• Sonuç bulunamadı

3. İKİLİ İLİŞKİLERDE KRİZLER VE YUMUŞAMALAR (2008-2018)

3.2. Davos Krizi

Dökme Kurşun Operasyonu’nun bitmesinden yaklaşık 2 hafta sonra 30 Ocak 2009’da İsviçre’nin Davos kentinde “Gazze Orta Doğu için Model” paneli İsrail-Filistin arasındaki çatışmaya çözüm arayışları için düzenlenmiş, toplantıya Türkiye’yi temsilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’i temsilen Cumhurbaşkanı Şimon Peres, BM Genel Sekreteri Ban-Ki Moon ve Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa katılmıştır. Katılımcılar arasında konuşmalar sırasıyla Ban-Ki Moon, Amr Musa, Recep Tayyip Erdoğan ve Şimon Peres gerçekleşmekle birlikte, Erdoğan’ın Şimon Peres’in konuşmasını bitirdikten sonra moderatörden 1 dakika süre istemesinden sonra gerçekleşenler söz konusu krizi başlatmıştır.

Erdoğan konuşmasının ilk bölümünde; İsrail tarafı ile İsrail’in elinde bulundurulan Hamaslı milletvekillerin, Hamas’ın elinde bulunan İsrailli asker ile takasını görüştüğünü fakat netice alınamadığı daha sonra milletvekilleri yerine çocukların söz konusu takasta kullanılmasını konuşulduğunu fakat Olmert’in kendisine “Bunu düşünüp size döneceğiz”

249

“İşte İsrail‘in tanımadığı BM kararları”, Milli Gazete, 19.12.2012, https://www.milligazete.com.tr/yazdir/1070544, (Erişim Tarihi: 03.08.2018).

250

“Bir bakışta Dökme Kurşun operasyonu”, 19.01.2009, http://t24.com.tr/haber/bir-bakista-dokme-kursun- operasyonu,25247, (Erişim Tarihi: 03.08.2018).

58 cevabını verdikten sonra 27 Aralık’ta operasyonu başlattığını ifade etmiştir. Erdoğan ayrıca; Ehud Olmert’in barış görüşmelerinde tek taraflı müzakere yaptığını, yalnızca El-Fetih ile bu görüşmelerin sürdürüldüğü müddetçe sonuç alınamayacağını, Filistin'in seçim kazanmış bir partisi olan Hamas'ın da masaya davet edilmesi gerektiğini belirtmiş ve Türkiye'nin bu süreçte üzerine düşen her türlü görevde yardıma hazır olduğunu ifade etmiştir.251

Şimon Peres ise konuşmasında; İsrail’in her zaman barıştan ve müzakerelerden yana olduğunu ifade etmiş, bu barışı Mısır ve Ürdün ile gerçekleştirdiklerini fakat Hamas’ın ateşi kesmediğini, bu sebeple de İsrail’in meşru müdafaa yaptığını belirtmiştir. Ayrıca Peres, İsrail’in halihazırda Gazze’den çekildiğini ve buna rağmen Hamas’ın İsrail’e saldırdığını ifade etmiş, saldırılar karşısında ise İsrail’in kendini korumaktan başka çaresinin bulunmadığı ifadeleri ile İsrail’in yalnızca barıştan yana olduğunu vurgulamıştır.252

Peres’ten sonra Amr Musa iki taraf için çözüm önerileri üzerinde bir konuşma gerçekleştirmiş, toplantı bitmek üzereyken Erdoğan’ın modaretörden “one mintue” (bir dakika) diyerek söz istemiştir. Erdoğan’ın kısa ama tarihi Davos çıkışı olarak nitelendirdiği konuşmasında Peres’e yönelik olarak; Peres’i suçluluk psikolojisi içinde olması nedeniyle yüksek sesle konuştuğunu savunmuş, İsrail’i Filistin’de masum insanları öldürmekle suçlamış, Tevrat’ın 6.maddesi olan “Öldürmeyeceksin” emrine atıfta bulunmuştur. Ayrıca Erdoğan, Ignatius’un kendisine 12 dakika fakat Peres’e 25 dakika süre vermesini haksızlık olarak bulmuş ve tekrar Davos’a gelmeyeceğini ifade ederek toplantıyı terk etmiştir. 253

