• Sonuç bulunamadı

İşletmelerin analizinde kullanılan yöntemler

4. MATERYAL VE YÖNTEM

4.2. Yöntem

4.2.2. İşletmelerin analizinde kullanılan yöntemler

İşletme büyüklüklerine göre sınıflandırma ölçütlerinden biri de üretim değeridir. Olumsuz hava koşulları dolayısıyla meydana gelen üretim dalgalanmaları istisna olarak kabul edilirse, üretim miktarı tarımsal işletmelerin sınıflandırılmasında iyi bir büyüklük ölçütüdür. Çünkü üretim hacmi, kullanılan üretim kaynakları (sermaye, işgücü, arazi) ile doğrudan ilgilidir (Açıl ve Demirci, 1984).

Bu çalışmada da işletme büyüklüklerinin sınıflandırılmasında, sertifikalı meyve fidanı üretim sayıları dikkate alınmıştır. Buna göre işletmeler fidan üretim sayılarına göre; I. grupta yer alan işletmeler 1-40.000 adet, II. grupta yer alan işletmeler 40.001-150.000 adet, III. grupta yer alan işletmeler ise 150.001 ve üzeri üretim adedi olmak üzere üç gruba ayrılarak incelenmiştir.

Görüşülen işletmelerin gruplara göre dağılımı ise; I. grupta 38, II. grupta 7, III.

grupta 5 işletme şeklindedir.

Ana kitleyi oluşturan her meyve fidanı işletmesine bir anket formu uygulanmıştır. İşletmeler ile kişisel görüşme ile doldurulan anket formlarından elde edilen veriler yardımıyla, işletmelerin hukuki yapıları, kuruluş tarihleri, fidancılık dışında faaliyet alanları ortaya konulmuştur.

Anket formunda, işletme sahiplerinin eğitim durumlarını, işgücünü değerlendirme şekillerini, işletme arazisi kullanım durumlarını, meyve fidanı üretim alanlarını, yetiştirilen meyve fidanı çeşitlerini, kullandıkları anaç, kalem, damızlık materyallerini, üretim-hasat ile ilgili karşılaştıkları sorunları, meyve fidanı üretim faaliyeti ile ilgili ayrıntılı bilgi almayı amaçlayan sorulara yer verilmiştir. Ayrıca, işletmelerin pazarlama yapısını irdelemeye yönelik sorular da yöneltilmiştir. Çalışmadaki anket formunda yer alan sorularda açık uçlu, kapalı uçlu, iki seçenekli, çok seçenekli ile beşli likert ölçekli sorular bulunmaktadır.

Tam sayım yöntemiyle işletmelerde doldurulan anketler ayrı ayrı gözden geçirilerek, gerekli hesaplamalar yapılmıştır. Daha sonra veritabanına

30

aktarılan birincil veriler, elektronik ortamda çeşitli istatistik yazılımları kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin analizinde uygun nitel veriler için ki-kare analizi, nicel veriler için varyans analizi yapılmıştır.

Fidan üretimi yapan işletmelerin genel yapısal özelliklerinin değerlendirilmesinde; işletmelerin arazi varlığı ve kullanım durumu, işletmecilerin yaşı, eğitim durumu, işgücü kullanımı gibi göstergeler incelenmiştir.

Sermaye, toprağı bir çiftlik, bir işletme haline getiren ve çiftliği işleten tüm donatımlardır. İşletmelerde sermaye fonksiyonlarına göre yapılan sınıflandırmada işletme bilançolarının aktifini; çiftlik ve işletme sermayesi, pasifini ise; yabancı ve öz sermaye oluşturmaktadır (Açıl, 1980).

İşletmenin toprak sermayesi hesaplanırken, işletmelerin aynı bazda karşılaştırmaların yapılabilmesi için işletme kira ve borçtan arınmış olarak kabul edilerek kira ve ortakçılıkla tutulan arazinin değeri aktifte gösterildiği gibi pasifte de gösterilmiştir. Toprak sermayesinin tespitinde ise bölgede geçerli olan arazi alım-satım bedelleri esas alınmıştır.

