• Sonuç bulunamadı

2.1. NEOKLASİK ÖNCESİ BÜYÜME KURAMLARI

2.1.2. HARROD BÜYÜME MODELİ

Harrod da Keynes’in yaptığı gibi ekonomide eksik istihdam dengesinden devamlı bir tam istihdam dengesine varmanın yollarını araştırmıştır. İki iktisatçı arasındaki fark, Keynes’in makro-statik açıdan incelediği sorunun Harrod’ da makro dinamik açıdan ele alınmasında yatmaktadır (Acar, 2002, s.83).

i) Modelin Varsayımları

1) Tasarruf Varsayımı: Harrod, ortalama tasarruf eğilimi ile marjinal tasarruf eğiliminin sabit ve birbirine eşit olduğunu varsaymıştır. Geliri Y, tasarrufu S, zamanı (ya da dönemi) t ile gösterecek olursak, t dönemin için tasarruf fonksiyonu:

t

t sY

S =

şeklinde yazmamız mümkündür. Burada sözü edilen tasarruf, planlanan (ex ante) anlamındadır. Fakat Harrod’ a göre tasarruf planları daima gerçekleşecektir.

Dönem başı itibariyle yani gerçekleşen (ex post) fiili tasarrufu f işareti ile gösterirsek, planlanan tasarrufun mutlaka gerçekleşeceği varsayımından hareketle:

t

t Sp

Sf =

Ayrıca fiili yatırım tanım gereği fiili tasarrufa eşit olduğundan:

t

t Sf

If =

eşitliğini yazmak mümkündür.

Planlanan yatırıma gelince, bu parametre yukarıdakilerden tamamen bağımsız olarak ve başka etkenlerin etkisi altında oluşur. O halde, planlanan yatırımın (Ipt) kendiliğinden ve otomatik olarak mutlaka planlanan tasarrufa (Spt) eşit olması beklenmez. Çünkü tasarruf edenlerle yatırım yapanlar ayrı kişilerdir. Her iki grup da farklı nedenlerle tasarrufa ve yatırıma gitmektedirler. Bu durumda da planlanan tasarruf ile planlanan yatırım ancak tesadüfen birbirine eşit olabilir. Eşit olmadığı zaman ise bunlardan ancak biri gerçekleşebilir. Harrod, tasarruf planlarının gerçekleşeceğini varsaymaktadır. Eğer eşitlik söz konusu değilse fiili yatırım, tasarruf planlarına uyar ve böylece arzu edilmeyen bir yatırım fazlası veya eksiği ortaya çıkar.

Ip < Sp (yada Ip < If ) durumunda arzu edilmedik bir yatırım, yani arz fazlası yahut talep noksanı var demektir. Elde stoklar birikir, satılamaz ve boş kapasite ortaya çıkar.

Ip > Sp (yada Ip > If ) durumunda ise üretim az gelmiştir ve talep fazlası vardır;

üretim, satışları karşılayamamaktadır ve stoklar eksilir (Harrod, 1939, s.19).

2) Hızlandıran İlkesi: Girişimcilerin, bu dönemden bir sonraki döneme üretimlerini ∆Y =YtYt1 kadar artırmayı planlamış olduklarını varsayalım. Bu üretim artışını gerçekleştirmek için planlanan (ex ante) yatırım düzeyini, bir tür hızlandıran katsayısı olarak da tanımlanabilen sermaye / hasıla oranı (g) belirler. Sermaye hasıla oranı, bir birim hasıla (veya hasıla artışı) yaratmak için gerekli olan sermayeyi (veya sermaye artışını = yatırım) belirtmektedir.

) ( − 1

= t t

t g Y Y

Ip

ii) Modelin İşleyişi ve Gerekli Büyüme Hızı (Gw)

Harrod’ un modelinin işleyişini üç tip gelir artış hızı yarımıyla izah edebiliriz.