Erdoğan; Davos dönüşü Atatürk Havalimanında verdiği demeçte, İsrail ile olan ilişkilerin etkilenip etkilenmeyeceği konusunda öfkeyle herhangi bir karar alınmayacağı, orada koyulan esas tavrın Yahudi halkına olmadığı, moderatörün toplantıyı doğru yönetememesine yönelik olduğunu, Amr Musa, Ban-Ki Moon ve kendisinin konuşma aldığı yaklaşık 15’er dakikalık süreler boyunca titizlikle davranıldığı, fakat Şimon Peres’in 23-24 dakika boyunca kesilmeden konuşturulmasına herhangi bir müdahalede bulunulmadığına tepki koyulduğunu ifade etmiştir. Nitekim, Şimon Peres Erdoğan’ı toplantıdan sonra aramış

251

“Erdoğan Davos'u terk etti”, https://www.dw.com/tr/erdo%C4%9Fan-davosu-terk-etti/a-3988806, (Erişim Tarihi: 04.08.2018)

252

Cansu Çamlıbel, “7 Yıl Sonra One Minute Yanıtı”, Hürriyet, 29.01.2009,

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/7-yil-sonra-one-minute-yaniti-40129087, (Erişim Tarihi: 04.08.2018)

253

Uğur Ergan, “Davos’ta Gerilim”, Hürriyet, 30.01.2009, http://www.hurriyet.com.tr/gundem/davos-ta- gerilim-10888086, (Erişim Tarihi: 04.08.2018).

59 ve yaşananlardan dolayı kendisinden özür dilendiği gündeme gelmiş,254 fakat İsrailli haber ajansı AFP’ye açıklama yapan İsrail Cumhurbaşkanı basın sözcüsü Ayelet Frish herhangi bir özrün söz konusu olmadığını, ifade etmiştir.255 Karşılıklı zıtlık içeren ifadeler akabinde, İsrail Kara Kuvvetleri Komutanı Avi Mizrahi, Davos’ta Erdoğan’ın ifade ettiği “siz öldürmeyi iyi bilirsiniz” üzerine, sözde Ermeni soykırımı iddialarını hatırlatarak: “Erdoğan önce aynaya baksın” ifadelerini sarf etmiştir.256 Söz konusu hadise üzerine ise, Türk Dışişleri yetkilileri önce İsrail’e nota vermiş daha sonra İsrailli komutanın sözlerinin izahati için dönemin İsrail Ankara Büyükelçisi Gabby Levy’i bakanlığa çağırmıştır.257

Zirveden sonra Erdoğan’ın Davos çıkışı Türkiye dış politikası ve iç politika üzerinde etkiler doğurmuştur. Erdoğan’ı Davos dönüşünde İstanbul’da binlerce kişi karşılamış, Türk ve Filistin bayrakları taşıyan kalabalık “Türkiye seninle gurur duyuyor” ve “Kahrolsun İsrail” sloganları atmıştır. Aynı gün metro seferleri sabah Erdoğan’ın Davos dönüşü iniş yapacağı Atatürk havaalanına ulaşımı kolaylaştırmak amacı ile gece saat 03.00’a kadar uzatılmış, ayrıca 2 Mart 2009’da Zincirlikuyu-Söğütlüçeşme metrobüs hattının açılışında Erdoğan için son Osmanlı padişahı “1. Recep Tayyip Erdoğan” pankartları açılmıştır.258 Erdoğan’ın bu bağlamda ülke içinde önemli oranda pozitif tepki almasının yanında, bazı kesimler Davos çıkışının iç politika ile ilişkisine farklı perspektiften bakmıştır. Örneğin Güler’e göre Türkiye’de 29 Mart 2009 tarihinde gerçekleşecek olan yerel seçimler üzerinde Erdoğan’ın çıkışının etkili olduğu ve olayın yerel seçimler için bir yatırım aracı olarak kullanıldığı o günlerde dile getirilmiştir.259 Netice olarak AK Parti Temmuz/2007’de aldığı %47 oy oranına göre 8 puan kaybederek %38 oy almıştır.260

Metropoll’ün düzenlediği ve 1002 kişinin katıldığı ankette ise Erdoğan’ın İsrail’e karşı olan tavrı %81 oranında, Erdoğan’ın toplantıyı terk etmesi %79 oranında ve bu davranışın dış

254

“Erdoğan’dan Davos Açıklaması”, Cumhuriyet, 30.01.2009,

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/diger/38172/Erdogan_dan_Davos_aciklamasi.html (Erişim Tarihi: 05.08.2018).

255

“Peres Erdoğan’ı Arayarak Özür Diledi (Mi) ?”, Turkish News, 30.01.2009,

https://www.turkishnews.com/tr/content/2009/01/30/peres-erdogani-arayarak-ozur-diledi/, (Erişim Tarihi: 05.08.2018)

256

“Erdoğan önce aynaya baksın”, Hürriyet, 14.01.2009, http://www.hurriyet.com.tr/dunya/erdogan-once- aynaya-baksin-11000795, (Erişim Tarihi: 05.08.2018).

