• Sonuç bulunamadı

III. Murad’ın Şehzadeleri (19 Şehzade)

BÖLÜM 2: ŞEHZADE ÖLÜMLERİ

2.2. Katledilen Şehzadeler

2.2.12. III. Murad’ın Şehzadeleri (19 Şehzade)

Sultan III. Murad 1595 yılında vefat edince yerine büyük oğlu Manisa Sancakbeyi Mehmed tahta cülus etmişti. Sultan Murad’ın Mehmed’den gayrı on dokuz erkek evladı bulunmaktaydı. Şehzadelerin isimleri, Mustafa, Osman, Bayezid, Selim, Cihangir, Abdullah, Abdurrahman, Hasan, Ahmed, Yakup, Alemşah, Yusuf, Hüseyin Han, Korkud, Ali, İshak, Ömer, Alaaddin ve Davud Han idi446. Bu şehzadelerden Mustafa, Bayezid, Osman ve Abdullah yetişkin şehzadelerdi447. Diğerleri henüz çok küçüklerdi. Şehzade Mustafa kendisinin ve kardeşlerinin akıbetini sezmiş olmalı ki şu sözleri Naima tarafından kayıt altına alınmıştır. “Nâsiyemde kâtib-i kudret ne yazdı bilmedim. Âh kim bu Gülşen-i âlemde hergiz gülmedim”448. Şehzadenin yaklaşan ölümün bilincinde bu sözleri sarf etmiş olması kardeş katli uygulamasının ne kadar içselleştiğini göstermesi açısından mühimdir. Nizam-ı âlem uğruna kurban seçilen şehzade kaderine rıza göstermekten başka bir çare bulamamış olmalıdır. On dokuz şehzadenin çoğunlukta küçük çocuklar olduğunu yukarıda belirtmiştik. Peçevi, yaşları konusunda bilgi sahibi olmadığımız şehzadelerin henüz anne kucağında olduklarını ifade ederken449, Gelibolulu dört şehzadenin on iki ve on şehzadenin sekiz yaşında olduğunu söylemektedir450. Evliya küçük şehzadelerden ikisiyle ilgili çarpıcı bir hikaye aktarır: “Hatta biri o kadar küçük imiş ki kestane yerken cellat öldürmeye gelince o şehzade ‘katlan kestanemi yiyeyim sonra boğ’ der. Acımasız cellat hemen şehit eder. Birini de şehit etmeye gelip annesi kucağından alır, bir bucakta boğazından boğarken annesinin sütü burnundan, ruhu ağzından çıkıp ruhunu teslim eder”451.

445 Uluçay, Taht Uğruna Baş Veren Sultanlar, 123; Halkın şehzadelerin ölümünden duyduğu üzüntüyü Selaniki ayrıntılı bir şekilde dile getirir. Bkz. Selaniki Mustafa Efendi, Tarih-i Selaniki I

(971-1003/1563-1595), 2. Baskı, haz. Mehmet İpşirli (Ankara: TTK Yayınları, 1999), 102.

446 Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi: İstanbul, C.I, Kitap.I, 167.

447 Uluçay, Taht Uğruna Baş Veren Sultanlar, 123.

448 Naima Mustafa Efendi, Tarih-i Naima I, haz. Mehmet İpşirli (Ankara: TTK Yayınları, 2007), 79.

449Peçevi İbrahim Efendi, Peçevi Tarihi II, haz: Bekir Sıtkı Baykal (Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1982), 152.

450 Faris Çerçi, Künhü’l Ahbar’a Göre II. Selim, III. Murad, III. Mehmed Devirleri ve Ali’nin Tairhçiliği (Doktora Tezi, Erciyes Üniversitesi, 1996), 674.

98

Sultan Murad’ın ölümünü aktaran Selaniki, dönemin tarihçisi olması hasebiyle şehzadelerin ölümleri hususunda ayrıntılı bilgi sahibidir. Sultan Murad’ın defnedilmesinin ardından şehzadelerin öldürülmesi ertesi güne tehir edilmiştir. Seher vakti bütün devlet erkanının hazır bulunduğu, divan kurulup matem elbiseleriyle katıldıkları ifade edilir. On dokuz şehzade için serviden yapılmış tabutlar hazırlatılmıştır. Ardından cellatlar bir bir şehzadelerin hayatına son vermiştir. Cenazelerin yıkanması ve kefenlenmesi işlemi gerçekleştirilip tabutlara konan şehzadelerin tabutlarının her biri dört baltacı ve kapıcı tarafından taşınılarak kapı oğlanları ve iç oğlanlar tarafından Bab-ı Saadetten çıkarılmıştır. Cenaze namazları devlet erkanının katılımıyla Şeyhülislam Bostanzade Efendi tarafından kılınan şehzadelerin ölümünden dolayı feryat figan kopmuş, on dokuz şehzade babalarının ayak ucuna defnedilmişlerdir452.

