• Sonuç bulunamadı

4. Öğrenme sonuç ve deneyimlerini gözlemleme.

2.2. Ġlgili ÇalıĢmalar

2.2.2. Epistemolojik Ġnanç Ġle Ġlgili ÇalıĢmalar

2.2.2.1. Epistemolojik Ġnanç Ġle Ġlgili Yurt Ġçinde YapılmıĢ ÇalıĢmalar

Bu bölümde epistemolojik inanç ile ilgili yapılan araĢtırmalara yer verilmiĢtir. Ġlgili alanyazın taraması sonucu yurt içinde ulaĢılabilen araĢtırmalara ait özet bilgiler aĢağıda yer almaktadır.

Güven (2013) tarafından yürütülen araĢtırmanın amacı; öğretmeni adaylarının Fen ve Teknoloji laboratuar uygulamalarında yansıtıcı günlüklerinin ve epistemolojik inançlarının ayrıntılı bir Ģekilde incelenmesidir. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı‟nda 2. sınıfta öğrenim görmekte olan ve gönüllü olarak çalıĢmaya katılan 20 öğretmen adayı oluĢturmaktadır. AraĢtırma nitel bir çalıĢma olup özel durum çalıĢması yöntemi kullanılarak yürütülmüĢtür. Nitel veriler yansıtıcı günlükler ve epistemolojik inançları ölçen açık uçlu sorular kullanılarak toplanmıĢtır. Sınıf öğretmeni adayları Fen ve Teknoloji Laboratuvar Uygulamaları II dersi kapsamında yedi hafta süren çalıĢmada beĢ kez yansıtıcı günlük yazmıĢlardır. Yansıtıcı günlüklerden elde edilen veriler, betimsel analiz yöntemi kullanılarak analiz edilmiĢtir. Epistemolojik inançları ölçen açık uçlu sorular ise yansıtıcı günlük yazımların baĢında ve sonunda uygulanmıĢtır. Sınıf öğretmeni adaylarının yansıtıcı günlükleri ile epistemolojik inançları arasında etkileĢim olup olmadığını belirlemek için ise, öğretmen adaylarının beĢ hafta boyunca yansıtıcı günlük yazım 1., 2. ve 3. aĢamalarından aldıkları puanlar, epistemolojik inanç boyutlarındaki durumları ile karĢılaĢtırılmıĢtır. Sonuç olarak; sınıf öğretmeni adaylarının yansıtıcı günlüklerin 1. aĢaması olan “Bugünkü Ders Hakkındaki Sorularım” da, konuyla bağlantılı kazanımları içeren sorular ile iliĢkili soru sayılarının ve niteliklerinin arttığı gözlenmiĢtir. Günlüklerin 2. aĢaması olan “Bugünkü Derste Öğrendiğim ġeyler” de, bilimsel bilgi ve dil kullanımı, bilimsel olgu ve kavramların anlaĢılması ve düzenleme, sunum ve organizasyon ölçütleri puanlarında son haftalara doğru artıĢ olduğu, bilimsel süreç becerilerinin kullanımı ölçütünün puanlarında ise

herhangi bir değiĢikliğin olmadığı belirlenmiĢtir. Günlüklerin 3. aĢaması olan “Bugünkü Dersteki Bazı DüĢündürücü Olaylar” da, öğretmen adaylarının konuların gündelik hayat ile bağdaĢtırılması ile ilgili puanlarının da son haftalarda artıĢ gösterdiği görülmüĢtür. Öğretmen adaylarının epistemolojik inançlarının incelenmesi sonucunda, epistemolojik inancın “kesin bilgi” boyutunda değiĢiklik göstermedikleri, “sabit yetenek, bilginin kaynağı, hızlı öğrenme ve basit bilgi” boyutunda olumlu değiĢiklik gösterdikleri belirlenmiĢtir. Ayrıca öğretmen adaylarının yazmıĢ oldukları yansıtıcı günlükleri ile epistemolojik inançların her bir alt boyutları arasında bir etkileĢim olduğu da saptanmıĢtır.

