B. Tarihî Kaynaklar
2. Arapça Kaynaklar xl
1.1. HERÂT BÖLGESİ’NE KOMŞU BÖLGELER
2.2.5. Herât Bölgesi’nin Şehirleri ve Bu Şehirlerin Orta Çağ’daki Durumları
1.2.5.21. Keyf
Beben’den küçük bir kasabaydı. el-İstahrî, X. yüzyılda Keyf ve Beben şehirlerinin sularının azlığından bahsetmiştir (el-İstahrî, 1989: 213).
1.2.5.22. İsfîzâr (Aspuzâr-Asbuzâr-Sebzevâr-Sebvizâr)
Herât’ın güneyindedir. Sebzevâr olarak da adlandırılır. Doğusu Gûr, güneyi Ferah (Perah) ve Sicistân, kuzeyi Herât’tır (Hâfız-i Ebrû, 1359: 40). Bu şehre Orta Çağ’da Herât’ın bahçesi denilmekteydi (İsfizârî, 1338 I/ 107). Kevâşan, Kevâran, Kûşk ve Edresker olmak üzere dört şehirden oluşmaktaydı (el-İstahrî, 1989: 211; İbn Havkal, 2004: 146). Şehirlerin tamamı altı fersahlık alanı kapsamaktaydı (Hudûdü’l-âlem, 2008: 59). Bu şehirlerin en büyükleri Kevâşan’dır. Sulak ve bahçelik bir alandı (İbn Havkal, 2004: 146). Kuşhanlar zamanında önemli bir şehir olup kuzeyi ile güneyi arası üç günlük mesafeydi. el-İstahrî’ye göre burası ünlü bir vâdi idi. Halkın çoğu köylerde yaşamaktaydı. İsfîzâr, orta büyüklükte bir kasabaydı. Buraya Timurlular zamanında kırk köy bağlıydı (Hamdullah Müstevfi, 1919: 147; Hâfız-i Ebrû, 1349: 40).
İsfîzâr’ın bütün kasaba ve köyleri çok verimliydi. İsfîzâr’daki Sistân suyu, Zarah Gölü’ne dökülürdü. Burayı kaynağını Gûr’dan alan Edresker Irmağı sulamaktaydı. Burada Kârîzler63
(el-Makdîsî, 1994: 272) çoktu (Hâfız-i Ebrû, 1349: 40). Şehrin çevresi zengin bahçe ve bağlık alanları olup çok çeşitli üzümler yetişirdi (Hâfız-i Ebrû, 1349: 40; Strange, 1873: 412). İsfîzâr, orta büyüklükte bir kasabaydı.
63 Kârîz: Suyun az bulunduğu yerlerde yeraltındaki kaynağın bulunduğu yerden itibaren belli aralıklarla
İsfîzâr’a bağlı yerler: Kûvârân, Kûşk, Edresker ve Kevâşan’dır (İbn Havkal, 1992: 219; el-Makdîsî, 1994: 263; Strange, 1873: 412). X. yüzyılda en büyük kasabası Küvâşân idi (el-Makdîsî, 1994: 272). Kûvârân, Kûşk ve Edresker aynı büyüklükte yerlerdi (el-İstahrî, 1989: 211).
Hâfız-i Ebrû, Timurlular zamanında İsfizâr’da bulunan mahallelerin ismini vermiştir. Bunlar Mahalle-yi Kusal, Mahalle-yi Nasrâbâd, Mahalle-yi Nev, Mahalle-yi Kendaj, Mahalle-yi Yayhaâbâd idi (Hâfız-i Ebrû, 1349: 41). Bu gün İsfizâr, Afganistan’da Herât yakınlarında Şîndend denilen yerdir (Uslu, 1997a: 15).
1.2.5.23. Penchîr
Buraya Nehcîr de denilmekteydi. İbn Havkal X. yüzyılda burasının küçük bir kasaba olduğundan ve bin hânenin yaşadığından bahsetmiştir (İbn Havkal, 1992: 225).
1.2.5.24. Cebel
Herât’a iki fersah uzaklıkta bir şehir olup Belh yolu üzerindedir. Hayvan otlatacak alanlara da sahip değildi. Geçim kaynakları daha çok değirmen ve döşemede kullanılan taşlarına dayanıyordu (İbn Havkal, 2004: 145).
1.2.5.25. Dezk
Herât’ın Sicistân sınırındaki son kazası Dezk’dir. Sicistân’a yedi günlük mesafedeydi (İbn Havkal, 2004: 154).
1.2.5.26. Ebîverd (Bâverd)
Hudûdü’l-âlem’in yazarı, çöl ve dağların arasında bulunan çok hoş bir şehir olduğundan, ikliminin elverişliliğinden, burada tarım yapıldığından ve halkının da
savaşçılığından bahsetmiştir (Hudûdü’l-âlem, 2008: 57). Merv’in kuzey batısındadır. Merkezi Meyhene’dir. Orta Çağ’da buraya bağlı büyüklü küçüklü çok sayıda şehir vardı (İsfizârî, 1338: I/378; Piyadeoğlu, 2008: 6). Çok sayıda din adamı ve edebiyatçı yetiştirmiştir. Timurlular zamanında da önemli bir şehirdi.
