• Sonuç bulunamadı

3.2. SAĞLIK TURĠZMĠNĠN BÖLÜMLERĠ

3.2.2. Termal Turizm

3.2.2.2. Kaplıca Tedavisi

3.2.2.2.1. Kaplıca Kürleri (Balneoterapi):

Termal kaynakların, gaz ve çamur kaynaklarının incelenmesi ve iklim ve çevre imkanları ile birleĢtirilerek sağlık amacıyla kullanımı olarak tanımlanabilir. Balneoloji; doğal enerji kaynaklarından sıcak maden suyunun, gazın ve çamurun, kaynağın çıktığı yöreye özgün iklim koĢulları ve biyolojik ortam etkileriyle bütünleĢtiği, organizma üzerinde fizyolojik ve iyileĢtirici etkisi kanıtlanmıĢ bir tedavi sistemi (Kozak, 1996:13), yani kısaca “banyo bilimi” (Karagülle, 2002:2) olarak tanımlanırken balneoterapi, kaplıca suları ile uygulanan kür uygulamaları olarak ifade edilmektedir (Ülker, 1994:144, Çelik, 2001:6). Kaplıcalarda en sık uygulanan tedavi Ģekli banyolar olup tatlı sularla yapılan kür uygulamalarına “hidroterapi” adı verilmektedir (Özbek, 1991:16). Burada mineral sular, dolaĢımı arttırarak, deriye

88 etki yaparlar ve bazı mineraller de deriye nüfus ederek kan dolaĢımına ulaĢmaktadır.

Balneoterapi, termal ve/veya mineralli suların, peloidlerin ve gazların, yöntem ve dozları belirlenmiĢ, banyo, paket, içme ve inhalasyon uygulamaları Ģeklinde, düzenli aralıklarla seri halde tekrarlanarak kullanılmasıyla, belirli bir zaman aralığında ve kür tarzında gerçekleĢtirilen bir uyarı – uyum tedavisidir (Karagülle, 2002:2). Yasal düzenlemelerde balneoterapi, termomineral sular, peloidler ve gazlar gibi doğal tedavi unsurlarının banyo, içme ve inhalasyon (soluma) yöntemleri ile kür tarzında tedavi amaçlı kullanılması (Kültür ve Turizm Bakanlığı, a, Kaplıcalar Yönetmeliği) ve banyo kürleri, içme kürleri, inhalasyon kürleri, peloidoterapi ve diğer balneoterapi yöntemleridir (Kaplıcalar Yönetmeliği) olarak tarif edilmektedir. Kaplıca kürü çerçevesinde balneoterapide kullanılan doğal iyileĢtirici faktörler, yer altı kaynaklı doğal Ģifalı sular, çamurlar ve iklimsel faktörlerdir. Bunlar balneolojik kaynaklar veya balneoterapötikler diye de tanımlanmakta olup balneolojik kaynaklar arasında “Ģifalı sular” yani termal ve mineralli sular en yaygın kullanılanlardır. Bunların yanında, doğal peloidler (çamurlar) ve gazlar da kaplıca tedavisinde kullanılan diğer balneoterapatik unsurlardır (Karagülle, 2002:2).

3.2.2.2.1.1. Banyolar:

Termal tesislerde yer alan balneoterapi bölümü, tıbbi değerlendirme kurulunun önerileri doğrultusunda oluĢturulur. Bu bölümde uygulanacak olan balneoterapi yöntemlerine uygun olarak gerekli birimler yer alır. Bu birimler tıbbi değerlendirme kurulunun verdiği endikasyonlara göre projelendirilip kurulabilir. Tıbbi değerlendirme kurulunun belirleyeceği esaslar doğrultusunda kurulabilecek banyo uygulama birimleri aĢağıda gösterilmektedir (Kaplıcalar Yönetmeliği);

a) Termal tedavi havuz/havuzları, b) Sıra banyoları (küvetler),

c) Lokal banyo aygıtları (ekstremite, oturma banyoları vb. ), d) Tedavi duĢları,

e) Egzersiz havuzu,

Fizik tedavi ve/veya rehabilitasyon biriminde soyunma-giyinme dolapları, duĢlar, tuvalet ve dinlenme mekanları bulunur ve kaplıca tesisinde bulunan fizik

89 tedavi ve/veya rehabilitasyon birimleri aĢağıdaki özellikleri taĢımalıdır (Kaplıcalar Yönetmeliği);

1. Egzersiz birimi; en az 50 metrekarelik bir alan, toplu egzersizler ve aletli egzersizler için düzenlenir.

2. Masaj birimi; tek oda veya kabinlerin zemin alanı en az 5 metrekare olmalıdır.

3. Fizik tedavi birimi; tek oda veya kabinlerin zemin alanı en az 5 metrekare olmalıdır.

4. Hidroterapi birimi (rehabilitasyon havuzu birimi); en az 2. 5 x 2. 5 metrekare alan ve en derin yeri 150 santimetre derinlik boyutlarında havuzlardan oluĢmalıdır.

