• Sonuç bulunamadı

Hükme Dayanak Teşkil Eden Hukuk Mahkemesi Hükmünün Kaldırılması

B. Hükümlünün Lehine Yargılamanın Yenilenmesi Sebepleri

1. Hükme Dayanak Teşkil Eden Hukuk Mahkemesi Hükmünün Kaldırılması

CMK’nın 311/1-d bendine göre; ceza yargılaması neticesinde verilen hüküm, hukuk mahkemesinin bir hükmüne dayandırılmış olup da bu hüküm kesinleşmiş diğer bir hüküm ile ortadan kaldırılmış ise bu halde hükümlünün lehine yargılamanın yenilenmesi olağanüstü kanun yoluna başvurulabilir.

Öğretide ilgili düzenlemenin gereksiz olduğu, zira bu gibi durumun evleviyetle yeni olay olarak kabul edileceği ve CMK’nın 331/1-e bendi içerisinde değerlendirileceği görüşü ileri sürülmüştür.226

İlgili yenileme nedeninin şartları şu şekildedir:

a. Hukuk Mahkemesi Hükmü Bulunmalı

CMK’nın 311/1-d bendindeki düzenlemeye göre, bu yenileme nedenin oluşabilmesi için ceza hükmünün dayanağı açıkça hukuk mahkemesi tarafından verilen hüküm olmalıdır. Yabancı devletlerin hukuk mahkemeleri tarafında verilen hükümlerin ilgili madde kapsamında kabul edilip edilemeyeceği hususuna Erem, yabancı mahkeme tarafından verilen hükmün, bir hüküm niteliğinde değil; yeni olay şeklinde değerlendirildiği , bu nedenle ceza mahkemesince verilecek olan hükmün,

85

yabancı devlet hukuk mahkemesince verilmiş hükme dayandırılması durumunda yabancı hükmün ortadan kaldırılması halinde, yeni olayın varlığı nedeniyle yargılamanın yenilenmesinin istenebileceği şeklinde açıklama getirmiştir.227

İlgili yargılamanın yenilenmesine ilişkin söz konusu koşulun düzenlenmesinin nedeni anlaşılamamakla birlikte kanaatimizce düzenlemede eksiklikte bulunmaktadır. Zira, bir ceza hükmünün dayanağı hukuk mahkemesi tarafından verilen hüküm olabileceği gibi, idari mahkemelerce veya askeri mahkemelerce ya da ceza mahkemelerince verilen hükümlerde olabilmektedir. Bu noktada hukuk mahkemeleri dışında diğer başkaca mahkemeler tarafından verilen hükmün kaldırılması halinde hangi yenileme nedeninin meydana geleceği tartışılmış ve iki görüş ileri sürülmüştür. Birincisi, ilgili yenileme nedeninin kıyas ile uygulanabileceği iken228 diğeri ise; kıyasın yapılmasının mümkün olmadığıdır. Zira yasada ilgili nedenin oluşmasının şartlarından biri olarak ceza hükmüne dayanak olan hükmün hukuk mahkemesince verilmesi gerektiği açıkça düzenlenmiş olup böyle bir durumun varlığı halinde ancak yeni olay ve delil nedeniyle yargılamanın yenilenmesine başvurulabilecektir.229

Kanaatimizce hukukumuzda kanunun özel hükümlerinde düzenlemiş olan fiiller ve yaptırımlar açısından yani istisnai hükümler bakımından lehe ya da aleyhe olup olmadığının bir önemi bulunmaksızın kıyas yasak olduğu için ilgili kanun maddesine kıyas yapılması kanuna ve hukuka aykırı olacaktır. Halihazırdaki bu düzenleme kapsamında hukuk mahkemeleri dışında başkaca diğer mahkemeler tarafından verilen hükümlerin söz konusu olması halinde ancak yeni olay ya da delil sebebiyle yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulabilecektir. Fikrimize göre ilgili kanun maddesindeki belirsizliğin giderilebilmesi için kanun koyucu tarafından düzenleme yapılarak kanun lafzının açıkça “Ceza hükmü, hukuk, askeri, idari ve diğer bir ceza mahkemesinin bir hükmüne dayandırılmış ise” şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.

227 EREM, Muhakemenin Yenilenmesi Hakkında Genel Bilgiler, s.19

228EREM, Muhakemenin Yenilenmesi Hakkında Genel Bilgiler, s.18; YENİSEY/NUHOĞLU, a.g.e.s.952 229 ÖZGEN, a.g.e.s.94; AKYÜREK, a.g.e.s.98