257

“Dışişlerinden İsrail’e Nota” CNN Türk, 14.02.2009,

https://www.cnnturk.com/2009/turkiye/02/14/disislerinden.israile.nota/513677.0/index.html, (Erişim Tarihi: 05.08.2018).

258

Emine Zeynep Güler, “Davos ve Etkileri”, Memleket Siyaset Yönetim, Cilt: 1 Sayı:4, 2010, s.216-218.

259

A.g.m., s.206.

260

2009 yerel seçim sonuçları için bkz.: Haber Türk, https://www.haberturk.com/secim, (Erişim tarihi: 21.12.2018).

60 politikada Türkiye’nin lehine olduğu düşüncesi %56 oranında desteklenmiştir.261 A&G Araştırma şirketi ise seçim sonucunu çok düşük bir hata payıyla bilmiş, A&G şirketinin kurucusu Adil Gür, Davos’un oy oranlarını önemli ölçüde artırdığını fakat o dönemdeki ekonomik krizin, yerel seçimlerdeki yanlış aday seçimleri ve Türkiye’nin Güneydoğu politikasının oy düşüşünün önüne geçemediğini ifade etmiştir.262

İç politikalardaki yansımaların yanında, Davos Krizi’nin TDP üzerinde de önemli ölçüde etkilerinin bulunduğu görülmektedir. Türkiye özellikle İsrail ile olan ilişkilerini AK Parti döneminde 2008 yılına kadar (Dökme Kurşun Operasyonu bir dönüm noktası niteliği taşımaktadır) hep canlı tutmaya çalışmış, 2004’te Şeyh Ahmed Yasin’in öldürülmesi, 2005’te Halid Meşal’in Türkiye’yi ziyareti ve 2006’da İsrail’in Güney Lübnan’a saldırısında bile ilişkileri kriz aşamasına taşımamış, bu bağlamda Türkiye İsrail’e yumuşak yanlı politikadan vazgeçmemiştir. 2008 yılından itibaren ise Türkiye-İsrail ilişkileri boyut değiştirmiş, Dökme Kurşun operasyonuyla başlayan gerilimi Davos krizi izlemiş ve daha sonra ileride bahsedilecek olan Anadolu Kartalı Tatbikatı’nın iptali, Mavi Marmara olayları ve Alçak Koltuk Krizi ile devam etmiştir.

Türkiye; Davos’u izleyen dönemde Filistin halkı başta olmak üzere Arap ve Müslüman cemiyetler tarafından lider ve temsilci ülke olarak görülmüş, Erdoğan ise “kahraman” olarak adlandırılmıştır. Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Türkiye’nin itibarının bu denli artışında; Mısır’da Mübarek’in ve Suudi Arabistan’ın ABD yanlısı politikalarının bulunması etkili olmuştur. Ayrıca, İran’ın Şii kökenli devlet oluşundan dolayı etki alanının Suriye’deki Nusayri kısmına, Irak’taki azınlık Şii kesime ve Lübnan’da Hizbullah üzerindeki kısıtlı etki alanı Türkiye’nin İslam dünyasında yeni bir “önder” devlet olma hipotezini desteklemiştir.263 Nitekim Prof. Dr. Ümit Özdağ’a göre Ahmedinejad’ın Arap dünyası üzerindeki etkisinin sona ermesi, Erdoğan’ın Davos çıkışı ile birlikte başlamıştır.264 Türkiye’nin Davos’tan sonra Orta Doğu’da lider olarak karşılanmasının altında yatan başka bir neden ise, Orta Doğu’da yüzyıllar boyu süren Türk-İslam kültürünün tekrar alevlenebileceği düşüncesinin yalnız Orta Doğu’daki değil çoğu Müslüman devlet tarafından ele alınması olmuştur.

261 Erdoğan, Emre, “Dış Politikada Siyasallaşma: Türk Kamuoyunun “Davos Krizi” ve Etkileri Hakkındaki

Değerlendirmeleri”, Uluslararası İlişkiler, Cilt: 10, Sayı: 37, 2013, s. 46.

262

“AKP Üç Nedenle Oy Kaybetti”, Milliyet, 31.03.2009, http://www.milliyet.com.tr/akp-uc-nedenle-oy- kaybetti-siyaset-1077536/, (Erişim Tarihi: 05.08.2018).