2.2.13. Şehzade Mahmud

17. yüzyılda sancağa çıkma usulünde önemli bir değişiklik yaşandı. Sultan III. Mehmed, şehzadelerin sancağa çıkışını ortadan kaldırdı ve onun şehzadelerinin hiçbiri sancağa gönderilmedi. Dolayısıyla taht mücadelesi artık saray içerisinde daha güçlü bir biçimde kendini gösterdi. Hürrem Sultan ile başlayan şehzade annelerinin saray dahilinde ve haricinde elde etmiş oldukları nüfuz, oğullarından birini tahta çıkartma arzusunu beslemekle beraber hareket alanlarını sarayın dışına taşımalarına da yardımcı olmaktaydı. Bir bakıma artık şehzadelerin tahta çıkabilmeleri annelerinin mücadelesiyle olmaktaydı. Bu durumda şehzade annesi hem padişahın hem de valide sultanın dikkatini çekmeden oğlu için çaba harcamalıydı. Faaliyetleri gizlilikle yürütmediği takdirde şehzadesinin ve kendisinin canını tehlikeye atmış oluyordu453. İşte Şehzade Mahmud annesinin atmış olduğu tehlikeli adımların neticesinde hayatını kaybetti.

Peçevi, III. Mehmed’in Celali isyanları ve İran seferleriyle uğraştığı ve mağlup olmaya başladığı saltanatının son yıllarında çok üzgün olduğu hatta yemeden içmeden kesildiğini belirtir. Ona göre, Şehzade Mahmud babasının bu halinden oldukça

452 Selaniki Mustafa Efendi, Tarih-i Selaniki II (1003-1008/ 1595-1600), 435, 436; Zeynep Aycibin, Katip

Çelebi Fezleke Tahlil ve Metin I (Doktora Tezi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, 2007), 266;

Friedrich Seidel, Sultanın Zindanında – Osmanlı İmparatorluğu’na Gönderilen Bir Elçilik Heyetinin İbret

Verici Öyküsü (1591-1596), trc. Türkis Noyan (İstanbul: Kitap Yayınevi, 2010), 60, 61.

453 Günhan Börekçi, “İnkırazın Eşiğinde Bir Hanedan: III. Mehmed, I. Ahmed, I. Mustafa ve 17. Yüzyıl Siyasi Krizi”, Divan: Disiplinlerarası Çalışmalar Dergisi 14/26 (2009): 68.

99

müteessir olup, gençliğin verdiği cesaretle “hey hünkarım, ne gücenirsin, niçin darılırsın, beni gönder, askere serdar eyle, yüce Tanrı’nın inayeti ile bütün o soysuzların kökünü kazıyayım ve… zorla baş eğdireyim” dediğini de ilave eder. Hatta, Şehzade Ahmed’in kardeşinin bu heyecanlı tavrına engel olmaya çalıştığını bu çıkışının babasının tepkisini çekeceği yönünde Şehzade Mahmud’u uyardığını kaydeder454. Sultan Mehmed, Şehzade Mahmud’un saraydan ayrılarak savaş meydanlarına çıkma talebinden rahatsızdı, bunun bir sebebi muhtemelen kendisinin sefere çıkamayacak derecede şişmanlamış olmasıydı. Öte yandan şehzadenin yeniçeriler tarafından cesareti ve gayreti ile takdir edilip sevilmesi de bir diğer sebepti455. Şehzadenin isyan etme olasılığı Sultanı düşündürmekteydi. Böyle bir ortamda ciddi bir gelişme meydana geldi. Şehzade Mahmud’un annesi oğlunun geleceği hakkında bilgi sahibi olmak için bir şeyhe başvurdu. Oğlunun padişah olup olamayacağını, olacaksa ne zaman olacağını merak etmekteydi. Şeyh içinde bu soruların cevabı bulunan mektubu şehzadenin annesine gönderdi ancak mektup456 kızlar ağası Abdürrezzak Ağa tarafından elde edilip padişaha ulaştırıldı. Padişah mektubu okuduktan sonra derhal şehzadeyi, annesini, şeyhi ve bu vakada aracı olan kişileri hapsettirdi457.

Şehzade Mahmud bir süre hapishanede konuşturulmaya çalışılmışsada annesinin girişiminden bilgisi olmadığından çaresiz sessiz kalmıştı. Şehzade annesinin, sorgusu esnasında şeyhle daha öncede muhabere halinde olduğu tespit edilmiş olmakla birlikte onun, amacının sadece oğlunun geleceğini öğrenmek olduğu ve kesinlikle padişah için bir kötülük düşünmediği yönündeki açıklamaları işe yaramamıştır458. Şehzadenin annesi, şeyh ve aracılar denize atılmak suretiyle öldürüldüler. Şehzade Mahmud ise hanedanın katl usulü ile boğdurulmak suretiyle hayattan koparıldı (1603). Peçevi bu vakanın padişaha uğurlu gelmediğini bir ay geçmeden vefat ettiğini bildirirken459 adeta oğlunu öldürmesinin cezası olarak sultanın, dünya saltanatından feragat edip ahirete intikal ettiğine vurgu yapmaktadır. Şehzadenin ölümüyle alakalı bir önemli bilgide

454 Peçevi İbrahim Efendi, Peçevi Tarihi II, 264.

455 Peirce, Harem-i Hümayun – Osmanlı İmparatorluğu’nda Hükümranlık ve Kadınlar, 136.

456 Uluçay, Taht Uğruna Baş Veren Sultanlar, 126.

457 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, “Üçüncü Mehmed’in Oğlu Şehzade Mahmud’un Ölümü”, Belleten 24/94 (1960): 264.

