• Sonuç bulunamadı

2.2. Verimlilik Performans Boyutu ve Hazır Giyim İşletmelerinde Verimlilik

2.2.4. Hazır Giyim İşletmelerinde Verimlilik

Türkiye’nin ekonomisinde ve ihracat rakamlarında önemli bir paya sahip olan tekstil ve hazır giyim sektöründe faaliyet gösteren firmalar uluslararası pazarlardaki rekabet güçlerini koruyabilmek için daha kaliteli ürünü daha kısa zamanda ve daha düşük maliyetle üretmek zorundadırlar. Bunun yolu da en düşük kaynak harcaması ile en yüksek sonuca ulaşmaktan başka bir ifadeyle verimlilikten geçmektedir. Bu nedenle günümüzde verimlilik rekabetin en önemli unsurlarından birisi haline gelmiştir (Kanat ve Güner, 2007: 279).

Geleneksel anlamda bir işletmenin performansını gösteren en önemli gösterge verimliliktir. İşletmede neyin ne kadar üretildiğinin fiziksel ya da parasal ölçütlerde bir oranı olan verimlilik, üretim sürecinden çıkanlarla üretim sürecine girenler arasındaki ilişki olarak da tanımlanabilir. Amaç edilen verimlilik artışı, girdi birim başına üretimdeki artış demektir. Hazır giyim işletmelerinde de verimlilik ölçümünde bu kriter kullanılır (Atılgan, 2000: 136).

Yücel (2007) hazır giyim işletmelerinde verimlilik artışını sağlayacak yaklaşımları aşağıdaki şekilde sıralamıştır.

-Etkin kalite yönetimi -İş analizi ve metot etütleri

-Stok yönetimi -Çalışan motivasyonu -Etkin ücret yönetimi -Performans yönetimi -Etkin çalışan eğitimi -İş değerlendirme

-Etkin bakım ve onarım yönetimi -Teknolojik yatırımlar

-Ergonomik yaklaşımlar

-Çalışanlarda verimlilik bilincinin oluşturulması -İthalat, ihracat ve teşvikle ilgili bürokrasi -Ürün modeli ve miktarı (Yücel, 2007: 75 ).

Kurumer (1998) ise hazır giyim işletmelerinde verimsizliğe neden olan faktörleri aşağıdaki şekilde sıralamıştır.

-Kalifiye eleman eksikliği

-Hammadde ve yardımcı malzemelerin kalitesizliği -Üretim hattının dengesizliği

-Yetersiz plânlama

-Ücret ve teşvik sistemlerinin yetersizliği -Bakım ve onarım yetersizliği

-Yetersiz otomasyon

-Yönetim ve çalışanlar arasındaki koordinasyon yetersizliği -Yetersiz malzeme akışı (Kurumer, 1988).

Hazır giyim sektöründe verimi arttırmak, maliyeti düşürmek, kaliteyi daima yüksek tutmak, teslim gününde malı teslim edebilmek çok önemli unsurlardır. Ayrıca işletmelerin en önemli amaçları, üretimden kaynaklanan “katma değeri” elde etmek ve kısıtlı kaynaklar altında, maliyeti minimum, kârı maksimum yapacak üretimi gerçekleştirmektir. Bu nedenle hazır giyim işletmeleri küçük ve daha sık üretilen siparişlerin üretim etkinliğini ve verimliliği artırmaya odaklanmışlardır (Sabır ve Kısacık, 2005: 43).

Verimliliğin artması üretim sürelerinin kısalmasını, maliyetlerin düşmesini, kârlılığın artmasını sağlayacaktır. Bu durumun farkında olan hazır giyim işletmeleri

verimlik düzeylerini tespit etmek ve etkinlik oranlarını arttırmak için gerekli önlemleri almaya çalışmaktadırlar (Kanat ve Güner, 2007: 283). Maliyetleri düşürmenin temelinde ise, kaynakların etkin kullanımı ön plâna çıkmaktadır.

Arka arkaya gelen süreçlerden oluşan hazır giyim üretimi süreçlerin başarısından, kullanılan malzemeden, makineden, insan ve yönetim sistemlerinden etkilenmektedir. Yönetimlerin hedeflerini belirleyerek tüm faaliyetler üzerinde verimliliği arttıracak ve maliyeti düşürecek organizasyon plânlamaları ve uygulamaları yapması gerekmektedir (Prokopenko ve Norh, 1996: 204).

Hazır giyim işletmelerinin maliyet kalemlerindeki en önemli unsurlardan biri kumaştır. Bir hazır giyim ürünü maliyetinin yaklaşık % 60’ını kumaş oluşturmaktadır. Bu kadar önemli bir maliyet unsurunun verimli kullanılması işletmeler için oldukça önemlidir. Hammadde verimliliğinin fiziksel ve parasal kısmi verimlilik oranı olarak tespiti bu noktada işletmelerin sık sık başvurdukları verimlilik göstergelerindendir. Ayrıca işletmelerin kâr amacıyla kurulmuş teşebbüsler olması paralel verimlilik oranlarının performans değerlendirme göstergesi olarak kullanılmasını artırmaktadır (Kanat ve Güner, 2007: 281).

