• Sonuç bulunamadı

3.5. NEO-LİBERAL POLİTİKALAR SONRASI YEREL YÖNETİMLERDE

3.5.2. Mali Özerklik

3.5.2.3. Fonksiyonel Özerklik

Yerel yönetim birimlerinin oluşmasını sağlayan öğeler, yerel niteliğe sahip kamusal hizmetlerin gerçekleştirilmesinde sorumluluk ve yetkinin yerel idari yapılara devredilmesini sağlamaktadır. Yerel idarelerin kendi sınırlarını kapsadığı alanda başarı sağlaması, belirtilen alanda yaşamını sürdüren yerel halkı ilgilendiren bütün kamusal hizmetlerden sorumlu tek yönetsel yapının yerel yönetimler olmasını gerektirmektedir. Görev ve yetki paylaşımı, günümüz yerel yönetim düşüncesi ile merkezi yönetim arasında oluşan sorunların en temel gerekçelerini oluşturmaktadır. Merkezi idare ve yerel yönetimlerin farklı sorumluluk, görev ve yetkiye sahip olmaları, yerel idarelerin özerk yapıya sahip olmasının en önemli nedeni olduğu söylenebilir. Yerel idareler, özerk yapıya sahip olmalarının yanı sıra idareler arasındaki ilişkilerin düzenlenmesindeki temel yapıyı sergilemektedir. Merkezi idare ve yerel idareler arasındaki bu ayrımın temel amacının; yerel yönetimler ile merkezi idare arasında hangi hizmetlerin kimin eli ile yürütüleceği noktasında karmaşa veya tereddüde mahal verilmemesi, sorumluluk ve yetki bakımından duraksamaların yaşanmaması, böylece hizmetlerde gecikme olmasının engellenmek istendiği söylenebilir. Gerçekleşen bu durumda hangi yönetim biriminin nasıl bir yetki ve görevi kullanmak isteyeceği sorunu, önemli görülmektedir.165 Fonksiyonel özerklik bağlamında merkezi yönetim ile yerel idari yapılar arasında görev paylaşımı bulunmaktadır. Yerel yönetim birimlerinin yapmakta olduğu işler ile merkezi idare arasında yetki çatışması yaşanmaması, hizmetlerin yürütülmesine de engel olmamaktadır.

164 Ruşen Keleş, (1999), Avrupa’nın Bütünleşmesi ve Yerel Yönetimler, Ankara: s. 16. 165 Çiner ve Karakaya, a.g.e., s. 70.

SONUÇ

Devlet, toplum ve bireylerin birbirleri ile olan ilişkilerinin devamının güvence altına alınmasını sağlayan rejim olan demokrasi; siyasi, ekonomik hak ve özgürlüklerin devamının sağlanması için arabulucu görevi görür. Demokrasi aynı zamanda toplumsal düzen içerisinde insanların politika belirlerken eşit haklara sahip olması ve egemenliğin millete ait olmasını sağlar. Demokrasi son dönemlerde gelişim göstererek liberal demokrasi adını alır. Liberal demokrasi toplumsal yapı içerisindeki farklı görüşlerin merkezi bir düşünce etrafında toplanmasını ifade etmektedir. Liberal düşüncelerin demokrasiye yaptığı etkiler sonucunda piyasada özel sektörün etkili olmasını sağlayan neo-liberal fikirler etkili olmaya başladığı söylenebilir. Bu bağlamda da ülkelerde demokrasinin geliştirilmesi, daha iyi bir devlet yapısının oluşturulması bakımından yararlı olabilir.