263

Gökhan Türk, “Davos Krizi ve Orta Doğu’ya Yansımaları”, 20.02.2009, http://www.bilgesam.org/incele/1330/-davos-krizi-ve-ortadogu%E2%80%99ya-yansimalari/#.W2cPzNIzZPY, (Erişim Tarihi: 05.08.2018).

264

61 Davos sonrası dönemde Türkiye-İsrail ilişkileri zorlu dönemlere gebe kalmış, krizin tohumları Anadolu Kartalı Tatbikatı’nın uluslararası bölümünün Türkiye tarafından iptal edilmesi ve neticesinde İsrail’in tatbikatlara davet edilmemesi ile devam etmiştir. İsrail’in tatbikata davet edilmemesi aynı zamanda Türkiye-İsrail arasındaki askeri münasebetler 2000’lere kadar özellikle Genelkurmay üzerinden gerçekleştirilmekteyken, AK Parti dönemi ile birlikte sivilleşme yönüne doğru evrilmesi açısından da önemli bir gösterge niteliği taşımaktadır.265

Türkiye’nin İsrail’i tatbikata çağırmaması ve akabinde diğer NATO ülkelerinin de tatbikata katılmaması altında yatan nedenin Filistin meselesi ile alakalı olduğu ve tatbikatın yalnızca Türkiye tarafından gerçekleştirilmesinin Gazze sorunun çözümüne yardımcı olacağı Ahmet Davutoğlu tarafından dile getirilmiştir.266 İsrail tarafı önce Davos çıkışı ardından da tatbikata davet edilmemeyi “Türkiye’nin İsrail’i aşağılaması” şeklinde yorumlamış, Türk Dışişleri tarafı ise; tatbikatın uluslararası bölümünün ertelenmesinden siyasi bir anlam çıkarılmasının doğru olmadığı açıklaması ile tarafları aklı selime davet etmiştir.267 Erdoğan ise tatbikatın iptal edilmesinin halkın talebi doğrultusunda gerçekleştiğini belirtmiştir.268 Dolayısıyla tatbikatın iptali Türkiye’nin Filistin meselesine karşı İsrail’e karşı bir yaptırım olarak değerlendirilebilir.

Tatbikatın iptal edilmesi, Türk-İsrail ilişkilerindeki askeri anlamdaki iş birliğini zedelemiştir. 1990’lı yılların ortasından itibaren başlayan ve daha sonra stratejik boyutlar kazanan ortaklık, o dönemde Türkiye’deki askeri kanadın siyasetteki etkisini ortaya koymuştur. Fakat Anadolu Tatbikatı’nın uluslararası bölümünün iptal edilmesi, TDP’de alınacak “askeri” nitelikteki kararların sivil siyasetten ayrı alınamayacağını göstermiştir. Bir diğer sonuç ise İsrail-İran ilişkileri üzerinde kendisine yer edinmiştir. İran, Orta Doğu’da İsrail için en büyük tehdit niteliği oluşturmuş ve İsrail, İran’ın nükleer silah üretimini ne pahasına olursa engellemeye çalışmıştır. Bu minvalde İsrail’in 2006 yılında Lübnan’da büyük bir başarı alamadığı hatta Hizbullah’ın Lübnan içindeki prestijini artıran savaşı aslında

265 Ufuk Ulutaş, “İsrail’le İlişkilerin Zayıf Halkası: Gazze”, Eda Bektaş (Ed.), Hakan Çopur (Ed.), Ümare Yazar

(Ed.) Seta Yıllığı 2010, Ankara: Ofset Yayınları, 2011, Cilt:1 Sayı: 1, s.46.

266

“'One Minute'un ardından “Anadolu Kartalı” gerilimi”, Radikal, 10.10.2009, http://www.radikal.com.tr/dunya/one-minuteun-ardindan-anadolu-kartali-gerilimi-958829/, (Erişim Tarihi: 09.08.2018).

267

A.g.m.

268

“Başbakan'dan İsrail ile tatbikat krizi açıklaması”, Hürriyet, 15.10.209,

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/basbakandan-israil-ile-tatbikat-krizi-aciklamasi-12694898, (Erişim Tarihi: 09.08.2018).

62 Hizbullah’ın destekçisi konumunda olan İran’a karşı verilmiştir.269 Ayrıca, tatbikatın o sene Irak-Suriye-İran sınırlarına yakın bölgede gerçekleşmesi, İsrail’in o bölgede gözlem yapabilmesi ve olası bir tehdide karşı müdahale yapabilme kapasitesinde negatif bir etki yarattığı şeklinde de düşünülmüştür.270