2000’li yıllarda hazır giyim sanayinde teknolojik gelişmeler hızla devam etmektedir. Hedef, hazır giyimi en kısa zamanda, en iyi kalitede ve en cazip fiyatlarla alıcıya sunmak olmuş ve rekabet günden güne artmıştır. Hazır giyim işletmelerinde işçilerin %80’i dikimhanede, %20’si ise diğer bölümlerde çalışmaktadır. Bu durumda dikimhane işçisinin durması veya zaman kaybetmesi, işçi maliyetleri göz önüne alındığında makinenin durmasından daha pahalı olacaktır. Maliyetler ancak işçiliği kolaylaştırıcı yani işçilik verimliliğini arttırıcı, birim üretim süresini ve malzeme giderlerini düşürücü önlemlerle azaltılabilir. Ülkede ihracat ürünleri bir sıraya koyulduğunda hazır giyim ürünleri ilk sırayı almaktadır. Yoğun el emeğinden ve beceri yükünden kurtulamamış olan bu üretim, bazı otomatların kullanımıyla biraz olsun kolaylaşmıştır. Otomasyonun verimliliğe etkisinin önemi kaçınılmazdır. Otomatların kârlılığın yanında standart kaliteli üretimi sağlamaları da önemlidir. Yeni bir teknolojinin üretim kapsamına girmesiyle üretim miktarında artış, aynı zamanda hammadde miktarı ve işgücü azalması sağlanır. Ayrıca aynı maliyetle üretilen ürünlerin kaliteleri de artmış olur. Makineler verimliliğe kalite özellikleri,

kullanım alanı, yer ihtiyacı, işçinin eğitimi, tamir ve bakım uygulanabilirliği gibi kriterler doğrultusunda etki eder (Atılgan, 2002: 140).

2.2.4.1. Hazır Giyim İşletmelerinin Üretim Bölümlerin de Verimlilik Ölçümü

Hazır giyim işletmeleri günümüzde yaşanan rekabet şartlarından dolayı verimli üretim yapmak zorundadırlar. Verimliliğin arttırılması üretim sürelerinin kısalmasını, maliyetin düşmesini ve bunun sonucunda kârlılığının artmasını sağlayacaktır. İşletme verimliliğindeki değişimi ölçmek zor bir görevdir. Bunun sebepleri şu şekilde ifade edilebilir (Ghobadian ve Husband, 1990 : 1435):

-Kavram yeteri kadar iyi tanımlanmamıştır ve farklı kişiler verimliliği farklı değerlendirmektedir.

-Birçok örgüt farklı çıktı çeşitliliğine sahiptir, hepsini ortak bir kavrama dönüştürmek ve işletmenin çıktısından tek bir değer çıkartmak zordur.

-Direkt olarak, çıktıların üretimi için harcanan girdileri belirlemek zordur. -Farklı girdileri tek bir ortak ölçüm birimine çevirmek ve çıktı imalatında harcanan girdiler için tek bir değer oluşturmak zordur.

-Girdideki niteliksel değişimi fark etmek ve hesaba katmak zordur.

-Girdi ve çıktı ölçütlerindeki önyargıyı atmak ve bağımsızlığı sağlamak zordur. -Finansal kontrol ölçütlerinin etkinliğini azaltmak zordur.

Hazır giyim işletmeleri için çeşitli performans boyutlarında performans göstergeleri ile ölçüm yapılabilse de sektörün emek yoğun özelliği nedeniyle çalışan performansının ölçülmesi önemlidir. Çalışan performansı, temrin sürelerini, işletme kârlılığını, üretim maliyetlerini etkilemektedir. Çalışan performansının hesaplanmasında günlük üretim takip formundan ve çalışan günlük üretim kontrol fişlerinden faydalanılmaktadır (Kanat ve Güner, 2007: 282). (Tablo 1)

Tablo 1: Günlük Üretim Takip Formu BANT GÜNLÜK ÜRETİM TAKİP FORMU

BANT TARİH

MODEL

Çalışanlar Operasyon 9.30 Ʃ 11.30 Ʃ 14.00 Ʃ 16.00

1.Ali Utku Omuz dikme 100 100 30 130

2.Ali Utku Kol takma - - 125 125

3.Ayşe Yaman Yan kapama 45 45 50 95

4.Zeynep Gül Yan kapama 50 50 50 100

Kaynak: (Kanat ve Güner, 2007: 281)

Çalışanların her birine günlük üretim kontrol fişi verilmektedir. Günlük üretim kontrol fişi, çalışanların yapmış oldukları operasyonları, ürettikleri adetleri, eksik süreleri ve kayıp süreleri yazdıkları bir formdur (Tablo 2).