Liberal düşünce ile klasik, sosyal, kültürel, iktisadi ve siyasi liberalizm olarak bütüncül bir yapı ortaya çıkmaktadır. Liberal anlayışın; özgürlük, bireycilik, serbest piyasa ve sınırlı devlet üzerine kurulduğu ifade edilir. Liberal anlayışın neo liberalizme dönüşmesi özelleştirme, deregülasyon, siyasi liberalizasyon ve küreselleşmenin yaygınlaştırılması ile sağlanabilir. Neo-liberal akımın gelişmesi, kolektif anlayış karşısında bireyin üstün tutulması ile sağlanırken, piyasa temelli çözümler sunmakla beraber devlet müdahalesi, mülkiyet-liberteryenizm ve kamu tercihi teorisi üzerine bina edilmiştir. Neo-liberal görüş çerçevesinde kamu tercihi teorisi; bireylere tanınan imkanların analizinin yapılarak etkili olan aktörlerin faydalarının maksimize edilmesi, kamu personellerine müdahalede bulunularak belirlenen amaçlar arasındaki çelişkiyi açıklar. Liberteryen düşünce ile devletin mülkiyet, özgürlük ve hayat hakkını ihlal edilmesi önlenmeye çalışılır. Liberal eksende devletin dönüşümü, merkez ve yerel şeklinde gerçekleşir. Merkezi idare karar alma, emir verme ve bu emirlerin uygulanmasını sağlamakla beraber taşra teşkilatının aldıkları kararların merkezi idarenin kontrolünde olmasını sağlar. Devlet yapısında büyük bir etkisi bulunan neo-liberal politikaların geliştirilmesi ve daha yararlı bir hale getirilmesi, devletin yeniden yapılanması konusunda fayda sağlayabilir.

Merkezi idarenin işlemlerinden doğabilecek zararlardan dolayı yetki genişliği, adem-i merkeziyet ve yerel yönetim kurumlarından faydalanılır. Liberal görüş doğrultusunda ülkelerin içerisine düştüğü krizler neticesinde de neo-liberal dönüşüm

başlamakta ve İngiltere’de Margaret Teacher öncülüğünde sermayenin yanında emeğe olan gereksinim de artmaktadır. Neo-liberal görüşler ekseninde merkezi idare ile yerel idareler arasında özerklik sorunsalı ortaya çıkmıştır. Özerklik; kaliteli, hızlı ve israfın azaltılması açısından önemlidir. Bu nedenle merkezi yapının, özerk (bağımsız) bir şekilde yapılan işlemlerden doğabilecek olumsuzluklardan zarar görmemesi amacıyla mali ve idari vesayet denetimi kullanılır. Yerel idari birimler üzerinde yapılan yasal denetim haricinde yönetsel işlemlerin denetiminde idari, merkez ile yerel arasında gelir ve hizmet bölüşümü sonucunda ise mali denetim devreye girer. Özerklik sayesinde merkeze doğru artan siyaset yapma isteği yerel birimler tarafından kurulan meclislerde temsil edilerek toplulukların siyaset yapma istekleri karşılanmaya çalışılmaktadır.

Yerel yönetimlerdeki siyaset sayesinde toplumsal açıdan siyasete doymuşluk gerçekleşir. Türk yönetim kültüründe siyaset yerine idarenin etkili olması sonucunda son söz her zaman üst kademe ile idari kadroya aittir. Son sözün her zaman üst kademedeki idari kadroya ait olması ile muhalif seslerin ortaya çıkmasının önüne geçilebileceği tespit edilmiştir. Türkiye’nin gelişmiş ülkelerden farklı bir siyasi kültür içerisinde olması, merkezi teşkilatı elinde bulunduran grubun yerel birimlerde demokratik siyasi bir yapının ortaya çıkmasına engel olabilecektir.

Ülkemizdeki yerel yönetimlerin gelişmesi için özerklik kavramı devreye girmektedir. Yerel idari birimlerin demokratik, bağımsız ve etkin olması için yerel nitelikteki işlemlerini sürdüren emri altındaki personellerinin bulunması gerekir. Yerel idari birimlerin yapmış oldukları işlemleri sorumlulukları altındaki kuruluşlara devretmesi olarak nitelendirilen özerkliğin idarenin kararlar alıp uygulaması idari, siyasi yapı ve federal birimler ile alakalı olması da siyasi özerkliği tanımlamaktadır. Yerel idari birimlerin siyasi açıdan özerk bir yapıda olması, yerel nitelikteki işlemlerini daha kolay bir şekilde sürdürmeleri açısından yararlı olabilir.

