• Sonuç bulunamadı

1.3. FUTBOLDA ŞİDDET VE SALDIRGANLIK

1.3.4. Futbolda Şiddetle İlgili Yapılan Araştırmalar

Futbolda taraftarların neden olduğu şiddet ve saldırganlık olaylarının uzun yıllar boyunca nedenleri üzerine düşünülmüş ve önlemler alınmaya çalışılmıştır. Araştırmacılar futbolda yaşanan şiddet ve saldırganlık olayları üzerine birçok hipotez ortaya atmış ve doğrulamaya çalışmıştır. Araştırmacılar sayesinde futbolda yaşanan şiddet ve saldırganlık olaylarının sebepleri ortaya çıkmaktadır. Taraftarları şiddet ve saldırganlık yönünde etkileyen faktörleri araştırmacılar göz önüne sunmaya çalışmaktadır. Araştırmacılar sayesinde belirlenen şiddet ve saldırganlık sebepleri için daha kolay önlemler alınmaktadır.

1.3.4.1. Yurtiçinde Yapılan Bazı Araştırmalar

Yüksel ve Arkadaşları (1998) “Futbolda Şiddetin Toplum Bilimsel Boyutları” isimli çalışmalarında futbolda yaşanan şiddet olaylarının engellenmesinde spor yazarlarının etkili bir faktör olmasına %89 oranla taraftarlar evet demiştir (Kurtiç, 2006: 42).

Karagözoğlu’nun, (1998) “Futbol Seyircisinde Saldırganlık Eğilimleri: İstanbul Örneği” isimli çalışmasında, serbest meslek grubundaki seyirciler, öğrenciler ve memurlar, karşılaşmayı izleme sebeplerini “deşarj olup rahatlamak” olarak belirtmektedirler ve kendilerini en çok hakem hatalarının tahrik ettiğini dile getirmektedirler (Kurtiç, 2006: 42).

Doğan ve Morali’nin, (1999) “Futbolda Seyirci Taşkınlıkları ve Bunun Altında Yatan Psikososyal Nedenler” isimli çalışmalarında, taraftarların mesleklerinin iyiye doğru gittikçe “kazanmak için her yolun mubah olmaması” düşüncesi, “küfrün” bir hak olduğu ve deşarj aracı olarak görüldüğü düşüncesi azalmaktadır. Yapılan çalışmayla meslek durumları ve şiddet olgusu arasında bir bağ olduğu gözlemlenmiştir (Kurtiç, 2006: 42).

Kurtiç’in “Futbol Seyircisini Taraftarını Saldırganlığa İten Psiko-Sosyal Nedenler: Sakarya İl Örneği” isimli çalışmasında taraftarlara yöneltilen spor basın yayınını takip etmeyle ilgili sorusuna katılımcılar %78.7 oranla evet demiştir. Aynı

katılımcılar spor basın yayınından %51.3 ile etkilendiklerini belirtmişlerdir (Kurtiç, 2006: 54).

Gümüşgül’ün “Futbol Seyircilerinde Saldırganlık, Şiddet ve Holiganizme Yönelik Davranışların Önlenmesinde Serbest Zaman Etkinliklerine Katılım Etkisinin İncelenmesi” isimli çalışmasında katılımcılar medya, basın, takım ilişkileri ve yapılan haberler hakkındaki görüşlerini %8,5 ile çok iyi, %21,3 ile iyi, %33,0 ile orta, %27,1 ile kötü, %10,1 ile çok kötü olduğunu belirtmişlerdir (Gümüşgül, 2016: 112).

Özgen’in “Türkiye Futbol Süper Ligi’ndeki Seyirci Azalmasının Nedenlerinin, Seyirci Görüşlerine Göre İncelenmesi” isimli çalışmasında taraftarların stadyumda azalmalarını irdeleyen bu çalışmasında medyanın taraflar arasında, şiddeti körükleyici yayın yapmasını 18-20 yaş aralığındaki seyirciler “Hiç, Az, Orta, Çok, Tam” cevaplarından en çok %28 ile Tam cevabını, 21-30 yaş aralığındaki seyirciler %35,1 ile Tam cevabını, 31-40 yaş aralığındaki seyircileri %28,6 ile Tam cevabını, 41 yaş üstü seyirciler %42,7 ile Tam cevabını vermişlerdir (Özgen, 2015: 67).

