• Sonuç bulunamadı

3. TASARIM ARAġTIRMALARI VE ERKEN TASARIM EVRESĠ

3.5 Erken Tasarım Evresi

3.5.4 Erken Tasarım Evresinde Tasarımın Ġletimi

Erken tasarım evresinde temsiller aracılığıyla tasarım fikrini geliĢtirmek, pekçok tasarımcı için vazgeçilmez bir çalıĢma sistemidir. Mimari temsilleri irdeleyen tasarım araĢtırmalarının büyük bir çoğunluğu, mimari temsiller aracılığıyla çalıĢmanın tasarım fikrini geliĢtirmede önemli bir rol oynadığını ileri sürmektedir. Örnek vermek gerekirse, Akın (1978), mimari temsillerin tasarım çözümlerini içinde barındırdığını ve tasarım probleminin çözümünde olası ve aykırı durumları belirlemede esas teĢkil ettiğini belirtmektedir

Cross (1999) ise, erken tasarım evresinde, tasarımcının farklı katmanlar arasında daha rahat hareket edebildiğini belirterek, bu aĢamada ilgili bilgilerin kullanılarak yeni çıkarımlar yapılabilmesi için, temsil kullanımının önemine dikkat çekmektedir.

Do vd. (2000), benzer bir savı dile getirmekte, kavram oluĢturma ve bu kavramları geliĢtirmede temsillerin gerekliliğinden bahsetmektedir. Suwa ve Tversky (1997) ve Suwa, Gero ve Purcell (1998, 2000) temsillerin yalnızca bir çizim olarak görülemeyeceğini, tasarımcının fikirlerini barındıran bir design médium olduğunu belirtmektedir.

Purcell ve Gero (1998), tasarım süreci ve temsiller arasındaki iliĢkileri yaratıcılık açısından değerlendirdikleri çalıĢmalarında, zihinsel sentezler, zihinsel imaj uyarlamaları ve hafızanın iĢleyiĢini ele almıĢlardır. Uzman ve uzman olmayanların düĢünce süreçlerini karĢılaĢtırarak, kısa süreli belleğin yaratıcı temsiller oluĢturmaktaki önemini vurgulamıĢlardır.

Goldschmidt (1994), tasarımda biçim arama sürecini irdeleyen çalıĢmasında, zihinsel süreç- form iliĢkisinin, imajların kağıda aktarılması Ģeklinde olduğunu belirtmektedir. Zihindeki imajın kağıt ortamına aktarımının sıklığının, yaratıcılık olgusunu olumlu yönde etkilediğini ispatlamak için, bir öğrencinin tasarım süreci gözlenmiĢtir. Sonuçta, birbirini tekrar eden çok sayıda temsil oluĢturmanın yaratıcı çözüme ulaĢmada etkin bir rol oynadığı ve kavramsal iliĢkilerin biçimlendirilmesinde kolaylık sağladığı belirlenmiĢtir.

Yukarıda bahsedilen çalıĢmalara karĢı sav ortaya koyan bir çalıĢma ise, Bilda, Gero ve Purcell (2006) tarafından gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu çalıĢma, erken tasarım evresinde eskiz yaparak mimari temsil oluĢturmanın bir gereklilik olup olmadığını sorgulamakta ve sonuç olarak deneyimli mimarlar için temsiller aracılığıyla çalıĢmanın zaruri bir durum olmadığını ortaya koymaktadır.

Mimari temsillerin, mimari söylem anlamında nasıl kullanılacağı, mimari temsillerin algılanabilir rolünün neler olduğu, tasarım sürecinin eskizler aracılığıyla nasıl geliĢtiği ve bu temsillerinin bilgisinin nasıl aktarıldığı gibi sorular, mimari temsillerin irdelenmesi ile yanıtlanabilir. Mimari temsillerin rolünün ne olduğu konusunda tasarım araĢtırmacıları arasında görüĢ ayrılığı olsa da, bu temsillerin tasarım fikrini geliĢtirmede önemli bir rol oynadığı konusunda görüĢ birliği vardır.

