• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2: AVRUPA’DA ÇALIŞANLARIN KATILIM VE

3.3. Türk Endüstri Đlişkileri Sisteminde Çalışanların Katılımı

3.3.3.1. Kalkınma Planlarında Çalışan Katılım Politikası

Türk Endüstri Đlişkiler Sisteminde çalışanları yönelik politikaların uygulanması ve çalışma hayatını ilgilendiren düzenlemeler iktisadi gelişmenin seyrine göre paralellik göstermiştir. Bu nedenle kalkınma planlarının incelenmesi, bu konudaki gelişmeleri takip etmede yardımcı olabilir.

Aşağıdaki tabloda Beş Yıllık Kalkınma Planlarında, çalışanların katılımına yönelik planlanan düzenlemeler kısaca özetlenmiştir.

Tablo 12: Kalkınma Planlarında Çalışan Katılımı

Kalkınma

Planları Temel Mantık Yöntemler

1. BYKP

(1963-1967) Ekonomik hedeflere ulaşmak için işçi-işveren işbirliğini kurmak Temel yöntem olarak sendikalara, toplu sözleşme sistemine ve barışçı çözüm yollarına işaret edilmiştir 2. BYKP

(1968-1972) Çalışma hayatındaki sorunların çözülmesi çalışan katılımına, örgütlenmelerinin kapsamına ve gücüne bağlıdır

Sendikalar Kanunu (1963)

3. BYKP

(1973-1978) Avrupa Ekonomik Topluluğu ile ortaklık kurma Örgütlenme özgürlüğü, toplu sözleşme ve grevin kabulü 4. BYKP

(1979-1983) Çalışanların işyeri ve işletme düzeyinde (kamu ve özel), yönetime katılımına yönelik bir çalışma düzeni oluşturulması

KĐT’lerde yönetime katılma yapıları

5. BYKP

(1985-1989) Çalışma hayatında adil ve istikrarlı bir yapının gerekliliği Đşkolu sendikacılığının oluşturulması 6. BYKP

(1990-1994) Ekonomik verimlilik, çalışma koşullarında iyileştirme ve çalışanların gelir dağılımı adaletinden faydalanmaları için devlet, işçi ve işveren diyalogu

AB ve ILO normlarına uyarlanma, daha çok sendikal hak ve özgürlükler ve iş güvencesinin iyileştirilmesi, ESK’in kurulması 7. BYKP

(1996-2000) Devlet, işçi ve işveren kesimlerinin diyalogunu sürekli kılınarak çalışma barışının sağlanması

AB ve ILO normları doğrultusunda çalışma mevzuatının uyumu 8. BYKP

(2001-2005) AB’ne üyelik müzakerelerinin başlatılması için şart konulan Kopenhag siyasi kriterleri, demokratikleşmedeki eksikliklerin

giderilmesi ve insan haklarının geliştirilmesi

AB ve ILO normları doğrultusunda, işgücü piyasası esnekliğinin ve katılımcı sosyal diyalog mekanizmalarının oluşturulması 9. BYKP

(2007-2013) Kopenhag kriterlerine tam uyum ve AB müktesebatına ilişkin müzakerelerin sonuçlandırılması

Şeffaf ve katılımcı bir anlayışla işçi ve işveren kuruluşları ile diğer STK’larının iletişim, işbirliği ve katkısını sağlayacak aktif bir katılım süreci oluşturmak

Kaynak: DPT, 1963; 1968; 1973; 1979; 1985; 1990; 1996; 2000; 2006 yıllarındaki kalkınma planları

referans alınarak düzenlenmiştir.

I. Beş yıllık kalkınma planı döneminde, temel vurgu planlı kalkınma hedeflerine ulaşmada gerekli olan işbirliğine dayalı işçi-işveren ilişkilerinin oluşturulmasıdır. Ancak o güne kadar sendika sayısı çok fazla artmış olmasına rağmen, işçi sayısı aynı oranda artmadığı için bu eğilimin çalışanların gücünü zayıflattığı iddiasıyla sendikalar, çalışanların üretime maksimum katkısını sağlayacak işbirliği ortamının oluşturulmasında önemli bir araç olarak kabul edilmiştir. Planda işgücüne işveren karşısında eşit müzakere gücü sağlama, işçi-işveren arasında sosyal adalet ilkesine dayalı bir işbirliği ortamı oluşturma gibi hedefler konulmasına rağmen işyerlerinde çalışanların söz hakkını arttıran yöntemlerle ilgili önemli düzenlemeler yapılmamıştır (DPT, 1963: 106-107).

II. Beş yıllık plan döneminde çalışma hayatında karşılaşılan sorunların çözülmesi konusu, çalışanların katılımlarının sağlanmasına, örgütlenmelerinin kapsamına ve gücüne bağlanmış ve 1963 teki “Sendikalar Kanunu” ve 1965 de “Devlet Personeli Sendikaları Kanunu” ile işçi niteliğinde olmayan kamu görevlilerine, daha ziyade sosyal dayanışma amacı güden, örgütlenme hakkı tanınmıştır (DPT, 1968: 135–138). III. Beş yıllık plan döneminde en önemli olay Avrupa Ekonomik Topluluğu ile ortaklık kurma kararıdır. Bu dönemde çalışanlar açısından örgütlenme özgürlüğü ile ekonomik ve sosyal hakların korunmasını sağlayan toplu sözleşme ve grev çalışma hayatına girmiştir (DPT, 1973: 64-80).

