• Sonuç bulunamadı

DURUŞMA HAZIRLIĞI VE DURUŞMA

Belgede Ceza yargılamasında istinaf (sayfa 164-168)

Mahkeme CMK. 280/1-c kapsamında verdiği karar üzerine duruşma hazırlıklarına başlamak zorundadır. Bu hazırlıkların nasıl olacağı ve kapsamının neler olduğu 5271 sayılı yasanın 281 inci maddesinde gösterilmiştir. Buna göre; “Duruşma hazırlığı aşamasında bölge adliye mahkemesi başkanı veya görevlendireceği üye, 175 inci madde hükümlerine uygun olarak duruşma gününü saptar; gerekli çağrıları yapar. Tutuksuz sanığa yapılacak çağrıda kendi başvurusu üzerine açılacak davanın duruşmasına

425 KUNTER, Nurullah, YENİSEY, Feridun, NUHOĞLU, Ayşe, a.g.e., 14. Baskı, s:1390. 426 Ceza Muhakemesinde İstinaf El Kitabı, s:150.

427 Ceza Muhakemesinde İstinaf El Kitabı, s:149. 428 Ceza Muhakemesinde İstinaf El Kitabı, s:150.

gelmediğinde davasının reddedileceği ayrıca bildirilir, mahkemece, gerekli görülen tanıkların, bilirkişilerin dinlenilmesine ve keşfin yapılmasına karar verilir.”

Madde metninden anlaşılacağı üzere, duruşma hazırlığı işlemlerini Daire Başkanı bizzat yapabileceği gibi, görevlendireceği daire üyelerinden biri de yapabilir. Duruşma hazırlığı işlemleri için madde aynı kanunun 175 inci maddesine yollama yapmıştır. Buna göre, mahkeme bir duruşma günü belirleyerek, duruşmada hazır olması gereken kişileri duruşmaya tebligat ile davet eder. Madde önemli bir düzenleme getirerek davaların gereksiz uzamasına engel olmak istenmiştir. Buna göre madde; “tutuksuz sanığa yapılacak çağrıda kendi başvurusu üzerine açılacak davanın duruşmasına gelmediğinde davasının reddedileceği ayrıca bildirilir” hükmünü içermektedir. Burada davanın reddi için belirli şartlar öngörülmüştür. Buna göre; istinaf kanun yolu isteminde sanığın bulunmuş olması gerektiği, bu sanığın tutuklu olmayan bir sanık olması gerektiği, istinaf başvurusu üzerine mahkemenin CMK’ nun 280/1-a,b maddesi gereği davanın esastan reddine veya bozulmasına karar vermeyerek aynı maddenin (c) fıkrası gereği ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesine ve duruşma hazırlığı işlemlerinin başlamasına karar vermesi gerektiği, bu hallerin hepsinin birlikte mevcudiyeti halinde duruşma hazırlığı safhasında sanığa yapılacak duruşma davetiyesine “duruşmaya gelmediği takdirde davasının reddedileceği” ihtarının yazılması gerektiği soncu çıkarılmalıdır. Buradaki ihtar kanunda açıkça düzenlenmiş olduğu için zorunlu bir ihtardır ve bu ihtar tebligat evrakına yazılmadığı takdirde sanığın gelmemesi halinde davanın reddi kararı verilemez. Bu halde sanığa yeniden tebligat yapılıp, kanundaki ihtar açık olarak tebligat evrakına yazılmalıdır.

Ancak, sanıkla birlikte istinaf isteminde bulunan başkaları da (savcı, katılan vs.) varsa bu halde duruşmaya devam edilerek bu kişilerin istinaf istemi hakkında inceleme ve duruşmaya devam edilebilir.429 Bu gibi durumlarda davetiyeye rağmen gelmeyen sanığın zorla getirilmesine karar verilebilir.430

Tutuklu sanık istinaf başvurusunda bulunur ve ihtarlı tebliğe rağmen duruşmaya gelmez ise, buna rağmen tutuklu sanığın başvurusunun incelemeye devam edileceği söylenemez.431 Aksi fikre göre; kanun sadece ve özellikle tutuksuz sanıklar için böyle

429 UĞUR, Hüsamettin, Bölge Adliye (İstinaf) Mahkemelerinde İnceleme ve Kovuşturma Evresine İlişkin Bir Sorunun Tahlili ve Öneriler, Terazi Hukuk Dergisi, S:10, Seçkin Yayınevi, Ankara, 2007, s:160. 430 CENTEL, Nur, ZAFER, Hamide, a.g.e., 5.Baskı, s:764.

bir düzenleme yaptığına göre tutuklu sanık duruşmaya gelmese dahi davanın reddedilmeyerek incelemeye devam edilmesi gerektiği belirtilmiştir.432

Kanaatimce, kanunda özellikle tutuksuz sanık ifadesinin kullanılması nedeniyle istemin reddedilemeyeceğini söylemek imkansızdır. Zira, kanun koyucunun amacı istinaf yargılamasının tek celsede bitirilmesini sağlamak ve gereksiz uzamalara engel olmaktır. Bu itibarla, ihtara rağmen gelmeyen tutuklu sanık istemi içinde red kararı verilebilir velev ki duruşmaya gelmemek tutuklu sanığın kusurundan kaynaklanmamış olsun.

