• Sonuç bulunamadı

2.3. Belediyelerde Örgüt Kültürünün Biçimlenmesinde Sınırlılık OluĢturan

2.3.3. Katılımcılık

Katılım; siyasal ve toplumsal örgütlerin etkileĢimi ile yönetimde olan kiĢilerin kararlarını etkilemeye yönelik tüm eylem ve söylemlerdir. BaĢka bir anlatımla katılım, karar vermede kaynakların ve zamanın daha iyi kullanılması, amaçlara ulaĢmak için çeĢitli faaliyetlere giriĢmek ve paylaĢılan amaçlar doğrultusunda müĢterilerin, ortakların ve paydaĢların yürüttüğü faaliyetlerin tümü olarak tanımlanabilir (Öner, 2006: 18).

1980‟li yıllardan itibaren yerel yönetimlerde desantralizasyonun kurumsallaĢması için hesap verebilir, bütünleĢmiĢ /entegre, beklentileri karĢılayan, kabul edilebilir bir yapı oluĢturma gayretleri görülmektedir.. Hizmet süreçlerine yurttaĢların ve yerel aktörlerin dahil edilmesiyle yerel yönetiĢim uygulamaları eski merkezi, kapalı ve hiyerarĢik örgüt kültürünün yerine yeni desantralize, örgütsel, çevreyi dikkate alan yeni bir yerel yönetim yapılanmasını ve bu çerçevede dizayn edilen örgütlerin katılımcı, kalite ve verimlilik odaklı kültürünü beraberinde getirmiĢtir (Çukurçayır ve Sipahi, 2004: 57). Genel olarak tüm kamu yönetiminde özelde ise belediyelerde yaĢanan katı hiyerarĢik ve kuralcı kültürden verimli ve katılımcı örgüt kültürüne değiĢimle birlikte hem örgüt içinde, hem de sunulan hizmetlerin muhatabı olan vatandaĢın yönetime katılımı güçlü bir Ģekilde gündeme gelmiĢtir. Bu noktada belediyelerde birçok değiĢim yaĢanmıĢtır. Bu değiĢimler Ģu Ģekilde sıralanabilir (Dalgıç, 2007: 62-74):

a) Mahalle ve Yönetimi: 5393 sayılı Belediye Kanununun 9. maddesinde “… Muhtar, mahalle sakinlerinin gönüllü katılımıyla ortak ihtiyaçları belirlemek, mahallenin yaĢam kalitesini geliĢtirmek,…” ifadesiyle mahalle yönetimine vatandaĢın katılımı mümkün hale getirilmiĢtir.

b) HemĢeri Hukuku: 5393 sayılı Belediye Kanununun 13. maddesinde “… HemĢehrilerin, belediye karar ve hizmetlerine katılma, belediye faaliyetleri hakkında bilgilenme ve … Bu çalıĢmalarda üniversitelerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluĢlarının, sendikaların, sivil toplum kuruluĢları ve uzman kiĢilerin katılımını sağlayacak önlemler alınır…” ifadeleri ile hemĢehrilerin belediye yönetimine katılarak karar mekanizmalarında etkin rol oynamaları öngörülmektedir.

c) Ġhtisas Komisyonları: 5393 sayılı Belediye Kanununun 24. maddesinde “… Mahalle muhtarları ve ildeki kamu kuruluĢlarının amirleri ile ildeki kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluĢları, üniversiteler, sendikalar ve gündemdeki konularla ilgili sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, oy hakkı olmaksızın kendi görev ve faaliyet alanlarına giren konuların görüĢüldüğü ihtisas komisyonu toplantılarına katılabilir ve görüĢ bildirebilir…” diyerek önceki belediye kanununda da yer alan bu komisyonlara katılımın yolunu açarak, karar süreçlerinde ilgililere de yer verilmesi sağlanmıĢtır.

d) Kent Konseyi: 5393 sayılı Belediye Kanununun 76. maddesinde yer alan bu konsey, özellikle katılımcılık konusunda önemli bir belediye organı olarak karĢımıza çıkmaktadır. Ġlgili maddede “Kent yaĢamında; kent vizyonunun ve hemĢehrilik bilincinin geliĢtirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaĢma ve dayanıĢma, saydamlık, hesap sorma ve hesap verme, katılım ve yerinden yönetim ilkelerini hayata geçirmeye çalıĢır” diyerek kent konseylerini belediye ile vatandaĢın buluĢma noktası haline getirerek, vatandaĢın belediye yönetimine etkin birĢekilde katılımını vurgulamaktadır.