Tablo 2: Günlük Üretim Kontrol ve Çalışan Performansı ve İşletme Verimliliği Kontrol Fişi

OPERATÖR GÜNLÜK KONTROL FİŞİ

ADI SOYADI BANDI İŞLEM TARİH

KAYIP SÜRELER ÜRETİM MİKTARI DEĞERLENDİRMELER

MAKİNE ARIZALARI TAMİR DEMET NO ADET ÜRETİME ESAS SÜRE

Başlangıç Bitiş Süre Başlangıç Bitiş Süre 1 20 510-(20+40)=450

11: 00 11:20 20 2 30 ÜRETİLEN SÜRE

3 25 480

İŞ BEKLEME HAZIRLIK

Başlangıç Bitiş Süre Başlangıç Bitiş Süre TOPLAM 480

OPERATÖR PERFORMANSI 480/450=1.06(%106) BİRİM SÜRE TOPLAM ÜRETİLEN SÜRE İŞLETME PRODÜKTİVİTESİ

İZİN GEÇ GELME VİZİTE

10 30

1 DAKİKA 1X480:480 dk 480/(510-

40)=1.02(%102)

Kaynak: (Kanat ve Güner, 2007: 282)

Gün sonunda bu fişler toplanarak çalışanların performansı ve işletmenin verimliliği hesaplanır (Güner, 2004).

Kayıp süreler; Operatörün işletme içinde olduğu halde üretim haricinde geçirdiği sürelerdir.

Makine arızası; İş bekleme, tamir, numune çalışması, makine ayarı, yeni modele giriş, toplantı, eğitim operatörün iş yerinde bulunmadığı sürelerdir.

Eksik süre; İzin, geç gelme, vizite gibi süreler operatörün işletme içinde bulunmadığı sürelerdir.

Günlük çalışma süresi; Yemek molası ve çay molası gibi yönetimce verilen molaların dışında operatörün günlük çalışması gereken süredir.

Çalışan performansının ve işletme verimliliğinin hesaplanmasında aşağıdaki formüllerden faydalanılır.

-Toplam Üretilen Süre = Birim Süre x Toplam Üretim Adedi

-Üretime Esas Süre = Günlük Çalışma Süresi – (Toplam Kayıp Süre + Toplam Eksik Süre)

-Çalışan Performansı = Üretilen Süre / Üretime Esas Süre

-İşletme verimliliği = Üretilen Süre / (Günlük Çalışma Süresi - Toplam Eksik Süre) (Kanat ve Güner, 2007: 282).

Çalışanların günlük üretim kontrol fişini doldurması zaman kaybı yaratmaktadır. İşletmeler bu amaçla üretim kontrol fişine barkotlar yapıştırmaktadırlar. Barkotlar demetlerle birlikte ilerler. Her bir demette yapılacak tüm operasyonlar için barkotlar mevcuttur. Barkotlarda model sipariş numarası, model adı, operasyon numarası, demet numarası, demet adedi gibi bilgiler bulunur. Etüt değerleri alınmamış yeni bir iş, numune iş veya işçinin sürekli olarak yapmadığı bir iş kuponsuz iştir. Kuponsuz iş süreleri günlük çalışma süresinden çıkartılır.

Hazır giyim işletmelerinde yer alan her bölüm için verimlilik düzeyleri izlenerek değerlendirilmektedir. Kontrol fişlerinden elde edilen çalışan performansları ve işletme verimlilik oranları, nedenlerine göre kayıp zamanların miktarı, haftalık, aylık, yıllık, çizelgelerle ve grafiklere dökülerek kıyaslama yapılmaktadır. Bu amaç doğrultusunda hazırlanacak olan formlar ilgili birim yöneticilerine büyük kolaylıklar sağlamaktadır. İşletmeler verimliliklerden meydana gelen azalmaların nedenlerini tespit ederek gereken önlemleri almakta ve meydana gelen artışları ise korumanın ve sürdürmenin yollarını aramaktadırlar (Yücel, 2007: 77).

Kalite ve verimlilik arasında çok açık bir ilişki vardır. Genellikle kalite yükseldiğinde verimlilik de yükselir. Çünkü kaliteyle birlikte hurda, fire, ikinci kalite miktarları ve iyi bir çıktı üretmek için gereken girdi miktarı azalır, dolayısıyla verimlilik yükselir ve maliyet düşer. Konu oldukça yalındır ancak başarılması kolay değildir. Yüksek kalite performansının ve verimliliğin sağlanması firmanın yeteneklerine ve yeterliliklerine bağlıdır (Megep, 2012: 16).