1.2.5.27. Bâmyân
Kuzeyinde Kaşgar şehirleri, güneyinde Gûr şehirleri, doğusunda Keşmir ve batısında Tirmiz ile çevrili geniş bir bölgedir. Tepeler üzerine kurulu bir şehirdi. Suları oldukça fazla ve gür akardı. Bu suların bir kısmı Merv’e bir kısmı Belh’e doğru akardı (el-Ya‘kûbî, 2002: 70). X. yüzyılda şehir Belh’in yarısı kadardı (İbn Havkal, 1992: 227). Çok eskiden beri varlığı bilinen ve bölgede Budizm’in merkezi konumunda olan şehir, Gûrlular zamanında şehzâdelerin oturduğu bir yerdi (Muhammad Abdul Ghafur, 1960: 137). Havası soğuk olan bir şehirdir. Yüksek olması ve etrafında dağların olması bunda etkilidir (İbn Havkal, 1992: 225).
Moğolların burayı kuşatması sırasında Çağatay Han’ın oğlu ölünce Cengiz Han buranın yerle bir edilmesini emretmiş, bu emir doğrultusunda şehir tahrip edilmiştir. Öyle ki, yüzyıllarca bu acıyı tamir edememiştir (Hamdullah Müstevfi, 1919: 149). X. yüzyılda şehrin dört giriş kapısı vardı (Strange, 1873: 418).
1.2.5.28. Kûh-i Sîm
Hudûdü’l-âlem’de (2008: 59), yamacında gümüş madeni çıkarılan bir dağın
eteğinde bir şehirken yakacak yoksunluğu nedeniyle bu şehrin terk edildiğini belirtilmiştir. Bu açıklamadan anlaşıldığı gibi şehir X. yüzyıldan itibaren kaybolmuştur. Ancak burada tüm Orta Çağ boyunca gümüş madeni çıkarıldığından işlek bir yer olma özelliğini sürdürmüştür.
1.2.5.29. Tabes
Orta Çağ’da küçük bir kasabaydı. Bölgenin en soğuk yerlerindendi. Burada bir kale bulunmaktaydı.
1.2.5.30. Câm (Fîrûzkûh)
Kertlerden itibaren Herât Bölgesi’ne dâhil olmuştur. Meşhur Nakşibendî Sûfisi ve Şair Mevlânâ Nureddîn Abdurrahman-ı Câmî’nin memleketidir.
1.2.5.31. Şaflân
Hâfız-i Ebrû’nun eserinde Vilâyet-i Şaflân olarak geçmektedir. Herât’ın güney doğusunda yeralmaktaydı. Kuzey tarafından Gûr Bölgesi’ne komşuydu. Yahyaâbâd Dağı’nın eteğinde yeralmaktaydı. İnsanları Gûrlulara benzemekteydi. İklimi soğuktu. Bağcılık yaygındı. Elma ve ceviz gibi meyveler ve buğday da bolca yetişmekteydi (Hâfız-i Ebrû, 1349: 45).
1.2.5.32. Kandehar
Herât ile Gazne arasında bir şehir olup, Timurlular zamanında Herât Bölgesi’ne dâhil olmuştur. Herât Bölgesi’nde bulunan bu kasaba ve köylerin bir kısmı Orta Çağ’ın başlarında Herât’a çok yakın olup zamanla şehirle birleşmişlerdir. Bugün birçoğu haritadan silinseler de Orta Çağ’da Geve, Kûgnâbâz, Büst, Câzevâ, Kâbrûn Cebelü- Fidda (Gümüştepe) ve Dihistân isimli şehirlerin varlığı bilinmektedir (İbn Havkal, 2005: 146; Strange, 1873: 414).
Orta Çağ’da Herât Bölgesi’ne bağlı çok sayıda şehir, kasaba ve köy bulunmaktaydı. Bölgeye bağlı şehirler zaman içinde değişiklik göstermiştir. Orta Çağın
başlarında varlığı bilinen bir çok şehir haritadan silindiği gibi, bir çok kasaba da büyüyerek yeni şehirler meydana getirmiştir. Herât şehrine yakın olan bir kısım kasaba ve köy de zamanla şehirle birleşmiştir. Bu Herât Bölgesi’nin şehirlerinin bir çoğu Horâsân Bölgesi’nin de önemli şehirleri arasında bulunmuştur. Herât Bölgesi’nde bastırılan paralar kısmında daha ayrıntılı olarak değinileceği gibi bu şehirlerin bazıları ekonomik ve siyasî yönden para bastırılacak kadar önemli olmuşlardır.