• Sonuç bulunamadı

Ceza Hukuku Çerçevesinde Açl›k Grevlerine Müdahale Sorunu Açl›k grevlerine iliflkin mevzuat›m›zdaki tek do¤rudan düzenleme

Açl›k Grevleri

III. TÜRK HUKUK DÜZEN‹ ÇERÇEVES‹NDE AÇLIK GREVLER‹NE MÜDAHALE SORUNU

2. Ceza Hukuku Çerçevesinde Açl›k Grevlerine Müdahale Sorunu Açl›k grevlerine iliflkin mevzuat›m›zdaki tek do¤rudan düzenleme

Ce-za ve Güvenlik Tedbirlerinin ‹nfaz› Hakk›ndaki Kanununun (CeGT‹K) 82. maddesidir. Söz konusu maddenin ilk f›rkas›: “Hükümlüler, hangi nedenle olursa olsun, kendilerine verilen yiyecek ve içecekleri sürekli ola-rak reddettikleri takdirde; bu hareketlerin kötü sonuçlar› ile b›ola-rakaca¤›

bedensel ve ruhsal hasarlar konusunda ceza infaz kurumu hekimince bilgilendirilirler. Psiko-sosyal hizmet birimince de bu hareketlerinden vazgeçmeleri yolunda çal›flmalar yap›l›r ve sonuç al›namamas› halinde, beslenmelerine kurum hekimince belirlenen rejime uygun ortamda bafl-lan›r” demektedir. E¤er eylemcide, tüm bu tedbirlere ra¤men hayati teh-like oluflursa veya bilinç kayb› ortaya ç›kar ve bu hal kurum hekimi tara-f›ndan tespit edilirse, açl›k grevcisinin bu yönde iste¤inin olup olmad›¤›-na bak›lmaks›z›n, eylemci derhal kurumda veya olaolmad›¤›-nak bulunmad›¤› hal-de hastaneye kald›r›larak gerekli t›bbi araflt›rmaya, tedaviye ve beslen-meye kiflinin hayat›n› ve sa¤l›¤›n› tehlikeye atmamak flart›yla bafllan›r (CeGT‹K md. 82/f›kra 2). Ayr›ca hükümlü ve tutuklu herhangi bir sa¤l›k sorunu olmas›na ra¤men, tedaviyi reddediyorsa ve bu durum da onlar›n sa¤l›klar› ve yaflamlar› aç›s›ndan ciddi bir tehlike yarat›yorsa veya böyle bir tehlike kendi flah›slar›na yönelmese bile, baflkalar›n›n sa¤l›k veya ya-flamlar› için ciddi bir tehdit içeriyorsa bir önceki f›kra hükmü uygulana-cakt›r (CeGT‹K md. 82/f›kra 3). Bu maddede öngörülen tedbirlerin tümü 82. maddenin 4. f›kras›na göre, kurum hekiminin tavsiye ve yönetimi

al-39 Metin Feyzio¤lu, a.g.e., s.167; Cemal Bali Akal, a.g.e., s.292–295.

t›nda yerine getirilir, me¤erki hekiminin zaman›nda müdahale edeme-mesi veya gecikedeme-mesi halinde hükümlü taraf›ndan sak›nca duyulan bir hal söz konusu olsun. Ayr›ca, 82. maddenin son f›kras›na göre, hükümlü ve tutuklular›n sa¤l›klar›n›n korunmas› amac›n› güden tedaviler ile zorlay›c›

tedbirler insan onuruna ayk›r› olamaz.

