• Sonuç bulunamadı

Kamu Diplomasisi Çalışmaları ve Dış Yardımlar

B. Dış Politika Araçlarının Etkin Kullanımı

5. Kamu Diplomasisi Çalışmaları ve Dış Yardımlar

Yeni dış politikanın hedefleri açısından en önemli ve modern dış politika aracı kamu diplomasisi çalışmaları ve bu çalışmaları daha etkili hale getiren dış yardımlar olmuştur.

Kamu diplomasisi küreselleşen dünyada devletin uluslararası ilişkilerdeki tek etkin aktör olma konumunu kaybetmesiyle birlikte ortaya çıkmıştır. Çünkü günümüzde diplomasi yalnızca devletlerarası olarak kalmamaktadır. Çağımızın diplomatı başta hükümetler olmak üzere medya, akademik çevreler, sanatçılar, öğrenciler, şirketler ve çeşitli baskı gruplarıyla iletişim kurmak zorundadır.213 Burada devletin iç ve dış politikasını hem iç kamuoyuna hem de dış kamuoyuna anlatma ve destek alarak meşruiyet sağlama söz konusudur. Kamu diplomasisi askeri ve siyasi gücün yerine daha az maliyetle ile diplomaside daha büyük faydalar kazandırabilme niteliğine sahiptir. Bu da tarihi ve sosyo-kültürel bağlarıyla küresel aktör olma hedefinde olan Türkiye için en makul diplomasi aracıdır.

Kamu diplomasisi küresel güç olmak için yeterli bir araç değildir fakat modern dönemin en etkili aracıdır. Siyasi ve askeri güç sahibi ülkelerin de “yumuşak güç” olarak adlandırılan bu diplomasi türü olmaksızın küresel bir güç olmaları beklenemez. Eğer bir

212 Doster, “Türk Dış…”, s.22.

213 Vedat Demir, Kamu Diplomasisi ve Yumuşak Güç, İstanbul, Beta Yayınevi, (2012), s.13.

58

devlet sahip olduğu kültür ve ideoloji ile diğer kültür ve ideolojilerin önüne geçirebiliyor ve farklı halkları etkileyebiliyorsa ve kendi çıkarları doğrultusunda uluslararası kabul gören normlar üretebiliyorsa, askeri ve siyasi güçten daha etkili bir güce sahip demektir.214 Bu yumuşak güç askeri ve siyasi kuvvetten daha etkili bir şekilde bir devletin küresel alanda etki oluşturmasını sağlayabilir. Bu konuda ABD’nin kamu diplomasisi alanında yürüttüğü faaliyetler küresel gücünün devamlılığını da sağlamaktadır. Askeri, siyasi ve ekonomik gücünü kamu diplomasisi ile destekleyen ABD, dış politikasında diğer devletleri, halkları, şirketleri ve medyayı yanına çekebilmektedir. ABD Soğuk Savaş süresince Kültürel Özgürlük Kongresi (CFC), Özgür Avrupa Radyosu (RFE), Amerika’nın Sesi Radyosu (VOA) ve Amerikan Tanıtım Ajansı (USIA) ile etkili bir kamu diplomasisi yürütmüştür.215 ABD bu kamu diplomasisi araçlarını Soğuk Savaş sonrasında da kullanmaya devam etmiştir. Bunun yanında Amerikan popüler kültürü de bir kamu diplomasisi aracı olarak giyim, yiyecek ve müzik olarak Japon veya Çinli gençlerin arasında yayılmıştır.216 Bu da ABD’nin bir başka halk üzerinde imaj belirlemesini ve algıları yönetmesini sağlamıştır.

Bölgesel ve küresel güç olan veya olma hedefine sahip olan diğer birçok ülke, daha küçük çapta ve etkide olsa da tıpkı ABD gibi kamu diplomasisi alanında çeşitli faaliyetler göstermektedir. Türkiye de 2003 sonrası dış politika yapım sürecinde küresel güç olma hedefi çerçevesinde, yeni bir diplomasi anlayışı geliştirmeye başlamış ve kamu diplomasisi alanına ağırlık vermiştir. Ocak 2010’da Başbakanlığa bağlı Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü (KDK) kurulmuştur. KDK’nin kurulması için 30 Ocak 2010 tarihli 27478 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Başbakanlık genelgesinde, “özellikle bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler ile uluslararası alanda ortaya çıkan fırsatlar ve tehditlerin, kamu diplomasisi konusunda görevli kurumlar arasında daha etkin bir koordinasyonu, yakın işbirliğini ve hızlı karar alma süreçlerini zorunlu hale getirdiği” belirtilmiştir.217 KDK’nin vizyonu ise, Türkiye’nin güçlü mirasının ve çağdaş tecrübesinin son yıllardaki bölgesel ve küresel siyaset alanında artan etkisinden yola çıkılarak, Türkiye’nin yeni hikayesini etkin bir şekilde anlatmak ve farklı kesimlerle diyaloğa geçmek olarak belirtilmiştir.218 Türkiye’nin tanıtımda dış yardımlar, bilim, ekonomi, eğitim, yüksek öğrenim, turizm, kültür ve sanat gibi geniş bir alanda faaliyet gösteren KDK, Türkiye’nin yeni potansiyellerinin dünya kamuoyuna

214 Joseph S. Nye, “Soft Power”, Foreign Policy, S:80, (Yaz, 1990), s.167.

215 Sait Yılmaz, “Kamu Diplomasisi: Başka Halklara Angaje Olmak, Ayaklandırmak”, 21. Yüzyılda Sosyal Bilimler, C:1, S:1, 2012, s.202.