Havuzlarda kullanılan su her hastadan sonra değiĢtirilir, usulüne uygun havuz temizliliğinin yapılmasının ardından bir sonraki hastanın kullanımına sunulur. Rehabilitasyon havuzlarında karbondioksitli ve kükürtlü sular kullanılmaz. Kaplıca tesisinde bulunan balneoterapi birimleri aĢağıdaki özellikleri taĢımalıdır (Kaplıcalar Yönetmeliği);

Tedavi havuzu birimi: Havuz, soyunma-giyinme dolapları, duĢ ve dinlenme

mekanlarından oluĢur. Havuzun boyutları kullanıcı kapasitesine göre belirlenir. Havuz zemin alanı kiĢi baĢına en az üç metrekare olacak Ģekilde düzenlenir. Havuzun derinliği en fazla net 150 santimetre olmalıdır. Havuz içine inen dolgu basamaklı merdiven bulunur, ayrıca merdiven kenarına ve havuz iç duvarına tutunma kolları yapılır. Gerekirse havuz içine hasta indirmeye yarayan sabit veya hareketli bir sistem kurulur. Havuzlarda su taĢırma ve tahliyesini sağlayan sistemlerin bulunması zorunludur. Havuz çevresinde devamlı su değiĢimini sağlayan su taĢırma olukları yer alır. Havuz suyu kullanıcı baĢına saatte 1500 mililitre yenilenecek biçimde havuza verilir. Havuza girmeden duĢ ve ayak dezenfeksiyon kanalından geçilmesi sağlanır. Havuzun doldurulmasında, havuz içinde hareketsiz su bölgelerinin oluĢmasını önleyecek Ģekilde bir doldurma ve taĢırma sistemi kullanılır.

Sıra banyoları birimi: Banyo odasının alanı en az net 5 metrekare

olmalıdır. Banyo odasında, su buharı ile karbondioksitli veya kükürtlü su kullanılıyor ise ortama salınacak gazların banyo odasından tahliyesi için yeterli

90 havalandırma düzeneği bulunmalıdır. Banyo odasında sadece tedavi amacına uygun banyo küveti ve donanımı yer alır, tuvalet bulunmaz. Tedavide, karbondioksitli veya kükürtlü su kullanılıyor ise bu tür suların tedavide kullanımı için özel olarak tasarlanmıĢ küvetler kullanılır. Küvetlerde kullanılan su her hastadan sonra değiĢtirilir, usulüne uygun küvet temizliğinin yapılmasının ardından bir sonraki hastanın kullanımına sunulur.

Kaplıca tesisinde aĢağıdaki destek birimleri de ihtiyaca göre kurulur (Kaplıcalar Yönetmeliği);

a) Laboratuar b) Diyet mutfağı,

c) Bireysel ve grup terapi imkanı veren psikolojik destek birimi, d) Sağlık eğitimi birimi,

e) Diğerleri.

Banyolar soğuk (hipotermal; 34 0C‟nin altında, deniz banyoları da bunun içine girer), ılık (izotermal, 34- 35 0C sıcaklıkta), sıcak (termal, 36 – 38 0

C ve 38 – 40 0C sıcaklıkta) ve aĢırı sıcak (hipertermal; 40 – 42 0C sıcaklıkla) olarak sınıflandırılırlar. Banyolar genellikle 2 ila 4 hafta süreyle, ya her gün (haftada bir gün banyosuz geçer) ya da gün aĢırı bir kez yapılır. Banyo yapma sıklığı kaplıca hekimince kürün sonunda yeniden ayarlanabilir (Karagülle, 2002:6). ÇeĢitli sularla banyo yöntemleri ve etkileri aĢağıdaki gibi özetlenebilir