Demir (2012) tarafından yürütülen çalıĢmanın amacı; ilköğretim bölümü öğretmen adaylarının epistemolojik inançlarını belirlemek, bu inançların cinsiyet, öğretim türü ve bilimsel araĢtırma yöntemlerini alma durumları açısından farklılık gösterip göstermediğini tespit etmektir. ÇalıĢma tarama modeli kullanılarak yürütülmüĢtür. ÇalıĢmanın örneklem grubunu Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi Ġlköğretim Bölümü‟nde genel olarak Bilimsel AraĢtırma Yöntemleri dersinin verildiği 2. sınıfta öğrenim gören toplam 482 öğrenci oluĢturmaktadır. AraĢtırmanın verileri Oksal, ġenĢekerci ve Bilgin (2006) tarafından geliĢtirilen “Merkezi Epistemolojik Ġnanç Ölçeği” kullanılarak toplanmıĢtır. Verilerin analizi bağımsız gruplar t testi kullanılarak gerçekleĢtirilmiĢtir. Sonuç olarak; öğretmen adaylarının epistemolojik inançlarının orta düzeyde bulunduğu, bu inançların öğretmen adaylarının cinsiyet ve öğretim türü değiĢkenlerine göre anlamlı düzeyde farklılaĢmadığı, bununla birlikte Bilimsel AraĢtırma Yöntemleri dersi alan öğrencilerin epistemolojik inançlarının dersi henüz almamıĢ öğrencilere oranla anlamlı düzeyde daha yüksek olduğu ortaya çıkmıĢtır.

Islıcık (2012) tarafından yürütülen araĢtırmada, yapılandırmacı yaklaĢımın öğrencilerin epistemolojik inançlarını nasıl etkilediğinin belirlenmesi amaçlanmıĢtır. Ayrıca araĢtırmada öğrencilerin cinsiyet, Fen ve Teknoloji dersi baĢarı notları, anne- baba eğitim durumu ve internet bağlantısına sahip olma durumlarının bilimsel epistemolojik inançlara etkisi de araĢtırılmıĢtır, AraĢtırmanın örneklemini Ankara ilinin Çankaya ve Altındağ ilçelerindeki yedi ilköğretim okulunun 8. sınıflarında öğrenim gören toplam 774 öğrenci oluĢturmaktadır. AraĢtırmada veri toplama aracı olarak; “Bilimsel Epistemolojik Ġnançlar Ölçeği” ve “Yapılandırmacı Öğrenme Ortamları

Ölçeği” kullanılmıĢtır. Verilerin analizinde t testi, tek faktörlü varyans analizi ve Pearson korelâsyon katsayısı analizi kullanılmıĢtır. Analiz sonuçları, yapılandırmacı öğrenme ortamları ile epistemolojik inançlar arasında pozitif bir iliĢkinin bulunduğunu, öğrenme ortamları yapılandırmacı yaklaĢıma uyarlandıkça öğrencilerin bilimsel epistemolojik inançlarının geliĢtiği görülmüĢtür. Ayrıca kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre, Çankaya ilçesinde öğrenim gören öğrencilerin Altındağ ilçesinde öğrenim gören öğrencilere göre, Fen ve Teknoloji dersi notu yüksek olan öğrencilerin düĢük olan öğrencilere göre daha geliĢmiĢ epistemolojik inançlara sahip olduğu bulunmuĢtur. Anne ve baba eğitim durumu yükseldikçe, öğrencilerin bilimsel epistemolojik inançlarında artıĢ gözlenmiĢtir. Ġnternet bağlantısına sahip olan öğrencilerin bilimsel epistemolojik inançlarının, internet bağlantısına sahip olmayan öğrencilere göre daha geliĢmiĢ olduğu görülmüĢtür.