Bahadır’ın “Futbol Seyircisinin Sosyo-Ekonomik-Kültürel Yapısının Şiddet Eylemine Etkisi (Konyaspor Örneği)” isimli çalışmasında futbol taraftarlarının saldırganlığa sebep olan faktörler içinde “Medya”nın %32.4 oranıyla yüksek bir oran aldığı görülmüştür. Aynı çalışmada taraftarlar “Medya”nın saldırganlığı körüklediği konusunda görüş belirtmiş ve %54.8’i saldırganlığın medya tarafından körüklendiği cevabını vermiştir. Şiddet olayları için alınabilecek önlemler konusunda taraftarların %24,4’ü, “Medya ve spor yazarları taraftarı olumlu etkilemeli” cevabını vermiştir (Bahadır, 2006: 68,70,74).

Taştan’ın “Futbol Taraftarlığı Ve Şiddet Olgusu Farklı Taraftar Gruplarında Şiddet Eğilimleri Üzerine Karşılaştırılmalı Sosyolojik Bir Araştırma” isimli çalışmasında, taraftarları saldırganlığa çeşitli oranlarda iten sebepler arasında spor yazarlarının şiddet ve saldırganlığı tetikleyen söylem ve ifadeleri yer almaktadır. Elde edilen bazı bulgulara göre Medya aracılığıyla kulüp yönetiminin takımları lehine doğru kararlar verilmediğini söylemeleri taraftarı %18.2 oranında, yazarların takımın futbolcularının takıma zarar verdikleri konusunda görüş belirtmeleri %16.9 oranında, teknik direktörlerin takımı yönetemedikleri hakkında görüş belirtmeleri %14.3 oranında, takımların yanlış transferler yaptıklarıyla ilgili görüş belirtmeleri %15.6 oranında, taraftarlar hakkında doğru olmayan beyanlarda bulunulması %35.1 oranında

etkiledikleri tespit edilmiştir. Ayrıca spor sahalarında şiddetin sorumlusu olarak %15.3 ile Medya görülmüştür (Taştan, 2006: 105).

Demirel’in “Emniyet Mensuplarına Göre Futbol Seyircisini Saldırganlık ve Şiddete Yönlendiren Futbol Etkenlerinin Araştırılması” isimli çalışmasında spor medyasının oynanacak maçı abartması sebebiyle şiddetin artış gösterdiği ortaya çıkarılmıştır. Ayrıca spor medyasında taraftarların kendi takımları ve futbolcularıyla ilgili kışkırtıcı haberlerin yer alması, taraftar şiddetinin artmasına neden olduğu belirlenmiştir. Spor programları jeneriklerinin şiddet içerikli görüntüler içermesinin de taraftarları şiddete yönelttiği bu çalışmada belirtilmiştir (Demirel, 2013: 65).

1.3.4.2. Yurtdışında Yapılan Bazı Araştırmalar

Duque ve ark.’nın şiddet ve saldırganlıklar üzerine yaptıkları çalışmada, çeşitli saldırganlık türlerinin kendi aralarındaki ilişkiyi ve farklı ülkelerde ele alınan değişkenler ile saldırganlık arasındaki bağı tespit etme amacıyla yapılan bu çalışmanın bazı sonuçlarına göre, erkeklerin ve 15-24 yaş aralığındaki deneklerin saldırganlığa daha meyilli oldukları bulunmuştur. Ayrıca saldırganlık türlerinin tamamının birbirleriyle örtüştüğü sonucuna ulaşılmıştır. Fiziksel saldırganlıkta bulunan kişilerin ve bıçak ya da silahla saldırganlıkta bulunan kişilerin tamamına yakını sözel saldırganlık da yaptıkları tespit edilmiştir (Duque, Klevens ve Ramires, 2003: 195)

Spaaij’in “Sporda Topluluk Şiddeti: Disiplinler Arası Bir Sentez” isimli çalışmasında çeşitli disiplinlerden ortaya çıkan konuları ve temaları derleyerek, sporda topluluk şiddetiyle ilgili uzak ve yakın nedenleri birleştirerek çoklu seviyede analizle incelemiştir. Bu çalışmada Sosyo-Ekolojik model kullanılarak, taraftar şiddetinin kişisel, sosyal yapı, sosyal çerçeve, kişilerarası ve durumsal faktörlerinin arasındaki dinamik etkileşimden ortaya çıktığını gözler önüne sunar. Ayrıca bu çalışmada sporda topluluk şiddetiyle ilgili sürecin ölçek, kaynak, bağlantı, amaç ve sosyal kurallar ile bağlantısını tekrar incelenmiştir ve sporda topluluk şiddetiyle alakalı gelecekte yapılacak olan araştırmalar için farklı öneriler ortaya koyulmuştur (Aktaran: Gümüşgül, 2016: 95).

