• Sonuç bulunamadı

İLK DÖNEM SİYER MERVİYÂTINDA HZ ÖMER PROFİLLERİ

Şaban ÖZ*

GİRİŞ

Tebliğimizin kaynak çerçevesini ilk dönem siyer kaynakları; içerik sınırını da Hz. Peygamber’in hayatı oluşturmaktadır. İlk dönem siyer merviyâtında Ömer profillerini ele alacağımız bu tebliğimizde mümkün mertebe Hz. Ömer ile ilgili bütün rivâyetleri bir araya toplayıp değerlendirmeye çalıştık. Ancak çalışmanın hacmini artırmamak için sadece örneklik teşkil eden metinleri verip diğerlerine içerik olarak temas ettik.

1. Siyer Merviyâtında Hz. Ömer

Hz. Ömer’in İslâm tarihinin en önemli üçüncü ismi olmasına binaen siyer anlatılarında kendisine olan ilginin fazla olduğunu öncelikle belirtmeliyiz. Bu bölümde en çok gündeme getirilen belli başlı konuları incelerken, isminin geç- tiği diğer haberleri de en azından bir fikir vermesi veya başka araştırmacılara yardımcı olması için kaydettik. Şunu hatırlatmalıyız ki, çalışmadaki amacımız Hz. Ömer’in Resulullah dönemindeki hayatı değil, siyer metinlerindeki Ömer profillerini tespittir.

1.1. Müslüman olması

Hz. Ömer denilince akla gelen ilk haber, onun İslâmiyet’i nasıl kabul etti- ğini konu alan rivâyetlerdir. Müslüman olma ihtimalinin babası Hattâb’ın eşe- ğiyle kıyaslanan128 Hz. Ömer’in Nübüvvetin altıncı yılında129 İslâmiyet’i kabul

etmesi hiç şüphesiz son derece önemli bir hâdisedir. Hz. Ömer’in nasıl Müs- lüman olduğuyla ilgili üç rivâyet aktarılmaktadır. Hz. Peygamber’in Müslü- man olmaları için dua ettiği Ebû Cehil ile beraber ‚iki kişiden biri‛130 veya sa-

* Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, Siyer-i Nebi ve İslâm Tarihi Ana Bilim

Dalı Öğretim Üyesi.

128 İbn Hişâm, Ebû Muhammed Abdulmelik b. Eyyûb el-Hımyerî (218/833), es-Sîretu’n-Nebeviyye, thk.,

şrh: M. es-Sekkâ - İ. el-Ebyârî - A. Şelbî, I-IV, Kahire tz., I, 342-343.

129 İbn Sa’d, Ebû Abdillah Muhammed (230/845), et-Tabakâtu’l-Kübrâ, I-IX, tkd: İhsân Abbâs, Dâru

Sâdır, Beyrut tz., III, 269-270.

130 İbn İshâk, Muhammed b. Yesâr (151/768), Sîretu İbnİshâk, thk, tlk: Muhammed Hamidullah, Konya

dece kendisi131 olduğu aktarılan Hz. Ömer’in Müslüman olması konusunda

Medinelilere ait olduğu belirtilen132 rivâyete göre, Hz. Peygamber’i öldürmesi

için Kureyş tarafından gönderilen133 veya kendi tasarrufuyla134 giden Hz.

Ömer, yolda kız kardeşine yönlendirilir. Orada ele geçirdiği Kur’ân sayfalarını okuyunca etkilenir ve Müslüman olur.135

İbn İshâk’ın Atâ ve Mücâhid veya daha başkaları kaynaklı136 naklettiği

ikinci rivâyete göre Hz. Ömer, bir akşam Ka’be’nin örtüsünün altına gizlenerek Hz. Peygamber’in Kur’ân okuyuşunu dinler. Dinleme esnasında kafasındaki sorulara cevap bulması üzerine Hz. Peygamber’in peşinden giderek İslâmiyet’i kabul ettiğini söyler.137

Üçüncü rivâyete göre ise, önce kız kardeşinden aldığı Kur’ân’ı dinler –ki bu rivâyete göre okuma yazma bilmiyordur–, sonra Ka’be’nin avlusunda Re- sulullah’ın namaz kılarken okuduğu Kur’ân’ı dinleyip onun peşinden giderek Müslüman olur.138

Sonraki süreçte ise Hz. Ömer’in Müslüman olduğunu Kureyş’e duyur- mak için çaba içerisine girdiği, dayısı Velîd b. el-Muğîra’ya,139 Ebû Cehil’e,140