216 Nye, “Soft Power”…, s.168-169.

217 “Kuruluş”, http://kdk.gov.tr/kurumsal/kurulus/7, (23.06.2013).

218 “Vizyon ve Misyon”, http://kdk.gov.tr/kurumsal/vizyon-misyon/8, (23.06.2013).

59

tanıtılmasını amaçlamaktadır.219 KDK, “Akil Adamlar Konferans Serisi” ile dünyadaki gelişmeleri ve gündemi meşgul eden meseleleri uzmanlar tarafından değerlendiren programlar yapmakta, “Gazeteci Heyetleri Programı” ile devlet ile hem yabancı basın hem de iç basın arasında iletişim kurma ve bilgi alışverişi sağlamakta, “yabancı basın bilgilendirme faaliyetleri”, “kamu diplomasisi panelleri” ve “dış politika çalıştayları” düzenlemektedir.220 Türkiye’nin değişen dış politika hedefleri ve araçları açısından kamu diplomasisi en etkili ve gerekli dış politika aracıdır. Bu dış politika aracının sistemli ve kurumsal bir şekilde yapılanmış olması ve belli hedefler doğrultusunda adımlar atıyor olması, yeni dış politikanın etkili bir şekilde sürdürülebilir olması açısından önem arz etmektedir.

Kamu diplomasisi kapsamında yeni dış politikanın yukarıda sayılan kurumsal araçlarının ötesinde bir de sivil ve devletten bağımsız olarak dış politikanın aracı olan unsurlar mevcuttur. İş dünyası bu sivil etkenler arasında başı çekmektedir. Çünkü yapılan yurtdışı seyahatlerinde hükümet yetkililerine birçok iş adamı eşlik etmekte ve gidilen ülkelerde yapılan yatırımlar sayesinde hem Türkiye’nin etkinliğini artırmakta hem de Türkiye’nin dış politikada sağladığı etkinin ekonomik olarak da kalıcı olmasını sağlamaktadır. Bu çerçevede Türk İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye Müstakil İşadamları Derneği (MÜSİAD), Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği gibi kuruluşlar Türkiye’nin yurtdışındaki kamu diplomasisi faaliyetlerine katkı sağlamaktadırlar.221

Kamu diplomasisinin en güçlü aracı ise dış yardımlardır. Sistemli ve stratejik hedeflere odaklanan dış yardımlar dış politikada uzun vadede etkili sonuçlar doğurabilir.

Türkiye özellikle 2006 sonrasında dış yardım miktarını artırmaya başlamıştır. Türkiye 2011 itibariyle dış yardımda bulunan ülkeler arasında 1,27 milyar dolar resmi yardım ile 18. Sırada yer almaktadır.222 Bu rakama resmi olmayan kalkınma yardımlarının da eklenmesiyle 2 milyar 363 milyon doları bulmaktadır.223 2011’de sivil toplum kuruluşları tarafından gerçekleştirilen proje ve faaliyetlerin önemli bir kısmı gıda yardımı, sağlık, su, su hijyeni ve barınma alanında sağlanmıştır. Sivil toplum kuruluşları Afrika başta olmak üzere Orta Doğu ve Uzak Doğu’da sağlık taramaları yapmış ve bu taramalar neticesinde birçok cerrahi müdahale ve operasyon gerçekleştirilmiştir.224

219 “Vizyon ve Misyon”, http://kdk.gov.tr/kurumsal/vizyon-misyon/8, (23.06.2013).

220 Demir, Kamu Diplomasisi…, s.242-245.

221 Demir, Kamu Diplomasisi…, s.263.

222 2011 Kalkınma Yardımları Raporu, TİKA, 2011, s.13.

223 2011 Kalkınma Yardımları Raporu, TİKA, 2011, s.16.

224 2011 Kalkınma Yardımları Raporu, TİKA, 2011, s.71.

60

Sivil toplum kuruluşları içinde İnsani Yardım Vakfı (İHH), Kimse Yok Mu Dayanışma ve Yardım Derneği, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı (TDAV), Cansuyu Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Türkiye Diyanet Vakfı, Bir İnsan Sağlık ve Eğitim Köyleri Gönüllüler Derneği (BİSEG), Dost Eli Yardım ve Dayanışma Derneği, Yardım Eli Yardım ve Dayanışma Derneği, Adana Dosteller Yardım Derneği öne çıkmaktadır.

Sivil Toplum Kuruluşlarının Dış Yardım Miktarlarının Oranı (%)225

Sivil toplum kuruluşlarının kurmuş oldukları bu yardım ve dayanışma ağları dış politikada da etkisi göstermektedir. Özellikle Afrika ve Orta Doğu’da sivil toplum kuruluşlarının yapmış olduğu yardım ve projeler, Türkiye’nin bu bölgelerdeki halklar tarafından desteklenmesini sağlamaktadır. 2005’te başlatılan Afrika açılımının da en önemli desteklerinden biri yine Afrika’ya sağlanan dış yardımlar olmuştur. Bu bağlamda Türkiye’nin dış yardımlar konusunda istikrarlı bir şekilde ilerleme kaydetmesi, kamu diplomasisi alanında sağlanan başarının bir göstergesidir.