• Sonuç bulunamadı

Açl›k Grevleri

IV. KARfiILAfiTIRMALI HUKUK ÇERÇEVES‹NDE AÇLIK GREVLER‹NE MÜDAHALE SORUNU

3. Almanya’da Açl›k Grevlerine Müdahale Sorunu

Almanya’da açl›k grevleri, tutuklular›n ve hükümlülerin hükümete veya ceza infaz kurumlar›na karfl› yaflamlar›n› ve sa¤l›klar›n›, adeta bir

“politik silah” olarak kulland›klar› bir yöntem olarak görülmektedir68. Açl›k grevcilerine karfl› zorunlu t›bbi müdahale veya besleme yoluyla müdahale edilmesine dair yasal bir düzenleme ortaya ç›kmadan önce, mesele zorunlu tedavi ve beslemeyle iliflkin herhangi bir kanuni hüküm bar›nd›rmayan Afla¤› Saksonya ve Schleswig-Holstein eyaletleri d›fl›nda-ki bölgelerde ço¤unlukla Alman Ceza ‹nfaz Kanununun 119. maddesi-nin 5. f›kras› ile 12.2.1953 tarihli Tutuklaman›n ‹cras› Hakk›nda Yönet-meli¤in 58. maddesinin 2. f›kras› çerçevesinde çözümlenmekteydi69. An-cak, Ceza ‹nfaz Kanununun söz konusu maddesinin ilgili k›sm›, “tutuk-lunun kendine zarar vermesi veya intihar etmesi tehlikesi varsa ve bu tehlikenin baflka daha az derecede bir önlem ile savuflturulmas› müm-kün de¤ilse, tutuklunun ba¤lanmas› mümmüm-kündür” demektedir. Açl›k grevcilerinin açl›k greviyle kendilerine zarar verdikleri kabul edilse bile, maddede eylemcilerin zorla tedavilerinden ve beslenmelerinden hiç bahsedilmemifl, bu kiflilerin yapt›r›m olarak sadece ba¤lanacaklar› ifade edilmifltir. Söz konusu Yönetmeli¤in 58. maddesinin 2. f›kras›, tutuklu-nun suni beslenmesinin ancak tutuklututuklu-nun besin al›m›n› ›srarl› bir biçim-de redbiçim-detmesi durumunda mümkün oldu¤unu hükme ba¤lamaktad›r.

67 Cemal Bali Akal, a.g.e., s.295; Britanya Tabipler Odas›, a.g.e., s.136.

68 Jan-Hinnerk Husen, Hungerstreik im Justizvollzug, ZRP 1977, Heft 12, s.290.

69 Joachin Linck, Zwangsernährung von Untersuchungsgefangenen, NJW 1975, Heft 1/2, s.19.

Yönetmeli¤in 58. maddesi her ne kadar emredici bir hüküm de olsa, ö¤-retide tutuklunun r›zas› hilaf›na yap›lacak olan beslemenin kiflinin vücut bütünlü¤ü hakk›na ve Alman Anayasas›nca korunan bir temel hakk›na müdahale niteli¤inde oldu¤u savunulmufl; temel haklara iliflkin s›n›rla-malar›n, Alman Anayasa Mahkemesi’nin kararlar›nda belirtildi¤i üzere bir yasal düzenlemeye dayanmas› zorunlulu¤una dikkat çekilmifltir70. Ö¤retide yap›lan tart›flmalar sonucunda Ceza ‹nfaz Kanununda yasal düzenlemeye gidilerek açl›k grevlerine müdahalenin yasal flartlar› yasa koyucu taraf›ndan oluflturulmufltur. Ancak söz konusu yasal düzenleme yaflanan tart›flmalar› sonland›rmam›flt›r. Gerçekten, Alman Ceza ‹nfaz Kanununun geçmiflten bu yana üzerinde uzlafl› sa¤lanamayan, en çok tart›flman›n yap›ld›¤› hükümlerden birini açl›k grevlerine müdahaleyi düzenleyen 101. maddesi oluflturmaktad›r71.

