• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2.2. Ümerâ Vakıfları

2.2.1. Hayrâtı Sancak İçinde Olan Ümerâ Vakıfları

Bu dönemde hayrâtı sancak dâhilinde bulunan toplam 25 aded vakıf kurulmuş olup bunlardan beşi zâviye, ikisi kervansaray, biri medrese, dördü camii, beşi mescid ve ikisi muallimhâne olarak tespit edilmiştir.

2.2.1.1. Kara Bey Zâviyesi

Defterde Simav’da kurulduğu görülen kadın vakıfları arasındaki Bülbül Hatun’un “zevce-i Kara Bey” şeklinde kaydedilmesi ve tevliyetin erkek çocuklarının inkırazı durumunda Karaca Bey İmâreti mütevellisine şart edilmesi, Kara Bey’in Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda önemli hizmetleri bulunan Karaca Bey ile aynı kişi olduğu

3 Germiyanoğlu II. Yakub Bey’in hizmetinde ve onun vakıflarının mütevellisi olan İshak Fakih, Yıldırım Bâyezid ile Mutahhara Hatun’un kızı Devlet Hatun’un nikâhını kıymış ve bu şekilde Osmanlı hizmetine girmiştir.

33

görüşünü desteklemektedir. Fatih döneminde İstanbul’un fethine katılan ve Dayı Karaca Paşa olarak bilinen Karaca Bey, fetihten sonra Silivri Kalesine sığınan Bizanslılar’ı kontrol altına almak için Silivri, Kumburgaz ve Bigados’u fethini gerçekleştirmiştir. 1456 yılındaki Belgrad kuşatmasında şehid düşen Karaca Bey’in, kaymaklarda iki-üç farklı ismi bulunduğundan Karaca Bey’in kimliği konusunda ihtilaflar bulunmaktadır4. Öte yandan Karaca Bey’in Rumeli Beylerbeyiliği’ne bağlı Vize Sancağı’nda da vakıflar kurduğu anlaşılmaktadır. Nitekim Sancağa bağlı Kırkkilise ve Aydos dâhilindeki vakıflarının (3340 akçe hâsıl) dışında Anadolu’nun birçok yerinde vakıflar kurduğu da kaynaklarda belirtilmektedir (Turğut, 2016: 104,134). Kütahya Sancağı’na bağlı Simav’daki Kara Bey Zâviyesi’nin toplam hâsılı 450 akçe olup Merdan Köyü’nde bulunan Kara Bey Çiftliği vakfa gelir olarak kaydedilmiştir. Defterde “kadimden” tasarruf olunduğu belirtilen zâviyeye ayrıca Sultan Mehmed Han’dan nişan verildiği mukayyeddir. Yusuf oğlu Hacı ve Dursun tasarruf ettikten sonra mensûh olup timara verildiği anlaşılan vakfın sonraki mutasarrıfları ise sırasıyla, Şeyh Dursun, oğulları Kılkavlu, Mehmed ve Bali Fakih olarak mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 167a).

2.2.1.2. Umur veled-i Kara Bey Kuyu ve Kervansaray Vakfı

Kula Nâhiyesi’nde 1.100 akçelik hâsıl ile kaydedilen vakfın gelir kalemleri olarak su değirmeni, bahçe ve debbağhâne kaydedilmiştir. Söz konusu vakıf gelirlerinin toplamı ise defterde ayrıntılı olarak gösterilmiş olup mezkûr gelirler; değirmenden 800, dükkândan 100 ve bağ icâresinden 200 akçe şeklinde kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 188a).