86

b. Hukuk Mahkemesi Hükmünün Ceza Mahkemesi Hükmüne Dayanak Olması

İncelenen yargılama nedeninin oluşabilmesi için gerekli ikinci şart, hukuk mahkemesi hükmünün ceza mahkemesi hükmüne dayanak olmasıdır. Şartın oluşabilmesi için, hukuk mahkemesince verilen hüküm ile ceza mahkemesinin hükmü arasında illiyet bağı olmalıdır.230 Söz konusu durumsa üç ihtimalde mümkün olabilir. İhtimallerden birincisi, hukuk mahkemesince verilen hükmün ceza davasında delil olarak kullanılmasıdır.231 İhtimallerden ikincisi, CMK’nın 218.maddesince bekletici mesele kararı232 verilip, hukuk mahkemesinden alınmış olan hükmün, ceza mahkemesinin hükmüne dayandırılmasıdır. Örneğin, yargılama konusunun, işlendiği iddia olunan evrakta sahtecilik suçu olduğu bir durumda, sahtecilik suçuna konu olan evrakın kıymetli evrak niteliğini taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi için ticaret mahkemesinde görülmekte olan yargılamanın bitmesinin beklenmesine dair ceza mahkemesince karar verilip ve akabinde de hukuk mahkemesince yapılan tespit neticesindeki karara göre ceza hükmünün kurulmasıdır.233 Son ihtimal ise; hukuk mahkemesi tarafından verilmiş olan bir hükmün yeni bir hüküm ile ortadan kaldırıldığı ve ilgili yeni hükmün, kaldırılan bir önceki hükmün ceza hukuku açısından da meydana getirdiği hukuki durumu değiştirerek etkilemesidir. Bu olaya örnek olarak, Hukuk mahkemesi tarafından bir kişinin yaşının on beş olarak düzeltilmesinden sonra o kişi tarafından suç işlendiğinde hakkında verilen mahkumiyet kararı mevcut iken daha sonrasında ilk başta verilen yaş düzeltme kararının yine hukuk mahkemesince verilen başka bir karar ile kaldırılıp o kişinin yaşının yeniden on bir olarak düzeltilmesi durumu verilebilir. 234 Yine hukuk mahkemesinde açılan bir senet hakkındaki sahtelik davası hakkında hukuk mahkemesi senedin sahte olmadığına karar verir ve kesinleşirse, bu karar ceza mahkemesi için kesin hüküm teşkil eder.235

230EREM, Muhakemenin Yenilenmesi Hakkında Genel Bilgiler, s.18

231 Hukuk mahkemesinin hükmü ceza mahkemelerinde kural olarak kesin delil niteliğinde olmayıp

takdiri delil niteliğindedir. Fakat söz konusun kuralın istisnalı mevcuttur.

232 CMK 218.maddesine göre bekletici mesele; Yüklenmiş olan suçun ispat edilmesi, ceza mahkemeleri

dışında diğer bir mahkemenin görev alanında bulunan bir meselenin çözülmesine bağlıysa; ceza mahkemesi bu sorunla ilgili görevli mahkemede dava açılması veya açılan davanın sonuçlanmasını beklenmesi hükmünün verilmesi halidir.

233 KARAKURT, a.g.e.s.105 234 ÖNER, a.g.e.s.471

87

Doktrinde ilgili şart bakımından hukuk mahkemesince verilmiş hükmün ceza mahkemesi hükmünü hangi ölçüde etkilediğinin önemli olup olmadığı tartışılmış ve iki görüş ileri sürülmüştür. Birinci görüşte Günay ; kaldırılmış olan hukuk mahkemesinin kararının ceza mahkemesince verilen kararı yalnızca etkilemesinin yeterli olmayacağını, bununla birlikte kati suretle ceza mahkemesi kararına dayanak olması gerektiğini belirtmiştir.236 İkinci görüş olarak Talas’a göre ise, illiyet bağı bulunması yeterli olup ayrıca hukuk mahkemesinin kararının ceza mahkemesi kararını etkileyip etkilemediği ya da hangi ölçüde etkilediğini önemini bulunmamaktadır.237 Şahsımızda Talas’ın ileri sürdüğü görüşü benimsemektedir. Zira birinci görüş kabul edilirse, diğer delillere göre aynı hükmün verilmesi lazım gelse dahi ortadan kaldırılan hukuk mahkemesinin kararı olmadığından ilgili yenileme nedenine başvurulamayacaktır. Ancak aleyhine yargılamanın yenilenmesine başvurulan hükmün doğruluğu yargılamanın yenilenmesi aşamasında incelenmesi gerekli olup, başvuru nedeninin oluşup oluşmadığı hususunun tartışıldığı evrede incelenmeyecektir. Fakat ilk görüş bu durumun tam zıttı bir neticeye sebep verdiğinden ikinci görüşü benimsemekteyiz.

c. Hukuk Mahkemesince Verilen Hükmün Kesin Hüküm ile Ortadan Kaldırılması

İlgili yenilenme nedenin oluşabilmesi için gerekli olan nihai koşul ise, hukuk mahkemesi kararının kesinleşen başka bir karar ile bertaraf edilmesidir.238 İlgili durum iki durumda mümkün olabilir. Birincisi, hukuk mahkemesince verilen kararın aleyhine yargılamanın yenilenmesine başvurulması halinde mahkemece yeni karar kurulmasıdır.239 İkinci ihtimalse, değişiklik davasının açılmasının mümkün olduğu

236 KARAKURT, a.g.e.s.105 237 TALAS, a.g.e.s.131

238 CMUK’un 327.maddesinin dördüncü fıkrasında, “Ceza hükmü, hukuk mahkemesinin bir hükmüne

müstenid olup da bu hüküm katileşmiş olan diğer bir hüküm ile bozulmuş ise” şeklinde ifade edilmiş olup ilgili ifade öğretide eleştirilmiştir. Eleştirilerin temel dayanağı, teknik anlamda bozmanın yerel mahkemece verilen hükmün temyiz incelemesinde temyiz talebinin kabulü anlamına geldiği, bozmanın yeni bir hükümle gerçekleşmediği, denetim yargılaması sonucunda verilen bir karar olduğu ve bozmadan sonra hukuk mahkemesi hükmünün ortadan kalktığı sonucuna varılamayacağıdır. Ayrıntılı bilgi için bakınız: TALAS, a.g.e.s.132; ÖZGEN, a.g.e.s.93-94

88

durumlarda değişiklik davası sonucunda hukuk mahkemesince verilen hükmün değiştirilmesi şeklinde karar verilmesi durumudur.240 İki durumda da incelenen yargılamanın yenilenmesi sebebinin oluştuğunun kabul edilmesi için verilmiş olan yeni hükmün kesinleşmiş olması gerekmektedir.241