Madde metninde dikkat çeken ilk husus, maddenin ilk iki f›kras›n›n aç›k bir biçimde sadece hükümlülere yönelmifl olmas›d›r. Dolay›s›yla, kendilerine verilen yiyecek ve içecekleri sürekli olarak reddeden tutuk-lular›n durumu belirsizli¤ini korumaktad›r. Ancak CeGT‹K’dan önce yü-rürlükte olan ve bu Kanunun 122. maddesiyle ilga edilen ve 1721 say›l›

Kanunun 4. maddesine (Hapishane ve Tevfikhanelerin ‹daresi Hakk›n-da Kanun) 4806 say›l› Kanunun 5. maddesiyle eklenen madde, bütün f›kralarda “tutuklu ve hükümlü” ifadelerini kullanmaktayd›. Eski yasa metniyle flu an yürürlükte olan yasan›n 82. maddesi karfl›laflt›r›ld›¤›nda, yap›lan tek de¤iflikli¤in ilk iki f›krada kullan›lan tutuklu kelimesinin kal-d›r›lmas› oldu¤u dikkate al›n›rsa, yasa koyucunun sürekli beslenmeyi reddeden yani açl›k grevine giden tutuklunun durumunun ne olaca¤›n›

bilerek düzenlemedi¤i ileri sürülebilir. Kald› ki, CeGT‹K md. 82.’nin bafll›¤›n›n “Hükümlünün Kendisine Verilen Yiyecek ve ‹çecekleri Reddet-mesi” fleklinde düzenlenmesi, bu görüflü destekler niteliktedir. Gerçek-ten, yasa koyucunun tutuklular› da madde kapsam›na dâhil etme irade-si olsayd›, en az›ndan maddenin bafll›¤›nda sadece hükümlüleri anmaz-d›. 82. maddenin 3. f›kras›nda tutuklulardan bahsedilmesi ise, tutuklula-r›n yürüttü¤ü açl›k grevlerine müdahaleye gerekçe oluflturmaz. Zira maddenin 3. f›kras›nda anlat›lmak istenen, tutuklunun veya hükümlü-nün açl›k grevine gitmesi sonucu kurum taraf›ndan müdahale edilmesi de¤il, bu kiflilerin veya baflkalar›n›n sa¤l›klar›n›n ciddi tehdit alt›nda ol-mas› durumunda, bu kimselerin tedaviyi reddetme haklar›n›n bulunma-yaca¤›d›r. Dolay›s›yla, tüm bu gerekçeler, tutuklular›n açl›k grevine git-mesi durumunda müdahalenin CeGT‹K çerçevesinde mümkün

olmad›-¤›n› göstermektedir. Anayasan›n 17. maddesinin 2. f›kras›, kiflinin vücut bütünlü¤üne dokunmak için, müdahalenin mutlaka yasada öngörülme-sini arad›¤›na göre, tutuklular›n açl›k grevlerini sonland›rmak için yap›-lacak olan t›bbi tedavi ile zorla besleme yasal temelden yoksun oldu¤u için anayasaya ayk›r› olacakt›r.

Madde metni kapsam›nda yap›lacak di¤er bir tespit, açl›k grevleri sü-recinde al›nacak önlemlerin hekimin nezaretinde gerçeklefltirilmesinin, hasta-hekim aras› iliflkinin kurulmas›n› sa¤layaca¤›d›r40. Ayr›ca, açl›k grev-cilerine müdahalenin yasal zemine kavuflturulmas› olumlu bir geliflme-dir41. Gerçekten, söz konusu yasal düzenlemenden önce, açl›k grevcileri-ne yap›lan müdahalelerin hukuka uygunluk grevcileri-nedeni hakk›nda ö¤retide tart›flmalar yaflanmaktayd›. Hâkim görüfl, müdahalenin zaruret hali kapsa-m›nda de¤erlendirilemeyece¤i, zira hekimin tehlikeyi kendisi