Bina sermayesini değerlendirmede, işletmelerden elde edilen bilgilerden hareket edilmiştir.

Alet-makine sermayesi, yeni olanlarda satın alma bedelleri, eski olanlarda ise yarayışlılık durumlarına göre alım-satım değeri üzerinden kıymetlendirilmiştir.

Malzeme ve mühimmat sermayesi, dışarıdan satın alanlar için satın alma bedeline göre, işletmelerde üretilenler içinse çiftlik avlusu fiyatına göre kıymetlendirilmiştir.

İşletmenin para mevcudu, alacakları ve borçları saptanırken işletmecinin beyanı esas alınmıştır.

31

Fidan üretimi yapan işletmeler, farklı üretim kollarında da faaliyet göstermektedirler. Bu nedenden dolayı araştırma kapsamında yer alan işletmelerin masraf kalemlerinin hesaplanmasında kısmi bütçe analizi yöntemi kullanılmıştır.

Fidan yetiştiriciliği yapan işletmelerde masraflar; değişken ve sabit masraflar olarak iki ana kategoride incelenmiştir.

Meyve fidanı üretiminin ekonomik sonuçlarının değerlendirilmesinde ise bu üretim faaliyetine ait masraflar; değişken ve sabit üretim masrafları olarak incelenerek çizelgede belirtilmiştir (Çizelge 4.1).

Çizelge 4.1. Fidan üreten işletmelerin değişken ve sabit masraf unsurları

Değişken Masraflar Sabit Masraflar

Üretim materyali Tesis masrafları faizi (%5)

Gübreleme Sabit sermayenin amortismanı (makine,

bina, fidan tesis, arazi ıslahı)

Zirai mücadele Bina tamir bakım masrafları (envanter

değerinin %2.5'i)

Sulama Belge ve aidatlar (fidan üretici belgesi,

FÜAB yıllık aidatı, muayene ücreti)

Geçici işgücü ücreti Vergi (makine, emlak, arazi)

Makine kirası Daimi-Aile işgücü ücretleri

Alet ve makinelerin tamir ve bakımı (alet ve makine

envanter değerinin %5'i) Kira ve ortakçılık payı

Nakliye ve pazarlama Borç faizi (kredi faizleri %5)

Fidan sertifikasyon, etiket ve kontrol ücreti Çıplak arazi değeri kıymeti (%5) Döner sermaye faizi (DM’nin %5’i) Genel idare giderleri (DM’nin %3'ü)

Ekonomik karakterleri bakımından masraf unsurları ikiye ayrılmaktadır.

Bunlardan ilki, üretimin kapasitesine bağlı olmayan sabit masraflar (kira, sigorta, amortisman, mühendis, ustabaşı, ressam ve diğer daimi memurların maaşları, faiz vb.) ikincisi ise, üretim hacmine göre azalıp, çoğalan, yani değişken masraflardır (Açıl, 1977).

Masraflar, niteliklerinden dolayı tek bir üretim faaliyetine ya da bir üretim grubuna dâhil olabileceğinden, kısmi bütçe analizi yapılabilmesi için işletmenin tüm masraflarıyla, hesaplanacak olan ürünün masraflarının ayırt edilmesi gereklidir.

32

Sabit masrafların birçoğunda bu ayırt edilebilme özelliği bulunmamaktadır.

Dolayısıyla işletmede fidancılık faaliyetinin öz sermayenin faiz karşılığının, amortisman, bina tamir bakım gibi kalemlerin hesabında, işletmelerin fidancılık faaliyetinden elde edilen GSÜD’nin payı dikkate alınmış ve müşterek sabit masraf unsurları bu pay ile çarpılarak hesaplamalar yapılmıştır.

