• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

3.1 Gelişmiş ve Gelişmekte Olan Piyasa Ayrımı

Basit anlamdaki tanımıyla gelişmekte olan piyasalar, ekonomide gelişmiş piyasaların bir altında yer alan piyasalardır (Bruner, 2003: 6). Başlıca temel göstergeler açısından gelişmekte olan piyasalar, kişi başı gelir düzeyinin düşüklüğü, gelir dağılımının bozukluğu, kamu gelirlerinin ve yatırımlarının azlığı, gelişmiş ülkelere göre kayıt dışı ekonominin daha fazla olması, sermaye birikiminin ve girişimcilik çalışmalarının yetersizliği ve uluslararası sermayeye olan ihtiyacın fazla olduğu, uygulanan yüksek vergi oranları en temel göstergeler olarak görülmektedir. Yatırımcıların gelişmekte olan piyasaları tercih etme nedenleri incelendiğinde yatırımcılar portföy risklerinin minimuma indirgemek ve beklenenen getirilerini arttırmak amacıyla portföylerini çeşitlendirmekte ve gelişmekte olan piyasaları tercih etmektedirler (Demir, 2010: 3).

Gelişmekte olan ülkelerin doğal olarak en temel hedefleri gelişmiş ülkeler statüsüne dahil olabilmektir. Ancak bu ülkelerin gelişmiş ülkeler statüsüne ulaşabilmeleri için birtakım normlara ulaşmış olmaları ve kalkınmalarını sağlayabilmeleri gerekmektedir. Gelişmekte olan ülkelerin kalkınmadaki öncelikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir (DPT, 2000: 3):

 Sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlamak,  Mevcut yatırımları arttırmak,

 Global anlamda ihracat gücünü arttırmak,

 Nitelikli ve daha fazla istihdam gücü yatırılmasını sağlamak,

 Teknolojik gelişmeleri yakalayabilmek ve sağlam temellere dayandırmak,  Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak, kalkınmanın

öncelikleri olarak görülmektedir.

Gelişmekte olan piyasalar kavramı ilk kez 1981 yılından International Finance Corparation (IFC) çalışanı Antonia W. Van Agtmael tarafından kullanılmıştır (Mimaroğlu ve Özgen, 2008).

Ülkeler arasında gelişmişlik (az gelişmiş, gelişmekte olan, gelişmiş) açısından tarihi süreç incelendiğinde ülkeler arasındaki bu ayrımın ortaya çıkışı sanayi devrimine kadar gitmektedir. Sanayi devriminden önce ülkelerin sahip oldukları üretim teknolojileri açısından gelişmişlik düzeyi anlamında önemli bir farklılık olmadığı görülmektedir. Ülkeler üzerine üç çeşit gelişmişlik sınıflandırılması yapılmaktadır. Bunlar; gelişmemiş ülkeler, gelişmekte olan ülkeler ve gelişmiş ülkelerden oluşmaktadır. (Dinler, 2009: 571).

Ülkeler gelişmişlik düzeyleri bakımından sınıflandırılırken çeşitli göstergeler göz önünde bulundurulmaktadır. İlk başta kişi başına düşen milli gelir olmak üzere, ülkelerin gayri safi yurtiçi hasılası (GSYH), insani gelişme endeksi, yaşam standartları, ekonomik gelişmişlik, sanayi altyapısının yeterliliği, teknolojik gelişmeler karşısında uyum, eğitim, sağlık ve sosyal ulaşım gibi ölçütler kullanılmaktadır (Yılmaz, 2011: 28-30).

Ülkelerin gelişmişlik düzeylerine göre sınıflandırılması uluslararası üç farklı kuruluş tarafından farklı kriterler esas alınarak gerçekleştirilmektedir. Bu kuruluşlar; Dünya Bankası (WB), Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)’dır (Nielsen, 2011: 7-8).

3.1.1 Dünya Bankası (WB)’na Tarafından Yapılan Ayrım

Dünya bankası yaptığı sınıflamada kişi başına düşen Gayri Safi Milli Gelir (GSMG) ölçütünü kullanmakta olup yılda dört kez ABD doları cinsinden değer biçilmek üzere ülke ekonomilerini, düşük gelirli ülkeler, düşük-orta gelirli ülkeler, üst-orta gelirli ülkeler ve yüksek gelirli ülkeler olmak üzere sınıflandırmaktadır (Fantom ve Serajuddin, 2016: 2).

Dünya Bankası’nın Atlas yöntemini kullanarak Milli Gelir üzerinden yaptığı 2018 yılı sınıflandırmasında, düşük gelirli ekonomiler 995$ kişi başı ortalama GSMG ve daha altında gelire sahip olmaktadırlar. Düşük-orta gelirli ekonomiler 996$-3895$ arasında kişi başı GSMG’e sahip olmaktadırlar. Üst-orta gelirli ekonomiler 3896$-12.055$ arasında kişi başı GSMG’e sahip olmaktadırlar. Yüksek gelirli ekonomiler ise 12.055$’dan daha fazla kişi başı GSMG’e sahiptirler (https://blogs.worldbank.org, E.T: 13.03.2019).

Tablo 13: Dünya Bankası (WB) 2018 Yılı Ülke Sınıflandırması Ekonomiler 2018 Yılı Ortalama Kişi Başına Yıllık Gelir

(GSMG)

Yüksek Gelirli 12.055$ üzeri

Üst-Orta Gelirli 3.896$-12.055$ arası Düşük-Orta Gelirli 996$-3.895$ arası Düşük Gelirli 995$ veya daha az Kaynak: (https://blogs.worldbank.org, E.T: 13.03.2019).

