BÖLÜM 2: İLK DÖNEM YAZILI KAYNAKLARDA SAHÂBE BİLGİSİ
2.1. İlk Dönem Sahâbe Bilgisi Uzmanları ve Uzmanlık Alanları
2.1.2. Nesep Bilgisi Uzmanları
2.1.2.2. Ensâr’ın Nesebinde Uzman Olanlar
2.1.2.2. Ensâr’ın Nesebinde Uzman Olanlar
İlk dönem kaynaklarında Hz. Ebû Bekr, ‘Akîl b Ebî Tâlib, Cübeyr b. Mut‘im, Dağfel es-Sedûsî, Müerric es-Sedûsî vd. gibi Kureyş kabilesinin nesebinde, Kelbî (ö.146/763), Ebu’l-Yakazân (ö.190/805), İbnu’l-Kelbî (ö.204/819) ve Medâinî (ö.225/839) gibi genel
1108
İbn Sa‘d, a.g.e.,I, 121; Belâzürî, Ensâb, II, 327.
1109
İbn Hacer, el-İsâbe, s. 925/5732.
1110
Belâzürî, a.g.e., X, 10.
1111
Mizzî, a.g.e., XXVII, 582.
1112
Mûsâ b. ‘Ukbe, a.g.e., s. 314; İbn Sa‘d, a.g.e., III, 350, IV, 360, VIII, 287.
1113 İbn Sa‘d, a.g.e., III, 64, 132, 133, 316; VIII, 51.
1114
Terceme-i hâli için bkz. İbn Hacer, el-İsâbe, s. 748/4594.
1115
İbn Hibbân, Meşâhîru Ulemâi’l-emsâr, thk., Maufred Fleıschhammer, Beyrut: Dâru’l-Kütübi’l-‘İlmiyye, 1959, s. 36.
1116
İbn Sa‘d’daki rivayette Zührî’nin, Abdullah b. Sa‘lebe’den, kendi kavminin nesebini öğrendiği nakledilmektedir. Bkz. İbn Sa‘d, a.g.e, II, 382.
1117
160
neseb bilgisinde uzman olan birçok kimseden bahsedilirken, Ensâr’ın nesebi konusunda uzman olanlardan yalnızca İbnu’l-Kaddâh Abdullah b. ‘Umâre’nin (ö.225/839) adı zikredilmektedir.
Ensâr’ın nesebiyle ilgili uzmanlığı bulunan İbnu’l-Kaddâh’ın, diğer neseb bilgisi uzmanlarına göre muahhar bir dönemde yaşamış olması, Ensâr’ın nesebinin geç bir dönemde kayıt altına alındığını göstermez. Nitekim Ebû ‘Ubeyde Ma‘mer b. el-Müsennâ’nın (ö.209/824) Kitâbu’l-Evs ve’l-Hazrec adlı bir eseri olduğu nakledilmektedir.1118 Ancak Ensâr’ın nesebiyle ilgili uzmanların, Kureyş’in nesebinde uzman olanlara nazaran geç dönemde yaşamış olmaları merak konusudur.
Şurası bir gerçektir ki, devlet idaresinin Emevî ve Abbâsîler gibi Kureyş kabilelerine mensup ailelerde bulunması ayrıca iktidar mücadelesinde nesebin de etkili olması,1119 Kureyş’in nesebine önem verilmesine yol açmış, bu da Kureyş’in nesebinde uzman olanların öne çıkmasına sebebiyet vermiş olabilir. Ayrıca yöneticilerin de Ensâr’ın tanıtılmasından hoşlanmadıkları hatta buna engel olmaya çalıştıkları da bir vâkıadır. Nitekim Süleyman b. ‘Abdilmelik’in (ö.99/717), henüz veliaht iken 82/701 yılında hacca giderken Medine’ye uğradığı ve Ebân b. Osman’dan (ö.105/723) siyer ve meğâzîye dair bir kitap yazmasını istediği, Ebân b. Osman’ın da böyle bir kitabın kendisinde bulunduğunu söylediği, bunun üzerine Süleyman’ın ilgili kitabın bir nüshasını istinsâh ettirdiği, söz konusu nüshada Akabe biatlarında ve Bedir savaşında Ensâr’ın övüldüğüne dair haberleri görünce de; ‘Ben bunların bu derece faziletli olduklarını düşünmüyorum.’ diyerek kitabın yakılmasını istediği daha sonra dönemin Emevî halîfesi babası ‘Abdülmelik b. Mervân’a (ö.86/705) söz konusu hâdiseyi anlattığında ‘Abdülmelik’in de; “Bizim, faziletine ihtiyacımız olmayanların bir kitapla öne çıkarılmasına ve Şam halkının, öğrenmelerini istemediğimiz şeyleri öğrenmelerine ihtiyacımız yoktur.” diyerek oğlu Süleyman’ın tavrını onayladığı nakledilmektedir.1120 Bu hâdise de göstermektedir ki, saray ve çevresinin, hoşlarına gitmeyen bilgilerin
1118
Bkz. İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 85.