Erken tasarım evresinde üretilen mimari temsillerde anlamlı ve kullanılabilir mimari kodlamalar mevcuttur. Bu temsiller, iyi tanımlı olup, birbirinden ayırt edilebilir özelliktedir. Örneğin, plan temsili, bir dıĢ temsil olup, çoklu iliĢkiler içeren tasarım problemini çözme konusunda kısa vadeli belleğe yardımcı olmaktadır (Achten, 2004).

3.6 Bölüm Sonucu

Bu bölümde bir tasarım araĢtırması olması hedeflenen bu çalıĢmanın kuramsal temelinin doğru olarak kurulabilmesi için tasarım araĢtırmalarının neler olduğunun bilinmesi gerekliliğinden hareket edilerek, tasarım araĢtırmalarının geliĢimi ve tasarım bilgisine iliĢkin araĢtırmalar irdelenmiĢtir.

Tasarım süreci araĢtırmaları ve tasarım bilgisi araĢtırmaları, erken tasarım evresinde ve tasarım sürecinin bütününde tasarım araĢtırmalarının yerini ortaya koyabilmek ve stüdyo kültürünün kuramsal temelinde tasarım bilgisinin yerini irdelemek amacıyla ele alınmıĢtır. Buna göre varılan bazı sonuçlar Ģunlardır:

 Günümüzde tasarımı yalnızca sezgisel bir eylem olarak düĢünmek mümkün değildir. Tasarım problemine farklı alanlardan çok sayıda bilgi aktarılmakta ve bu bilgiler tasarım probleminin gerekliliklerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Mimarlık alanına kendi içinden aktarılan bilgiler ile farklı alanlardan aktarılan bilgileri kullanmak sistemli bir tasarım yaklaĢımını gerekli kılmaktadır. Tasarım araĢtırmaları, günümüzde ağırlıklı olarak tasarımın akıl ve bilim yoluyla açıklanabileceğini savunmaktadır. Bu bağlamda, genel olarak tasarım sürecinin ve özel olarak erken tasarım evresinin sistemli bir Ģekilde açıklanması ve bazı özelliklerinin genellenmesi mümkündür.

 Tasarım süreci araĢtırmalarının bir bölümü tasarımı bir problem çözme eylemi, bir bölümü karar verme eylemi ve bir diğer bölümü ise yap-boz oluĢturma eylemi olarak tanımlamaktadır. Her üç yaklaĢımın en önemli ortak özelliği ise, tasarımı soyuttan somuta doğru ilerleyen bir süreç Ģeklinde yorumluyor olmalarıdır. Soyuttan somuta doğru ilerleyiĢ, hem genel tasarım süreci hem erken tasarım evresi için geçerlidir. Erken tasarım evresinin sonunda, tasarım probleminden ilk tasarım Ģemalarına ulaĢılmakta ve genel tasarım sürecinin ara üretim niteliğini taĢıyan ilk somut ürünü verilmektedir.

 Tasarım bilgisi araĢtırmalarının bir bölümü bilgi kuramından, bir bölümü dilbiliminden yola çıkmakta ve bir diğer bölümü ise stüdyo deneyimini temel alarak tasarım bilgisini açıklamaya çalıĢmaktadır. Bilgi kuramından yola çıkan tasarım bilgisi araĢtırmaları, tasarımın sezgisel ve açıklanabilir bir süreç olduğunu öne sürmekte olup, bu çalıĢmada, genel olarak tasarım süreci ve erken tasarım evresinde kullanılan tasarım bilgisinin açıklanmasında en uygun yaklaĢım olarak benimsenmektedir.

