• Sonuç bulunamadı

1.5. ĀYURVEDA VE TARİHSEL GELİŞİMİ

2.1.6. Hekim Yemini (Śapathā)

Antik dönem Hint hekimlerinin, günümüzde olduğu gibi, mesleğe başlamadan önce okuduğu ve bağlı kalmakla mükellef olduğu śapathā (शपथा) adı verilen hekim yemini vardır. Bu metnin Caraka’nın eserinde maddeler halinde, Suśruta’nın eserinde ise metin içinde dağınık şekilde işlendiği görülmektedir. Her ne kadar Caraka’nın yemin metni meşhursa da Suśruta’da da benzer ibareler mevcuttur. Dahası müelliflerin metinlerinde benzerliklerden ziyade zıtlıklar göze çarpmaktadır. Burada yüzeysel bir mukayese ile metinler arası benzerlik ve zıtlıklar bahsedilecektir. Buna göre eğitimini tamamlayan öğrenciye hocası, kutsal ateş, Brāhmanlar ve otoriter hekimlerin huzurunda şu şekilde talimat verirdi:

1- Caraka (C): Yaşamını bekâr biri (dinsel nedenlerle evlenmeyen Bramacārī) sürdüreceksin!

C: Saç ve sakalını uzatacaksın!

Suśruta (S): Tırnakların bakımlı olmalı, yüzün traşlı ve temiz olmalısın! C: Sadece doğruyu konuşacaksın!

C: Et yemeyeceksin!

C: Saf ve katıksız gıdalar yiyeceksin!

C: Hasetten âri, silah taşımaktan gayri olacaksın!

C: Emrim altında bulunduğun sürece, kraldan nefret etmeyeceksin; başkalarının ölümüne sebep olmayacaksın, büyük günah işlemeyeceksin; felakete yol açacak eylemlerde bulunmayacaksın!

2- C: Kendini bana adayacaksın ve beni amirin olacak kabul edeceksin!

C: Ebediyen bana tabi olacak, sağlığım ve isteklerim için gerekli olanı yapacaksın!

C: Bir oğul, köle veya talebe gibi benimle yaşayacak ve bana hizmet edeceksin!

C: Kibirli olmayacaksın!

S: Kindar olmayacaksın. Kişisel dava gütmeyeceksin!

C: İlgili ve dikkatli, akl-ı selim, mütevazı, sebatkâr olacak ve içtenlikle itaat edeceksin.

C: Benim veya başkanın emrinde olduğunda, yeteneklerini sadece hocanın başarı hedeflerine göre işleteceksin!

81 Türkçe literatürde Hint Hekim Yemini/Andı ile ilgili öne çıkan biri makale diğeri kitap içi metin olmak üzere iki kayda ulaşılabilmiştir. Bu başlık altında paylaşılacak metin Caraka ve Suśruta’nın orijinal metinlerinden derlenmiştir. Türkçe çalışmalar için Bkz. Sarı, 2007:36-37; Aksoy, 2001:65-76.

70 3- C: Ölümden sonra cennete girmeyi, bu dünyada meşhur ve zengin bir doktor olmayı arzuluyorsan inekler ve Brāhmanalar ile başlayan yaratılış sürecindeki tüm mahlûkat için dua etmelisin.

S: İşini hakkıyla yerine getirdiğinde dünyada saygı, servet ve şöhret kazanırsın!

4- C: Meşgul olsan dahi gece gündüz demeden, bütün kalbin ve ruhunla hastaların acılarını hafifletmek için çaba sarfedeceksin!

5- C: Yaşamın ve geçimin pahasına dahi, hastayı incitmeyecek ve terketmeyeceksin!

6- C: Düşüncende dahi zina etmeyeceksin. Öyleyse başkasına ait olana göz dikmeyeceksin!

7- C: Giyim ve görünüşünle mütevazı olacaksın!

S: Hastaya giderken kibar yürümeli, üzerinde beyaz elbise, elinde şemsiye ve değnek olmalı!

8- C: Sarhoş, günahkâr ve suçlularla iş birliği içerisinde olmamalısın!

9- C: Sarf ettiğin sözler kibârâne, sâfiyâne (çirkin olmayan), âdilâne, hoş, dikkate değer, doğru, yararlı ve ölçülü olmalıdır! Yerinde ve zamanında hareket edip tecrübelerden istifâde edeceksin!

S: Vakur olacaksın!

10- C: Her an bilgi yüklü ve donanımlı (teçhizatla) olmalısın!

C: Kralın nefret ettiği, kraldan nefret eden; halkın nefret ettiği, halktan nefret eden hasta tedavi edilmeyecektir! Benzer şekilde aşırı anormal olan, hain, karaktersiz ve kötü davranış sergileyenler, onurdan yoksun olanlar, ölümü yaklaşmış (agoni) kimseler ve eşi veya yakınları tarafından terkedilmiş (sahipsiz) kadın tedavi edilmeyecektir!

11- C: Kadının, eşi veya vâsisinin oluru olmaksızın, verdiği hediye kabul edilemez.

S: Pilav haricinde kadının elinden hiçbirşey alınmayacak!

12- C: Hastanın evine, hasta tanıdığı (onaylanan) ve eve girme iznine sahip bir erkek refakatinde, iyi giyimli, baş eğerek, sakin bir tutum sergileyerek girmelisin. Yani uygun bir şekilde girin. Girince konuşman, düşüncelerin, aklın ve duyguların hastaya yardımcı olmak dışında hiçbir şeye adanmamış olacak.