İncelenen işletmelerde eğer sadece fidan (mono kültür) yetiştiriliyorsa, bu durumda bina sermayesine ait sabit masraf unsurlarının tamamı bu üretim faaliyetine yüklenebilmektedir. Ancak işletmelerde fidan üretimi dışında diğer ürünlerin de yetiştirildiği durumlarda (polikültür), her bir ürünün bina sermayesi için hesaplanacak bu sabit masraflardan ne kadar pay alacağı sorunuyla karşılaşılmaktadır. Maliyet muhasebesi tutulmayan işletmelerde bunun belirlenebilmesi için bina sermayesine ait tamir-bakım, faiz, sigorta, emlak vergisi ve amortisman masrafları bu sermaye unsurundan yararlanan ürünlere, yararlanma oranında dağıtılabilmektedir. Yararlanma oranı sağlıklı bir biçimde belirlenemiyorsa, bu masraflar pratik olarak ürünlerin GSÜD’ye veya ekim alanı genişliklerine göre dağıtılabilir (Kıral vd., 1999).

Yetiştirilen meyve fidanı üretimi maliyet formlarının doldurulmasında işletmelerde üretim faaliyetleri için harcanan işgücü ve çeki gücü istekleri, girdi kullanım düzeyleri, üretim miktarları, ürün ve girdi fiyatları ile ilgili veriler esas alınmıştır. Maliyet çizelgelerinde işgücü kullanımı saat olarak verilmiştir.

Üretim maliyetlerinde yer alan işçilik masrafları, yörede geçerli olan işgücü ücretleri esas alınmıştır. İşletmelerde girdi kullanımının analizinde fiilen kullanılan kimyasal gübre, ilaç, tohum için ödenen bedeller esas alınmıştır.

Çeki gücü masraflarının hesaplanmasında yerel birim makine kirası fiyatları esas alınmış ve makine sürücüsünün ücreti, uygulamadaki genel eğilimler nedeniyle makine ücretlerine dâhil edilmiştir.

Araştırmada üretim faaliyetlerinde kullanıldığı tespit edilen aile işgücü ücret karşılıkları, yörelerde geçerli ortalama işgücü ücret düzeyleri esas alınmıştır.

33

Genel idare giderleri, değişen masraflar toplamının %3’ü alınarak hesaplanmıştır.

Döner sermaye faizi hesaplamasında, T.C. Ziraat Bankasının ilgili dönemdeki tarımsal kredi faiz oranının (2012 yılı itibariyle %10) 1/2’si dikkate alınmıştır.

Zirai faaliyetlerde döner sermaye harcamaları faiz hesaplaması için genellikle

%5-7, sabit kıymetler ve diğer demirbaşlar için ise %5 faiz uygulanmaktadır.

Doğru-hat amortisman metodu kullanıldığı zaman, sabit kuvvetin ömrü boyunca ortalama yatırım miktarı, o sabit kıymet maliyetinin yarısına eşit olmakta ve bu nedenden dolayı amortismana tabi demirbaşların faizi hesaplanırken yarı değerleri esas alınmaktadır (Açıl, 1977).

Sabit sermaye unsurları, işletmenin aktifleri içinde çok büyük bir paya sahip olduğundan, bunların faiz masraflarının hesaplanması büyük önem taşımaktadır. Amortisman hesabında doğrusal bir yöntem uygulandığı zaman sabit sermaye unsurlarının ekonomik ömürleri boyunca ortalama yatırım tutarı, söz konusu sermaye unsurlarının maliyetin yarısına eşit olmaktadır. Bu nedenle amortismana tabi sabit sermaye unsurlarının yarı değeri üzerinde faiz hesabı yapılmaktadır (Kıral vd, 1999).

İşletmelerde fidancılık üretim faaliyetinin başarı düzeylerinin değerlendirilmesi için, birim alana faaliyetlerin kârlılık düzeyleri ortaya konulmuştur. Sertifikalı meyve fidanı üretim faaliyetinde maliyet, bir dekara ortalama üretim girdileri kullanım düzeyleri gösterebilecek şekilde düzenlenerek, birim alana brüt ve net kâr düzeyleri ortaya konulmuştur.

Üreticilerin fiilen yaptıkları masraflara, sabit giderler (tamir ve bakım, faiz, genel idare gideri, kira veya kira karşılık gibi), öz sermaye faiz karşılığı eklenerek, toplam üretim masrafları ve birim ürün maliyetleri hesaplanmıştır (Kıral vd., 1999).