1119
Bkz. Fayda, “Ensâb”, DİA, İstanbul: TDV. Yay., 1995, XI, 247.
1120
Zübeyr b. Bekkâr, Ebû ‘Abdillah Zübeyr b. Bekkâr b. ‘Abdillah b. Mus‘ab (ö.256/869), el-Ahbâru’l-muvaffakiyyât, thk., Sâmî Mekkî el-‘Ânî, 2. Basım, Beyrut: ‘Âlemu’l-Kütüb, 1996, s. 275-276.
161
yayılmasına karşı gösterdikleri bu tür tavırlar Ensâr’ın nesebinde uzman olanların öne çıkmasına engel olmuş olabilir.
Bugün elimizde bulunan İbnu’l-Kelbî (ö.204/819), İbn Sa‘d (ö.230/844) ve İbn Hayyât (ö.240/854) gibi müelliflerin eserlerinde Ensâr’ın nesebiyle alakalı bilgiler bulunsa da Ensâr’ın nesebiyle ilgili elimizdeki en eski müstakil eserler, diğer ensâb bilgisi eserlerine nazaran oldukça muahhar dönemde yazılmıştır. Bunlar da İbn Kudâme el-Makdisî’nin (ö.620/1223), el-İstibsâr fî nesebi’s-sahâbe mine’l-Ensâr1121
adlı eseriyle, İbnu’l-Ferrâ Ebû Bekr ‘Atîk b. Ahmed el-Ğassânî el-Ğirnâtî’nin (ö.698/1298),
Nüzhetu’l-ebsâr fî fedâili’l/Nesebi’l/-Ensâr1122
adlı eserleridir.1123
İbnu’l-Kaddâh Abdullah b. Muhammed b. ‘Umâre el-Ensârî (ö.225/839)
Devrinin önemli nesep bilginlerindendir. İbnu’l-Kaddâh diye de bilinmektedir. Hakkında fazla bir bilgi bulunmamaktadır. Muhammed b. Sâlih b. Dinâr,1124
Süleyman b. Dâvûd b. el-Husayn, İbn Ebi’z-Zinâd ve Mahreme b. ‘Abdillah b. Bukeyr’den nakilleri vardır. Öğrencileri arasında İbn Sa‘d, Mus‘ab ez-Zübeyrî ve Ömer b. Şebbe gibi önemli müellifler bulunmaktadır. 1125
Özellikle Ensâr ve Ensâr’ın nesebi konusunda uzmandır.1126 Kitâbu Nesebi’l-ensâr adlı eseri vardır. Ancak günümüze kadar ulaşmamıştır. İbn Sa‘d’ın bu eserden yararlandığı açıkça görülmektedir.1127
Ayrıca Nesebü’l-Evs adlı bir eserinin daha olduğu ve onu da
1121
Eser, Ali Nuveyhid’in takdîm ve tahkîkiyle Dâru’l-Fikr tarafından 1976 yılında Beyrut’ta yayınlanmıştır.
1122 Eser, ‘Abdürrezzâk b. Muhammed Merzûk’un tahkîkiyle Edvâu’s-selef tarafından 2004 yılında Riyad’da yayınlanmıştır.
1123
Ensâr’ın nesebiyle ilgili yazılmış diğer eserler için bkz. Dimyâtî, Şerafuddîn Ebû Muhammed ‘Abdülmü’min ed-Dimyâtî (ö.705/1305), Ahbâru Kabâili’l-Hazrec (Mukaddime), dirâse ve thk., ‘Abdülazîz b. Ömer el-Beytî, 1. Basım, Medine: Câmi‘atu’l-İslâmiyye, 2008, s. 337-41; Ensâr ile ilgili genel ve özel nitelikli kaynaklar hakkındaki bilgiler için bkz. Okullu, Mustafa, Ensâr ve Hadis Rivâyeti, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü), 2001, s. 47-61; Ayrıca bkz. Algül, Hüseyin, “Ensar”, DİA, İstanbul: TDV. Yay., 1995, XI, 252.