Siyasi özerklikte ayrılık ve bağımsızlık kavramaları önem arz eder. Ülkemizde özerklik kavramının işlerlik kazanmasının temelleri, 1980’li yıllara dayandırılır. Bu dönemlerde neo-liberal etkiler sebebi ile özerkliğin önem kazanması, içinde bulunulan siyasi ve ekonomik dar boğaz sonucunda devletin her yerde etkili ve hizmet sürdürebilen kurumlarının gelişemediğini görülmektedir. 24 Ocak 1980 kararları ile yapısal uyarlama ve dış ticarette ithalatın serbestleştirilmesi sonucunda serbest piyasa ekonomisine geçişin

temelleri atılmıştır. Ancak serbest piyasa ve özerk kurumların ortaya çıkması için mali açıdan güçlü yapıların bulunmaması devlet müdahalesinin devam etmesine neden olabilir. Dış ticaretin serbestleşmesi, ihracatın teşvik edilmesi, para ve finans piyasalarının serbestleştirilmesi ile deregülasyon ve son olarak ta devlet müdahalesinin sınırlandırılması gibi devletin birtakım önlemler alması, ortaya çıkabilecek olumsuz durumların ortadan kaldırılması açısından fayda sağlayabilir.

1983 yılından sonra başbakanlığa bağlı kurumlarda merkezileşme görülmektedir. Kamu politikalarındaki merkezileşme sonucunda liberal ortamın gelişmesi sekteye uğramıştır. Ortaya çıkan bu olumsuzluğun neticesinde neo-liberal politikalar ile serbest piyasa anlayışı uygulanmaya konulmuştur. 80’li yıllardan sonra neo-liberal politikaların etkili olması ile birlikte kamusal alanda devletin etkisi azaltılmaya çalışılmıştır. 90’lı yıllarda gerçekleşen bu yöneliş krizlerle aksaklıklara uğramaktadır. 2000 ve özellikle 2001’den sonra ciddi bir neo liberal politika evresine girildiği belirtilmektedir.

Neo-liberal politikalar çerçevesinde piyasa koşullarının kamusal alanda uygulanmaya çalışılması, rekabeti arttırmakla beraber etkili ve verimli koşullar içinde gelişme göstermesini sağlayabilir. Serbest piyasa düşüncesi ile ortaya atılan yönetişimin bazı farklılıkları olmasına rağmen özel sektörün teknik yapısının kamuda uygulanması ile müşteri temelli kamusal kültürün oluşmasının hedeflendiği yeni kamu yönetimi düşüncesine dayandığı tespit edilmiştir. Kamu yönetiminde girdilerin sonucunda çıktıların artış göstermesi verimliliğin artmasını sağlayabilir. Verimlilik ile elde edilen çıktılar sonucunda denetim mekanizması devreye sokularak devamlılığı sağlanmalıdır. Kamusal alanda hesap verebilme sorumluluğu ile müşteri yönlü hedeflerin gerçekleşme durumları da kontrol altında tutulmalıdır. Bürokrasinin hantal yapısı sonuç ve performans yönlü kavramlar ile azaltılmaya çalışıldığında verimlilik ve etkinlik gerçekleştirilebilir.

Yönetişimin temel varsayımı sert bir merkezi yönetim yerine yerel bazda gerçekleştirilen yönetime halk, sivil toplum kuruluşları ve toplumsal güce sahip toplulukların yönetimde söz sahibi olmasını içerisinde barındırmaktadır. Yönetişimin sağlanabilmesi için özelleştirme devreye girmekte ve kamusal yapının elinde bulunan hak ile imtiyazların yönetimi, denetimi ve mülkiyetlerinin bir kısmının kurum veya özel kişilere devredilmesi ile sağlanabilir. Bu gerekçe ile yerinden yönetim idari işlemlerin kabulünde paylaşma kavramı devreye girmektedir. Yetki ve görev paylaşımı sayesinde

yönetimde söz sahibi olan topluluklara karşı idari yapı sorumluluk bilinci ile hareket edecektir. Kamu yönetiminde serbest piyasa ve özelleştirme düşüncesi etkili olmaya başladığı için özel sektörde kullanılan stratejik yönetim yani neo liberal çizgide dışsal gelişmelerin etkisi sonucunda belirlenen amaçlara ulaşmada verimlilik ve etkinlik önem kazanabilir. Stratejik yönetim ile örgütsel öğrenme ve piyasadaki gelişmelerin takibi daha da kolaylaşmış ve kamusal alanın modernize olmasının önü açılmıştır. Neo liberal görüş açısından devlet piyasada hizmetçi misali hareket ederek denge ve denetleme kurumu rolüne bürünerek yönetimsel açıdan icra ettiği faaliyetlerini de yerelleşme ile özelleştirmenin gelişimini sağlamak için kullanmalıdır. Devletin yerelleşme ve özelleştirmeyi geliştirmesi, kamu idarelerinin özelleştirme ile küçültülerek serbest piyasa koşullarına uyum sağlayarak daha demokratik ve rekabetçi olmalarını sağlamak açısından yararlı olabilir.