Ġçen (2012) tarafından yürütülen çalıĢmanın amacı; sosyal bilgiler öğretmenlerinin epistemolojik inançlarının sınıf içi uyguladıkları öğretim stratejileri ile iliĢkisini incelemektir. AraĢtırmanın örneklemini Ġstanbul ve Erzincan'da görev yapan toplam 310 Sosyal Bilgiler öğretmenleri oluĢturmaktadır. AraĢtırmada betimsel yöntem kullanılmıĢtır. AraĢtırmanın verileri; Schommer'in (1998) geliĢtirdiği ve Karhan (2007) tarafından Türk dili ve kültürüne uyarlaması yapılan “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği” ve ġahin (2004) tarafından geliĢtirilen “Öğretim Stratejileri Ölçeği” kullanılarak toplanmıĢtır. Sonuç olarak; sosyal bilgiler öğretmenlerinin sınıf içinde kullandıkları öğretim stratejilerinde epistemolojik inançlarının önemli yordayıcısı olduğu, öğretmenlerin daha sofistike bir epistemolojik inanç taĢıdıkları durumda kullandıkları öğretim stratejilerinin yapılandırmacı temele uygun olduğu tespit edilmiĢtir.

Kaleci (2012) tarafından yürütülen çalıĢmanın amacı; matematik öğretmen adaylarının epistemolojik inançları ile öğrenme ve öğretim stilleri arasındaki iliĢkinin incelenmesidir. AraĢtırmanın örneklemini Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet KeleĢoğlu Eğitim Fakültesi Ġlköğretim Matematik Öğretmenliği Anabilim Dalı 2., 3. ve 4. sınıfta öğrenim gören toplam 374 öğretmen adayı oluĢturmaktadır. AraĢtırmada betimsel yöntem kullanılmıĢtır. Veriler Schommer (1990)‟in geliĢtirdiği, Deryakulu ve Büyüköztürk (2002) tarafından Türkçeye uyarlanan “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği”, Grasha-Reichmann (1974) tarafından hazırlanan, SarıtaĢ ve Süral (2010) tarafından Türkçe‟ye uyarlanan “Grasha-Reichmann Öğrenme Stili Ölçeği” ve Grasha (1994)

tarafından hazırlanan, SarıtaĢ ve Süral (2010) tarafından Türkçeye uyarlaması yapılan “Grasha Öğretim Stili Ölçeği” kullanılarak toplanmıĢtır. Verilerin analizinde; betimsel istatistikler, t testi, tek yönlü varyans analizi, Scheffe testi, korelasyon ve regresyon analizi yöntemi kullanılmıĢtır. Sonuç olarak; öğretmen adaylarının “Öğrenmenin Çabaya Bağlı Olduğuna Ġnanç” boyutunda daha çok geliĢmiĢ düzeyde inanca sahipken, diğer boyutlarda ise az geliĢmiĢ düzeyde inanca sahip oldukları, öğretmen adaylarının en fazla tercih ettikleri öğrenme stilinin “Bağımsız”, en az tercih ettikleri öğrenme stilinin ise “Çekingen” öğrenme stili olduğu, öğretmen adaylarının en fazla tercih ettikleri öğretim stili grubunun “Üçüncü Grup (kolaylaĢtırıcı/kiĢisel model/uzman)” iken, en az tercih ettikleri öğretim stili grubunun “Ġkinci Grup (kiĢisel model/uzman/otoriter)” olduğu tespit edilmiĢtir. Ayrıca öğretmen adaylarının epistemolojik inanç düzeylerinin baskın öğrenme stili tercihlerine bağlı olarak değiĢtiğine dair bir bulguya ulaĢılmamıĢtır. Öğretmen adayların öğretim stili tercihleriyle epistemolojik inanç alt boyutlarından “Öğrenmenin Yeteneğe Bağlı Olduğuna Ġnanç” ve “Tek Doğruya Olan Ġnanç” alt boyutlarında anlamlı bir iliĢkinin varlığı tespit edilmiĢtir. Öğretmen adayların öğrenme stilleri ile öğretim stili tercihleri arasında anlamlı bir iliĢkinin varlığı tespit edilmiĢtir.

