• Sonuç bulunamadı

III. Tezler

III.3. Doktora Tezleri

2.7. Kaplumbağa

Kaplumbağa, kabuklu hayvanların reisi sayılmaktadır. KıĢın hareketsiz kaldığı ve yazın kabuğunu değiĢtirip kabuğundan dıĢarı çıktığı için uzun bir ömre sahip olmuĢ bundan dolayı uzun ömürlülüğün ve sabrın simgesi sayılmıĢtır. Uzun ömürlü oluĢu ve sabrından dolayı güçlü bir hayvan sayılmıĢ ve aynı zamanda refahın, barıĢın ve mutluluğun bir iĢareti olarak görülmüĢtür.

Kaplumbağanın kubbe Ģeklini andıran sırtı gök, alt kısmıysa yer unsuruna iĢaret etmektedir. Böylece kaplumbağa su üzerinde bulunan yeryüzüyle onun üzerindeki göğü temsil eden bir simge olarak karĢımıza çıkmaktadır. Kutlu bir hayvan olan kaplumbağa astrolojik bir simgedir. Onun dört ayağının birbirini izleyiĢi, dört mevsimin ahenkli bir biçimde birbirini takip ediĢine benzetilir. Kabuğunun üzerindeki desen, gök cisimlerine iĢaret eder. Sol gözü güneĢi, sağ gözüyse ayı temsil eder (Eliade 2002: 96).

Uzun ömürlü bir hayvan oluĢundan ötürü yaĢamayan çocuklarla ilgili inanç ve pratiklerde kaplumbağaya yer verilir ve onun bu gücüden yararlanılmak istenir. Çocuğu yaĢamayan anne çocuğun yastığının altına kaplumbağa yavrusu koyar (Acıpayamlı 1961: 62) ya da evde kaplumbağa besler (BaĢar 1972: 64) bu Ģekilde çocuğunda kaplumbağa gibi uzun ömürlülüğü sağlanmaya çalıĢılır.

Orhun kitabelerinin üstüne oturtulduğu kaide dev bir kaplumbağaya benzetilmektedir.

“Orhun Kitabeleri‟nden biri olan Kül Tigin Abidesi, kaplumbağa şeklindeki oyuk bir taşa oturtulmuştur. Keşfedildiği zaman bu kaidenin yanında devrilmiş bulunuyordu.

İtina ile yontulmuş, bir çeşit kireç taşı veya saf olmayan mermerdendir. Yukarıya doğru biraz daralmaktadır. Dört cephelidir.” (Ergin 2000 XVII).

Bu Ģekilde düĢünülmesinin sebebini Deniz Gezgin Hayvan Mitosları adlı eserinde Orta Asya mitosunda dünyayı dev bir kaplumbağanın taĢıdığına dair duyulan inanç olarak yorumlamıĢtır (Gezgin 2007: 108). YaĢar Kalafat‟a göre ise kaplumbağa, Göktürk döneminde hanedan simgeciliğiyle ilgilidir. Bu bakımdan Kültigin, Bilge Kağan mezar külliyelerinde olduğu gibi hanedandan olan kiĢilerin yazıtlarında, kaplumbağa Ģeklinde kaide bulunmaktadır. Devletin uzun ömürlülüğünü de simgeleyen kaplumbağa, diğer taraftan yer unsuruyla iliĢkili olması dolayısıyla Ģanssızlık, sıkıntı, zorluk gibi hususları da ifade etmiĢtir (Kalafat 2007: 149).

Kaplumbağa mitolojilerde önemli bir hayvan olduğu gibi halk inanıĢlarında da kutlu sayılmıĢ, uğurlu bir hayvan olarak yer almaktadır. Batı Anadolu‟da yünden

dokunmuĢ nazarlıkların üzerine kaplumbağa iĢlenir. Anadolu‟nun bazı yörelerinde üzerliğin üzerine kaplumbağa kabuğu da konularak nazarlık yapılır. Simav‟da da kaplumbağa ile ilgili bir inanıĢ karĢımıza çıkar. Simav‟da kaplumbağa kabuğu Ģans getirmesi ve kötü ruhlardan korunmak amacıyla nazarlık olarak kullanılır. Halk inanıĢlarındaki bu uygulamalar Ģamanist inancın günümüze yansımıĢ etkileridir.

2.7.1. Efsanelerde Kaplumbağa

Efsanelerde hileli alıĢveriĢ yapan insanların kaplumbağaya dönüĢtürülerek cezalandırıldığı görülür. Söz konusu motifle ilgili efsaneler Ģu Ģekildedir:

Kaplumbağa buğday satan bir tüccardır. AlıĢveriĢinde hile yapmaktadır. Buğday alırken kullandığı terazinin ölçüsü büyük, satarken küçüktür. Sonunda Tanrı tarafından cezalandırılır terazisinin büyük ölçeği sırtına, küçük ölçeği de altına konulur ve bugünkü Ģekline dönüĢür. Kıyamete kadar insanlardan uzak yerlerde sürünmesi cezasını alır (Sakaoğlu 2004: 185).

Beddua sonucu kaplumbağaya dönüĢülen baĢka bir efsane Ģu Ģekildedir:

Kadının biri komĢusundan ödünç aldığı buğdayı daha küçük kapta iade eder.