13- C: Hastanın hane mahremiyeti ifşa edilmeyecek.

S: Kadına mahrem sorular sorulmayacak ve şaka yapılmayacak!

14- C: Hastanın ölüme yaklaştığı bilinse bile, orada bundan bahsedilmeyecektir. Bahsedildiği takdirde hasta ve yakınlarının şok geçirmesine sebebiyet verir. 15- C: Çok bilgili dahi olsa kişinin bilgisiyle övülmemesi gerekir, nitekim çoğu

bilgili ve uzman kimse çok övülmekten hicap duyar (kırılır).

16- C: Āyurveda (yaşam bilimi) hizmetinde sınır yoktur. Bunu kendinde özenle uygulamalısın. Ayrıca bir başkasından, eleştirmeksizin, uygulama becerisini öğrenmelisin. Zeki birisi için bütün dünya bir öğretmenken; akılsız biri için düşmandır. Bu yüzden iyi bilmek için dinlemelisin. Meşhur ve kudretli olmak, müreffeh ve uzun bir hayat sürmek için, sözleri makul ve eğitimi uygunsa, düşman bir kişiden bile ders alınır.

17- C: Daha sonra hoca şunları söylemelidir: “Tanrılar, kutsal ateş, Brāhmanalar, guru, yaşlılar, bilginler ve hocalarla iyi geçinmelisin. Eğer onlarla iyi geçinirsen değerli taşlar, tahıllar senin olur, tanrılar sana iyi davranır, fakat

71 onlara başka türlü (olumsuz) bir tavır içinde olursan senin için sakıncalı olur. Hoca öğrencisi tarafından tasdiken “yine de” der (Caraka, 1949, C.5:326-327; Suśruta, 1907, C.1:74,77).

Caraka, bu talimatları uygulayan hekimi aldığı “tıp eğitime layık birisi” olarak görürken, buna kayıtsız kalan hekimden de “tıp eğitimini hak etmemiş biri” olarak bahseder. Verdiği eğitimle “kıymetli öğrenciler” yetiştiren hocanın, yemin metninde belirtilen ve belirtilmeyen çok sayıda nimetle hakettiği değeri göreceğini, aynı şekilde öğrencinin de bu eğitimin meyvelerini toplayacağını belirtmiştir (Caraka, 1949, C.5:328).

Caraka’nın kaleminden çıkan bu yemin metninin, Hipokrat82 yemininden evvel olduğu söylense de Caraka’nın doğum tarihi üzerindeki tartışmalar nedeniyle, bu konu muğlak kalmaya devam edecek gibi görünüyor. Bu tartışmaya girmek yerine, sadece Hint yemin metninin içeriği hakkında kısa bir değerlendirme yapılacaktır. Klasik dönem Hint hekimlerinin öne çıkan özelliklerinden biri, hükümdarı hem bedenen hem de siyaseten korumaya yönelik olağanüstü çabalarıdır. Hükümdarı zehirden korumaya yönelik çabalar ve geliştirilen yöntemler hükümdar ve yakınlarının varlığı için çok önemlidir. Yemin metninde de görüldüğü gibi hükümdarı siyaseten korumaya yönelik korumacı bir yaklaşım göze çarpmaktadır. Özellikle kral ve toplum tarafından “makbul görülmeyen kimselerin” tedavi edilemeyecekler safına yerleştirilmesi bu türden bir örnektir. Ayrıca Caraka (=din talebesi) isminin anlamı ile müsemma bir şekilde gerek eserinde gerekse yemin metninde dinsel öğelere yer vermiştir. Metinde kutsal ateş, Brāhmanlar, Bramacārī, saç-sakal uzatma, doğru konuşma, et yememe, silah taşımama, ahiret, cennet ve dua gibi dinsel öğeler ön plana çıkmaktadır.

Yemin metni içerisinde vurgulanan düşüncelerin çoğu antik Hint kültürüne dair kavram ve sözlerden müteşekkil olup, yemin tarzı, öğrencinin çileciliği, öğrenci-hoca ilişkisi (baba-oğul samimiyeti), bilginin sınırsızlığına yönelik vurgu, etik kurallar, dünyevî refah ve şöhret gibi taltiflerin yanı sıra ceza ve günaha dair vurgular antik Hint düşünce yapı ve pratikleri ile örtüşmektedir. Nihayetinde bu yemin metni, Hipokrat’ta olduğu gibi, dinsel bir sözleşme niteliğinde olup tıp pratiğinde yüksek ahlâkî ilkeleri

82 Hipokrat’ın, Hindistan ve Ön Asya’dan beslenen Pisagor felsefesinden etkilenerek yemin metnini meydana getirdiği de ileri sürülmektedir. Nitekim Pisagorcular tarafından öğretilen dinsel, felsefî ve matematiksel teorilerin MÖ 6. yy’da Hindistan’da öğretildiği bilinmektedir. Bundan dolayı Hipokrat Yemini’nin eski Hint düşünce ve pratiklerinden etkilenmiş olması muhtemeldir. Bkz. Menon ve Haberman, 1970:299.

72 öngörmektedir. Caraka’nın metninde mevcut olup da Hipokrat metninde değinilmeyen hususlar ise öğrencinin çileciliği, belirtilen şartlar altında hizmeti durdurmak ve hastanın hayatına verilen değerin hekime kıyasla daha fazla olmasıdır (Menon ve Haberman, 1970:298).