91 Tablo 3.3. Özel Balneolojik sularla yapılan banyo kürlerinin genel özellikleri

Özel Balneolojik Su Banyo Sıcaklığı (0C) Banyo Süresi (Dakika) Banyo Sayısı Kullanıldığı Hastalıklar Hafta Kür Tuzlalar (%1, 5 – 5 NaCl) 36 – 38 38 – 40 40 – 42 20 – 30 3 – 5 15 – 20

Rehabilitasyon tedavileri, Romatizmal hastalıklar, Periferik sinir hastalıkları, Posttravmatik – postoperatif, ortopedik durumlar, jinekolojik hastalıklar

Kükürtlü

(1 – 50 mg/L S-2 33 – 35 36 – 38 15 – 20 3 – 5 15 – 20

Romatizmal hastalıklar, Periferik sinir hastalıkları, Posttravmatik –

postoperatif, ortopedik durumlar, jinekolojik hastalıklar, Dermatolojik hastalıklar Radonlu (666 – 3000 Bq/L) 35 – 36 36 – 38 15 – 20 3 – 6 15 – 2-

Romatizmal hastalıklar, Periferik sinir hastalıkları, Posttravmatik –

postoperatif, ortopedik durumlar, jinekolojik hastalıklar, Dermatolojik hastalıklar, Kardiyovasküler sistem hastalıkları

Karbondioksitli (0, 5 – 1 g/L CO2)

33 – 35 15 – 20 3 – 5 10 – 15 Kardiyovasküler sistem hastalıkları, rehabilitasyon tedavileri

Kaynak: Karagülle, 2002:7

Kaplıcalarda banyo uygulamaları farklı biçimlerde yapılabilir. Bu uygulamalar aĢağıda özetlenmiĢtir (Unutmaz, 1994:38);

- Termal Banyo (Kaplıca Banyosu): Banyo suyu sıcaklığı 36–38 0C dolayındadır. Banyoda kalıĢ süresi 20 dakikadır.

- Termal Havuz (Havuz Banyosu): Havuz kürlerinde su sıcaklığı 28–36 0C arasındadır. Banyo süresi 30 dakikadır. Havuza giriĢte duĢ alınması ve dezenfeksiyon zorunludur.

- Ağır Hasta Banyo Havuzu (Rehabilitasyon Havuzu): Havuz içinde bir koltuk yardımıyla banyo alınır. Uygulamanın süresi ve suyun sıcaklığı hastanın durumuna göre doktorlar tarafından ayarlanır.

- Kol ve Ayak Banyosu: Banyo süresi genellikle 20 dakikadır. Banyo kaplarında sıcak kaplıca suyu ile soğuk, tatlı su ya da sıcak ve soğuk tatlı su kullanılır. Sıcak su genellikle 38–40 0C, soğuk su ise 16–18 0C dolayında tutulur.

- Oturma Banyosu: Uygulama odasında oturma küveti vardır. Banyo süresi ve biçimi özel olarak belirlenir.

92 Gaz banyoları kaplıcalardaki uygulamalardan bir diğeridir. Bu banyolar karbondioksitli sıcak kaplıca suyu kullanılarak sıvı olarak yapılabildiği gibi, özel hazırlanmıĢ çadırlı banyo küveti içine yalnızca gaz verilerek, kuru gaz banyosu Ģeklinde de uygulanabilir. Banyo süresi 20 dakikadır (Unutmaz, 1994:39) Gaz banyosu birimleri ise; gaz banyosu kabinleri ve radon gazı inhalasyon ortamlarından oluĢmakta ve tıbbi değerlendirme kurulunun önerileri doğrultusunda insan sağlığını koruyacak gerekli önlemler alınarak, uygun teknoloji kullanılarak kurulur ve denetlenir (Kaplıcalar Yönetmeliği).

3.2.2.2.1.2. Ġçmeler:

Balneoterapide termo-mineral sularla yapılan banyolardan sonra en çok kullanılan yöntem “doğal mineralli suların belirli bir sürede, gün boyu bölünmüĢ dozlarda ve belirli miktarlarda içilmesi ile yapılan içme kürleri”dir (Karagülle, 2002:8). Doğal Ģifalı su, belirli sıcaklıklarda, belirli miktarlarda (100 – 1500 mg/gün) günün belirli zamanlarında (genellikle yemekten önce) aç karnına içilir. ġifalı su ağızdan alındığında sindirim organlarını doğrudan etkiler, daha sonra karaciğerden kana karıĢır ve sonuçta böbreklerden atılır. Bu yolla su doğal bir denge içerisinde vücudun tüm bölgelerine çeĢitli mineraller taĢır.