Aypay (2011a) tarafından yürütülen araĢtırmanın amacı; öğretmen adaylarının epistemolojik inançlarını belirlemeye olanak tanıyacak bir ölçme aracının Türkiye‟ye uyarlamasını yapmaktır. AraĢtırmada öğretmen adaylarının epistemolojik inançlarının, bu inançlar arasındaki iliĢkilerin belirlenmesi ve epistemolojik inançların cinsiyet, öğrenim görülen bölüm, sınıf düzeyi değiĢkenlerine göre farklılaĢıp farklılaĢmadığının belirlenmesi de amaçlanmıĢtır. AraĢtırmada iliĢkisel tarama modeli kullanılmıĢtır. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Sosyal Bilimler Enstitüsünün farklı bölümlerinde öğrenimini sürdürmekte olan toplam 341 öğrenci oluĢturmaktadır. AraĢtırmanın verileri, Schommer‟in ölçeğinin Türkçeye uyarlanması ile elde edilen “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği (EĠÖ)” ve araĢtırmacı tarafından geliĢtirilen “KiĢisel Bilgiler Formu” ile toplanmıĢtır. Verilerin analizinde; betimsel istatistikler, korelâsyon, t testi ve ANOVA testleri kullanılmıĢtır. Sonuç olarak; Epistemolojik Ġnanç Ölçeği‟nin toplam değiĢmenin %37.18‟ini açıklayan dört faktörlü bir yapı gösterdiği görülmüĢtür. Ölçeğin dört alt faktörü için hesaplanan alpha katsayıları sırasıyla .77, .74, .59 ve .52 olarak tespit edilmiĢtir. Ayrıca öğretmen adayı öğrencilerin epistemolojik inançlarının cinsiyete, öğrenim gördükleri bölüme, sınıf

düzeyine göre farklılaĢtığı ve epistemolojik inançların birbiri ile iliĢkili olduğu belirlenmiĢtir.

Belet ve Güven (2011) tarafından yürütülen araĢtırma; sınıf öğretmeni adaylarının epistemolojik inançları ile biliĢüstü stratejileri kullanma düzeyleri ve cinsiyet, sınıf düzeyi, devam edilen üniversite değiĢkenleri ile iliĢkilerini incelemeye yönelik olarak gerçekleĢtirilmiĢtir. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Türkiye‟deki yedi üniversitenin Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı‟nda öğrenim gören öğrenciler oluĢturmaktadır. AraĢtırmanın verileri; Schommer (1990) tarafından geliĢtirilen Türkçeye Deryakulu ve Büyüköztürk (2002) tarafından çevrilen “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği”, Çetinkaya ve Erktin (2002) tarafından geliĢtirilen Yıldız, Akpınar ve Ergin (2006) tarafından üniversite öğrencileri için uyarlanan “BiliĢüstü Strateji Envanteri” ve araĢtırmacı tarafından hazırlanan “KiĢisel Bilgiler Formu” ile toplanmıĢtır. Verilerin çözümlenmesinde aritmetik ortalama, standart sapma, bağımsız grup t testi, tek yönlü varyans analizi ve Pearson korelâsyon katsayısından yararlanılmıĢtır. Sonuç olarak; sınıf öğretmeni adaylarının en çok öğrenmenin çabaya bağlı olduğuna yönelik inançlarının geliĢtiği/olgunlaĢtığı, öğrenmenin yeteneğe bağlı olduğuna ve tek bir doğrunun var olduğuna yönelik inançlarının ise daha düĢük düzeyde geliĢtiği/olgunlaĢtığı, cinsiyet, sınıf düzeyi, devam edilen üniversite değiĢkenlerine göre epistemolojik inançların farklılaĢtığı, akademik baĢarı düzeyi ve epistemolojik inançlar arasında ise iliĢki bulunmadığı görülmüĢtür. Sınıf öğretmeni adaylarının biliĢüstü stratejilerden en yüksek oranda “Kendini Kontrol Etme Stratejileri”, en düĢük oranda ise “Farkındalık Stratejileri” ni kullandıkları, biliĢüstü stratejilerini kullanma düzeyleri ile cinsiyet, sınıf düzeyi, devam edilen üniversite değiĢkenleri arasında anlamlı farklılıklar olduğu, akademik baĢarı düzeyi ile biliĢüstü stratejileri kullanma düzeyleri arasında anlamlı iliĢki olmadığı görülmüĢtür. Bununla birlikte, sınıf öğretmeni adaylarının epistemolojik inançları ile biliĢüstü stratejileri kullanma düzeyleri arasında düĢük düzeyde anlamlı bir iliĢkinin olduğu tespit edilmiĢtir.