Meyve fidanının birim alana brüt, mutlak ve nisbi kârların hesaplanmasında;

Brüt Kâr = Gayrisafi üretim değeri - Değişken masraflar

34

Mutlak (Net) Kâr = Gayrisafi üretim değeri - Üretim masrafları Nisbi (Oransal) Kâr = Gayrisafi üretim değeri / Üretim masrafları

formülleri kullanılmıştır (Erkuş, 1979; Açıl ve Demirci, 1984; Rehber, 1993;

Erkuş vd., 1995; Kıral vd., 1999).

Amortisman hesaplamasında Maliye Bakanlığınca belirlenen amortisman oranları kullanılmıştır. Buna göre; binalar ve belirli bir kısmı işyeri olarak kullanılan meskenler için (beton, kargir, demir, çelik yapılar) %2’si, traktörler ve ekipmanları için %20’si, ilaçlama makineleri için %12.5’i, sulama tesisi için

%6.66’sı, otomobil, otobüs, minibüs, kamyon gibi araçlar için %20’si, forkliftler ve diğer kendinden hareketli yük arabaları için %25’i alınarak gerekli hesaplamalar yapılmıştır (Maliye Bakanlığı, 2013).

Tarımsal yapıların tamir masrafının hesaplanmasında; inşa kıymetinin %1.5-2’si, bakım masrafının hesaplanmasında %1-2’si alınarak gerekli hesaplamalar yapılmıştır (Açıl, 1980; Erkuş vd., 1995; Rehber, 2012).

35 5. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA

5.1. İşletmelerin Genel Yapısı

5.1.1. İncelenen işletmelerin hukuki statüsü

İşletme; ekonomik değer taşıyan mal ya da hizmetin üretildiği veya pazarlandığı ya da her iki eylemin birlikte yapıldığı birimler, kuruluşlardır.

Hukuki yapılarına göre işletmeler üç ana grupta incelenmektedir. Bunlar;

şahıs işletmeleri, sermaye işletmeleri ve kooperatiflerdir (Sabuncuoğlu ve Tokol, 2001).

Görüşülen 50 fidan işletmesinin hukuki statülerine göre yapısı incelendiğinde;

%14.00’ü sermaye şirketi, %18.00’i şahıs şirketi, %4.00’ü kamu işletmesi,

%64.00’ü ise kooperatif işletme ortaklarından meydana gelmektedir (Çizelge 5.1).

Çizelge 5.1. İncelenen işletmelerin hukuki yapıları

İşletme türleri I. grup II. grup III. grup Toplam

N % N % N % N %

Şahıs şirketi 5 13.16 4 57.14 0 0.00 9 18.00

Kamu işletmesi 1 2.63 1 14.29 0 0.00 2 4.00

Sermaye şirketi 1 2.63 1 14.29 5 100.00 7 14.00

Kooperatif işletme

ortağı 31 81.58 1 14.29 0 0.00 32 64.00

Toplam 38 100.00 7 100.00 5 100.00 50 100.00

Fidan üreten işletme grupları hukuki statülerine göre değerlendirildiğinde; I.

grupta 31 kooperatif ortağı, 5 şahıs işletmesi, 1 kamu işletmesi ve 1 sermaye şirketi, II. grupta 1 sermaye şirketi, 1 kamu işletmesi, 4 şahıs şirketi ve 1 kooperatif ortağı, III. grupta ise 5 sermaye şirketi yer almaktadır.

5.1.2. İncelenen işletmelerin faaliyet gösterdikleri alanlar

Fidan üretimi yapan işletmeler, fidancılığın yanında farklı ticari alanlarda da faaliyet göstermektedirler. İşletmelerin faaliyet gösterdikleri alanlar Çizelge 5.2’de verilmiştir. Görüşülen işletmelerin faaliyet alanları değerlendirildiğinde;

36

işletmelerin gelirlerinin %33.08’i fidancılık, %3.98’i zirai ilaç ve gübre satışı,

%1.30’u soğuk hava depoculuğu, %44.20’si tarım ürünleri satışı, %2.40’ı tarım ürünleri ticareti, %14.10’u esnaf ve %0.60’ı ise tarım danışmanlığı şeklindedir.