Ġçme küründe günlük içilecek su miktarı genel olarak bazı aktif mineral içerenler dıĢında (örneğin demirli sular) vücut ağırlığının her kilogramı baĢına yaklaĢık 10 ml. kadar, diüretik etkili olanlarda 20 ml. kadardır. Bir miktar su günlük olacak yarım saatten az olmayan aralıklarla alınır. Ġçmenin yemeklerle olan iliĢkisi, küristin gastro-intestinal fonksiyonları değerlendirilerek doktor tarafından belirlenir. Ġçme küründe kullanılan suyun sıcaklığı genellikle 25 0Cdir. Daha düĢük sıcaklıktaki sular ısıtılarak verilirler. Kür süresi 10 gün ile üç hafta arasında değiĢmektedir (Unutmaz, 1994:39; Karagülle, 2002:9).

Ġçme kürü birimleri; en az bir tane içme kür mekanı (suyun hijyenik Ģekilde kullanıma verildiği çeĢme veya çeĢmelerle ilgili donanım ve bardak gibi sarf malzemeleri), uygun dinlenme mekanlarıdır. Ġçme kürü için ayrılan mekanların büyüklüğü, kürden yararlanan hastaların sayısına göre belirlenir. Ġçmede; her hasta için ayrı tek kullanımlık, tercihen kağıt bardaklar kullanılır, kullanılan suya dezenfeksiyon amaçlı bir katkı maddesi eklenemez, kullanılacak su, içme yerine

93 hijyenik koĢullara dikkat edilerek doğrudan kaynaktan ve bekletilmeden ulaĢtırılır (Kaplıcalar Yönetmeliği).

3.2.2.2.1.3. Soluma (inhalasyon)

Kaplıca turizm merkezlerinde uygulanan diğer bir yöntem ise, Ģifalı suların aerosol haline getirilerek, solunum yoluyla alındığı “Ġnhalasyon” yöntemidir. Ġnhalasyon mineralli su aerosollerinin solunması yoluyla yapılan Balneolojik tedavi biçimidir. Bu uygulama 300 – 350 0Clik sıcaklıklarda, günde iki veya üç kez, 10 – 20 dakika süreyle, ağız ve/veya burundan solunum yoluyla yapılmaktadır (Unutmaz, 1994:39).

Ġnhalasyon kür birimleri Ģunlardır (Kaplıcalar Yönetmeliği); a) Bireysel inhalatörler,

b) Ġnhalasyon oda veya odaları,

c) Toplu inhalasyon mekanları (inhalatoryum),

Bireysel inhalatörlerin bulunduğu inhalasyon salonu ile oda inhalasyonu için bir veya birkaç kiĢinin tedaviye alınabileceği, inhalasyonda kullanılacak mineralli suyu endikasyonuna uygun çapta partiküllere bölüp ortama salmak için gerekli teknik gereçlerle donatılmıĢ odalar bulunur. Bütün bu sistemlerde mineralli suyun bakteriyolojik kirlenmesini önleyici tedbirler alınır. Cihazların her bir hastanın kullanımından sonrası dezenfeksiyonu için gerekli düzenleme yapılır (Kaplıcalar Yönetmeliği).

3.2.2.2.1.4. Çamurlar (peloid)

Kaplıcalarda “Peloid” adı verilen çamurlarla yapılan banyolar diğer bir uygulamadır. Çamur tedavileri, vücudun belli kısımlarının çamurla kaplanması sayesinde çamur içerisinde bulunan minerallerin ve bileĢenlerin vücuda alınması uygulamasıdır. Çamur banyoları, su ile yapılan banyolara benzer. Ancak daha yüksek sıcaklıklar (400 0Cnin üstü) rahatça kullanılabilir. Lokal uygulamalarda 500 0Cye kadar sıcaklıklar söz konusu olabilir. Günde bir kez, toplam olarak bir kürde 15–20 uygulama yapılmaktadır (Unutmaz, 1994:39).