Yerelleşme ile günümüzde yerinden yönetim düşüncesinin klasik tanımının dışında yeni tanımlamaları da yapılmalıdır. Piyasa ile devlet ilişkisinde kamu yerine özel idarelerin ikame edilmesi, devletin yapısının küçültülerek ekonomide deregülasyonun gerçekleştirilmesini sağlayabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Özelleştirme ile devletin etkisinin azaltılması sonucunda hesap verme ve rekabet sorununun ortaya çıkabileceği de belirtilebilir. Yerinden yönetim anlayışının pek çok açıdan farklı tanımının yapılması, işletmelere rekabet ortamında fayda sağlayabilir.

Merkezi idarenin özelleştirme sayesinde bir kısım güç aktarımı, yerel bazda denetimi daha kolay hale getirebilir. Merkezi teşkilatın yetki devri kavramı sayesinde yönetişim ve yerelin öncelik kazanmasının daha kolay olabileceği tespit edilmiştir. İdari yapı içerisinde hizmetlerin en yakın birim tarafından yapılması, subsidiyarite yani yerelin öncelikli olmasını ifade etmektedir. Bu durum da yönetişime geçişi kolaylaştıracaktır. Yerelin öncelikli olması, tepeden inme karalar yerine açık, desantralize olmuş kararların alınmasında ve yatay hesap verebilmede gelişim sağlanması açısından yararlı olabilir.

Küreselleşmenin etkili olmaya başlaması ile özel sektörde geçerli olan liyakat ve verimliliğin kamu sektöründe de etkili olmaya başladığı, böylece güçlü rekabet ortamının etkilerinin arttığı tespit edilmiştir. Küreselleşme ile yönetişimin gelişimi bir zincirin halkası gibi birbirine bağlı olduğu belirtilmektedir. Egemenlik kavramının da bu bağlılık ile yönetimde farklı grup ve dış faktörlerin etkisinin artmasını sağladığı söylenebilir. Küreselleşme ile birlikte gelişen ve etkisi artan diğer bir kavram ise idari özerkliğin ortaya

çıkması olmaktadır. Bu bağlamda İl Özel İdareleri de il sınırları içerisindeki vatandaşların ihtiyaçlarını karşılayan bir kurum sıfatında bulunmaktadır. Merkezi idareye bağlı olmaları bu özerk yapıyı kısıtlamaktadır. İl özel idarelerinin kurulması, halkın yönetime katılımının daha kolay olmasını sağlayabilir.

İdari yapıda gerçekleşen mali özerklik, merkezi yapının etkisi haricinde gelir elde etme ve harcama yetkisinin mali özerkliğin tanındığı kuruma ait olmasını ifade etmektedir. Sözü edilen yetkilerin mali açıdan özerk kurumlara verilmesi ile halkın temel ihtiyaçları doğrultusunda vergilendirme ve gelir bölüşümü gerçekleşmiş olacaktır. Yerel idarelerde mali ve idari özerklik doğrultusunda verilen hakların sınırlandırılması hizmetlerde aksamalara ve adaletsizliklere neden olabileceği gibi merkezi bütçenin kaynak dağıtımında da dengesizliklere sebep olabilir. Bu kapsamda idari ve mali özerklik kapsamında sınırlamaların belirli bir kapsamda yapılması, aksamaların ve adaletsizliklerin önüne geçilmesi açısından yararlı olabilir.

Yerel idari birimlerin kendi sınırları çerçevesinde başarılı olması, vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanabilmesi yerel yönetimler eli ile gerçekleştirilmelidir. Merkezi teşkilat ile yerel teşkilatların sorumluluk, yetki, güç ve görevlerinin birbirinden farklı olması, yerel özerkliğin temel kaynak noktasını ortaya koyar. Böylece gerçekleştirilen hizmetlerin merkez ve yerel ayrımı noktasında karmaşaya mahal vermemesi önemli bir olgudur. Doğrudan hizmet sunumu noktasında yerel idari birimler, merkez teşkilatından bağımsız hareket etmeye çalışan yerel idarelerde hizmetlerdeki gecikmeleri ortadan kaldırabilme imkanı elde edebilirler. Yerel idari birimlerin ortaya çıkabilecek aksamaları ve gecikmeleri ortadan kaldırması bakımından doğrudan hizmet sunumunun yapılması fayda sağlayabilir.