İşletme gruplarına göre; I. grup işletmelerde tarım ürünleri satışı, II. ve III.

grup işletmelerde ise fidancılık faaliyeti ağırlıktadır.

Çizelge 5.2. İşletmelerin faaliyet gösterdikleri alanlar ve toplam gelir içindeki dağılımları

İşletmelerin faaliyet alanları I. grup II. grup III. grup İO Oran (%)

Fidancılık 29.55 51.43 34.20 33.08

Zirai ilaç ve gübre satışı 1.58 7.14 17.80 3.98

Soğuk hava deposu 0.79 0.00 7.00 1.30

Tarım ürünleri satışı 50.39 30.00 17.00 44.20

Tarım ürünleri ticareti 1.05 0.00 16.00 2.40

Esnaf 15.39 11.43 8.00 14.10

Tarım danışmanı 0.79 0.00 0.00 0.60

Toplam gelir 100.00 100.00 100.00 100.00

İşletmelerin faaliyet alanlarından; soğuk hava deposu işletmeciliği (p=0.03), tarım ürünleri satışı (p=0.02) ve tarım ürünleri ticareti (p=0.001) ile işletme grupları p<0.05 değerine göre istatistikî olarak ilişki bulunmaktadır. Fidancılık (p=0.057), zirai ilaç ve gübre satışı (p=0.08), esnaf (p=0.752) ve tarım danışmanlığı (p=0.859) ile işletme grupları arasında istatistikî bir ilişki yoktur (p<0.05).

5.1.3. İşletmecilerin eğitim durumu

İşletme yöneticilerinin kişisel nitelikleri, sosyal özellikleri işletmelerin yönetim biçimi, organizasyonu, teknolojik yeniliklerin benimsenmesi ve uygulanması gibi bütün işletme faktörleri üzerinde etkilidir (Hazneci, 2007).

İncelenen tarım işletmelerinin faaliyet alanları, yapılan işin niteliği nedeniyle, işletmecilerin eğitim düzeylerinin bilinmesi gelirler, üretim için geliştirilecek stratejiler açısından önemlidir.

37

İncelenen sertifikalı meyve fidanı üretimi yapan işletmecilerin eğitim durumları, Çizelge 5.3’te verilmiştir. Buna göre işletmecilerin %50.00’si ilkokul, %18.00’i ortaokul, %10.00’u lise, %4.00’ü yüksekokul, %10.00’u lisans, %6.00’sı yüksek lisans, %2.00’si doktora mezunudur.

Ergun vd. (2000) çalışmalarında, fidan işletmecilerinin ilkokul düzeyinin üstünde bir eğitime sahip olduğunu saptamışlardır.

Saydam (2010) ise İzmir örneğinde görüştükleri üreticilerin eğitim düzeylerinin genellikle ilköğretim (5 yıl) seviyesinde olduğunu, kooperatif ortağı üreticilerde önlisans ve lisans eğitimi almış olanların da bulunduğunu tespit etmiş ve işletmecilerin eğitime açık olduklarını belirlemiştir.

Daha önceden yapılan bu araştırma bulguları ile çalışma sonuçları karşılaştırıldığında, benzer sonuçlar tespit edilmiştir.

Çizelge 5.3. İşletmecilerin eğitim durumu

Eğitim durumu I. grup II. grup III. grup Toplam

N % N % N % N %

İlkokul 23 60.53 2 28.57 0 0.00 25 50.00

Ortaokul 9 23.68 0 0.00 0 0.00 9 18.00

Lise 3 7.89 1 14.29 1 20.00 5 10.00

Yüksekokul 0 0.00 2 28.57 0 0.00 2 4.00

Lisans 2 5.26 0 0.00 3 60.00 5 10.00

Yüksek lisans 1 2.63 2 28.57 0 0.00 3 6.00

Doktora 0 0.00 0 0.00 1 20.00 1 2.00

Toplam 38 100.00 7 100.00 5 100.00 50 100.00

İşletmecilerin eğitim durumları gruplara göre değerlendirildiğinde; I. grupta ilkokul mezunu, II. grupta ilkokul, yüksekokul ve yüksek lisans mezunu, III.

grupta ise lisans mezunları ağırlıktadır.