CMK.’nun 281/2 maddesinde;“Mahkemece, gerekli görülen tanıkların, bi- lirkişilerin dinlenilmesine ve keşfin yapılmasına karar verilir” hükmü yer almıştır. Maddenin son iki kelimesi “karar verilir” ifadesini içermektedir. Bu ifadeden kasıt; mahkeme duruşma hazırlığı safhasında bir tensip tutanağı olarak uygulamada ifade edilen duruşmaya hazırlık için bir ara karar verilmesidir. Bu ara karar; kimlere tebligat yapılacağı, bu tebligatın ihtar içerip içermeyeceği, hangi tanık veya bilirkişilerin çağrılacağı, keşif yapılıp yapılmayacağını kapsamalıdır. Bu ara karar mahkemece mi yoksa bir üye veya başkanca mı verileceği hususunda maddenin birinci ve ikinci fıkrası arasında çelişki vardır. Birinci fıkra, başkan veya üyenin yapabileceğini söylerken, ikinci fıkra; bunun mahkemece yapılması gerektiğinin belirtmiştir. Kanaatimce, madde başlığının ‘duruşma hazırlığı’ olması, bu aşamadan önce, ön inceleme ve inceleme safhalarının olması ve bu safhalarda verilen kararların toplu karar olması, toplu karara varabilmek için tüm üyelerin dosyaya vakıf olması, delillerin hangilerinin dosya için lüzumlu olduğunun her üye için farklı olabileceğinden bu husustaki müzakerenin en başta yapılarak neticelendirilmesinin gerekliliği hep birlikte değerlendirildiğinde; tebligat dahil tüm işlemler için gerekli duruşma tensip tutanağı kararının müşterek verilmesidir. Ancak, bu ara karardan sonra yapılacak işlemlerin takibi için, mesela tebligatın yapılıp yapılmadığı, yapılan tebligata ara karar gereği ihtarın yapılıp yapılmadığı gibi hususlar olabilir, maddenin ilk fıkrası hükmünü işletmek gerekir diye düşünmekteyim.

Ayrıca mahkeme ihtara rağmen sanık gelmediği zaman yine duruşma açmalı ve red kararını duruşmada vermelidir. Çünkü duruşma hazırlığı safhası tamamlanmış, tensip tutanağı düzenlenmiştir. Bu tutanak bir ara karar niteliğinde olduğu için artık bu

ara karar nihai bir kararla veya diğer bir ara kararla kaldırılabilir. Bu nedenle sanık ihtarlı tebligata rağmen duruşmaya gelmediği takdirde mahkeme duruşma yaparak istinaf isteminin reddine karar vermelidir. Bu halde dosya üzerinden karar veremez.

Duruşma hazırlığı safhasında, duruşmaların tek celsede bitirilmesi amacıyla; yapılacak keşfin önceden yapılması, bilenen bir yerdeki delilin getirilmesi ile delillerin duruşmada tartışılmasına imkan sağlanmış olur ve böylece hüküm verilerek duruşmaların kısa sürede bitirilmesi sağlanmış olur.433 Gerçekten de kanun koyucunun buradaki amacı istinaf duruşmasının tek celsede bitirilebilecek kadar olgun hale getirilmesidir.434

Duruşma hazırlığı ve duruşma için CMK’nunun kabul ettiği kurallar istinaf yargılamasında da uygulanır. Ancak bunun istisnaları vardır. Yani istinaf yargılamasında ilk yargılamadan farklı olarak bu istisnaların duruşmada yapılması zorunludur. Bunlar; duruşma, bu Kanunun öngördüğü genel hükümlere göre başladıktan sonra görevlendirilen üyenin inceleme raporunun okunması, ilk derece mahkemesinin gerekçeli hükmü de okunması, ilk derece mahkemesinde dinlenilen tanıkların ifadelerini içeren tutanaklar ile keşif tutanakları, bilirkişi raporu, bölge adliye mahkemesi duruşma hazırlığı aşamasında toplanan delil ve belgeler, yapılmışsa keşif ve bilirkişi açıklamala- rına ilişkin tutanak ve raporların okunması, bölge adliye mahkemesi duruşmasında din- lenilmeleri gerekli görülen tanık ve bilirkişiler çağrılmasıdır (CMK. m. 282). Bu maddeden de anlaşılacağı üzere, mahkeme ilk derece mahkemesinde çağrılan tüm tanık ve bilirkişileri çağırmayacaktır. Sadece gerekli gördüklerini çağıracaktır. Bu gerekliliğin kıstası ise; tanık veya bilirkişi beyanın hükmün esasını etkileyip etkilemeyeceği hususundaki mahkeme kanaatidir. Yani, bölge adliye mahkemelerinde tanık dinlemek istisnadır435

Yine madde metninde “ bölge adliye mahkemesi duruşma hazırlığı aşamasında toplanan delil ve belgeler, yapılmışsa keşif ve bilirkişi açıklamalarına ilişkin tutanak ve raporların okunması” ibaresi yer alması nedeniyle bölge adliye mahkemelerinin yeni delil ikamesinde bulunabilme haklarına sahip olduğu sonucu çıkarılabilir. Bu halde mahkeme davanın esasına etki edecek yeni delillere başvurabilir. Bu kapsamda, ilk derece mahkemesince istenmemiş bir delil, mesela; bir sahtecilik suçunda, suça konu

433 UĞUR, Hüsamettin, a.g.e., s:160.

434 KUNTER, Nurullah, YENİSEY, Feridun, NUHOĞLU, Ayşe, a.g.e., 14. Baskı, s:1391. 435 KUNTER, Nurullah, YENİSEY, Feridun, NUHOĞLU, Ayşe, a.g.e., 14. Baskı, s:1391.

sahte tapu kaydının tespiti için bu tapu kayıtlarının geldi ve gittisi ile birlikte ilgili tapu müdürlüğünden isteyebilir.

Bölge adliye mahkemeleri maddi vakıa ve hukuki norm denetimi yaptığından, bu mahkemelerde yeni delil ikamesi mümkündür, ancak bu istisnai bir durumdur.436

Belgede Ceza yargılamasında istinaf (sayfa 164-168)