1124
İbn ‘Asâkir, a.g.e., XI, 138,
1125
Hatîbu’l-Bağdâdî, Târîh, X, 62. Ayrıca bkz. Sezgin, a.g.e., II, 50.
1126
İbn Sa‘d, a.g.e., III, 442.
1127
162 Mus‘ab ez-Zübeyrî’nin naklettiği söylenmektedir.1128
Fakat bu eseri de günümüze kadar gelmemiştir.
Yine Nesebü’l-Ensâr adlı eseri olan fakat eseri günümüze kadar ulaşmayan el-‘Adevî’nin (ö.?) de rivayetlerinde İbnu’l-Kaddâh’ın eserine dayandığı söylenmektedir.1129 Nitekim İbn Hacer’in el-İsâbe’sinde el-‘Adevî’nin, İbnu’l-Kaddâh’tan naklettiği rivayetler de buna işaret etmektedir.1130
İbn Sa‘d, Bedir ashâbıyla ilgili bilgilere başlamadan önce verdiği kaynak listesinde Abdullah Ensârî’yi ve onun kaynaklarını zikretmektedir. Buna göre Abdullah el-Ensârî’nin, hepsi de meçhul raviler olan Zekeriyyâ b. Zeyd b. Sa‘d, Zekeriyyâ b. Yahyâ b. Ebi’z-Zevâid, Ebû ‘Ubeyde b. Muhammed b. ‘Ammâr b. Yâsir ve İbrahim b. Nûh b. Muhammed ez-Zuferî’den yararlandığı görülmektedir.1131 Ancak İbn Sa‘d, Ensâr’dan Bedr’e katılan şahıslarla alakalı Abdullah el-Ensârî’den nakilde bulunduğu yerlerde Abdullah el-Ensârî’nin kaynağını zikretmemektedir.1132
Abdullah el-Ensârî, bir yerde Dâvûd b. el-Husayn’ın el yazısıyla yazmış olduğu bir vesikada gördüğü bilgiyi nakletmektedir.1133
Buna göre Abdullah’ın, bazı bilgileri Dâvûd b. el-Husayn’ın yazılı belgelerinden vicâde yoluyla alıp naklettiği söylenebilir. Abdullah el-Ensârî, bazı nesep bilgilerinde yanlış yaptıklarını söyleyerek İbn İshâk ve Ebû Ma‘şer’i ya da onlardan yanlış olarak nakledenleri de eleştirmektedir.1134
1128
İbn Hacer, Lisân, III, 336.
1129
Bkz. İbn Hacer, a.g.e., III, 336.
1130 Bkz. İbn Hacer, el-İsâbe, s. 106/417, 130/695, 131/699, 741/4560, 815/4884, 844/5034.
1131
İbn Sa‘d, a.g.e., III, 5.
1132
İbn Sa‘d, a.g.e., III, 97, 440, 442, 449, 451, 452, 454, 455, 466, 469, 470, 477, 478, 479, 479, 480, 481, 482, 489, 490, 491, 492, 494, 495, 496, 497, 502, 503, 507, 508, 513, 514, 521, 533, 538, 544, 548, 551, 552, 553, 554, 559, 560, 574, 575, 582, 583, 591, 592, 625, 627.
1133
İbn Sa‘d, a.g.e., III, 449.
1134
163
2.1.2.3. Genel Nesep Bilgisi Uzmanları Muhammed b. es-Sâib el-Kelbî (ö.146/763)
Hem nesep hem de tefsir bilgisiyle meşhur olan âlimlerdendir. Daha çok Ebû Sâlih’ten1135
nakilde bulunmuştur. Kendisinden ise İbnu’l-Kelbî diye meşhur olan oğlu Hişâm ve başka birçok kimse rivayet etmiştir.