∗ Gerekli (tatmin edici) büyüme hızı (Gw)

∗ Fiili büyüme hızı (Ga)

∗ Tabii büyüme hızı (Gn)

Gerekli (veya tatmin edici) büyüme oranı, planlanan tasarrufu planlanan yatırıma eşit kılan ve ekonomide arzu edilmeyen bir stok fazlası veya eksikliği ile karşılaşılmasına fırsat bırakmayan büyüme oranıdır (Tezel, 1989, s.251):

t

t Ip

Sp =

) (

.Yt = g YtYt1 s

g Gw s Y

Y Y

t t

t−1 = =

iii) Fiili Büyüme Hızı (Ga) ve Gerekli Büyüme Hızından (Gw) Sapmalar:

Gerekli gelir büyüme oranı (Gw) arzulanan yatırım ile tasarrufu eşit kılan büyüme oranı idi. Fiilen planlanmış olan ve gerçekleşen gelir artışı mutlaka bu oranda olmayabilir. Fiili gelir büyüme hızı Ga ile gösterilsin.

Ekonominin fiilen de tatmin edici büyüme haddinde büyümesi veya Ga = Gw halinde, gerek yatırım gerekse tasarruf planları gerçekleşmiş olur; bir kapasite noksanı yahut boş kapasite (arzu edilmedik yatırım eksiği yahut fazlası) ortaya çıkmaz. Üretim planları gerçekleşmiş, üretilen malların ise tamamı satılmıştır. Bu, girişimcileri tatmin eden bir durumdur. Bu takdirde, girişimciler gelecek dönem için de aynı oranda bir üretim artışı (Ga) planlar ve gerçekleştirirler. O halde gelecek dönem de Ga = Gw olacaktır ve bu böyle devam eder. Bununla birlikte bu denge bıçak sırtı duruma işaret eder. Harrod’ un bıçak sırtı denge kavramını açıklamak oldukça güçtür. Çünkü modelde üretim yeterince hızlı artmazsa aşırı üretimle, tersine yeterinden hızlı artarsa eksik üretimle karşılaşılacağı savunulmaktadır. İlk bakışta çok çelişik görünen bu mekanizmayı açıklayalım.

Fiili büyüme hızı gerekli büyüme hızını aşıyorsa Ga > Gw fiili yatırımlar planlanan yatırımların altında kalır If < Ip. Üretim artışı, fiili yatırımları planlanan yatırımlara eşit kılmada yetersiz kalmıştır. Bu durumda talep artışı, arz artışının önünde gitmeye başlar. Bu talebe arz yetiştirmek için girişimciler üretimlerini artırmak isterler.

Böylece planlanan yatırım ve talep fazlası gelecek dönem daha da artacaktır; giderek denge noktasından uzaklaşılır.

Fiili büyüme hızının gerekli büyüme hızının altına düşmesi Ga < Gw, arzın talebi aşması ile sonuçlanır. Çünkü gelir, fiilen yeterli derecede artmamıştır. Bu nedenle de, üretim talebin üstünde kalmış, tasarrufun tamamı, yatırım olarak talep edilmemiş

(If = Sp = sY > Ip ), yani elde stoklar birikmiş ve ortaya boş kapasite çıkmış olacaktır.

Bu durumda ellerinde satılamamış mal stokları kalan girişimciler kötümser bir havaya bürünecekler ve yatırımları kısma yoluna gideceklerdir. Yatırımların kısılması talebin daha da azalmasına yol açacak ve birbirini izleyen dönemler boyunca dengeden uzaklaşılacaktır.

iv) Tabii Büyüme Hızı (Gn)

Eğer fiili büyüme gerekli büyümeyi aşarsa, ekonomi hızlı bir şekilde büyüyor demektir. Ancak, büyüme yolunda ilerlenirken tabii ve teknik şartların oluşturduğu bir tavana çarpılabilir (Acar,2002, s.87). Gerçekten de, ekonomilerde üretim artışı zaman zaman belli bir sınıra gelip dayanmaktadır. İşte; işgücü, doğal kaynaklar, sermaye, üretim teçhizatı, teknolojik seviye ve teknik bilgi gibi faktörlerin elverdiği ölçüdeki büyüme oranına Harrod tabii büyüme oranı adını vermiştir. Eğer tabii büyüme oranı gerekli büyüme oranının üstündeyse fiili büyüme oranının, gerekli büyüme oranını aşması mümkündür. Ancak, tersi durumda, fiili büyüme oranı, gerekli büyüme oranının altında kalmaya mahkumdur ve ekonomi sürekli durgunluğa girmiş olur.