KAYNAKÇA

AFFISCO, John vd., (2006), “E-Government: A Strategic Operations Management Framework for Service Delivery”, Business Process Management Journal, Vol: 12, No: 1, 1-15, England, pp. 13–14.

AKCAGÜNDÜZ, Emre, (2010), “Kamu Tercihi Teorisi ve Türkiye Üzerine Olan Etkisi Üzerine Bir İnceleme”, Ekonomi Bilimleri Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 2, İstanbul, 29-35.

AKTAN Coşkun Can, (1995), ‘’Klasik Liberalizm, Neo-Liberalizm ve Libertarianizm’’, Amme İdaresi Dergisi, Cilt: 28, Sayı: 1, 1-15, İstanbul.

AKTAN, Coşkun, Can, (1999), 2000’li Yıllarda Yeni Yönetim Teknikleri, TÜGİAD, İstanbul.

AKYILMAZ, Bahtiyar vd., (2009), Türk İdare Hukuku, Turhan Kitapevi, Ankara. AKYILMAZ, Bahtiyar, (2004), İdare Hukuku, Çizgi Kitabevi, Konya.

ATİYAS, İzak ve Hasan, ERSEL, (1994), The Impact of Financial Reform: The Turkish Experience, Financial Reform, Theory and Experience, Cambridge University Press, Cambridge.

BAYRAKTAROĞLU, Serkan ve Rana, Özen, KUTANİS, (2002), “Öğrenen Kamu Örgütlerine Doğru”, Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, No:1, Kocaeli, 45-55.

BAYRAMOĞLU, Sonay, (2005), Yönetişim Zihniyeti: Türkiye’de Üst Kurullar ve Siyasal İktidarın Dönüşümü, İletişim Yayınları, İstanbul.

BERK, Ahmet, (2003), “Yerel Hizmet Sunumu ve Belediye İktisadi Teşebbüsleri”, Sayıştay Dergisi, Sayı: 49, Ankara, 1-18.

BERKTAY, Fatmagül, (2007), Liberalizm: Tek Bir Teorik Pozisyona İndirgenmesi Olanaksız Bir İdeoloji, Modern Siyasal İdeolojiler, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul.

BİLGİÇ, Veysel, (2007), Türk Yerel Yönetimlerinin Tarihi Gelişimleri Üzerine Bir Değerlendirme, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara.

BORATAV, Korkut, (1995), “The Turkish Economy in 1981-1992: A Balance Sheet, Problems and Prospects”, METU Studies in Development Journal, Volume: 22, No: 1, USA, 20-35.

BORATAV, Korkut, (2000), Yeni Dünya Düzeni Nereye, İmge Kitabevi, Ankara. BOZLAĞAN, Recep, (2003), Kamu Yönetimi Paradigmasında Değişim ve

Özelleştirme Yaklaşımı, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara.

CAİDEN, Gerald, (2001), Administrative Reform, Handbook of Comparative Development in Public Administration, New York.

CHAPUS, Rene, (1997), Droit Administratif General, Paris.

COLAS, Alejandro, (2007), Neo-Liberalizm, Küreselleşme ve Uluslararası İlişkiler: Neo-Liberalizm Muhalif Bir Seçki, Başlı, Şeyda, (Çev.), Yordam Kitap, İstanbul.

COŞKUN, Bayram, (1996), “Türkiye’de İdari Vesayet Denetimi ve Yerel Yönetimlerin Özerkliği”, Çağdaş Yerel Yönetimler, Cilt: 5, Sayı: 3, 35-47.

COŞKUN, Bayram, (1996), “Türkiye’de İdari Vesayet Denetimi ve Yerel Yönetimlerin Özerkliği”, Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 5, Sayı: 3, İstanbul, 25- 46.

COŞKUN, Selim, (2003), Kamu Yönetiminde Yönetişim Yaklaşımı, Seçkin Yayınevi, Ankara.

ÇAHA, Ömer, (2001), Dört Akım, Dört Siyaset, Zaman Kitabevi, İstanbul.

ÇEVİK, Hasan, Hüseyin, (2004), Türkiye’de Kamu Yönetimi Sorunları, Seçkin Yayıncılık, Ankara.