Alman Ceza ‹nfaz Kanununun “Sa¤l›k Bak›m› Alan›na ‹liflkin Zorla-y›c› Tedbirler” bafll›kl› 101. maddesinin ilk f›kra hükmü flöyledir: “T›bbi muayyenin, tedavinin ve beslemenin mahkûmun r›zas› hilaf›na gerçek-leflmesi ancak mahkûm için bir yaflam tehlikesi, onun sa¤l›¤› bak›m›n-dan ciddi bir tehlike veya baflkalar›n›n sa¤l›¤› aç›s›nbak›m›n-dan bir tehlike var-sa söz konusu olur. Al›nacak önlemler ilgililer için beklenebilir ve mah-kûmun yaflam› ve sa¤l›¤›yla ilgili önemli tehlikeye yol açmamal›d›r.

Tedbirlerin yerine getirilmesi hususunda ceza infaz idaresi, mahkûmla-r›n serbest iradeleri sabit oldu¤u müddetçe yükümlü de¤ildir.” Öncelik-le madde metninde her ne kadar sadece mahkûm ibaresi kullan›lm›fl dahi olsa, Ceza ‹nfaz Kanununun 178. maddesine göre, bu hükmün tu-tuklular için de uygulanabilir oldu¤u ifade edilmelidir. Metnin hükümlü-lerin zorla beslenmesinin önünü açmas› Almanya’da ciddi tart›flmalara neden olmufl ve Alman Tabipler Birli¤i ile di¤er t›bbi örgütler, mahkûm-lar›n zorla beslenmesine karfl› ç›karak, meselenin çözümü için hüküm-lünün r›zas›n›n varl›¤› halinde hiçbir organ veya ceza infaz kurumunun açl›k grevinden kaynaklanan zararlardan veya ölümden sorumlu olma-yaca¤›n› hükme ba¤layan ‹ngiliz modelinin uygulanmas›n›

önermifller-70 ‹bid., s.20.

71 Johannes Müller/Wolfgang Riekenbrauck, Strafvollzugsgesetz-Kommentar, herausgegeben v.

Hans-Dieter Schwind, Alexander Böhm, Jörg-Martin Jehle, 4. neue bearbeitete Auflage, Berlin, 2005, Rn. 1, s.716.

dir72. Asl›nda 101. maddenin ilk halinde ceza infaz kurumunun hüküm-lüye müdahale yükümlülü¤ünün do¤mas› için, mahkûmun serbest ira-desinin bulunmamas›n›n yan› s›ra eylem neticesinde akut yaflam tehli-kesinin ortaya ç›kmas› gerekmekteydi. Akut yaflam tehlikesi ise, e¤er t›bbi müdahale gerçekleflmezse ölümün hemen vuku bulmas› olarak ta-rif edilmifltir73. Akut yaflam tehlikesinin bulundu¤una ve müdahalenin zaman›na karar verecek olan hekimlerdir74. Ancak akut yaflam tehlikesi-nin ortaya ç›kmas›n› beklemek hükümlünün sa¤l›¤› aç›s›ndan geri dö-nüflü olmayan zararlara neden olabilece¤i ve kavram›n özünde belirsiz olmas› gerekçesiyle elefltirilmifl75 ve bu ibare madde metninden ç›kar›l-m›flt›r.

Yürürlükteki madde metni kapsam›nda yap›lacak ilk tespit, açl›k gre-vine müdahalede mahkûmun iradesinin esas al›nd›¤›d›r. Böylece, mah-kûm serbest iradesiyle karar verebildi¤i sürece ceza infaz kurumu açl›k grevcisine müdahalede bulunmak yükümlülü¤ünde olmamakla birlikte, kurumun bu hakk› her zaman mevcuttur76. Di¤er bir ifade ile infaz ku-rumu, gözetimi ve denetimi alt›nda bulundurdu¤u mahkûmun sa¤l›¤›n›

korumak için yükümlü olmasa bile, açl›k grevcisine zorla t›bbi le uygulayabilir ya da onu zorla besleyebilir. Ancak zorla t›bbi müdaha-le ve besmüdaha-lemenin gerçekmüdaha-lefltirilmesi için, mahkûmun yaflam›n›n tehlike-de olmas› veya onun sa¤l›¤› bak›m›ndan ciddi bir tehlikenin ortaya ç›k-mas› ya da baflkalar›n›n sa¤l›¤›n›n tehlike alt›nda bulunç›k-mas› gerekti¤i unutulmamal›d›r. Dolay›s›yla, ceza infaz kurumu istedi¤i zaman açl›k grevcisine müdahalede bulunamaz. Mahkumun sa¤l›¤› aç›s›ndan ciddi tehlike ise, vücudun devaml› fonksiyonlar›n› sürekli bir zarar tehdidi al-t›nda k›smen veya tamamen yerine getirememesi halinde ortaya ç›kar77. Ancak bu ciddi tehlike flart›n›n üçüncü kifliler için geçerli olmad›¤› ifade edilmelidir. Böylece, mahkum d›fl›ndaki kimselerin sa¤l›klar› aç›s›ndan basit bir tehlikenin varl›¤›, hükümlünün serbest iradesinin bulunmamas›

