınan tedbirleri kiracı zaten sağlayacaktır. Kiracı için önemli olan, geminin teknik açıdan sağlam olmasıdır. Bu yüzden geminin denize elverişli olarak teslim
192 KENDER/ÇETİNGİL/YAZICIOĞLU, s. 145. 193 SÖZER, 2014, s. 358.
56 edilmesini, onun ayıpsız teslimi gibi nitelendirilebilir. McFadden v. Blue Star Line
davasında denize elverişsizlik testi mükemmel bir şekilde verilmiştir194. Hakim`e göre
“Tedbirli gemi maliki, seferden önce gemide herhangi bir ayıbın olduğunu bildiği halde onun tamire ihtiyacının olduğunu düşünerse, demek ki, gemi denize elverişsizdir”195.
Kiraya verenin teslim borcu hakkında TBK m. 301`de de kiralanan malın, kullanıma elverişli halde teslim edilmesi yükümlülüğünden bahsedilmektedir ve kiraya verenin bu borcunu yerine getirmemesinin ayıba karşı tekeffül borcunun
yaranmasına neden olduğu kabul edilmektedir196. Gemi malikiningeminin
ayıplarından doğan sorumluluğu aşağıda daha detaylı ele alınmıştır.
Barecon 2001`de m. 3 (a)`da denize elverişliliğe değinilmiştir. Bu klozda gemi malikinin borcunun gemiyi denize elverişli olarak teslim etmesi değil, denize elverişlilik için makul özenin (due diligence) arandığı belirtilmiştir.
c) Teslim Yeri
TTK m. 1123`e göre “Kiraya veren, kiralanan gemiyi kararlaştırılan … yerde … kiracıya teslim etmekle yükümlüdür”. Yani, hükme göre kiralanan geminin teslim edileceği yer taraflarca kararlaştırılmaktadır. Şayet taraflar geminin teslim edileceği yeri sözleşmede kararlaştırmamışlarsa gemi, TBK m. 98, f. 1`in ikinci bendi uyarınca, sözleşmenin kurulduğu sırada geminin bulunduğu yerde teslim edilecektir.
Barecon 2001, m. 3 (a)`da 22 – 25. satırlara göre de geminin teslim edileceği liman veya mekan taraflarca belirlenecek ve 13. Kutuda yazılacak, ayrıca, gemi, bu
limanda kiracıların belirleyeceği elverişli ve güvenli rıhtımda197 devredilecektir.
194 SCHOENBAUM, s. 691.
195 McFadden v. Blue Star Line [1905] 1K.B. 697 at 706. 196 YAVUZ, s. 229.
197 “Güvenli rıhtım”dan geminin yanaşmasının ve ayrılmasının tehlikesiz bir şekilde
gerçekleştirilebildiği rıhtım anlaşılmaktadır. Bkz. ÜLGENER, Güvenli Liman ve Rıhtım, http://www.ulgener.com/files/upload/files/articles/turkish/09.Safeport-Safeberth.pdf, s. 3. E.T. 15.04.2016
57 Hükümden anlaşıldığı üzere geminin teslim edileceği liman veya mekan taraflarca, rıhtım ise kiracılar tarafından belirlenecektir. Bu şartlar altında, liman veya mekanın
genel olarak güvensiz olmasından198 doğan herhangi bir zarar gemi maliki tarafından
karşılanacaktır (meğer ki, kiracılar gemi sahipleri karşısında güvenli liman veya
mekan temin etmeyi üstlensinler)199. Kiracıların geminin güvenli rıhtıma derhal
yönlendirilmesi sorumluluğunu yerine getirmesindeki kusurlarından dolayı ortaya
çıkan gecikmelerden kiracılar sorumlu olacaklardır200. Zarar kiracının belirlediği
rıhtımın özel bir güvensizliği sonucu ortaya çıkmışsa ve gemi maliki tarafından tazmin
edilmişse, kiracıya rücu edilebilir201
e) Teslim aa) Teslim Süreci
Öncelikle, teslim mekanında olduğu gibi teslim zamanı ile ilgili de TTK`da detaylı düzenleme bulunmamaktadır. Sadece, TTK m. 1123`de teslim zamanının taraflarca kararlaştırılacağı düzenlenmektedir. Ayrıca, teslim zamanının sözleşme ile belirlenmediği hallerde TBK m. 90`a göre gemiyi teslim borcu, sözleşmenin yapılması ile muaccel olur.