5.1.4. İşletmecilerin yaşları ve ticari deneyim süreleri

İncelenen işletmelerde görüşülen bireylerin yaş ortalamaları ve yaş grupları Çizelge 5.4’te verilmiştir. İşletmelerdeki bireylerin yaş ortalaması 45.32’dir.

Ergun vd. (2000) çalışmalarında, fidan işletmecilerinin ortalama 45.4 yaşında olduklarını hesaplamışlardır.

38

Saydam (2010) çalışmasında, kooperatif ortağı olan fidan üreticilerinin yaşlarının 20–69 aralığında değiştiğini ve işletmecilerin %41.38’inin 40–49 yaş aralığında olduğunu, kooperatif ortağı olmayan fidan üreticilerinin yaş dağılımı ise 20–59 arasında değiştiğini, işletmecilerin %62.50’sinin 30–39 yaş aralığında olduklarını saptamıştır. Kooperatif ortağı üreticilerin ortalama yaş 45.43 yıl iken, ortak olmayan üreticilerin yaş ortalaması 38.60 yıl olarak tespit etmiştir.

Mersin, Hatay, Adana, Antakya illerinde yapılan araştırmada üreticilerin yaş ortalaması 42 yıl olarak saptanmıştır (Demirtaş, 2005).

Konu ile ilgili yapılan araştırmaların bulguları ile çalışma sonuçları karşılaştırıldığında, benzer sonuçlar elde edilmiştir.

Çizelge 5.4. İşletme gruplarına göre işletmecilerin yaşları

İşletme grupları üretimine başlama yılları Çizelge 5.5’de verilmiştir. Kuruluş yıllarına göre işletmeler incelendiğinde; en deneyimli işletmeler II. grupta yer almaktadır.

Meyve fidanı üretiminde, daha yeni kuruluş tarihi olan işletmeler ise I. ve III.

grupta bulunmaktadır.

Ergun vd. (2000) çalışmalarında, fidan işletmecilerinin aile genişliğinin 6.3 kişi ve 14-15 yıllık deneyimle fidan üretimi gerçekleştirilmekte olduklarını hesaplamışlardır.

Ergun vd. (2000)’nin yaptıkları araştırmalarının bulguları ile bu çalışma sonuçları benzer sonuçlar göstermektedir.

39

Saydam (2010) İzmir İlindeki çalışmasında, kooperatif ortağı olan fidan üreticilerinin deneyim süreleri ise, bu çalışmadaki işletmelerden daha fazladır.

Çizelge 5.5. İşletme gruplarına göre işletmecilerin deneyim süreleri

Yıllar I. grup II. grup III. grup Toplam

Fidan işletmesi sahiplerinin asıl meslekleri değerlendirildiğinde; %58.00’i çiftçi, %14.00’ü ziraat mühendisi, %2.00’si akademisyen, %22.00’si esnaf,

%4.00’ü ise ziraat teknikeridir (Çizelge 5.6).

Çizelge 5.6. İşletmecilerin asıl mesleği

Meslekler I. grup II. grup III. grup Toplam

40

İşletmecilerin asıl mesleği gruplara göre değerlendirildiğinde; I. grupta çiftçi, II. grupta ziraat mühendisi, esnaf ve ziraat teknikeri, III. grupta ise ziraat mühendisi ağırlıktadır.

Saydam (2010) çalışmasında ise kooperatife ortak üreticilerin %27.59’u fidan üretimi dışında herhangi bir gelir getiren işlerinin olmadığını, %72.41’inin ise fidancılığın yanında diğer işkollarında da faaliyette bulunduklarını saptamıştır.

5.1.6. İşletmelerin arazi mülkiyeti ve kullanım şekilleri

Arazi, tarımsal faaliyette vazgeçilmeyen bir üretim aracıdır. Çünkü tarımda arazi üretimin hem kuruluş yerini hem de üretimin bizzat yapıldığı yeri teşkil etmektedir (Açıl, 1980).

İncelenen işletmelerde arazi varlığı, mülk ile kira arazilerinden oluşmaktadır.