 Erken tasarım evresi, kısaca ilk tasarım kararlarını içeren Ģemaların üretildiği tasarım süreci olarak tanımlanabilir. Bu aĢamada ilk tasarım alternatifleri ortaya konmakta ve denenmekte olup, tasarım probleminden sonuç ürüne/soyuttan somuta doğru ilerleme süreci baĢlamıĢtır.

 Erken tasarım evresi, tasarım süreci içinde bilgiye en çok baĢvurulan evredir. Bu evrede, bilgi hem bireye aktarılmakta hem bireyin kendisi tarafından edinilmektedir. Bilginin elde edilmesinden sonra, uygun bilgilerin seçilerek iliĢkilendirilmesi de erken tasarım evresinde gerçekleĢmektedir. Erken tasarım evresinde bilginin elde edilmesinde karĢılaĢılan sorunların tasarım sürecinin geneline yansıması ve sonuç ürünü olumsuz yönde etkilemesi kaçınılmazdır.

 Erken tasarım evresinde, tasarım süreci içindeki en yaratıcı zihinsel süreçlerden biri ortaya çıkmaktadır. Bilginin edinilmesi, uygun bilgilerin iliĢkilendirilmesi, alternatiflerin üretilmesi ve yeni tasarım fikirlerinin oluĢumu aĢamalarını içeren bu evrede pek çok zihinsel eylem eĢzamanlı olarak ve birbirleriyle iliĢkilendirilerek gerçekleĢtirilmektedir. Çok sayıda ve karmaĢık değiĢkenler içeren tasarım iliĢkilerini zihinde eĢzamanlı olarak kurgularken yaratıcılık etmeni ön plana çıkmakta ve erken tasarım evresinin geliĢimini etkilediği kadar genel olarak tasarım sürecini de etkilemektedir.

 Erken tasarım evresi, tasarım sürecinde öğrenmenin en çok gerçekleĢtiği süreçtir. Bu evrede öğrenme, bireyin a-priori bilgilerine bağlı olduğu kadar, tasarım iliĢkilerini kurma baĢarısına da bağlıdır.

 Erken tasarım evresi, mimari temsillerin üretiminin en yoğun olduğu tasarım evresidir. Bu evrede üretilen her mimari temsilin bir mimari söylem içerdiğini söylemek mümkün olmamakla birlikte, oluĢturulan her mimari temsilin tasarım sürecinin ilerleyiĢine katkıda bulunduğunu rahatlıkla söylemek mümkündür. Ayrıca, tutarlı tasarım fikirlerini içeren ilk mimari temsiller, sonuç ürünün ilk versiyonu/prototipi olma özelliğini de taĢımaktadır.

Yapılan bu irdelemelerin sonucunda, aĢağıdaki kabullerin önerilen erken tasarım evresi modelinde kullanılmasına karar verilmiĢtir:

 Erken tasarım evresinde, iyi tanımlanmamıĢ/kötü tanımlı problemlerin ele alındığı bir problem çözme eylemi gerçekleĢtirilir.

 Bu bölümde irdelenen modeller, tasarım sürecini farklı açılardan ve farklı evreler altında ele almakla birlikte, tasarım sürecini ardıĢık bir düzen olarak varsaymaktadırlar. Günümüzde, bu ardıĢık düzenin sistematik bir Ģekilde değil, döngüsel geribildirimli olarak ilerlediği kabul görmektedir. Bune göre, erken tasarım evresi, genel tasarım sürecinin döngüsel bir alt modelidir.

 Erken tasarım evresinde kullanılan tasarım bilgisi genel özelliklere sahiptir.

 Erken tasarım evresinde ilk tasarım kararlarının verilmesinde kullanılan bilgilerin içselleĢtirilmesi tasarım süreci açısından önemlidir.

 Erken tasarım evresinde oluĢturulan mimari temsillerde, tasarım açısıdan önemli ipuçları vardır ve bunları belirlemek mümkündür.

Ġzleyen bölümde mimari tasarım eğitiminde stüdyo kültürü ve erken tasarım evresinin yeri ele alınmaktadır.