ÇIMRIN, Füsun, Kökalan, (2009), “Küreselleşme, Neo-Liberalizm ve Refah Devleti İlişkisi Üzerine”, Muğla Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 23, Muğla, 195-204.

ÇİÇEK, Yeter, (2014), “Geçmişten Günümüze Türkiye’de Yerel Yönetimler”, KSÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt:11, Sayı: 1, 53-64.

ÇİNER, Can, Umut, ve Oral Karakaya, (2012), “Merkez-Yerel İlişkileri ve Mülki İdarenin Dönüşümü”, Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, Cilt: 68, Sayı: 2, Ankara: 63-93.

ÇOBAN, Ali, Rıza, (2003), Kamu Tercihi Teorisi, Nobel Yayın Dağıtım, Ankara. DEMİRER, Göksel Niyazi, (1999), Neo-liberal Saldırı, Kriz ve İnsanlık, Ütopya

Yayınevi, Ankara.

DERDİMAN, Ramazan, Cengiz, (2005), Yerel Yönetimler, Aktüel Yayınları, İstanbul. DOĞAN, Bahar, Burtan, (2007), “İktisadi Liberalizm Nedir, Ne Değildir?”, Dicle

Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Diyarbakır, 183-220.

DPT, (1994), Mahalli İdareler ve Büyükşehir Yönetimi Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara.

DUMLUDAĞ, Devrim, (2004), “Küreselleşmeyi ‘Büyük Dönüşüm’ Üzerinden Okumak”, Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt: 19, Sayı: 1, İstanbul, 1-25.

ELMA, Fikret, (2013), “Liberal Düşünce Geleneğinin Oluşumu ve John Locke”, Akademik Perspektif Dergisi, İstanbul, 45-53.

ERCAN, Fuat, (2003), “Neo-liberal Orman Yasalarından Kapitalizmin Küresel Kurumsallaşma Sürecine Geçiş: Yapısal Reformlar I”, İktisat Dergisi, Sayı: 435, İstanbul, 1-15.

ERCAN, Fuat, (2004), Sermaye Birikiminin Çelişkili Sürekliliği Türkiye'nin Küresel Kapitalizmle Bütünleşme Sürecine Eleştirel Bir Bakış, Metis Yayınları, İstanbul.

ERDER, Sema ve Nihal, İNCİOĞLU, (2008), Türkiye’de Yerel Yönetimler, Yeni Yüzyıl Kitaplığı, Türkiye’nin Sorunları Dizisi, İstanbul.

ERDER, Sema, (1996), İstanbul’a Bir Kent Kondu: Ümraniye, İletişim Yayınları, İstanbul.

ERDOĞAN Mustafa, (2002), Türkiye Özgürleşebilir Mi?, Liberte Yayınları, Ankara. ERDOĞAN, Gülgün, (2001), Demokratikleşme Perspektifinden Devlet-Sivil Toplum

ERTAN, Birol, (2002), “Yerel Yönetim Kavramı”, Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 11, Sayı: 1, İstanbul, 15-35.

ERYILMAZ, Bilal, (2007), Kayseri’de Düzenlenen Sempozyumda Sunulan Tebliğ, Kayseri.

FREİDMAN, Milton, (1988), Kapitalizm ve Özgürlük, (Çeviren: Doğan Erbek), Altın Kitap Yayınları, İstanbul.

GIAN, Le Hong, (2000), Financial Openness and Financial Integration, Asia Pasific Press, New-York.

GÖK, Fatma, (2004), Eğitimin Özelleştirilmesi, Metis Yayınları, İstanbul.

GÖNÜL, Mustafa, (1993), Yerel Yönetimlerde Siyaset Yasağı, Cumhuriyet Gazetesi, İstanbul.

GÖZÜBÜYÜK, Şeref, (1994), Yönetim Hukuku, Turhan Kitabevi, Ankara. GÖZÜBÜYÜK, Şeref, (2003), Anayasa Hukuku, Turhan Kitabevi, Ankara.

GÜLER, Birgül, Ayman, (1998), Yerel Yönetimler: Liberal Açıklamalara Eleştirel Yaklaşım, TOADİE Yayınları, Ankara.

