• Sonuç bulunamadı

6. SONUÇ, KARŞILAŞTIRMA VE ÖNERİLER

6.2 Karşılaştırma

Söz konusu olan orkestralara karşılaştırmalı olarak baktığımızda, melodik karakterin D’Arienzo stilinde ağırlıklı olarak ritmik, Di Sarli stilinde ise ağırlıklı olarak bağlı olduğu görülmektedir. Troilo ve Pugliese stilinde ise böyle bir ağırlıktan söz etmek mümkün değildir.

Temel eşlik modeli olarak D’Arienzo stilinde marcato en 4 (M4), Di Sarli stilinde marcato en 1&3 (M1&3), Troilo stilinde marcato eşlik modellerinin yanı sıra senkop ve 3-3-2, Pugliese stilinde ise temel eşlik modeli olan yumba’nın yanı sıra senkop ve 3-3-2 modellerinin de sıkça kullanıldığı söylenebilir. Ancak burada yeniden vurgulamak gerekir ki tüm diğer eşlik modelleri ve özellikle senkop, tüm stillerde duyulabilmektedir. Burada bahsedilen, kullanım yoğunluğu açısından stillerde öne çıkan eşlik modelleridir.

Finaller genellikle I-V-I armonik kadansı içindedir ancak gürlük ve zamanlamalarına göre birbirlerinden ayrılabilmektedir. D’Arienzo stilinde genellikle ilk üç zamanda ve forte gürlükte (f-f-f), Di Sarli stilinde yine ilk üç zamanda ancak ikinci zamandaki V. derece akoru ile üçüncü zamandaki I. derece akoru arasında önemli gürlük farkı

161

yaratacak şekilde (f-sfz-p), Troilo stilinde de benzer şekilde ikinci zamandaki V. derece akoru daha kuvvetli olarak (f- sfz - mf) çalınır. Pugliese stilinde ise üçüncü zamandaki sus ile ikinci zamanda gelen V. derece etkisi uzatılır ve piano gürlükte gelecek olan I. derece akoru ve çözüm etkisi geciktirilir (mf-f-[sus]-p).

Orkestrasyon açısından bakıldığında ana temalar için kullanılan orkestrasyon renklerinden D’Arienzo stilinde kemanlar ile birlikte olsa da bandoneonların ön planda olduğu, Di Sarli stilinde yine keman ve bandoneonların karışımı olmasına rağmen kemanların daha ön planda olduğu, Troilo stilinde keman grubuna viyola ve viyolonselin eklenmesiyle bir yaylı orkestra tınısına yaklaşıldığı ve bandoneonların desteğiyle birlikte bu yaylı grubunun ön planda kullanıldığı, Pugliese stilinde ise yine yaylı grubu ile birlikte ancak bandoneonların daha ön planda duyulduğu orkestrasyon renklerinin tercih edildiği görülmektedir.

Solo kestiler için tercih edilen orkestra renklerinden D’Arienzo stilinde piyano, Troilo stilinde bandoneonun sol eli, Pugliese stilinde ise bandoneon ve keman soloların öne çıktığı görülmektedir. Di Sarli stilinde ise solo kesitlere pek rastlanılmamaktadır.

Varyasyonlarda ise D’Arienzo, Troilo ve Pugliese stillerinde öne çıkan orkestrasyon renginin bandoneonlar olduğu görülmektedir. Bu stillerin varyasyonlar için orkestrasyon rengi tercihleri aynı olsa da varyasyon yazım biçimleri birbirinden farklılık arz eder. Öte yandan Di Sarli stilinde varyasyon yer almamaktadır.

İkincil melodik öğeler arasından kontrşanlar için tercih edilen orkestrasyon renkleri nispeten ayırt edicidir. D’Arienzo stilinde solo kemanın Sol telinde çalınan ve La Vaca olarak adlandırılan renk stilde en çok kullanılan kontrşan rengidir. Di Sarli stilinde ise kontrşanlar için kemanların özellikle üst oktavlarda çaldıkları keman grubu rengini duyarız. Troilo stilinde geniş yaylı orkestra rengi özellikle orta ve alt ses bölgesinden başlayarak ikincil melodilerde kendini duyurur. Öte yandan piyanonun da kimi zaman melodik kimi zaman ritmik motiflerle kontraşn olarak öne çıktığı da görülmektedir. Pugliese stilinde ise kontrşanlar için daha çok yaylı grubunun tercih edildiğini söylemek mümkündür.