Dünya Bankası’ nın yaptığı bu sınıflandırmada düşük ve orta gelir grubuna giren ülkeleri gelişmekte olan ekonomiler olarak tanımlamaktadır. Bunun sebebi ise, bu gruba dahil olan ülkeler hem benzer bir gelişme göstermekte hemde tercih edilen son gelişme aşamasına gelememiş olmalarıdır (Nielsen, 2011: 13).

3.1.2 Uluslararası Para Fonu (IMF) Tarafından Yapılan

Ayrım

Uluslararası Para Fonu tarafından sınıflandırma her yıl iki kez “Dünya Ekonomik Görünümü (DEG)” raporunda ülke sınıflandırmasında dünyayı iki gruba ayırmaktadır. Bu iki grup; Gelişmiş ekonomiler, yükselen ve gelişmekte olan ekonomilerden oluşmaktadır. Uluslararası Para Fonu tarafından yapılan ayrımda “Gayri Safi Yurtiçi Hasıla” açısından en büyük yedi ülke (Yediler Grubu G-7) adıyla adlandırılan başta ABD, Japonya, Fransa, İtalya, İngiltere, Kanada, Almanya başlıca gelişmiş ekonomileri oluşturmaktadırlar. Uluslararası Para Fonu tarafından yükselen ve gelişmekte olan ülkeler ise gelişmiş ülkeler dışında kalan tüm ülkeleri kapsamaktadır. Yükselen ve gelişmekte olan ülkelerin dünyadaki dağılımında; Orta ve Doğu Avrupa ile Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT), gelişmekte olan Asya ile Latin Amerika ve Karayipler, Orta ve Kuzey Afrika ile Sahra-altı Afrika şeklinde dağılmaktadır (Palandökenlier, 2018: 11).

Yükselen ve gelişmekte olan ekonomiler alışılagelmiş sınıflandırmanın yanı sıra analitik kriterlere göre de sınıflandırılmaktadır. Bu kriterler; ülkelerin ihracat gelirlerinin kompozisyonu ve diğer yurtdışından gelen gelirleri yansıtmaktadır (IMF, 2012: 177-178).

3.1.3 Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP)

Tarafından Yapılan Ayrım

Global çapta ülkelerin arasındaki gelişmişlik seviyesinin saptanmasında ekonomik kriterlerin yanı sıra sosyal refah göstergeleri de bu konuda önemli bir ölçüt olarak görülmektedir. Bu anlamda 1990 yılı ve sonrasında Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından ülkelerin gelişmişlik seviyesini ölçmek amacıyla “İnsani Gelişmişlik Endeksi (İGE)” kullanılmaktadır. Kısacası Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ülkelerin sosyoekonomik gelişmişliklerini saptamak ve

karşılaştırmak amacıyla çeşitli kriterleri kullanarak İGE’ ni geliştirmiştir (Erol, 2011: 100).

1990 yılında Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından yayınlanan İnsani Geliştirme Raporu (İGR) ile sağlık sahibi olmak, eğitim imkanlarından faydalanma ve iyi yaşam standartlarına sahip olma özgürlüğünü belirten “insanların seçimlerini genişletme” nin süreci ile insani gelişim tanımlanmıştır (UNDP, 2010: 2).

İnsani Gelişme Endeksi açısından, bir ülkenin ekonomik gelişiminin saptanmasında göz önüne alınacak ölçütün sadece ekonomik büyüme olmadığı ve bunun yanında nihai kriterlerin kişiler ve kişilerin kapasiteleri olduğu vurgulanmaktadır (UNDP, 2010).

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından 2005 yılında yayınlanan İnsani Kalkınma Raporu (İGR) ile insani kalkınmada üç temel boyut üzerinde durulmaktadır (UNDP, 2005: 341);

 Doğum ile birlikte yaşam beklentisi açısından ölçülen sağlıklı ve uzun yaşam,  Yetişkin okur-yazar oranı ve brüt okula kayıt oranıyla birlikte ölçülebilen

bilgi,

 Satın alma gücü paritesine göre dönüştürülmüş Gayri Safi Yurtiçi Hasıla açısından ölçülebilen iyi bir yaşam standardı.

İnsani Gelişme Endeksinde ülkeler açısından yapılan sınıflandırmada değerler 0 ile 1 arasındadır. Ülkelerin aldığı değer 1’e yaklaştıkça insani gelişim açısından başarılı olduklarını, değer sıfıra yaklaştıkça ise endeks insani gelişim açısından başarısız olduklarını ifade etmektedir (Karabulut ve diğerleri, 2009: 6).

Tablo 14: Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı 2018 Yılı İnsani Gelişim

Sınıflaması

2018 Yılı İnsani Gelişim Sınıflaması Oranlar Çok Yüksek İnsani Gelişmeye Sahip Ülkeler 0.800 ve üstü Yüksek İnsani Gelişmeye Sahip Ülkeler 0.700-0.799 arası Orta İnsani Gelişmeye Sahip Ülkeler 0.550-0.699 arası Düşük İnsani Gelişmeye Sahip Ülkeler 0.550 altında Kaynak: (http://.hdr.undp.org, E.T: 13.03.2019).

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından yapılan sınıflandırmaya göre düşük insani gelişim düzeyinde olan ülkeler, 0,550’nin altından değerler almaktadırlar. Orta insani gelişim düzeyindeki ülkeler, 0,550-0,699 arasındaki değerleri almaktadırlar. Yüksek insani gelişmeye sahip olan ülkeler, 0,700-0,799 arasında değerler almaktadırlar. Çok yüksek insani gelişim düzeyinde bulunan ülkeler ise 0,800 ve üzerinde değerler almaktadırlar (http://hdr.undp.org, E.T: 13.03.2019).