Teslim zamanı konusunda kapsamlı düzenlemeler Barecon 2001`de yer almaktadır. Standart sözleşmenin 4. maddesinin ilk cümlesi geminin teslimi için belirlenen en erken ve en son tarihleri açıklamaktadır. Hükme göre “gemi, kiracıların rızası olmadan, 14. Kutuda belirtilen tarihten önce teslim edilmeyecek ve gemi
198 “Güvenli Liman”ın tanımı bir İngiliz mahkeme kararında Leeds Shipping Co v Société Française Bunge (The Eastern City)`de verilmiştir. Buna göre, “Liman, uygun bir zaman kesiminde,
herhangi bir olağandışı olay olmadan, iyi navigasyon ve gemicilik ile kaçınılması mümkünsüz olan tehliklere maruz kalmadan, belli bir geminin oraya ulaşması, orayı kullanması ve oradan dönmesi halinde güvenli sayılacaktır. Bkz. [1958] 2 Lloyd’s Rep 127 at p. 131; Güvenli liman ve rıhtım hakkında detaylı bilgi için bkz. KHARACHANKA, Andrei, The Meaning of a Good and Safe Berth in a Modern Shipping World, PhD Thesis, University of Groningen, Netherlands 2014
199 DAVIS, s. 26. 200 DAVIS, s. 26. 201 DAVIS, s. 26-27.
58 sahipleri, gemini, 15. Kutuda belirtilen tarihten geç olmayarak teslim edilmesi için makul özeni göstereceklerdir”. Dolayısıyla, sözleşmenin bu şartı, geminin teslim edilmesi açısından bir süreci ortaya koymuş oluyor. Zaman konusunda esnek davranılması deniz ticaret hukukunun yazılmamış kurallarından sayılabilir. Zira gemiler, haftalarla, bazen aylarla devam eden yolculuk yapabilirler ve bu yolculukta hava muhalefeti, farklı limanlarda idari uygulamalar, yükleme ve boşaltma işlemlerinde ortaya çıkabilecek aksamalar, ihtiyati haciz vb. nedenlerle planlanan kesin tarihte gereken yere varmayabilirler. Çıplak kiralanma açısından geminin kiracıya teslimi için esnek süre getirilmesinin de nedeni budur.
bb) Bildirim
Barecon 2001, m. 4`ün ikinci cümlesi, gemi malikini, geminin teslim için hazır olacağı tarihi bildirme yükümlülüğü ile sorumlu tutmaktadır. Şöyle ki, geminin teslime hazır olacağı tarihle ilgili gemi maliki, en az, birbirini izleyen otuz (30) gün önceden ön bildirim ve en az birbirini izleyen on dört (14) gün önceden ise kesin bildirim vermeye mecburdur. Bu süreler 18. Kutuda belirtmek suretiyle değiştirilebilir.
Bu bildirimlerin amacı, kiracıya kaynaklarını seferber etmek için geminin en
erken teslim edilebeileceği tarihin bildirilmesidir202. Geminin bildirimdeki tarihte
teslime hazır olması gemi maliki tarafından yapılan taahhüt değildir203. Gemi maliki
makul özen göstermişse, iyiniyetli davranmışsa ve buna rağmen gemi, bildirimde gösterilen tarihte teslime hazır edilmemişse, gemi malikinin herhangi bir sorumluluğu
söz konusu olmayacaktır204. Sözleşmenin 4. maddesinin 58-69. satırlarda da gemi
sahiplerinin, kiracıları geminin pozisyonunda çıkabilecek değişikliklerle ilgili devamlı bilgilendirmeleri şartı yer almaktadır ki, bu da yine geminin kiracıya tesliminde esnek zaman uygulamasının ön plana çıktığını göstermektedir.
202 DAVIS, s. 32.
203 ODEKE, Ademuni, Bareboat Charter (Ship) Registration (Book), Kluwer Law International,
The Hague 1998, s. 89.
59 cc) İptal (Konçello)
Öncelikle pek çok çarter sözleşmesinde geminin teslim veya yükleme limanına belli bir tarihten önce gelmediği taktirde kiracının sözleşmeyi feshetmek hakkının
olduğunun205 belirtilmesi gerekir. Bu kural çıplak gemi kira sözleşmesi için de
geçerlidir. Yukarıda değinildiği gibi Barecon 2001 sözleşmesinin 48-52. satırları, geminin kiracıya teslimi açısından bir süreç belirlemektedir. Bu süreç 14. Kutuda yazılacak teslim tarihinde başlamakta ve 15. Kutuda yazılacak iptal tarihinde bitmektedir. Sözleşmenin 5. maddesinin (a) bendine göre gemi, bu iptal tarihinden önce teslim edilmeszse kiracılar, gemi sahiplerine 15. Kutuda yazılan iptal tarihinden itibaren otuzaltı (36) saat içerisinde feshi ihbar yaparak Sözleşmeyi feshetmek hakkı tanınmıştır. Lord Justice Longmore Mansel Oil &VITOL S.A. V Troon Storage Tankers SA davası kararına206 konçello ile ilgili “İptal klozunun amacı, gemi
shiplerinin gemiyi teslim edemedikleri hallerde kiracıların bu teslimi fazla beklememeleri için belli bir tarih tespit etmektir” notlarını eklemiştir.