KarataĢ (2011) yürüttüğü araĢtırmada üniversite öğrencilerinin epistemolojik inançları, öğrenme yaklaĢımları ve problem çözme becerilerinin akademik motivasyonu yordama gücünü incelemeyi amaçlamıĢtır. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Ġstanbul ili Yıldız Teknik Üniversitesi'nde öğrenim gören toplam 750 öğrenci oluĢturmaktadır. AraĢtırma tarama modeli kullanılarak yürütülmüĢtür. AraĢtırmanın

verileri; üniversite öğrencilerinin akademik motivasyonlarının belirlenmesi için Vallerand ve diğ. (1992) tarafından geliĢtirilen, KarataĢ ve Erden (2011) tarafından Türkçeye uyarlanan “Akademik Motivasyon Ölçeği”, epistemolojik inançlarının belirlenmesi için Schommer (1990) tarafından geliĢtirilen, Deryakulu ve Büyüköztürk (2002) tarafından Türkçeye uyarlanan “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği”, öğrenme yaklaĢımlarının belirlenmesi için Ekinci (2008) tarafından geliĢtirilen “Öğrenme YaklaĢımları Ölçeği”, problem çözme becerilerinin belirlenmesi için Heppner ve Petersen (1982) tarafından geliĢtirilen, ġahin ve Heppner (1993) tarafından Türkçeye uyarlanan “Problem Çözme Becerileri Ölçeği” kullanılarak toplanmıĢtır. Verilerin analizinde yüzde, frekans, ortalama, dizi geniĢliği ve standart sapma değerleri, Pearson korelâsyon katsayısı, çoklu regresyon analizi teknikleri kullanılmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, üniversite öğrencilerinin akademik motivasyonları, epistemolojik inançları ve öğrenme yaklaĢımları arasında doğrusal yönde anlamlı iliĢki bulunmuĢtur. Ayrıca araĢtırmada üniversite öğrencilerinin epistemolojik inançlarının ve öğrenme yaklaĢımlarının motivasyonsuzluk, dıĢsal motivasyon ve içsel motivasyonu yordamada anlamlı olduğu; ancak problem çözme becerilerinin motivasyonsuzluk, dıĢsal motivasyon ve içsel motivasyonu yordamada anlamlı olmadığı tespit edilmiĢtir.