Fidan işletmelerinde ortakçılığa rastlanılmamıştır. İşletme gruplarına göre arazi varlığı değerlendirildiğinde; I. grubun %84.92’si, II. grubun %97.61’i ve III. grubun ise %96.93’ü mülk araziden oluşmaktadır. İşletmeler ortalamasına göre mülk arazi varlığı 515.97 da, kira arazi varlığı 19.81 da ve toplam arazi varlığı ise 535.78 da’dır (Çizelge 5.7).

Ergun vd. (2002) çalışmalarında, kamu kuruluşu işletmelerde toplam işletme arazisinin %92.7’si öz mülk, %7.3’ü kiralık arazilerden oluştuğunu ve bu işletmelerde ortakçılık veya sözleşmeli üretim yapılmamakta olduğunu tespit etmişlerdir. Özel sektör fidan işletmelerinde ise kiralık araziler %30.3 gibi oldukça yüksek düzeyde olduğunu saptamışlardır.

Saydam (2010) çalışmasında, kooperatif ortağı üreticilerin %17.24’ünün, ortak olmayan üreticilerin ise %33.33’ünün arazi mülkiyetlerinin kendilerine ait olduğunu; kooperatif ortağı üreticilerin %17.24’ü kiralık arazi kullanırken,

%65.52’si hem kendi arazilerinde, hem de kiraladıkları arazilerde üretim yapmaktadırlar. Kooperatife ortak olmayan üreticilerin ise, %46.67’si kiralık arazi kullanırken, %20.00’si hem kendi hem de kiralık arazileri kullanmakta olduklarını saptamıştır.

41

Gerek Saydam (2010) ve gerekse Ergun vd. (2000)’nin yaptıkları araştırmalarının bulguları ile bu çalışma sonuçları farklılıklar göstermektedir.

Nitekim bu çalışmada, mülk arazi oranı daha yüksek, kiracılık payı daha düşük bulunmuştur.

Çizelge 5.7. İşletmelerin arazi mülkiyet durumları

İşletme grupları Mülk arazi Kira arazi Toplam arazi

Miktar

İşletmelerin arazi mülkiyet durumları ile işletme grupları arasında p<0.05 değerlerine göre istatistikî olarak ilişki vardır (p=0.039).

İşletmeler, arazi kullanım şekillerine göre incelendiğinde; anaç ve damızlık parseli 16.47 da, fidan parseli 42.47 da, meyve arazisi 393.45 da, tarla arazisi 16.28 da diğer araziler ise 67.12 da’dır. İşletmelerin toplam arazi varlığı 535.78 da’dır (Çizelge 5.8).

Yıldırım ve Koyuncu (2005) çalışmalarında 2 kamu, 24 özel fidan işletmesi ile görüşmüşler, kamu sektöründe toplam 100 da alanda, özel sektör işletmelerinde ise 0.5-190 da arasında fidan alanının bulunduğunu saptamışlardır. Bu fidanlıklarda kullanılan arazinin kiralandığı ve üretimin çoğunlukla aile işletmeciliği şeklinde yapıldığı belirlemişlerdir.

Koyuncu vd. (2000), Isparta fidancılığı üzerine yaptıkları diğer bir araştırmada ise, kamu ve özel sektöre ait fidanlıklarda türler bazında fidan üretim değerlerini belirlemişler ve kamu fidan üretiminin 226.494 adet, özel sektör fidan üretiminin ise 267.425 adet olduğunu saptamışlardır.

Ergun vd. (2000) ise inceledikleri kamu kuruluşu işletmelerinde ortalama işletme arazisinin 1001.5 dekar olduğunu, bunun %17.6’sını (176 da) meyve fidanı üretimine tahsis edildiğini, özel sektör fidan işletmelerinde ise ortalama

42

işletme arazisinin 40.9 dekar olduğunu, bunun %33’ünü (13.5 da) fidan üretimine ayrıldığını saptamışlardır.

Saydam (2010)’da İzmir yöresinde gerçekleştirdiği çalışmasında, genellikle işletme arazilerinin 25 da’ın altında olduğunu saptamıştır.