72 Jan-Hinnerk Husen, a.g.e., s.289.

73 Jürgen Baumann, Zwangsweise Lebenserhaltung im Strafvollzug, ZRP 1978, Heft 2, s.36.

74 ‹bid.

75 Jan-Hinnerk Husen, a.g.e., s.291.

76 Hakan Hakeri, T›p Hukuku, Dora Yay., 2007, s.227.

77 Albrecht Brühl/Joachim Walter, Kommentar zum Strafvollzugsgesetz, herausgegeben v. Dr.

Johannes Feest, 5. neue bearbeitete Auflage, Luchterland, 2006, Rn. 13, s.496.

flart›n›n da gerçekleflmesi halinde açl›k grevine müdahaleyi hakl› k›la-cakt›r78. Maddedeki “beklenebilirlik” kavram› ise, insan onuruna ayk›r›

olmayan müdahaleleri ifade edip, özellikle hükümlünün aç›k direnmesi durumunda gerçeklefltirilecek olan müdahalenin beklenemez oldu¤u savunulmufltur79. Bunun yan› s›ra mahkûmun, Alman Anayasas›n›n 4.

maddesinde hüküm alt›na al›nan din özgürlü¤ü kavram›na dayanarak, kendisine müdahale edilmemesini talep etmesi halinde, iradeye ayk›r›

biçimde zorlay›c› tedbirler uygulanmas›n›n da, söz konusu önlemi bek-lenemez k›laca¤› ifade edilmifltir80. Ayr›ca, açl›k grevi nedeniyle mahku-mun bilincinin yerinde olmamas› durumahku-munda ceza infaz kurumu taraf›n-dan gerçeklefltirilecek olan müdahalelerin, 101. madde kapsam›nda

de-¤erlendirilemeyece¤i, zira bu durumda zorlay›c› bir tedbire gerek olma-d›¤› belirtilmifltir81. Ancak bu görüfle kat›lmak zordur. Zira mahkumun, infaz kurumunca yap›lacak müdahaleye bilincinin yerinde olmad›¤›n-dan karfl› koyamamas›, tedbirin zorla yerine getirildi¤i gerçe¤ini de¤ifl-tirmez. Önemli olan mahkumun iradesidir. E¤er hükümlü bilincinin ka-panmas›ndan önce müdahaleye r›za göstermemiflse, tedbir hükümlünün varsay›msal r›zas›na ayk›r› oldu¤u için zorla gerçeklefltirilmifl olacakt›r.

Tüm bunlar›n d›fl›nda, mahkûmun açl›k grevini yürütürken iradesinin hür oldu¤u konusunda da flüphe bulunmamal›d›r. Di¤er bir ifade ile ce-zaevlerinin kendine has koflullar› göz önünde tutulmal› ve cezaevi ida-resi, herhangi bir bask›n›n varl›¤›n› hissetti¤i an açl›k grevine müdahale etmemeli, Malta Bildirgesi’nin 5. maddesi kapsam›nda açl›k grevcileri-nin ayr› yerlerde eylemlerine devam etmelerini sa¤lamak için gerekli koflullar› yaratmal›d›r. Son olarak, 101. maddenin son cümlesine, hü-kümlünün kendi serbest iradesiyle müdahaleyi reddetme karar› almas›

durumunda, bu karar neticesinde ortaya ç›kmas› muhtemel tehlike ve zararlardan kendisinin sorumlu olaca¤›na iliflkin bir eklemenin yap›lma-s› gerekti¤i de savunulmufltur82.

78 Johannes Müller/Wolfgang Riekenbrauck, a.g.e., Rn. 10, s.718.

79 Albrecht Brühl/Joachim Walter, a.g.e., Rn. 16, s.497.

80 ‹bid.

81 Johannes Müller/Wolfgang Riekenbrauck, a.g.e., Rn. 19, s.719.

82 Jan-Hinnerk Husen, a.g.e., s.292.

Benzer Belgeler