e) Belediye Hizmetlerine Gönüllü Katılım: Gönüllü katılım, 5393 sayılı Belediye Kanunu‟nun 77. maddesinde düzenlenmiĢtir. Bu maddeye göre belediyenin yerine getirdiği hizmetlerde etkinlik, verimlilik ve tasarruf

sağlanarak beldede dayanıĢma ortamı oluĢturacak Ģekilde vatandaĢların gönüllü olarak hizmetlere katılımı sağlanmaktadır.

f) Stratejik Plan: Belediye Kanunu‟nun 41. maddesinde stratejik planın yapılıĢ Ģekli anlatılarak, bu sürece üniversiteler, meslek odaları ve konuyla ilgili sivil toplum örgütlerinin katılımının sağlanması istenmektedir.

VatandaĢların belediyenin yaptığı hizmetleri ve yönetimi desteklemesi ve bu yolla belediye yönetiminin çalıĢmalarını daha çok kendine özgüven içerisinde amaçlarına ulaĢarak yürütebilmektedir. Halkın, seçtiği belediye yönetiminin yaptığı faaliyetlere olumlu bir tutum sergileyebilmesi için, belediye bünyesinde geniĢ, etkin iĢbirliğine odaklı halkla iliĢkiler ağının, aynı zamanda çift yönlü bilgi akıĢını sağlayacak mekanizmaların varlığına ihtiyaç duyulmaktadır (Öner, 2006: 19). Yönetimde karar süreçlerine katılma yoluyla örgüt kültürü de etkilenecektir. VatandaĢların yönetime katılma düzeyleri de örgüt kültürünün Ģekillenmesinde ve geliĢmesinde önemli bir kısıt olarak karĢımıza çıkacaktır. VatandaĢ yönetime ne kadar çok katılırsa, belediye hesap verebilirliliğini, saydamlılığını ve etkinliliğini o derece artıracaktır. Ayrıca vatandaĢın yönetime katılmasıyla birlikte belediyenin yürüttüğü faaliyetler, belediye yönetimini seçen halkta olumlu karĢılanacak hatta sahiplenilecektir, dolayısıyla belediye yönetiminin eli kuvvetlenecek örgüt olarak amaçlarına daha hızlı ve motivasyonu yüksek bir Ģekilde ulaĢabilecektir.

Katılımcılıkta bir baĢka boyutta, belediye çalıĢanlarının yönetime katılmasıdır. Örgüt içerisinde yer alan bireylerin yönetime katılması örgüt kültürünün bir parçası olarak karĢımıza çıkmaktadır (Doğan, 2007: 118-121). Yönetime katılım, karar alma süreçlerinde çalıĢanlara söz hakkı tanınması, ilgili kiĢilere güçlü eĢitlik anlayıĢı içinde görüĢme olanağının verilmesi ve böylece ortak aklın egemen kılınması olarak tanımlanabilir. Katılımcı yönetim , organizasyonu etkileyecek kararlarda, sadece belirlenen yöneticilerin değil, ayrıca personelin katkısının ya da etkisinin olması demektir. Bu, her bir üyenin karar almada eĢit derecede haklara sahip olduğu toplumsal yönetim ya da kooperatif yönetimiyle aynı anlama gelmez. GörüĢme sonucu alınan karar için çoğunluğun oyu ya da oybirliğinin sağlanması nihai bir yargı değildir (Bartle, 2007). Katılım çalıĢanların kendileriyle ilgili konularda alternatifler üretmesi ve hareketlerinden sorumluluk duymasıdır. Katılım çoğu zaman beraberinde örgütsel bağlılığı ve iĢ tatminini getirmektedir. Personel yönetime ne

kadar çok katılabiliyorsa, örgütü o denli içselleĢtirecek ve belirlenen stratejilere odaklanabilecektir (Akıncı, 2010: 133). Bu çerçevede belediye personelinin yönetime katılma derecesi örgüt kültürünün kısıt unsuru olarak karĢımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla örgüt kültürünün güçlü veya zayıf olmasını personelin yönetime katılma derecesi de etkilemektedir.