• Sonuç bulunamadı

A. Kureyş Müşriklerinden Öldürülmesi Emredilip de Öldürülenler

6. Furât b Hayyân

Furât b. Hayyân, Benî Icl’den birisi olup379 tam künyesi: Furât b. Hayyân b.

Sa’lebe b. Abdi’l-Uzzâ b. Habîb b. Hayya b. Rebîa’ b. Sa’d b. Icl(ﻞﺠﻋ) b. Lüceym b. Sa’b (ﺐﻌﺻ) b. Alî b. Bekr b. Vâil er-Rabiî(ﻲﻌﺑﺮﻟا) el-Bekrî el-Iclî’dir.380 O, Benî Sehm’in halîfi, müttefikidir.381 Doğumu, çocukluğu, gençliği kısaca Bedir savaşına kadar hakkında kaynaklarda herhangi bir bilgiye ulaşamadık.

Furât, ticaret yollarını çok iyi bildiği için Mekke’li müşriklerin kervanlarına rehberlik ederdi. Dolayısıyla da o, müşriklerin namına çalışan bir yol kılavuzuydu.382 Müslüman olmadan önce Rasûl-i Ekrem’i hicvederdi.383 Onun hakkında ölüm emri verilmesine neden olan olay kaynaklarda şöyle anlatılmaktadır: Bedir savaşından sonra Hicaz bölgesindeki ticaret yollarının kontrolü büyük çoğunlukla Müslümanların eline geçti. Bu nedenle Mekke’li müşriklerin hayat damarlarından biri olan ticareti büyük darbe aldı. Kervanlarına el konulur korkusuyla müşrikler, yolculuğa bir türlü çıkamıyorlardı. Dolayısıyla da ellerindeki ticaret mallarını satamadıkları için piyasaları durgundu buna bağlı olarakta yaşamları altüst oldu. Safvân b. Ümeyye’nin Ticaret yollarının, Müslümanların ve müttefiklerinin eline geçtiğini bu nedenle de ekonomilerinin büyük yara aldığını söylemesi, devamında Müslümanlara karşı nasıl hareket edeceklerini bilemediklerinden dert yanması bunun delilidir. Safvân, bu durum böyle devam ederse ellerinde hazırda olan sermayelerini de yiyerek bitireceklerini ve ortada kalacaklarını söyleyerek işin vahametini ortaya koydu. Bu sorunu nasıl aşacakları bilmediklerini söylediğinde o mecliste hazır bulunan Esved b. Müttalip: “Sahil yolu(sizin için) tehlikeli ise (o zaman sen de) Irak

yolunu tut, kullan.”diyerek ona yol gösterdi. Bunun üzerine Safvân: “Ben, o yolu

bilmiyorum.”deyince Ebû Zem’a: “Ben, sana bir kılavuz haber vereceğim ki o, (seni)

gözü kapalı bir şekilde (gideceğin) yere götürür.”diyerek ona güvence verdi. Buna

379 İbn Hişâm, es-Sîre, III, s, 8.

380 İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, IV, s, 47. İbnü’l-Esîr, نﺎﻴﺣ kelimesindeki “Ye” harfini “B” olarak

aktarmıştır. Ancak sonraki sayfada “Y” olarak zikretmiştir. Diğer kaynakları göz önüne aldığımızda buradan yazımdan kaynaklanan bir hata olduğu ortaya çıkmaktadır. Doğrusu “Y”li olanıdır. Yani Hayyân’dır.

381 İbn Hişâm, es-Sîre, III, s, 8; , İbn Sa’d, et-Tabakât, VI, 40; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, IV, s, 47. 382 İbn Hişâm, es-Sîre, III, s, 8; İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, IV, s, 48; Asrı Çubukçu, “Furât b. Hayyân”,

DİA, İst., 1996, XIII, s, 218.