Barecon 2001`in iptal klozu, Türk hukuku açısından borçlunun temerrüdünü düzenleyen hükümlerden olan TBK m. 125, f. 2`deki, her iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde borçlunun temerrüdü halinde alacaklının sözleşmeden dönme hakkı ile
ilgili düzenlemeyle uyumludur207. Ancak, TTK ile Barecon 2001`in 5. maddesinde
olduğu gibi daha işlevsel olan ve denizciliğin ihtiyaçlarını karşılayan “konçello” müessesesinin uygulanması daha isabetli olurdu. Zira, borçlunun temerrüdü hükümlerinde kiracının TBK m. 125 anlamındaki seçimlik haklara başvurmadan önce gemi malikine belli bir süre vermesi gerekir ki, bu da kiracının zaman kaybına yol açmaktadır. Oysa, “konçello”da geminin iptal (konçello) tarihine kadar teslim edilmediği halinde kiracı sözleşmeyi derhal feshetme hakkına sahip olur.
205 PAGONİS, s. 134.
206 Lord Justice Logmore in Mansel Oil &VITOL S.A. V Troon Storage Tankers SA (2009) EWCA
Civ 425.
207 Aşağıda, geminin ayıplı olması halinde kiracının kiraya verene karşı başvuracağı seçimlik
60 İhbar, Barecon 2001 açısından iptal tarihine dek geminin teslim edilmediği durumda Sözleşmenin feshi için tek yoldur. Zira, Barecon 2001, m. 5 (a)`nın sonunda düşülen bir kayda göre, “ihbarın yapılmaması halinde sözleşme tam olarak yürürlükte kalmaya devam edecektir”. 36 saatlik ihbar süresinin kiracıya verilme amacı, kısa bir sürede sözleşmeyi feshetme veya etmeme kararını vermesi içindir. Zira, bu kısa sürede verilen karar gemi malikine, geminin başka birisine kiralamak gibi uygun alternatifleri
kullanması olanağını sağlamakta208 ve onu korumaktır.
Barecon 2001 m. 5 (b)`nin ilk cümlesine göre, “Geminin, iptal tarihine dek teslim edilmeyeceği tahmin edilirse, gemi sahipleri, geminin hazır olacağı tarihi beyan
edebilecek durumda olur olmaz, kiracılara fesih seçeneğini kullanıp
kullanmayacaklarını soracaklar ve kiracılar seçimlerini hangisi daha erken gerçekleşirse, ihbarı aldıkları tarihten yüz altmış sekiz (168) saatte veya iptal tarihinden sonra otuz altı (36) saatte ilan edeceklerdir”. Sözleşmenin bu şartı her iki tarafı korumaktadır. Gemi maliki, konçello tarihine kadar gemisini teslim için hazır duruma getirebilmeyeceğini ve durumun sözleşmenin feshine neden olacağını tahmin ederek bunu kiracıya bildirip feshi hızlandırmakla hem kendisinin hem de karşı tarafın zaman kaybının önünü kesmekte ve her iki tarafa başka alternatifleri kullanma imkânını temin etmektedir. Bu hüküm, bir yönüyle kiracıya, sözleşmeyi konçello tarihinden önce feshetme hakkını tanımaktadır.
Söz konusu 5. maddenin (b) bendinin ikinci cümlesine göre ise, eğer kiracılar sözleşmeyi feshetmek seçeneklerini kullanmazlarsa gemi sahiplerinin ihbar ettiği hazır olma tarihinden sonraki yedinci gün, 5. maddenin amaçları doğrultusunda 15. Kutuda gösterilen konçello tarihinin yerine geçecektir.
Son olarak Barecon 2001, m. 5 (c)`ye göre, bu madde kapsamında sözleşmenin feshi kiracıların gemi sahiplerine karşı herhangi hakkına halel getirmeyecektir. Yani,
208 DAVIS, s. 36.
61 kiracılar sözleşmeyi feshetme haklarını kullandıkları zaman sözleşmenin ihlal
edilmesi nedeniyle uğradıkları zararın tazmin edilmesini de talep edebileceklerdir209.
f) Uygun Şekilde Belgelendirme
Barecon 2001, m. 3(b)`nin ilk cümlesi çıplak olarak kiralanan geminin kiraya veren tarafından uygun şekilde belgelendirilmesi şartını getirmektedir. Hükme göre, “Gemi, teslim zamanı 5. Kutuda gösterilen bayrak devletinin hukuna uygun olarak ve 10. Kutuda gösterilen klas kuruluşunun talep ettiği şekilde temin edilecektir”.
Türk gemileri, Gemilerin Genel Denetimi ve Belgelendirilmesi Hakkında
Yönetmelik210 ekinde gösterilen belgeleri elde etmek ve gemide bulundurmakla
yükümlüdürler211. Ayrıca, belirtmek gerekir ki, TTK`da kiraya verilen gemilerin
kiraya veren tarafından uygun şekilde belgelendirilmesi hakkında hüküm bulunmamaktadır, ancak çıplak gemi kira sözleşmesi ile bu şart getirilebilir.