İkincil melodiler içindeki diğer melodik ögeler arasından D’Arienzo stilinde işlemelerin ve geçişlerin küçük motifler halinde ve özellikle piyano ve bandoneonlar ile yapıldığı görülmektedir. Di Sarli stilinde ise neredeyse tüm melodik boşluklar ve

162

geçişler piyano ile yapılmaktadır. Troili stilinde ise öne çıkan bir renk, kontrbas ve piyanonun sol elinden oluşan bas grubu rengidir. Bu rengin işleme veya geçiş şeklinde sıklıkla ortaya çıktığı görülür. Öte yandan piyanonun kaydırma (glissando) efekti de melodik boşluklarda sıklıkla duyulan bir diğer orkestrasyon rengidir. Pugliese stilinde ise melodik boşlukların piyano ya da bandoneonların (Pn., Bnds.) motifleriyle doldurdukları görülür. Geçişler genellikle tutti olarak kullanılır.

Bas grubu hemen hemen tüm orkestrasyon stillerinde kontrbas ve piyanonun sol eli karışımıyla elde edilen orkestrasyon renginden oluşur. Ancak buradaki artikülasyon ve yay tercihleri renklerin tonlarının birbirinden ayrışmasını sağlar. D’Arienzo stilinde kontrbas neredeyse her zaman pizzicato olarak kullanılır ve piyanonun sol eli ise non-legato’dur. Böylelikle, özellikle M4 eşlik modelinin de kullanıldığı düşünüldüğünde her vuruşu vurgulayan, adeta pop orkestralarındaki bas davul (kick) gibi, daimî olarak nabzı veren tok bir ton kullanılmış olur. Kimi zaman dinamiği kuvvetlendirmek için kontrbasta ‘Bartok pizzicato’su da kullanılmaktadır. Di Sarli orkestrasyonunda ise kontrbas yine genellikle pizzicato olarak kullanılmasına rağmen piyanonun sol eli oldukça bağlıdır. Hatta Di Sarli’nin sol elde yaptığı kromatik yuvarlanmalar (rolls) karakteristiktir ve bu bas notalarının arasındaki bağlantıların kesintisiz olarak sürdürüldüğünü daha da belirginleştirir. Pizzicato olan kontrbasa karşın piyanonun aynı notaları legato olarak çalması ve ustaca kullanılan pedal ile kontrbastan elde edilen ani atak sesinin piyano ile yumuşatılarak sürdürülmesi ve geniş bir rezonans elde edilmesi sağlanır. Böylelikle yalnızca bu iki çalgıdan elde edilmiş olan tını bile arka planda çok kuvvetli ve dolgun bir duvar oluşturarak melodik çalgıların renklerinin net bir şekilde ortaya çıkmasını sağlar. Troilo stilinde kontrbas arco ve pizzicato arasında değişkendir. Piyano bağlı çalınır ve özellikle ölçü başlarındaki notalardan önce çalınan iki ya da üç notalık kromatik arrastre karakteristiktir. Kontrbas yay ile çalındığında (Fransız yay tercih edilir) genellikle her bir vuruşu çekerek çalar. Bu bir diğer açıdan kontrbasın non-legato çalınması demektir. Pizzolla’nın da kendi stilinde yer verdiği bu kullanım caz müziğindeki elektrik bas ile elde edilen ve yürüyen bas (walking bass) olarak tabir edilen tavrı hatırlatır. Troilo stilinde sıklıkla kullanılan senkop kalıbında ise genellikle ilk iki nota yay ile, diğer iki nota ise pizzicato çalınır. Buradaki hızlı yay değişimi için de Fransız yay kullanımı önem ve kolaylık arz etmektedir. Pugliese stilindeki bas grubu ise tamamen karakteristiktir. Kontrbas ağırlıklı olarak yay ile kullanılır ancak