383 Asrı Çubukçu, “Furât b. Hayyân” DİA, XIII, s, 218. Biz, bu bilgiye İbn Hişâm başta olmak üzere,

çok sevinen Safvân: “Kim o?”dedi. Ebû Zem’a: “O, Furât b. Hayyân el-Iclî’dir.” dedi. Netice de problemin çözüldüğünü düşünen Safvân ve diğer müşrikler büyük bir ticaret kervanı hazırladılar. Furât b. Hayyân: “Ben, seni Irak yolundan (öyle bir

yoldan) götüreceğim ki oraya Muhammed’in ashâbından hiçbir kimse inmeye cesaret edemez. Çünkü orası Necid ve çöl arazisinin olduğu yerdir.”dedi. Furât, zımnen sizi

öyle çetin bir yoldan götüreceğim ki Muhammed ve Ashâbının ruhu duymayacak diyerek müşriklere güvence verdi. 384

İstihbarata son derece önem veren Rasûl-i Ekrem, bu kervandan haberdar oldu. Kısa zamanda Zeyd b. Hârise komutanlığında 100 kişilik bir müfrezeyi kervanı ele geçirmek için gönderdi. Zeyd, bu kervana Necid topraklarından el-Karede suyunun olduğu mevkide yetişti.385 Zeyd’i gören kervandaki müşriklerin çoğu kaçtı. Geride kalanlar ise esir alındı. Bu seferde büyük bir ganimet elde edildi. Esirler içerisinde kervanın kılavuzu olan Furât b. Hayyân da vardı. O, Müslüman olunca Rasûl-i Ekrem onu serbest bıraktı.386 Diğer bir tarike göre ise Furât, Medine’ye getirildiğinde ona Müslüman ol. Şayet Müslüman olursan seni öldürmeden salıveririz, denildi. O da Müslümanlığı kabul etti bunun üzerine de serbest bırakıldı.387

Siyer, Meğâzî ve Tabakât kitaplarında Hz. Peygamber’in onun hakkında herhangi bir ölüm emri verdiğine dair herhangi bir bilgiye ulaşamadık. Yukarıdaki rivayetten de bu açıkça anlaşılmaktadır. Şöyle ki İbn Hişâm’ın aktardığı bilgide sadece Furât’ın bu kervan’a yol rehberliği ettiğini aktarmaktadır. Yakalananlar arasında olup olmadığı noktasında ise herhangi bir bilgi verilmemiştir. Vâkıdî ve İbn Sa’d ise onun esir edilip Medine’ye getirildiğini açıkça belirtmişlerdir. Ancak Rasûlullah’ın onun hakkında ölüm emri verdiğinden bahsetmemişlerdir. Buna karşılık Hadis kaynaklarından Ebû Davud, Furât b. Hayyân hakkında Hz. Peygamber’in doğrudan ölüm emri verdiğini belirten bir hadis aktarmıştır. Ebû

384 Vâkıdî, el-Meğâzî, I, s, 183-184.

385 Vâkıdî, el-Meğâzî, I, s, 183-184; İbn Hişâm, es-Sîre, III, s, 8; İbn Sa’d, et-Tabakât, II, s, 36. 386 İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, IV, s, 47-48.

387 Vâkıdî, el-Meğâzî, I, s, 183-184; İbn Sa’d, et-Tabakât, II, s, 36; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, II, s, 40-41.

Burada rivayetin yanlış anlaşılmaması için bir hatırlatmada bulunmak istiyoruz. Müslümanlar, keyfi olarak kervanların önünü kesmiyorlardı. Dikkat edilirse mallarına el konulan kervan Mekke’li müşriklerin kervanınıdır. Müslümanlar hicret ettikleri sıra bu müşriklerin onların geride bırakmış oldukları malları yağma edip aleyhlerinde kullanmak üzere paraya ve silaha çevirmek istedikleri göz önüne alınarak bu rivayete bakılırsa yanlış anlaşılmaya gerek kalmayacaktır.

Davûd, Furât b. Hayyân’dan aktardığı hadise göre Rasûl-i Ekrem, İbn Hayyân hakkında doğrudan ölüm emri vermektedir. Hadis şöyledir: “Rasûlullah, Furât b.