İbnu’l-Kelbî’den nakledildiğine göre babası kendisine, Kureyş’in nesep bilgisini Ebû Sâlih’ten, onun da ‘Akîl b. Ebî Tâlib’ten aldığını söylemiştir.1136
Ancak İbn Sa‘d’ın
et-Tabakât’ında Kelbî, Kureyş’in nesep bilgisiyle ilgili rivayetlerini Ebû Sâlih yoluyla İbn
‘Abbâs’tan nakletmektedir.1137
Yine oğlu Hişâm’ın, babasından naklettiğine göre diğer kabilelerle ilgili nesep bilgilerini de o kabilelerin nesep bilgisinde uzmanlaşmış kimselerden aldığı görülmektedir.1138
Kendisinden bazı âyetlerin nuzûlüne sebep olan sahâbîlerle ilgili bilgiler de rivayet edilmektedir. Kelbî’nin bu rivayetlerdeki kaynağı da Ebû Sâlih yoluyla İbn ‘Abbâs’tır.1139
Hz. Peygamber’in hanımları ve çocuklarıyla ilgili rivayetlerinin birçoğunu da yine Ebû Sâlih>İbn ‘Abbâs tarikıyla rivayet etmektedir.1140
1135
İsmi Bâzâm veya Bâzân’dır (ö.?). Ebû Tâlib’in kızı Ümmü Hânî’nin mevlâsıdır. İbn ‘Abbâs’tan rivayet ettiği bir tefsiri vardır. Bkz. İbn Sa‘d, a.g.e., VI, 296.
1136
İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 152.
1137
İbn Sa‘d, a.g.e., I, 70, 74, 75, 85, 96; III, 42. Başka tariklerden yapılan nakiller için bkz. a.mlf, a.g.e., I, 89, 102.
1138
İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 152.
1139 İbn Sa‘d, a.g.e., III, 250, IV, 15, 8, 99. Ancak Suyûtî, İbn ‘Abbâs’ın, tefsirle ilgili rivayet tariklerinin en zayıfının, Kelbî>Ebû Sâlih>İbn ‘Abbâs tarîki olduğunu söylemektedir. Bkz. Suyûtî, el-İtkân fî ‘Ulûmi’l-Kur’ân, thk., Muhammed Ebu’l-Fadl İbrahim, I-II, Mısır: el-Hey’etu’l-Mısriyye el-‘Amme li’l-Kitâb, 1974, II, 497. Kelbî’nin diğer konularla ilgili rivayetlerinin değerlendirmeleri için bkz. Cerrahoğlu, İsmail, “Kelbî, Muhammed b. Sâib” DİA, Ankara: TDV. Yay., 2002, XXV, 206.
1140
Hz. Peygamber’in hanımlarıyla ilgili rivayetler için bkz. İbn Sa‘d, a.g.e., VIII, 16, 56, 58, 102, 145, 146, 147, 150, 151, 154. Hz. Peygamber’in çocuklarıyla ilgili rivayetler için bkz. a.mlf., a.g.e., I, 133, III, 7.
164
Ebu’l-Yakazân ‘Âmir b. Hafs (ö.190/805)
İsmi ‘Âmir b. Hafs’tır.1141
Medâinî onu, Sühaym b. Hafs, ‘Âmir b. Hafs, ‘Âmir b. Ebî Muhammed, ‘Âmir b. el-Esved, Sühaym b. el-Esved gibi çeşitli isimlerle anmaktadır.1142
Taberî’de ise Sühaym b. Hafs şeklinde geçmektedir.1143
Ebu’l-Yakazân, önde gelen nesep bilginlerindendir. Özellikle de kuzey Arap kabilelerinin (Adnânîlerin) nesebinde uzmandır.1144 Çok nadir olarak isnâd zikrinde bulunduğu için nesep bilgisini aldığı hocalarını tespit etmek zordur.1145
Kabile rivayetlerinden yola çıkarak ilk genel nesep bilgisi kitabının yazarı olduğu söylenmektedir.1146 Kitâbu’n-Nesebi’l-kebîr, Kitâbu ahbâri Temîm, Kitâbu Nesebi
Hındif gibi neseple ilgili eserleri vardır.1147
Ancak bazı kısımları hariç eserleri günümüze ulaşmamıştır.1148
Ebu’l-Yakazân, kendisi gibi nesep bilgini olan Ebu’l-Hasen Ali b. Muhammed el-Medâinî’nin önemli kaynaklarındandır.
İbn Kuteybe el-Ma‘ârif’inde,1149
Belâzürî Ensâbu’l-eşrâf’ında1150 ve Halîfe b. Hayyât Târih’inde,1151 “ناظقيلا وبأ لاق/Ebu’l-Yakazân şöyle dedi” diyerek kendisinden sahâbîlerle ilgili bilgiler nakletmektedir.