2.2.1.3. İsa Bey Vakfı

Selendi Nâhiyesi’ndeki İsa Bey Vakfı’na akar olarak Caşlu Köyü defterde kayıtlı olup, toplam 1.500 akçe hâsılın ise mezkûr köyde mütemekkin iki vergi neferinden sağlandığı görülmektedir. Kadimden tasarruf olunduğu belirtilen vakfın ayrıca Sultan Bâyezid Han tarafından mukarrer tutulduğu anlaşılmaktadır. İsa Bey’in torunu Yusuf tarafından tasarruf edildikten sonra mensûh olup timara verildiği anlaşılan vakfın

4 Karaca Bey’in kimliği ve evkâfı hususunda geniş bilgi için bkz. İbrahim Hakkı Konyalı, “Karaca Bey

34

mutasarrıfları ise sırasıyla Mevlâna Nebi, İbrahim ve Abdülkerim, Mehmed Fakih ve Ali Fakih olarak kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 177b).

2.2.1.4. Çelebi Bin Hoca Çavuş Vakfı

Kula Nâhiyesi’nde bulunan vakfın defterde yalnızca 650 akçe hâsıl geliri kaydedilmiş olup Mehmed Çelebi bin Hoca Çavuş’un vakfın mütevellisi olduğu mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 186b).

2.2.1.5. Defterdar Hüsam Bey Camii

Kula’da bulunan vakfa gelir olarak Abdancık Köyü ve Eşmepazarı’ndaki 90 bâb dükkândan elde edilen toplam 4.000 akçe hâsıl deftere kaydedilmiştir. Bundan başka vakfın masraf kalemleri de deftere kaydedilmiştir ve buna göre hitâbete iki, muallime iki, halifeye bir, müezzine bir, meremmete bir ve kayyuma bir akçe şeklinde mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 188a).

2.2.1.6. Koyun Beyoğulları Eminek ve Sündük Vakfı

Uşak’da kadimden tasarruf olunduğu belirtilen vakfın gelirleri için Bayad Köyü’nün nısfı ve mezkûr köyde meskûn 26 vergi neferinden elde edilen 778 akçe hâsıl deftere kaydedilmiştir. Vakfın mensûh olup timara verildikten sonra Sultan Bâyezid Han tarafından nişân verilip yeniden vakfa rücû ettirildiği anlaşılmaktadır. Bundan sonra ise Sündük oğulları Hamza ve Ülkü, Hacı Yusuf, Hamza bin Eminek, Hacı Yusuf veled-i Doğan ve Ülkü, Sündük ve Derviş Muslihiddin vakfın son mutasarrıfları olarak deftere kaydedilmişlerdir (TADB. TTD. EV. 560, v. 192a).

2.2.1.7. Koşudoğlu Mehmed Bey Camii

Uşak’da bulunan vakfın gelirleri için 7.150 nakit akçe ve bir hamam bağışlanmıştır. Nakit akçenin % 26 oranında rıbhından elde edilen 1.877 akçe hâsıl kaydedilmiş olup vakfın masrafları için, hamamın sülüs hissesine 700, hınta ve müd bir, kile bir, şa’ir müd bir olmak üzere senelik 1.920 akçe defterde mukayyed görülmektedir. Cihet masrafları ise, müezzine yevmi bir, muarrife yevmi bir ve kayyıma yevmi bir akçe şeklinde kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 197b).

35

2.2.1.8. Bali Bey Camii ve Zâviyesi

Bosna’daki Malkovich ailesine mensup oldukları ileri sürülen Malkoçoğulları, Osmanlılar’ın kuruluş yıllarında önemli hizmetleri bulunan ailelerden birisidir. Yıldırım Bâyezid döneminde Sivas’ta kale muhafızlığı yapmış olan ve ailenin atası olarak kabul edilen Mustafa Bey’in, Bali Bey ve Yahya Paşa dışında Murad Bey adında bir oğlu daha bulunmaktadır. Bali Bey, II. Bâyezid devrinin önemli akıncı beyleri arasında yerini almıştır. İstanbul’un fethinde de önemli hizmetlerde bulunmuş ve Arnavutluk, Dalmaçya ve Eflak’a düzenlenen seferlerde önemli başarılar elde etmiş, Lehistan üzerine yaptığı başarılı seferlerden dolayı “Varşova Fatihi” olarak ünlenen Bali Bey’in Saraybosna, Macaristan ve Antalya’da birer mescidi bulunmaktadır. 1478’de Semendire, 1486’da ise Silistre’de sancakbeyiliği yapan ve 1510 senesinde vefat eden Bali Bey ve neslinin Rumeli’de birçok vakıfları bulunmaktadır (Başar, 2003: 537-538; Turğut, 2016: 160-167). İncelenen defterde, Bali Bey’in Uşak’da bulunan vakfının 550 akçesi zâviye için vakfedilmiş ve söz konusu hâsılın İldeniz Köyü’nde bulunan iki değirmenin gelirlerinden elde edildiği kaydedilmiştir. Vakfın mutasarrıfları ise, Derviş Abdal ve oğlu Mehmed olarak defterde mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 210b). Camii için akar kaydedilen Sivaslı Köyü’nün vergi gelirleri ve 10.000 akçenin % 20 ile murabaha verilmesinden hâsıl olan 2000 akçe vakfın gelir kalemleri arasında gösterilmektedir (TADB. TTD. EV. 560, v. 210b).