Cemîl b. Ma’mer el-Cumahî’ye141 gidip haber verdiği; kendisinin de Kureyş’in

meclisinde tekrar ettiği;142 Kureyş’in, ‚ileri gelenlerinden‛ olan Ömer’in din

değiştirmesine sessiz kaldığı143 ancak sonradan Ömer’in ciddi şekilde dayak

yediği,144 onlarla çatıştığı145 ve hatta kendisini Âs b. Vâil es-Sehmî’nin kurtardı-

ğı146 veya Hz. Ömer ve arkadaşlarının Ka’be’ye çıkıp mescide oturunca Ku-

reyş’in üzüldüğü147 rivâyetlerde konu edilmiştir.

Çağdaş araştırmacılarda Hz. Ömer’in Ka’be’nin avlusunda Kur’ân’ı din- leyerek Müslüman olduğunu konu edinen rivâyeti kabul etme eğilimi görül-

131 Zührî, Muhammed b. Müslim b. Şihâb (124/741), Kitâbu’l-Meğâzî, cem: Süheyl ez-Zekkâr,Dâru’l-

Fikr, Dımeşk 1401/1981, 46; İbn Sa’d, III, 267.

132 İbn Hişâm, I, 345. 133 İbn İshâk, 160. 134 İbn Hişâm, I, 343.

135 Metinler için bkz., İbn İshâk, 160-163; İbn Hişâm, I, 343-345; İbn Sa’d, III, 267-268. 136 İbn Hişâm, I, 346. 137 İbn Hişâm, I, 346-348. 138 Zührî, 46-47. 139 Zührî, 47. 140 İbn Hişâm, I, 350. 141 Zührî, 47; İbn İshâk, 164. 142 Zührî, 47. 143 Zührî, 47. 144 Zührî, 47; İbn İshâk, 164. 145 İbn İshâk, 164; İbn Hişâm, I, 348-349. 146 İbn İshâk, 164; İbn Hişâm, I, 349-350. 147 İbn İshâk, 164.

mektedir.148 Onların bu kabulde hareket noktalarını, Hz. Ömer’in suikasta git-

mesinin ‚imkânsızlığı‛ iddiası oluşturduğu anlaşılmaktadır.

Açıkçası biz, meseleye usûl açısından yaklaşmak taraftarıyız. Bir tarihçi- nin, olayın olabilirlik imkânını değerlendirmesi ve ulaştığı imkân ölçüsü üze- rine fikir bina etmesi gayet doğaldır. Tarihçinin, herhangi bir olayı değerlendi- rirken ‚Bu olayın gerçekleşmiş olmasını, şu şu nedenlerden dolayı imkân dâhi- linde görmüyoruz‛ sonucuna ulaşmasında da eleştirilebilecek bir husus yok- tur. Ancak aynı tarihçi, ulaştığı sonucu; ‚Bu olayın gerçekleşmiş olması, şu şu nedenlerden dolayı imkânsızdır‛ şeklinde ifade ederse, işte o zaman ciddi eleş- tirilere muhatap olacaktır. Bir metnin tenkidinde ‚hâdisenin olabilirlili- ği/imkânı‛ önemli bir ölçü verse dahi, ‚kesin bağlayıcılık‛ atfetmemek, ‚mut- lak sonuç‛ olarak değerlendirmemek gerekir. Çünkü mutlak kesinliğin tartı- şıldığı sosyal bilimlerde özellikle de konu olarak ‚geçmişi‛ ele alan ve daha çok ‚rivâyetler/anlatılar‛ çerçevesinde hareket etmek durumunda olan ‚ta- rih(çi)‛ için, ‚olayın olabilirliği/imkânı‛ aslında sadece ve sadece bir ihtimaldir.