1141 Mustafa, a.g.e., I, 193. 1142 İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 151. 1143
Taberî, Târîh, II, 683, III, 266, IV, 57, 111. Ebu’l-Yakazân’ın isim, künye ve lakab bilgileri için bkz. İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 151; Sezgin, a.g.e., II, 47.
1144 İbn Hayyât, Tabakât (Takdîm), s. 18-19.
1145
İbn Hayyât, a.g.e. (Takdîm), s. 22.
1146 Mustafa, a.g.e., I, 193. 1147 İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 151. 1148 Mustafa, a.g.e, I, 193. 1149 İbn Kuteybe, el-Ma‘ârif, s. 170, 236, 296, 318. 1150
Belâzürî, Ensâb, III, 31, XII, 105.
1151
165
Hişâm b. Muhammed b. es-Sâib el-Kelbî (ö.204/819)
Ensâbı en iyi bilenlerdendir.1152
Ensab konusunda babası Muhammed b. es-Sâib el-Kelbî’nin eserine1153
ya da rivayetlerine dayanmaktadır.1154
İbnu’n-Nedîm el-Fihrist’inde, İbnu’l-Kelbî’nin 100’den fazla eserinin adını vermektedir.1155 Ancak bunların çoğu günümüze ulaşmamıştır. En meşhur eseri elimizde mevcut olan Kitâbu’n-Nesebi’l-kebîr veya Cemheretu’n-neseb diye adlandırılan1156
eseridir. Nesep bilgileri bakımından elimizdeki en eski kaynaklardan biri olan Cemhere, İbnu’l-Kelbî’nin, babası Muhammed b. es-Sâib el-Kelbî’den naklettiği bilgilerden oluşmaktadır.
Eserini kabile ve boylara göre oluşturan İbnu’l-Kelbî, nesepleri sıralarken sahâbîlerin geçtiği yerlerde suhbetlerini gösteren kısa kısa bilgiler de vermektedir.1157
İbnu’l-Kelbî’nin Cemheretü’n-Neseb adlı eseri Arapların soy kütüğüne dair en eski eser olup bütün ensâb, tarih ve tabakât alimlerinin dayandığı ana kaynaktır.1158 İbn Sa‘d’ın, sahâbîlerle ilgili bilgilerde bu eserden yararlandığı açıkça görülmektedir.1159 Belâzürî de eserinin adını vermese de İbnu’l-Kelbî’den birçok rivayet nakletmektedir.
İbnu’l-Kelbî’den, Hz. Peygamber’e gelen heyetler ve katılımcılarıyla1160
ayrıca Hz. Peygamber’in hanımlarıyla alakalı da birçok haber rivayet edilmektedir.1161
1152
İbn Kuteybe, a.g.e., s. 537.
1153
İbnu’l-kelbî’nin babasının eserine yaptığı atıf için bkz. İbn Sa‘d, a.g.e., IV, 47.
1154
Sezgin, a.g.e., II, 51. Kelbî’nin nesep bilgilerini naklettiği fakat eser telif etmediği de söylenmektedir. Bkz. Mustafa, a.g.e., I, 190.
1155
İbnu’n-Nedîm, a.g.e., s. 153-157.
1156
Önkal, Ahmet, “Ensâb’la İlgili Eserler”, Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 1994, sy., 4, s. 60. Şeşen, Ramazan, Müslümanlarda Tarih-Coğrafya Yazıcılığı, İstanbul: İSAR Vakfı Yay., 1998, s. 36. Ancak Bekr Ebû Zeyd, ikisinin farklı eserler olduğunu söylemektedir. Bkz. Bekr Ebû Zeyd, a.g.e., s. 48-49.
1157
İbnu’l-Kelbî, a.g.e., I, 19, 20, 35, 38, 39, 48, 51, 52, 59, 70, 72, 76, 77, 84, 89.
1158
Tülücü, Süleyman, “Kelbî, Hişâm b. Muhammed”, DİA, Ankara: TDV. Yay., 2002, XXV, 205.
1159
İbn Sa‘d, a.g.e., III, 391, 418; IV, 243, 354, 355, VII, 38.
1160
İbn Sa‘d, a.g.e., I, 291, 295, 300, 301, 304, 321, 322, 324, 332, 333, 334, 335, 342, 346; V, 476.
1161
166
Muhtemelen bu bilgiler de onun Kitâbu’l-vufûd ve Kitâbu ezvâci’n-Nebî adlı eserlerinden nakledilmektedir.1162