Daha önceden yapılan araştırmaların bulguları ile bu çalışma sonuçları karşılaştırıldığında, işletmelerin fidan üretim alanı genişliklerinde artış gözlemlenmiştir. Bunun yanında, bölgede klon anacı kullanma potansiyelinin arttığı ve özel sektörün fidan üretimindeki payının oldukça önem kazandığı söylenebilir.

Çizelge 5.8. İşletmelerin arazi kullanım şekilleri

İşletme

İşletmelerde anaç-damızlık parseli (p=0.000), fidan parseli (p=0.000), meyve arazisi (p=0.002) ve diğer arazi (p=0.008) ile işletme grupları arasında (p<0.05 ve p<0.01 anlamlılık düzeylerinde) ilişki vardır. İşletmelerde tarla arazisi (p=0.812) ile işletme grupları arasında istatistikî olarak ilişki yoktur.

Yapıcı (1992)’ya göre fidanların sıra arası ve sıra üzeri mesafe, fidanın türüne göre değişiklik arz eder. Şeftali, erik, kayısı gibi fazla yandal yapan meyve türlerinde sıra arası 25-30 cm; elma armut, mahlep, kuş kirazı ve dut gibi tek sürgün üzerine büyüyen türlerde ise 20-25 cm olmalıdır.

Araştırma sahasında görüşülen işletmelerdeki fidanlıklarda ise, genel olarak sıra arası mesafe 80 cm, sıra üzeri mesafe ise 20 cm olarak belirlenmiştir.

43

Sıra üzeri dikimde, damlatıcılar arasındaki mesafe baz alınarak yapılmaktadır. Sıra arası dikim mesafesi ise tarım alet-makinelerinin geçişini ve işleyişi kolaylaştırmak için genellikle 80 cm olarak belirlenmektedir.

5.1.7. İşletmelerde üretilen fidan çeşitleri

Ele alınan işletmelerde üretilen fidanların türlerine göre adet ve oranları Çizelge 5.9’da verilmiştir. İncelenen işletme gruplarında, en çok üretimi yapılan sertifikalı meyve fidanını türü elmadır (%81.03). Bunu sırasıyla; kiraz, şeftali-nektarın ve erik takip etmektedir.

İşletme gruplarına göre fidan üretimi; I. grupta 16.352 adet, II. grupta 95.323 adet ve III. grupta 532.772 adettir. İşletmeler ortalamasında, toplam fidan üretimi ise 79.050 adettir.

Çizelge 5.9. İşletmelerde üretilen fidan çeşitleri

Türler

Ortalama 16.352.11 100.00 95.322.86 100.00 532.772.00 100.00 79.050.00 100.00

İşletmelerde üretilen fidan çeşitlerinden; armut (p=0.001), badem (p=0.001), elma (p=0.000), erik (p=0.000), kayısı (p=0.000), kiraz (p=0.000) ve şeftali (p=0.003) ile işletme grupları arasında (p<0.01 ve p<0.05 anlamlılık düzeylerinde) istatistikî olarak farklılıklar söz konusudur.

Ele alınan işletmelerde üretilen fidan çeşitlerinden; ayva (p=0.018) ile işletme grupları arasında (p<0.05 anlamlılık düzeyinde) istatistikî olarak fark bulunmaktadır.

44

Ceviz (p=0.268) ve diğer fidan çeşitleriyle (p=0.502) işletme grupları arasında istatistikî olarak ilişki yoktur.

Yıldırım ve Koyuncu (2005) çalışmalarında fidancıların meyve türleri arasında elma toplam üretimin %57’lik bölümünü oluşturmakta iken, bunu %16 pay ile kiraz ve %10 pay ile şeftali+nektarın grubu takip etmekte olduğunu saptamışlardır.

Daha önceden yapılan araştırmaların bulguları ile bu çalışma sonuçları karşılaştırıldığında, bölgede meyve türleri arasında elmanın üretim payını artırdığı söylenebilir.

Daha önceden yapılan araştırmaların bulguları ile bu çalışma sonuçları karşılaştırıldığında, bölgede meyve türleri arasında elmanın üretim payını artırdığı söylenebilir.