Öztürk (2011) tarafından yürütülen araĢtırmanın amacı; fen bilgisi öğretmen adaylarının sosyobilimsel konulara iliĢkin kritik düĢünme yetenekleri, epistemolojik inançları ve üstbiliĢsel farkındalıkları arasındaki iliĢkinin araĢtırılmasıdır. AraĢtırmacın çalıĢma grubunu 674 fen bilgisi öğretmen adayı oluĢturmaktadır. AraĢtırma tarama modeli kullanılarak yürütülmüĢtür. AraĢtırmanın verileri; “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği”, “ÜstbiliĢsel Farkındalık Ölçeği” ve nükleer enerji konusunda kritik düĢünme yeteneklerini ölçen açık uçlu sorulardan oluĢan anket kullanılarak toplanmıĢtır. Veriler; çok yönlü varyans analizi, çoklu doğrusal regresyon analizi ve korelâsyon analizi ile analiz edilmiĢtir. AraĢtırmanın sonucunda; öğretmen adaylarının epistemolojik inançları sezgisel karar veren ve kanıta dayalı karar veren gruplar arasında bir değiĢiklik göstermemiĢtir. Korelâsyon analizlerine göre, öğretmen adaylarının geliĢtirdikleri toplam argüman sayısıyla epistemolojik inançlar anketinin alt boyutları arasında anlamlı bir iliĢki bulunmuĢtur. Bunun yanı sıra epistemolojik inançlar anketinin alt boyutu olan “Bilginin Kesinliğine Ġnanma” ile öğretmen adaylarının karĢı argüman geliĢtirmeleri arasında anlamlı ve negatif bir iliĢki bulunmuĢtur. Öğretmen adaylarının üstbiliĢsel farkındalıkları sezgisel karar veren grup ile kanıta dayalı karar veren grup arasında

anlamlı bir fark göstermemiĢtir. Korelâsyon analizi sonuçlarına göre, öğretmen adaylarının üstbiliĢsel farkındalıklarıyla sosyobilimsel konular hakkındaki kritik düĢünme yetenekleri arasında anlamlı bir iliĢki bulunmuĢtur. Çoklu regresyon analizlerine göre ise, “Bilgi Yönetme Stratejisi” alt boyutu öğretmen adaylarının karĢı fikri çürütmek için geliĢtirdikleri argümanları tahmin etmedeki en önemli alt boyut olduğu belirlenmiĢtir. Öğretmen adaylarının karĢı argüman geliĢtirmelerini tahmin etmedeki en önemli alt boyutun “Bildirimsel Bilgi”, 2. alt boyutun ise “Bilimsel Bilginin Kesinliğine Ġnanma”olduğu tespit edilmiĢtir. Son olarak, öğretmen adaylarının değiĢik yönlerden kritik düĢünmelerini tahmin etmedeki en önemli alt boyutun ise “bildirimsel bilgi” olduğu belirlenmiĢtir.

Adıbelli (2010) tarafından yürütülen çalıĢma; fen bilgisi öğretmen adaylarının çevre alanında sahip oldukları epistemolojik inançları ile biyoloji, fizik, kimya ve matematik alanları ile kıyaslayarak belirlemeyi amaçlamaktadır. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Ankara'daki bir devlet üniversitesinin Fen ve Çevre Eğitiminde Laboratuar Uygulamaları adlı seçmeli dersini alan 12 son sınıf ilköğretim fen bilgisi öğretmen adayı oluĢturmaktadır. AraĢtırmada nitel veriler kullanılmıĢtır. Bu nitel veriler Schommer-Aikins (2008) tarafından geliĢtirilmiĢ yarı yapılandırılmıĢ görüĢme formları kullanılarak toplanmıĢtır. Verilerin analizinde betimleyici analizler ile Miles ve Huberman yaklaĢımı kullanılmıĢtır. Verilerin analizi, epistemolojik inançların Schommer tarafından belirlenen beĢ boyutu doğrultusunda gerçekleĢtirilmiĢtir. AraĢtırmanın sonucunda her Ģeyi bilen otorite ile ilgili analizler; fen bilgisi öğretmen adaylarının çevre alanındaki uzmanlara daha az güvendiğini, çevre bilgisinin edinilmesinde yaygın eğitime daha çok önem verdiklerini ve çevre bilgisinin doğrulanmasında daha çok doğrudan gözlemlerin olduğunu düĢündüklerini göstermektedir. Bilginin değiĢmezliği ile ilgili analizler; fen bilgisi öğretmen adaylarının çevre bilgisini daha değiĢken olarak anladıklarını ortaya koymaktadır. Bilginin yapısı ile ilgili analizler; fen bilgisi öğretmen adaylarının çevre bilgisini karmaĢık olarak düĢündüklerini göstermektedir. Öğrenmenin kontrolü ile ilgili analizler; fen bilgisi öğretmen adaylarının öğrenme yeteneğinin büyük bir kısmının, çevre alanında daha çok sonradan elde edilebileceğini göstermektedir. Öğrenmenin hızı ile ilgili analizler, fen bilgisi öğretmen adaylarının öğrenmenin birçoğunun çevre alanında daha az zaman alacağını düĢündüklerini ortaya koymaktadır.