Grange ve Kerr’in Avustralya futbolunda yaşanan fiziksel saldırganlık üzerine yapılan bu çalışmalarında, analizler, güç, öfke ve oyun olarak sınıflandırılan çok sayıda saldırganlık tanımlarını ortaya çıkarmışlardır. Korku saldırganlığıyla ilgili iki

örneği tanımlamışlardır. Algıda farklılık ve kişilerin kabul edilmiş oyun ve kabul edilmemiş şiddet deneyimleri, tehdit ve intikam duygularıyla birlikte tanımlanmıştır. Avustralya futbolundaki son değişikliklerle birlikte zarar verme niyetiyle ilgili ek bulgular ortaya konulmuştur (Grange ve Kerr, 2010: 36-37).

Comeron’ın günlük yaşamda şiddetin önlenmesiyle ilgili Avrupa Projeleri Konseyi’nin kapsadığı farklı çerçevelerle birlikte göz önündeki ilk yayınlardandır. Özellikle futbolda, holiganlık ve sporda taraftar şiddeti sorununu incelemiştir. Bu sorun küresel hale geldikçe, Avrupa ve dünya çapında benzer sorunlara karşı önleyici tedbirler adına ortak bir yanıt gerekli olduğu düşünülmüştür. Bu çalışma yerel ihtiyaçlara da cevap verebilecek yapıda oluşturulmuştur. Bu çalışmada, önleyici tedbirleri geliştirmek ve çözüm üretmek için ortaya çıkarılmış bir dizi girişimler incelenmiştir (Comeron, 2002: 9).

Redhead’in bu çalışmasında futbol holiganlarının anılarından yola çıkarak sorunları ve olasılıkları inceleyen bir araştırma ortaya koymuştur. Bu çalışmada özellikle rahat yaşam tarzını benimseyen gençlik kültürü ile futbol tarihindeki muhafazakâr holiganlarla birlikte İngiliz holiganları arasında oluşan alt kültürler incelenmiştir. Ayrıca futbol yazarlarının görüşleri, röportajları, holiganların anıları, sözlü ve yazılı tarih ile işçi sınıfı çevresindeki bir dizi karmaşık konular incelenmiştir (Redhead, 2009: 16).

Armstrong’un çalışmasında genç erkek taraftar gruplarını ve futbol holiganları olarak tanımlanan ve tanımlanabilecek kişilerin maddi gelirden kaynaklı zorluklar ve şiddet bakımından inceleme içermektedir. Yazar endüstriyel çalışma sınıfının geçmişten bu yana, kültür ortamı içinde ritüel fikirleri de incelemiştir (Aktaran: Bayram, 2011: 98).

Carnibella ve arkadaşlarının “Avrupa’da Futbol Şiddeti” isimli çalışmalarında, tarihsel olarak Avrupa futbolunda yaşanan şiddet olayları, çeşitli yönleriyle incelenmiş ve futbolda yaşanan şiddet olaylarının önlenmesine dair çeşitli önerilerde bulunulmuştur (Carnibella, Fox A., Fox K., McCann, Marsh J. Ve Marsh, P. 1996: 5). Bebber’in 2008’de literatüre kattığı 1968-1998 yılları arasında İngiltere’de gerçekleşen futbolda şiddet olaylarının incelendiği “Futbol Kültürü: Şiddet, Irkçılık ve İngiliz Toplumu” isimli çalışmasında, etnik yapı, çevresel faktörler, ırkçılık, politik faktörler gibi çeşitli değişkenler açısında futbolda şiddet olayları incelenmiştir.

Çalışmanın sonucunda ise futbolun sosyal ve politik etkilerin etkisinde kaldığı gibi bu etkileri tek başına ortaya da çıkarabildiği vurgulanmıştır (Bebber, 2008: 8).

Spaaij’in 2007 yılında yayınladığı “Futbol Holiganlığını Anlama: Altı Batı Avrupa Futbol Kulübü Karşılaştırması” isimli çalışmasında, holiganizm üzerinde durulmuş ve farklı takımların farklı holigan taraftar grupları arasında sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan incelemelerde bulunulmuş ve holiganlığın ortaya çıkmasındaki faktörler gözler önüne sunulmaya çalışılmıştır (Spaaij, 2007: 1-8)

1.3.5. Dünyada ve Türkiye’de Gerçekleşen Önemli Futbolda Şiddet