458 Ali Akyıldız, Haremin Padişahı Valide Sultan, Haremde Hayat ve Teşkilat (İstanbul: Timaş Yayınları, 2017), 298.

100

Evliya Çelebi’nin, Şehzadenin ölümünün bir tuzak neticesinde gerçekleştiğini ifade etmesidir. “Şehzade Mahmud’u, iftira ettikleri tılsımcı şeyhi ve şehzadenin annesini boğarak şehit ettiler”460. Emecen, saray içerisinde oluşan Safiye Sultan ve onu destekleyen ekibin şehzadenin ölümüne sebep oldukları yönünde yorum yapmaktadır461. Sonuç olarak Şehzade Mahmud önce Şehzade Cami mihrabı önüne defnedilmiş ardından kendi türbesine nakledilmiştir462.

2.2.14. Şehzade Mehmed

I. Ahmed döneminde veraset usulünde ekberiyet sistemi uygulanmaya başlanmış padişahın vefatıyla beraber yerine önce hayattaki yaşça büyük hanedan üyesi olan kardeşi I. Mustafa geçmiştir. Ancak akli melekelerinde bozukluk olan I. Mustafa tahttan indirilip yerine II. Osman tahta çıkmıştır (1618). Osman tahta çıkınca kardeşleri Mehmed, Murad, Süleyman, Kasım, Bayezid, İbrahim ve amcası Sultan Mustafa’nın canına dokunmamıştır. Tahta çıkar çıkmaz birtakım reformlar yapmaya gayret göstermiştir. Devlet mekanizmasını düzeltmek adına iyi niyetlerle başlattığı ıslahatlar bazı kesimler tarafından memnuniyetsizliğe yol açmıştır. Tebdili kıyafet yaptığı gezilerde ocaklıların kendisinden yana şikayet ettiklerini öğrenen ve o sıralar Lehistan seferi hazırlığında olan padişah, kendisi İstanbul’da yokken düşmanlarının ayaklanıp kardeşi Mehmed’i padişah yapma ihtimalinden ötürü endişeye düşmüştür463.

Bu sebeple Sultan, Şehzade Mehmed’i öldürtmek için fetva almak istedi. Şeyhülislam Esad Efendi fetva vermeyi reddetti. Şeyhülislam’ı ikna edemeyen padişah Rumeli Kazaskeri Kemaleddin Efendi’den “tehlike ve suçu var ise” diyerek fetva aldı464. Böylece saltanat korkusuyla “kendisinden üç ay kiçirek birâderi Şehzade Sultan Mehemmed Hân’ı: ‘Ben seferde iken, muhtemeldür ki, dimâğında saltanat sevdâsı ola!’ diyü bî-günâh katl eyledi”465. Şehzade Mehmed 1621 senesinde öldürüldü466. Ölmeden önceki son sözleri tarih kitaplarına “Osman, Allah’dan dilerim ki ömür ve devletin berbât olup beni ömrümden nice mahrum eyledin ise sen dahî behre-mend

460 Evliya Çelebi, Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi Seyahatnamesi: İstanbul, C.I, Kitap.I, 313.

461 Emecen, Osmanlı İmparatorluğu’nun Kuruluş ve Yükseliş Tarihi (1300-1600), 428.

462 Önkal, Osmanlı Hanedan Türbeleri, 184.

463 Uluçay, Taht Uğruna Baş Veren Sultanlar, 132, 133.

464 Ziya Nur Aksun, Osmanlı Tarihi II (İstanbul: Ötüken Neşriyat, 1994), 48.

465 Hüseyin Tugi, Musibetname, haz. Şevki Nezihi Aykut (Ankara: TTK Yayınları, 2010), 115.

466 Feridun Emecen, “Osman II”, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Anasiklopedisi (İstanbul: TDV Yayınları, 2007), 33:454.

101

olmayasın”467 şeklinde geçmiştir. Evliya Çelebi, Sultan Osman kardeşi Mehmed’i öldürttükten sonra “eden bulur sözüne uygun olarak” şehit edildi ve Şehzade Mehmed’in yanına defnedildi468 diye yazarken, Naima daha sert bir ifade ile Sultan Osman’ı bu yaptığından ötürü gaddar olarak niteler. Şehzade Mehmed’in bedduasını hatırlatarak “Ol vakt-i ye’s de sûz-ı derûn ve inkisâr-ı kalb-i mahzûn ile ettiği bed-du’â icabete karin olup zaman-ı kalîlde mücâzâtı zuhûr etmiştir”469 sözleriyle Sultan Osman’ın katledilmesinin Şehzade Mehmed’in bedduasının kabulüyle olduğuna atıf yapmaktadır.