Demirli, Türel ve Özmen (2010) tarafından yürütülen çalıĢmada biliĢim teknolojileri öğretmen adaylarının epistemolojik inançlarının cinsiyet, mezun olunan lise türü, öğrenim gördükleri sınıf düzeyi, akademik baĢarı düzeyi değiĢkenleri açısından incelenmesi amaçlanmıĢtır. AraĢtırma tarama modeli ile yürütülmüĢtür. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi BÖTE Bölümü ve Teknik Eğitim Fakültesi Bilgisayar Öğretmenliği Programı‟nda 1. ve 4. sınıflarda öğrenim gören toplam 230 öğrenci oluĢturmaktadır. AraĢtırmanın verileri Schommer (1990) tarafından geliĢtirilen Deryakulu ve Büyüköztürk (2005) tarafından Türkçeye uyarlanan “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği” kullanılarak toplanmıĢtır. Verilerin analizinde; aritmetik ortalama, standart sapma, bağımsız gruplar t testi, F testi ve Cohen d analizi kullanılmıĢtır. AraĢtırmanın sonucunda; bayan biliĢim teknolojileri öğretmen adaylarının, erkek biliĢim teknolojileri öğretmen adaylarına göre öğrenmenin çabaya daha çok bağlı olduğu yönünde inanca sahip oldukları tespit edilmiĢtir. Ayrıca son sınıfta öğrenim gören öğretmen adaylarının birden fazla doğrunun olabileceğine yönelik inancının 1. sınıf öğrencilerine göre önemli düzeyde yüksek olduğu ortaya çıkmıĢtır. Buna bağlı olarak biliĢim teknolojileri öğretmen adaylarının üniversite yaĢamlarının sonuna doğru yapılandırmacı bir anlayıĢa sahip oldukları tespit edilmiĢtir.

Uysal (2010) tarafından yürütülen araĢtırmanın amacı; ilköğretim öğrencilerinin bilimle ilgili epistemolojik inançları, öğrenme ortamları ile ilgili algıları, öğrenme yaklaĢımları ve fen baĢarıları arasındaki iliĢkileri incelemektir. Bu amaçla, söz konusu değiĢkenler arasındaki iliĢkileri açıklayan bir model önerilmiĢ ve yapısal eĢitlik modellemesi kullanılarak önerilen model test edilmiĢtir. Bu modelde, öğrencilerin öğrenme ortamları ile ilgili algılarının bilimle ilgili epistemolojik inançlarına ve öğrenme yaklaĢımlarına doğrudan etki edeceği, öğrencilerin bilimle ilgili epistemolojik inançlarının öğrenme yaklaĢımlarına ve fen baĢarılarına doğrudan etki edeceği, öğrencilerin öğrenme yaklaĢımlarının doğrudan fen baĢarılarını etkileyeceği öne sürülmüĢtür. AraĢtırmanın çalıĢma grubunu Ġstanbul, Ankara, Ġzmir, Diyarbakır, Van, Antalya, Afyon, EskiĢehir ve Samsun illerinde bulunan 139 farklı devlet okulunda öğrenim gören toplam 2702 öğrenci oluĢturmaktadır. ÇalıĢmada elde edilen nihai model; öğrencilerin öğrenme ortamlarıyla ilgili algılarının bilimle ilgili epistemolojik inançlarını ve öğrenme yaklaĢımlarını doğrudan etkilediğini ortaya çıkarmıĢtır. Öğrencilerin bilimle ilgili epistemolojik inançları ise, öğrenme yaklaĢımlarına ve fen