Buğdayın sahibi Kaplumbağa olasın “diye beddua eder ve kadın kaplumbağaya dönüĢür (Ergun 1997: 310). Efsanede ödünç alınan yiyecek daha küçük bir kapta iade edilmiĢ bir Ģekilde hileli bir alıĢveriĢ yapılmıĢtır. KiĢi beddua sonucu kaplumbağaya dönüĢmüĢtür.

Cimrilik yaptığı için cezalandırılan insanlar kaplumbağaya dönüĢür. Söz konusu motifle ilgili bir efsane Ģu Ģekildedir: Hızır‟a ekmek vermeyen fırıncı, Hızır‟ın bedduasıyla kaplumbağaya dönüĢür (Ergun 1997: 310).

Efsanelerde kaplumbağa alıĢveriĢte hilekârlık, cimrilik, yalancılık gibi kötü huylar sebebiyle cezalandırılarak dönüĢülen hayvan olarak görülür.

2.7.2. Masallarda Kaplumbağa

Kaplumbağa masallarda kurnaz, yardımcı ve bilge bir hayvan olarak görülür.

Kurnaz Kaplumbağa adlı masalda “kaplumbağa kardeşini önceden samanın içine sakladığı için imtihanı birinci olarak bitirir.” (Alptekin 2002: 210)

Tosbağa ile Tilki masalında tosbağa tilkiyi kandırarak tüm üzümü yemeye hak kazanır “Vay kurnaz tosbağa vay. Ben de benden daha kurnazı yok diye bilirdim. Sen benden daha kurnaz çıktın. Ama ben senin boynunun buruşuk olduğundan bilmiştim.”

(Özer 2000: 31).

Kaplumbağa bazı masallarda tıpkı mitolojilerde olduğu gibi bilge aynı zamanda yardımcı bir hayvandır. Diğer hayvanlar ona akıl danıĢır, yardım ister. “Acısı, hüznü ve yitiği olan Bilge Kaplumbağa‟yı arar, dedi olan ona sorarmış. Bilge Kaplumbağa dertliye deva, yaraya melhem olur her zaman.” (Tokmakçıoğlu 2007: 47).

Karga, Tilki ve Kaplumbağa adlı masalda kaplumbağa tilkiyi sırtına alarak nehrin öbür kıyısına geçirerek tilkiye yardım eder. “Tülki mini gaplumbağanın sırtına, gaplumbağa buni geçıri nehrın öbür yanına.” (Önay 1995: 223-224).

Dostluğun Meyvası adlı masalda kaplumbağa geyiği avcının elinden kurtararak dostuna yardımcı olur. “Kaplumbağa tuzağın iplerini teker teker çiğneyip kemirmiş ve geyiği kurtarmış.” (Çağıran 1998: 34-37).

Kaplumbağa yavaĢ hareket eden bir hayvandır. YavaĢ olmasıyla birlikte sürekli yürüyen bir hayvandır. Kaplumbağanın yavaĢ ancak emin adımlarla, bilgece ilerleyiĢi insanlara örnek olarak gösterilir. Oldukça bilinen bir masal olan Tavşan ile Kaplumbağa masalında tavĢan ve kaplumbağanın girdikleri yarıĢta kaplumbağa koĢarak ilerleyen tavĢanı yener çünkü tavĢan yarıĢı kazanacağından emin olduğundan oyalanarak hedefe varmaya çalıĢmıĢ ancak kaplumbağa sürekliliğini bozmamıĢtır.

“Kaplumbağa ne yaptı? Sağa sola bakmadı, boyuna yürüdü, yürüdü. Bir bakıyor tavşan, başını kaldırdığı zaman bes ettikleri yeri, gösterdikleri hedefe kaplumbağa vardı.” (Yüregir 1977:138).

Kurbağa ile Kaplumbağa adlı masalda da Kaplumbağa ve kurbağa yaylaya varmak için yola çıkar. Kurbağa kısa süre sonra önüne çıkan bir su birikintisine atlar ve buranın yayladan güzel olduğunu söyler. Kaplumbağa ise sabırla ve süreklilikle yolculuğuna devam ederek bir ardıç dibindeki yaylayı bulur. Yıllar sonra kurbağayı bıraktığı dereye gelince onun kuruyan derede sıkıĢıp kaldığını görür. Kaplumbağa Ģöyle der:

“Verik verik vatana

Gelin bakın şu serilip yatana Ardıç dibi yayla olur

Seyilde yatan böyle olur” (Alptekin 1991: 42).

Kaplumbağa Türk mitolojisinde yeri olan önemli bir hayvandır. Bir yarımküreyi andıran yuvarlak kabuğu gökyüzü, karnına denk gelen düz tarafı ise yeryüzü olarak düĢünülmüĢtür. Böylece kaplumbağanın evrenin Ģeklini aldığına inanılmaktadır.

Halk anlatılarında kaplumbağa, uzun ömrün, sabrın, barıĢın, refahın ve mutluluğun iĢareti olarak kabul edilmiĢtir. Nitekim Orhun Anıtları’nda olduğu gibi hanedandan olan kiĢilerin yazıtlarında kaplumbağa Ģeklinde kaide bulunmaktadır.

Kaplumbağanın evini sırtında taĢıması Türk insanıyla özdeĢleĢtirilmiĢtir. Bu durumun Türklerin göçebe bir ulus olmasıyla ilgili olduğu düĢünülebilir. Halk arasında kullanılan

“Evi arkasında” deyimi yerleĢik hayatı olmayan insanlar için kullanılmaktadır.