94 Peloidler, sağlık amaçlı olarak, paket, bulamaç (macun), banyo, tek kullanımlık hazır paket balçığı, krem, pudra, yüz maskeleri, plaster, yakı, antiperspiran ve emülsiyon halinde ve banyolar Ģeklinde (tam, yarım veya eskstremite banyolar) ya da daha çok paketler Ģeklinde uygulanırlar. Tablo 3.4‟de en sık kullanılan peloid uygulama teknikleri ve uygulama alanları gösterilmiĢtir;

Tablo 3.4: Peloid uygulamaları Uygulama Biçimi Uygulama

Sıcaklığı (0C)

Uygulama Süresi (Dakika)

Uygulama Sayısı Kullanıldığı Hastalıklar Hafta Kür

Tam Banyo 39 – 42 15 – 20 2 – 3 8 – 10

Romatizmal hastalıklar, Posttravmatik, postoperatif, ortopedik lezyonlar, Jinekolojik hastalıklar, Bazı sindirim (gastrit, kolesistit vb.) ve ürogenital (prostatit, salfenjit vb.) kronik hastalıkları Yarım Banyo 38 – 42 10 – 25 2 – 3 10 – 12 Ekstremite veya Oturma Banyosu 39 – 44 15 – 30 3 – 4 12 – 16 Tam Paket 38 – 45 15 – 25 2 – 3 8 – 10 Yarım Paket 40 – 50 15 – 30 3 – 4 12 – 16 Lokal Paket 40 – 52 15 – 30 3 – 6 12 – 16 Ġnternal Tampon (Vajinal, Rektal) 45 – 52 15 – 30 3 – 6 12 – 24 Jinekolojik ve ürolojik hastalıklar Kaynak: Karagülle, 2002:8

Kaplıca tedavisinde, baĢlıca karakteristikleri açısından aĢağıdaki peloidler kullanılır (Kaplıcalar Yönetmeliği; Karagülle, 2002:3-4);

a) Turbalar: Yüksek su bağlama kapasitesi olan, asit pH'de peloidlerdir. ÇeĢitli

doğal boya maddeleri, humik asitler ve ciltten emilebilen estrogen benzeri moleküller içeren çamurlardır.

b) Bataklar: Organik maddeler bakımından çok farklılık gösterirler, durgun

sularda çöken, ufak tanecikli çökeltilerdir. Butimünöz ve mineralli bataklar olarak iki tipi vardır. Mineralli bataklar, termomineral suların kaynaklandığı ortamlarda oluĢurlar. Bitüminoz olanlar daha fazla organik madde içerirler

c) Deniz ve Delta Balçıkları: Bunlar deniz ve akarsu deltalarında çöken,

inorganik sedimentlerdir. Deniz balçıkları ise, deniz diplerinde gelgit ile bağlantılı çöken ve deniz suyuna benzer içerikte çözünmüĢ mineral içeren çökeltilerdir.

d) Topraklar: Su topluluklarının dıĢında, katı halde bulunan kayaçların veya

organik maddelerin ufalanma, parçalanma ve ayrıĢması ile oluĢan toz sedimentlerdir. Fango, Ton, Volkanik Tüf baĢlıca Ģifalı topraklar arasında

95 sayılabilir. Tedavide, termomineral suyla karıĢtırılarak paket Ģeklinde belli vücut bölgelerine uygulanırlar

Peloidoterapi birimleri Ģu Ģekilde tarif edilmektedir(Kaplıcalar Yönetmeliği); a) Peloid hazırlama birimi,

b) Peloid banyo küvetleri,

c) Peloid paket uygulamaları için odalar,

Peloidler tedavide kullanılmadan önce peloid hazırlama biriminde içindeki yabancı maddelerden arındırma, sterilizasyon, homojenizasyon iĢlemlerinden geçirilir. Peloid hazırlama birimi peloidoterapinin uygulandığı mekandan ayrı, ancak bağlantılı bir mekanda kurulur. Peloidoterapi uygulamasının yapıldığı odalarda uygulamadan çıkan hastaların yıkanması için duĢ bulunur (Kaplıcalar Yönetmeliği).

Peloidler, turba hariç, tedavide bir kez kullanılır. Bir kez kullanılan turba, ayrı bir yerde beĢ yıllık olgunlaĢma süresini tamamlamak üzere usulüne uygun Ģekilde depolanır. Depolanan turba olgunlaĢma süresini tamamladıktan sonra yeniden kullanılabilir. Diğer çamurlar kullanıldıktan sonra çevre kirliliği yaratmayacak Ģekilde usulüne ve tekniğine uygun Ģekilde iĢletmeci tarafından bertaraf edilir.

3.2.2.2.2. Kaplıca Tedavisinin Etkili Olduğu