Ekonomik ve siyasal sorunların arttığı IV. Beş yıllık plan döneminde, bu sorunların çözümü için katılımcı bir toplum yapısı ve KĐT’lerde çalışanların yönetime ve sorumluluğa katılacakları yapılar oluşturulması planlar içerisinde yer almıştır (DPT, 1979: 657-671). Toplam çalışanlar içerisinde ücretlilerin arttığı V. Beş yıllık plan döneminde çalışma hayatında adil ve istikrarlı bir ortamın gerekliliği vurgulanmış, işkolu sendikacılığının ve kamu kesiminde işçi işveren ilişkilerini düzenli bir şekilde yürütmek için, “Kamu Kesimi Đşveren Sendikaları”nın kurulması hedeflenmiştir (DPT, 1985: 133-134).

VI. Beş yıllık planda, çalışma mevzuatının geliştirilmesinde, ekonomik ve sosyal gelişme dinamikleri, Avrupa Topluluğuna uyum koşulları ve Uluslar arası Çalışma Örgütünün normları göz önünde tutulmuştur (DPT, 1990: 355). Bu dönemdeki onaylanan sözleşmeler daha çok sendikal hak ve özgürlükler ve iş güvencesini geliştirme konularını kapsamaktadır. Bununla birlikte 1995 yılında ESK kurulmuştur (DPT, 1990: 51).

VII. Beş yıllık planda temel felsefe devlet, işçi ve işveren kesimlerinin diyalogunu sürekli kılınarak çalışma barışının sağlanmasıdır. Bu dönemde AB ve ILO normları doğrultusunda çalışma mevzuatının uyumu, işgücü piyasasında esneklik ve yeni çalışma şekillerinin düzenlenmesi ve işçi sağlığı ve güvenliği konuları geliştirilmesi hedeflenmiştir. Sendikalar, Toplu Đş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunları gözden geçirilerek Kamu Görevlileri Sendikaları, Toplu Đş Sözleşmesi ve Grev Kanunu

çıkarılması ve Ekonomik ve Sosyal Konseyin yasal çerçeveye kavuşturularak işlerliğinin sağlanması planlanmıştır (DPT, 1996: 55-56).

VIII. Plan döneminde; AB’ne üye olmada müzakerelerinin başlatılması için şart konulan Kopenhag siyasi kriterleri nedeniyle demokratikleşmedeki eksikliklerin giderilmesi ve insan haklarının geliştirilmesi çalışmaları hızlandırılacak ve bu doğrultuda Ulusal Programı hazırlanacaktır (DPT, 2000: 48). Bununla birlikte işgücü piyasasında gerekli esneklik ve katılımcı sosyal diyalog mekanizmaları oluşturulacak, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Avrupa Birliğinin norm ve standartları dikkate alınacaktır (DPT, 2000: 225).

IX. Beş Yıllık Plan dönemindeki en önemli gelişme Avrupa Birliği ile 3 Ekim 2005 tarihinde tam üyelik müzakerelerinin başlaması olmuştur. Bu gelişme ile birlikte bu plan döneminde Kopenhag kriterlerine uyumun tam olarak sağlanması ve 35 fasıl altında toplanan AB müktesebatına ilişkin müzakerelerin sonuçlandırılarak katılım sürecinin tamamlanması hedeflenmiştir. Bu katılım sürecinin temel felsefesi ise, şeffaf ve katılımcı bir anlayış içinde, işçi ve işveren kuruluşları ile diğer STK’larının iletişim, işbirliği ve katkısını sağlayacak aktif bir katılım süreci oluşturmaktır (DPT, 2006a: 11).

Türkiye Ulusal Programında çalışanların katılımıyla ilgili olarak komisyon raporunu incelendiğinde bir takım eksik noktalardan bahsedilebilir. Bunlar (DPT, 2007: 89-90); Bireysel ve Toplu Đş Hukuku alanında; toplu işçi çıkarmada çalışanların korunması konusunda uyumda “danışma toplantısı” konusu sorunludur. Đşletmenin devri halinde çalışanların korunması ile ilgili olarak, işletmelerin devrinden önce “işçi temsilcilerine danışılması ve onların bilgilendirilmeleri” konusu sorunludur. Ayrıca ülkemizde “işçi temsilciliği” müessesesi bulunmamaktadır. Ayrıca örgütlenme hakkı ile ilgili 87 sayılı, toplu sözleşme hakkı ile ilgili 98 sayılı ve kamu görevlilerinin örgütlenme hakkı ile ilgili 151 sayılı ILO sözleşmeleri entegrasyon sürecinde gözden geçirilmesi gereken alanlardır.

Sosyal diyalog alanında; AB müktesebatında çalışma hayatının tarafları arasındaki işbirliğini ve bilgilendirme ve danışma yöntemlerini konu alan direktiflere kısmen uyum sağlanmakla birlikte (örneğin üçlü danışma kurulunun oluşturulması, 4688 sayılı

Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda yapılan değişiklikle sendikal örgütlenmenin önündeki bazı engellerin kaldırılması) mevcut bilgilendirme ve danışma mekanizmalarının güçlendirilmesi, ulusal düzeyde üçlü sosyal diyalogun yanı sıra sektörel ve işletme düzeyinde ikili sosyal diyalogun da geliştirilmesi, AB’nin “AÇK’leri”, “Avrupa şirketlerinde çalışanların yönetime katılması”, “işletmelerde çalışanların bilgilendirilmesi” direktiflerine de uyum sağlanması gerekmektedir.