2.2.1.9. Bayram Bey Mescidi

Uşak’da kurulan vakfın gelirleri arasında ashâb-ı hayrât tarafından vakfedilen 1.900 nakit akçe ve Akkese Köyü’nde dört dönüm bağ deftere kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 212a).

2.2.1.10. Paşa Yiğit Vakfı

Lazkiye’de bulunan vakfa Kadı Köyü’nde bir çiftlik yerden sağlanan 235 akçe hâsıl gelir olarak kaydedilmiştir. Vakfın mutasarrıfları ise Kadı Nâibi Hayreddin, Paşa Yiğit, İlyas Fakih ve Halil Fakih olarak mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 236a).

36

2.2.1.11. Elvan Bey (Çaşnigir) Vakfı

Osmanlılar’ın ilk çaşnigirbaşısı olan Elvan Bey, Germiyanoğlu Süleyman Şah’ın kızı Devlet Hatun’u çeyizi ile beraber Yıldırım Bâyezid’e götüren Paşacık Ağa’nın oğludur. Babasının Bursa’da kalmasıyla beraber kendisi de burada kalarak babasından sonra çaşnigirbaşılığı görevini yapmıştır. Sakarya’ya bağlı Geyve ve Edirne’de hayır eserleri bulunan Elvan Bey’in5 Sinan Bey ile beraber diğer iki oğlu da kendisi gibi çaşnigirbaşılığı yapmıştır (Turğut, 2016: 212). İncelenen defterde Kütahya Sancağı’na bağlı Lazkiye’de kadimden tasarrruf edildiği kaydedilen Elvan Bey Vakfı’nın Çalma Köyü’nde mütemekkin 23 vergi neferinden elde edilen 4.959 akçe hâsılı defterde mukayyed görülmektedir. Bunun yanında vakfın Elvan Bey oğlu Sinan Bey tarafından tasarruf edildiği anlaşılmaktadır (TADB. TTD. EV. 560, v. 236b).

2.2.1.12. Şaban Bey Vakfı

Lazkiye’de bulunan vakfın geliri olarak deftere zemin ve bağ kaydedilmiş olup hâsılı 250 akçe olarak mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 238a).

2.2.1.13. Hayreddin Bey Mescidi

Honaz’da olduğu anlaşılan vakfa 1.500 akçe nakit bağışlanmış olup % 20 rıbhından hâsıl olan 300 akçe defterde mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 244a).

2.2.1.14. Gökez Bey Vakfı

Geyikler Nâhiyesinde kurulan vakfın geliri olarak Resul Köyü’nde 100 dönüm yer kaydedilmiş olup hâsılı defterde mukayyed görülmemektedir. Yahya Fakih ise mutasarrıf olarak kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 253a).