163

pizzicato’ya da yer verilmektedir. Yay ile elde edilen tını, Pugliese stilinin karakteristik ögesi olan yumba modelini destekleyici niteliktedir. Adeta yay ile pizzicato efekti yaratılır. Kuvvetli zamanda yay çok ani bir hareketle, telden kuvvetli bir şekilde ancak hızla terk edilir. Zayıf zamanda ise yay belirgin bir hareketle telin üstüne konur ki bu da popüler müzikte hayalet ya da sessiz nota (ghost/mute note) efektini anımsatır. Net olarak bir nota duyulmaz ama vardığı hissedilir bir etki yaratır. Piyanonun sol elinde ise kuvvetli zamanlarda staccato olarak akorlar ve zayıf zamanda piyanonun en kalın notalarından bir salkım akor (cluster) çalınır. Kontrbas ile birlikte çalındığında elde edilen bu tını karakteristik yumba tınısını oluşturur. Tüm bu özelliklere bir arada baktığımızda orkestrasyon stilleri arasındaki ayırt edici özellikler ve orkestrasyon renk tercihleri ortaya çıkmaktadır (Çizelge 6.1).

Çizelge 6.1 : Karşılaştırmalı Orkestrasyon Stilleri Çizelgesi. D’Arienzo Di Sarli Troilo Pugliese Melodik

Karakter Ritmik Bağlı Ritmik/Bağlı Ritmik/Bağlı Temel Eşlik Modeli M4 M1&3 M4, M1&3, Senkop, 3-3-2 Yumba, Senkop, 3-3-2 Final f-f-f f-sfz-p f- sfz - mf mf-f-[sus]-p O rk es tr as yon R en k le ri Ana Temalar Bnds. Vlns. (+Bnds) Str.+Bnds. Bnds.+Str.

Solo Kesit Pn. - Bnd. M.I., Pn. Bnd., Vln.

Varyasyon Bnds. - Bnds. Bnds.

Kontrşan La Vaca Vlns. Str. (orta-alt register), Pn. Str. Diğer Melodik Ögeler Pn., Bnds. Pn. Pn.+Cb., Pn.(gliss.) Pn., Bnds., Tutti Bas Cb: pizz. Pn.: non-legato Cb: pizz. Pn.:legato Cb: arco-pizz. Pn.: legato Cb: arco (stacc.) Pn.: stacc.

Bütün bu analizler ve elde edilen veriler doğrultusunda herhangi bir tango parçasının aynı çalgılama ve orkestra dizilimi için farklı stillerde orkestrasyonunun yapılabileceği ve bu stillerin karakteristik müzikal ögeleri ile orkestrasyon renk

164

tercihleri kullanıldığında her bir düzenlemenin birbirinden ayırt edilebilir derecede farklı olabileceği ortaya konmuştur. Bu doğrultuda Buenos Aires’te birlikte çalışılmış olan Julian Peralta’nın önerisi üzerine “Tierra Querida” adlı tangonun 16 ölçülük B temasının, orijinal kontrşan teması ile birlikte dört farklı stilde orkestrasyonu yapılmıştır14 (Bkz. Ek A). Başta Julian Peralta olmak üzere çeşitli tango müzisyenleri, orkestra şefleri, aranjörler ve tango Dj’lerine partisyonlar gösterilerek ya da MIDI kayıtları dinletilerek ortaya konan çalışmanın uzman görüşleri doğrultusunda değerlendirilmesi yapılmıştır. Ayrıca bazı tango müzisyenleri ve dansçılara da kayıtlar dinletilmiş ve hangi stilde olduğunu tahmin etmeleri istenmiştir. Tüm uzmanlar sonuçları şaşırtıcı derecede başarılı bulmuş ve stilleri tahmin etmesi istenen dinleyiciler neredeyse hatasız olarak doğru stilleri söylemişlerdir. Bu değerlendirme sonucunda da çalışmada elde edilen sonuçların uygulamadaki karşılıkları sınanmış ve geçerliliği onaylanmıştır.