v) Sayısal Örnek:

Harrod’ da üretim planları başta gelir. Girişimciler geçen dönemdeki üretim ve satışları, yani elde stok fazlası veya noksanı olup olmadığını da hesaba katarak, belirli bir seviyede gelir veya üretim (veya belirli bir oranda üretim artışı) planlar ve kararlarını gerçekleştirirler. Üretim miktarı bu şekilde gerçekleştikten sonra, ikinci safhada toplam talebi yani toplam satışları belirleyecektir.2

Üretim planlarının önce gelmesi ve talebin (satışların) buna göre belirlenmesi ve bu takdirde karşılaşacağımız çeşitli ihtimaller ( Ga = Gw, Ga > Gw, Ga < Gw), aşağıda rakamsal bir örnek yarımıyla belirtilmektedir.

2 Şöyle ki, tüketim harcamaları (tüketim talebi yada tüketim malı satışları) o dönemdeki gelir seviyesine (üretim seviyesine) bağlıdır. Yatırım harcamaları (yatırım talebi) ise, iki dönem arasındaki gelir (üretim)

s = 0.2 ve g = 2 olsun. O halde:

10 2 %

2 .

0 =

=

= g Gw s

t-1 dönemi ile başlayalım ve Yt1 =10milyar lira olsun. t-1 döneminde “denge”

nin mevcut olduğunu, yani satışlar = üretim kabul edelim. t döneminde Ga’ nın Gw’

den, buradaki örnekte %10’dan daha az, daha çok veya eşit olması halinde ortaya çıkan aşırı veya noksan üretim veya “denge”nin durumları aşağıda hesaplanmıştır.

Tablo 2.2.Harrod Modeli-Sayısal Örnek

(1) (2) (3) (4) (5)

Üretim (Gelir) Yn Tüketim Talebi (Satışları) (1 – S)Yn Tasarruf Sp = Sf = If = s.Yn Yatırım Talebi (Satışları) Ip = g (Yn – Yn-1) Toplam Talep (Satışlar) (2) + (4) Aşırı veya Eksik Üretim 1. If – Ip : (3) – (4)

2. Y – (C+I): (1) – (2) – (4)

t – 1 10 8 2 2 10

t; 1. şık 11.11 8.88 2.22 2.22 11.11 0 Ga = Gw durumu t; 2. şık 10.5 8.4 2.1 1 9.4 +11 Ga < Gw durumu

veya aşırı üretim t; 3. şık 12 9.6 2.4 4 13.6 -1.6 Ga > Gw durumu

veya eksik üretim

1. şık olarak girişimciler t döneminde 11,11 milyar oranında bir üretim seviyesi planlasınlar. Acaba, buna göre toplam talep (satışlar) ne olacaktır? Tasarruf ve tüketim doğrudan o dönem geliri ile ilgilidir. Örnekte s = 0.2 ve c = 1 – 0.2 = 0.8 olduğuna göre, tüketim talebi 8.88 milyar lira olacaktır; 2.22 milyar lira tasarruf edilecektir. Yatırım talebi ise gelir artışına bağlıydı; Ip = g (Yn – Yn-1). Burada I = 2 (11.11 – 10) = 2.22’dir. Demek ki, Ga = Gw’ dir ve aşırı veya eksik üretim sıfırdır.

Nitekim: 10% 11

. 11

10 11 .

1 11 − =

− =

=

t t t

Y Y Gw Y

2. şıkta üretim (gelir) seviyesi 10.5 milyar TL seviyesinde demek ki %10’dan büyük bir üretim seviyesi planlanmıştır. (Ga < Gw durumu). Bundan dolayı da bir aşırı üretim (eksik talep) ortaya çıkmıştır.

3. şıkta planlanan üretim (gelir) seviyesi 12 milyar TL varsayılmaktadır.

Bu Ga > Gw durumunu göstermektedir. Bu durumda bir eksik üretim (aşırı talep) ortaya çıkmaktadır.

2.2 NEOKLASİK BÜYÜME KURAMLARI