İşte Hz. Ömer’in Müslüman olması haberinde onun Hz. Peygamber’i öl- dürmeye tek başına gitmesini veya Kureyş’in onu gönderme olasılığı- nı/imkânını tartışabiliriz. Sonuçta neye ulaşırsak ulaşalım Hz. Ömer’in bireysel tutumunu değerlendirirken ‚insan‛ faktörünü hesaba kattığımızda olasılık oranları birden bire değişecektir. Çünkü her insanın, hayatının birçok safha- sında neden yaptığını bilmediği davranışları, fevri hareketleri vardır ki, Ömer’in de bundan müstağni olduğunu söylemek mümkün değildir. Aynı şe- kilde Kureyş’in gönderme ihtimalinde de benzer bir durum söz konusudur. Normal şartlar altında Kureyş’in böyle bir teşebbüse girişme ihtimali düşüktür. Ancak onların bundan çok daha tuhaf denilebilecek girişimlerini düşündüğü- müzde, hâdisenin imkânı bir o kadar artacaktır. Nitekim Ebû Tâlib’e yeğenini değiştirme teklifini götüren bir topluluğun, akıl-mantık sınırlarını zorlamada pek sıkıntı çekmediklerini söyleyebiliriz. Akraba değiştirmeyi teklif eden in- sanların, içlerinden birini Hz. Peygamber’i öldürmeye göndermiş olmalarında da yadırganacak bir şey olmasa gerekir.149

Her üç rivâyette de Hz. Ömer’in Kur’ân sayesinde Müslüman olduğu vurgulanmaktadır ki,bu üç rivâyetten birincisinde okuma, ikincisinde ve üçüncüsünde dinleme neticesinde Müslüman olduğu işlenmektedir. Dolayısıy- la her üç rivâyette de Kur’ân vurgusu eşit düzeydedir. Bununla beraber üç ri- vâyette de tartışmalı hususlar olduğu (kız kardeşinin abdestsiz Kur’ân okut-

148 Konuyla ilgili bkz., Palabıyık, M. Hanefi, ‚Hz. Ömer’in Müslüman Oluşu‛, EKEV Akademi Dergisi –

Sosyal Bilimler, (2008), XII/37, 137-148, 145.

maması, Allah ile Ömer’in karşılıklı konuşması, okuma yazma bilmemesi vs.) açıktır. Bu rivâyetler arasında tercihimizin Hz. Ömer’in suikasta giderken yol- dan geri dönmesi, kız kardeşine uğraması ve Müslüman olmasını konu alan rivâyet olduğunu belirtmeliyiz.150

Bu rivâyetlerde işlenen ‚sinirli‛, ‚fevri‛, ‚heyecanlı‛, ‚sert‛ Ömer profili neredeyse onunla ilgili bütün metinlerde karşımıza çıkmaktadır. Kronolojik açıdan siyerde Hz. Ömer haberlerinin ilki kabul edebileceğimiz bu anlatının devamında gelen bütün hâdiselerde Ömer’in bu karakteristik özellikleri bir şe- kilde vurgulanmıştır.

1.2. Hicreti

Hz. Ömer’in hicretiyle ilgili farklı haberler gelmekle birlikte ilk dönem si- yer kaynaklarında iki rivâyet dikkat çekmektedir. Bunlardan birincisi kendisi- ne atfedilen şu metindir:

‚Medine’ye hicrete çıkmak istediğimizde ben, Ayyâş b. Ebî Rebîa ve Hişâm b. el-Âs b. Vâil sözleştik. Dedik ki, ‚Kim orada olmasa arkadaşları de- vam edecek. Ben ve Ayyâş b. Ebî Rebîa orada buluştuk. Hişâm gelemedi. Di- ninden döndürülmeye çalışıldı ve dinden çıktı.‛151

İbn Sa’d’da yer alan başka bir rivâyette ise Hz. Ömer’in yirmi kişilik bir grupla birlikte hicret ettiği aktarılmaktadır. Ancak rivâyetin içeriğine baktığı- mızda metnin sorunlu olduğu görülmektedir:

Berâ b. Âzib, ‚Bize muhacirlerden ilk gelen Musab b. Umeyr idi< Sonra İbn Ümmi Mektûm geldi< Sonra Ömer b. el-Hattâb yirmi kişilik binekli bir grupla geldi.‛ Ona, ‚Resulullah ne yaptı?‛ dedik. O, ‚O, peşimde‛ dedi. Sonra Resulullah ve beraberinde Ebû Bekr geldi.‛152

Bu iki rivâyet dışındaki konuyla ilgili üçüncü rivâyet olan Hz. Ömer’in açıktan Kureyşlileri tehdit ederek hicret ettiği haberi ise153 ilk kaynaklarda bu-

lunmadığı gibi, yine sıhhat açısından da tartışmalıdır.154 İleride mevcut Hz.

Ömer algısı konusunda hicretine tekrar temas etmekle beraber mevcut rivâyet- ler arasında birinci rivâyetin daha makul olduğunu söyleyebiliriz.