baĢarılarına etki etmekte ve son olarak öğrencilerin öğrenme yaklaĢımları fen baĢarılarını etkilemektedir.

Kurt (2009) tarafından yürütülen araĢtırmada, cinsiyetin, sınıf seviyesinin ve eğitim gördükleri alanların öğrencilerin epistemolojik inançları üzerine etkisi araĢtırılmıĢtır. AraĢtırmanın örneklemini Ankara ilinin Çankaya ilçesindeki ilköğretim ve ortaöğretim okullarında eğitim gören toplam 1557 6., 8. ve 10. sınıf öğrencileri oluĢturmaktadır. AraĢtırmanın verileri Conley, Pintrich, Vekiri ve Harrison (2004) tarafından geliĢtirilen Özkan (2008) tarafından Türkçeye uyarlanan “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği” ve araĢtırmacı tarafından hazırlanan “KiĢisel Bilgiler Formu” kullanılarak toplanmıĢtır. AraĢtırmanın sonucunda; epistemolojik inançların cinsiyet, sınıf seviyesi ve eğitim görülen alanlara göre değiĢtiği, kızların erkeklere göre bilginin doğruluğu ile ilgili daha geliĢmiĢ inançlara sahip oldukları, epistemolojik inançların zamanla değiĢtiği, eğitim görülen alanların epistemolojik inançlar üzerinde etkili olduğu tespit edilmiĢtir. AraĢtırmada sayısal alanda eğitim gören öğrencilerin, sözel alandaki öğrencilere göre daha geliĢmiĢ inançlara sahip olduğu gözlenmiĢtir.

Öztürk (2009) tarafından yürütülen çalıĢmanın amaçları, öğretmen adaylarının sahip oldukları epistemolojik inançların belirlenmesi; bu inançlarıyla çevre okuryazarlıkları arasındaki iliĢkilerin belirlenmesi; öğretmen adaylarının çevre davranıĢlarının belirteçlerinin neler olduğunun belirlenmesi ve akademik çalıĢma alanlarının, cinsiyetlerinin ve bulundukları sınıfların sahip oldukları çevre okuryazarlıklarına etkilerinin belirlenmesidir. ÇalıĢmanın örneklemi Ankara‟daki bir devlet üniversitesinde öğrenim gören toplam 569 öğretmen adayı oluĢturmaktadır. ÇalıĢmanın verileri; Schommer‟in (1990) “Epistemolojik Ġnanç Ölçeği” ve “Çevre Okuryazarlığı Anketi”nin Türkçe versiyonlarının uygulanmasıyla toplanmıĢtır. AraĢtırma verilerin analizinde; faktör analizi, iliĢkisel analiz, çoklu regresyon analizi ve çoklu varyans analizi kullanılmıĢtır. Schommer‟in ölçeği yeniden faktör analizine tabi tutulmuĢ ve ölçeğin Schommer tarafından belirtilen beĢ faktörlü yapısı doğrulanmıĢtır. AraĢtırmanın sonucunda; epistemolojik inanç faktörlerinin bir alt boyutu olan doğuĢtan yetenek ve çabuk öğrenme, çevre okuryazarlığının davranıĢ bileĢeniyle anlamlı Ģekilde iliĢkili olduğu bulunmuĢtur. Epistemolojik inanç boyutlarından doğuĢtan yetenek, çabuk