yaratmad›-¤›, tehlikenin bilakis eylemci taraf›ndan yarat›ld›¤› ve failin tehlikeye ne-den olmam›fl üçüncü kifliye de¤il de, tehlikeye yaratan kifliye müdahale etti¤i ifade edilmekteydi42. Böylece, meselenin çözümü için meflru müda-faa hükümlerinin uygulanmas› savunulmaktayd›. Meflru müdamüda-faadan bah-sedebilmek için somut olayda bulunmas› zorunlu olan haks›z sald›r› flart›-n›n, eylemci taraf›ndan gerçeklefltirildi¤i, zira hiç kimsenin yaflam› ile maddi ve manevi varl›¤›n› tehlikeye atma hakk›n›n olmad›¤› ifade edil-mekteydi43. Konunun yasal düzenlemeye kavuflmas› ile hukuka uygunluk nedeni üzerinde yap›lan tart›flmalar da sona ermifl ve hak ve özgürlükle-rin yasaya dayanarak s›n›rland›r›lmas›yla Anayasa md. 13’e uygun davra-n›lm›flt›r. Ancak, mahkûm ve tutuklular›n sa¤l›klar›n›n ciddi bir tehdit al-t›nda olmas› halinde, tedaviyi reddetme haklar›n›n niçin bulunmad›¤›n›

anlamak zordur. Açl›k grevi, bireyin kendi karar›yla bafllatt›¤› bir eylem-dir. Bu faaliyetin, devlet taraf›ndan engellenmeye çal›fl›lmas›n› yukar›da ifade edilen gerekçeler çerçevesinde bir noktaya kadar anlamak müm-kündür. Ancak, kiflinin iradesinden tamamen ba¤›ms›z flekilde ortaya ç›-kan ve baflka kimselerin sa¤l›klar›n› tehlikeye atmayan bir rahats›zl›¤›n, hükümlü ve tutuklular›n r›zalar›na ayk›r› bir biçimde zorla tedavi edilmesi hukuka ayk›r›d›r. Kiflinin yaflam›n›n uzat›lmas›n› amaçlayan t›bbi tedavi-nin, yine kiflinin kendi iradesiyle engellenmesi anlam›na gelen pasif öta-nazi44 günümüzde halen pekçok ülkede kabul edilen ve hukuka uygun olan bir yöntemdir. Herkesin, kendi kaderini belirleme hakk›n›n bulun-du¤u unutulmamal›d›r. Ö¤retide ayr›ca, açl›k grevlerinde kiflinin

iradesi-40 Bar›fl Erman, a.g.e., s.197.

41 ‹bid.

42 Metin Feyzio¤lu, a.g.e., s.167; Özlem (Yenerer) Çakmut, a.g.e., s.189.

43 Metin Feyzio¤lu, a.g.e., s.167–168; Özlem (Yenerer) Çakmut, a.g.e., s.190.

44 Zafer Gören, a.g.e., s.389.

nin her fleyin üzerinde tutulmas› ve e¤er iradeyi etkileyen bir husus bu-lunmuyorsa, kiflinin iradesine uygun davran›lmas› gerekti¤i savunulmufl ve bu ba¤lamda, CeGT‹K md. 82’nin kiflinin bilinci bozulmas› durumunda önceki iradeye itibar etmemesinin yerinde olmad›¤› belirtilmifltir45.

Görüldü¤ü üzere, CeGT‹K md. 82, hükümlülerin sürekli olarak ken-dilerine sunulan yiyecek ve içecekleri reddetmeleri durumunda, eyle-min sonuçlar› hakk›nda detayl› ayd›nlatma ve vazgeçirme çal›flmalar›

sonuç vermezse, hükümlülerin kurum hekimi taraf›ndan belirlenen reji-me uygun olarak zorla beslenreji-mesinin önünü açmaktad›r. Ancak, daha önce ifade edildi¤i üzere, açl›k grevcisinin eylemin neticeleri hakk›nda gerekli ayd›nlatmadan hemen sonra zorla beslenmesi düflünceyi aç›kla-ma ve yayaç›kla-ma özgürlü¤ünün hiçe say›laç›kla-mas› anlam›na gelmektedir. Oysa-ki açl›k grevcisinin de düflüncesini aç›klamas› için gerekli koflullar yara-t›lmal›, kamuoyu oluflturana ve nihayet eylemcinin, sa¤l›¤› geri dönüflü olmayan yola girmeden önceki aflamaya kadar, açl›k grevine devam et-me imkân›n›n sa¤lanmas› gerekir.

IV. KARfiILAfiTIRMALI HUKUK ÇERÇEVES‹NDE AÇLIK

Benzer Belgeler