GÜLER, Birgül, Ayman, (2005), Devlette Reform Yazıları, Paragraf Yayınevi, Ankara. GÜLER, Birgül, Ayman, (2005), Yeni Sağ ve Devletin Değişimi: Yapısal Uyarlama

Politikaları 1980-1995, İmge Kitabevi, Ankara.

GÜNDAY, Metin, (1999), 1999. İdare Hukuku, İmaj Yayınları, Ankara.

GÜVENEK, Burcu, (2011), “Devletin Regülasyonlar Yoluyla Piyasalara Müdahalesi ve Türkiye Enerji Piyasaları”, SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi, İstanbul, 45-62.

HEPER, Metin, (1990), Türk Demokrasisinin Dünü, Bugünü ve Yarını, Türkiye Günlüğü, Ankara.

HEYWOOD, Andrew, (2006), Siyaset, (Çeviren: Berat Özipek), Liberte Yayınları, Ankara.

HUGHES, Owen, (2003), Public Management and Administration: An Introduction, Gordonsville: Palgrave Macmillan.

İREM, Nazım, (2006), “Liberal Cumhuriyetçilik, Çok Kültürcülük ve Kültürel Demokrasi Talepleri”, Uluslararası İlişkiler Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 8, İstanbul, 33-75.

KABAALİOĞLU, Haluk ve Turan, YILDIRIM, (1995), Türkiye’nin İdari Teşkilatı, Kazancı Yayınları, İstanbul.

KAHRAMAN, Hasan, Bülent vd., (1999), Katılımcı Demokrasi, Kamusal Alan ve Yerel Yönetim, Dünya Yerel Yönetim ve Demokrasi Vakfı (WALD) Yayınları, İstanbul.

KALABALIK, Halil, (2008), Avrupa Birliği Ülkeleriyle Karşılaştırmalı Yerel Yönetim Hukuku, Ankara.

KALKAN, Adnan ve Ali, Murat, ALPARSLAN, (2009), “Şeffaflık, İletişim ve Hesap Verebilirliğin Yerel Yönetim Başarılarına Etkileri”, Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi, Cilt: 1, Sayı: 1, İstanbul, 25-40.

KARAMAN, Toprak, Zerrin, (1998), Yerel Yönetimler, Siyasal Kitabevi, İzmir. KARATAŞ, Cevat, (2001), “Privatization in Turkey: Implementation, Politics, of

Privatization and Performance Results”, Journal of International Development, Sayı: 13, New-York, 86-105.

KARLUK, Rıdvan, (1994), Türkiye Ekonomisi, Birlik Matbaası, Eskişehir.

KAVRUK, Hikmet, (2004), Köy ve Mahalle: Yerleşim ve Yönetim Birimi, Odak Yayınevi, Ankara.

KELEŞ, Ruşen, (1999), Avrupa’nın Bütünleşmesi ve Yerel Yönetimler, Türk Belediyecilik Derneği ve Kondrad Adena, Ankara.

KELEŞ, Ruşen, (2000), Yerinden Yönetim ve Siyaset, Cem Yayınevi, İstanbul. KELEŞ, Ruşen, (2009), Yerinden Yönetim ve Siyaset, Cem Yayınevi, İstanbul.

KERİMOĞLU, Baki, (2005), “Merkezi Yönetim ile Yerel Yönetimler Arasında Kaynak Paylaşımı: İl Özel İdaresi ve Belediye Gelirler Kanunu Tasarısının Değerlendirilmesi”, Yerel Yönetim ve Denetim Dergisi, Cilt: 10, Sayı: 7, Ankara, 15-30.

KIRKPATRIC, Colin, (1991), Aid and Power: The World Bank and Policy-Based Lending, London: Routledge.

KORAY, Meryem, (1994), Değişen Koşullarda Sendikacılık: Gelişmiş Ülkeler ve Türkiye, TÜSES Yayınları, İstanbul.

MAHMUTOĞLU, Abdulkadir, (2007), Yerel Yönetim Yasaları Sonrasında Mülki idare Sistemi, Beta Basım Yayın, İstanbul.

MARSH, Steve and John, BAYLİS, (2006), “The Anglo-American Special Relationship: the Lazarus of International Relations”, Diplomacy & Statecraft, Vol: 17, USA.

NADAROĞLU, Halil, ve Ruşen, KELEŞ, (1991), Merkezi İdare İle Mahalli İdare Arasındaki Mali İlişkilerin Dünü ve Bugünü (Türkiye Örneği), VII