Hayyân’ın öldürülmesini emretti” hadisin devamında “نﺎﻴﻔﺳ ﻲﺑﻷ ﺎﻨﻴﻋ نﺎآو” “ O, Ebû Süfyân’ın câsûsu idi…”388 kısmı Hz. Peygamber’in onu neden öldürtmek istediğini açıkça ortaya koymaktadır. Yani o, İslâm düşmanları adına çalışan bir ajan, câsûstu.

İbnü’l-Esîr’in aktardığı bilgiye göre bu seriyyede esir edilen Furât b. Hayyân, Rasûl-i Ekrem’in huzuruna getirildiğinde Hz. Peygamber onu öldürmedi. Bu arada Furât, Ensâr’lı halîfinin yanına uğrayıp “Ben, Müslüman’ım”dedi. Bunun üzerine Ensâr’lı adam: “Ey Allah’ın Rasûlu!’ O, ben Müslüman(oldum) diyor.” deyince Hz. Peygamber: “Sizden bir kısım adamlar var ki iman etmeleri konusunda biz onlara

güveniriz. Furât b. Hayyân da onlardandır.” 389 buyurarak onun ikrarını,

Müslümanlığını kabul etti.

Bu hadiste görüldüğü gibi Hz. Peygamber, Furât’ı öldürülmesi için açık bir şekilde emir vermiştir. Ancak sonra onun Müslüman olduğunu ikrar etmesi üzerine de bu sözüne itibar edilerek öldürülmemiştir. Yukarıdaki birinci rivayette onun müşriklere kılavuzluk yapması nedeniyle bir seriyye’de esir alınmasından bahsedilirken bu hadiste onun Mekke’nin lideri olan Ebû Süfyân, adına câsûsluk yapmasından bahsedilmektedir. Zaten ölüm emri de metinden anlaşıldığı üzere bunun üzerine bina edilmiştir. Redaktörlüğünü İ. Lütfi Çakan’ın yaptığı Ebû Davud şerhinde Ahmed el-Bennâ’dan aktarılan bilgiye göre Furât b. Hayyân, Hendek savaşında Ebû Süfyân hesabına Müslümanlar arasında câsûsluk yaptığı için Rasûl-i Ekrem, onu ölüme mahkûm etmiştir.390 Ancak biz bu görüşe katılmıyoruz. Şöyle ki

birinci rivayeti veren kaynaklara bakıldığında Vâkıdî, İbn Sa’d ve İbnü’l-Esîr’in aktardıkları bilgilere göre Furât’ın esir edilip sonra Müslüman olduğu zaman dilimi hicretin üçüncü yılı içerisine denk gelmektedir. Dolayısıyla da hicretin beşinci yılında vuku bulan Hendek savaşından çok önce Furât’ın Müslüman olduğu ortadadır.391

388 Ebû Dâvûd, Kitâbü’l-Cihâd 99; İbrahim Canan’ın Hârise b. Mudarrib’ten aktardığı hadise göre Hz.

Peygamber: “…نﺎﻴﺣ ﻦﺑا تاﺮﻓ ﻞﺘﻘﺑ ﻢﻠﺳ و ﻪﻴﻠﻋ ﷲا ﻰﻠﺻ ﷲا لﻮﺳر ﺮﻣأ” Bkz. İbrahim Canan, Kütüb-i Sitte, XIV, s, 139.

389 İbnü’l-Esîr, Üsdü’l-Ğâbe, IV, s, 47-48; Ebû Dâvûd, Kitâbü’l-Cihâd 99. 390 Red. İ. Lütfi Çakan, Sünen-i Ebû Dâvûd Terceme ve Şerhi, X, s, 193-195.

391 Vâkıdî, el-Meğâzî, I, s, 183-184; İbn Sa’d, et-Tabakât, II, s, 36; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, II, s, 40-41.

Furât b. Hayyân, Müslüman olduktan sonra Rasûlullah’ı öven şiirler söyledi.392 O, Suffe’ye katılarak İslâm dinini öğrendi. İyi bir Müslüman oldu. Çeşitli

savaşlara iştirak etti. Hz. Peygamber, ona Yemâme’de geliri 4000 dirhem olan büyük bir arazi verdi. Müseylime ile yapılan savaşlara katıldı.393

C. Kureyş Dışındaki Kabilelerden Öldürülmesi Emredilip de