5 Elvan Bey’in Geyve’de bulunan İmâreti etrafında mahallelerin tüşekkül ettiği ve vakfının gelirlerini de bu mahallelerdeki meyhâne, bozahâne mukâta’sı ile Geyve nehrindeki çeltük üretiminden sağlandığı tespit edilmektedir. Bunun yanında Sinan Bey’in de yine Geyve’deki imâreti için Ağçakavak ve Kozca köylerinden başka birçok değirmen, bahçe ve mezrânın vakfedildiği söylenebilir. Bkz. Vedat Turğut, “Osmanlı Devleti’nin Kuruluş Coğrafyası’nda Vakıflar ve Şehirleşme (16. yy. Bilecik ve Çevresi), Bilecik, BŞEÜ Yay., 2015, s. 144-146.

37

2.2.1.15. Karasuyu Han Paşa Mescidi

Homa’daki mescidin imamına vakfedilen 1.200 nakit akçenin % 15 rıbhından hâsıl olan 800 akçe defterde mukayyed olup, mezkûr hâsıla Seferşah’ın mutasarrıf olduğu kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 254b).

2.2.1.16. Ömer Bey Mescidi

Homa’da bulunan mescide 2.200 nakit akçe vakfedilmiş olup nakit akçenin % 15 rıbhından elde edilen 330 akçe hâsıl defterde mukayyeddir. Bununla beraber mezkûr Ömer Bey’in, yukarıda Selâtin Vakıfları başlığı altında incelenen Honaz Camii Vakfı’nın gelirleri arasındaki hamamı 6000 akçeye Sultan Murad’a satan kişi ve aynı zamanda Burak Bey’in oğlu olması kuvvetle muhtemeldir (TADB. TTD. EV. 560, v. 255b).

2.2.1.17. Süleyman Kervansarayı

Şeyhlü’de kadimden tasarruf edildiği anlaşılan vakfın gelirleri arasında bir bağ ve bazı dükkânlar kaydedilmiş olup hâsılı 270 akçedir. Sultan Mehmed Han’dan nişân verilen vakfın son mutasarrıfları ise, İsa Fakih oğlu Ali, Abdülkerim, Nebi ve Ramazan Fakih olarak mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 257b).

2.2.1.18. Süleyman Bey Camii

Simav’da kurulan vakfın geliri için Kırkacık Köyü ve 32.000 nakit akçe defterde kayıtlıdır (TADB. TTD. EV. 560, v. 171a).

2.2.1.19. Ali Subaşı Muallimhânesi

Eğrigöz’de kurulan vakfa gelir olarak Eğrigöz Kasabası’nda Işk Hamamı ve 1.080 akçe hâsıl deftere kaydedilmiştir (TADB. TTD. EV. 560, v. 154a).

2.2.1.20. Hüsrev Subaşı Muallimhânesi

Honaz’da 3.800 nakit akçe ve % 20 rıbhından hâsıl olan 760 akçe defterde mukayyed görülmektedir (TADB. TTD. EV. 560, v. 244a).

2.2.1.21. Bozüyük Mescidi

Gedik Ahmed Paşa’nın vakfettiği kaydedilen mescidin 300 akçe hâsılını Homa Nâhiyesi dâhilinde iki kıt’a yerden elde ettiği anlaşılmaktadır. Ayrıca kadimden tasarruf

38

edildiği belirtilen mescide, Ali Fakih, Hacı Yusuf ve Hüseyin’in imam olduğu da mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 248b).

2.2.1.22. Simav Camii

Simav’da bulunan camiin akarı olarak Babuk Bey Hamamı, dört mezrâ, bir bağ ve bir zeminden elde edilen 4.420 akçe hâsıl defterde mukayyeddir. Vakfın gider kalemleri ise defterde kayıtlı değildir (TADB. TTD. EV. 560, v. 168b).

2.2.1.23. Hacı Bey Zâviyesi

Kula’da kadimden tasarruf olunduğu anlaşılan vakfın hâsılı 487 akçe olup mezkûr akçenin gelirlerinin Irgad Köyü’nde bir çiftlik ve Hatun Kuyusu’ndan elde ettiği görülmektedir. Mutasarrıflar ise Nazar Fakih ve Sinan Fakih olarak defterde mukayyeddir (TADB. TTD. EV. 560, v. 187a).