• Sonuç bulunamadı

Dünyada Gelir İdarelerinin Özerkliği

Belgede Bas_Sayfalar.indd :40:50 (sayfa 175-180)

TÜRKİYE’DE VERGİ DENETİMİNDE ETKİNLİK SORUNLARI VE ÖZERK GELİR

4. Türkiye’de Özerk Gelir İdaresinin Yeniden Yapılanması

4.1. Dünyada Gelir İdarelerinin Özerkliği

1990’lı yıllardan itibaren, Gelir İdareleri’nin yeniden yapılandırılmasın-da “mükellef oyapılandırılmasın-daklı” bir yapı benimsenmiştir. Mükelleflere yapılandırılmasın-daha iyi hizmet sunulması ve vergiye uyumlarının artırılması amacıyla Gelir idarelerinin

16 Yıldırım, a.g.e., s. 33-34.

17 Ali Rıza Gökbunar - Ahmet Utkuseven, “Geçiş Ekonomilerinde Vergi İdaresinin Yeniden Yapılandırılması Üzerine”, Finans Politik Ekonomik Yorumlar Dergisi, Cilt: 44, Sayı: 508, s. 64.

18 Ersan Öz - Birol Karakurt, “Türk Gelir İdaresinde Yeniden Yapılanma ve Gelinen Nokta”, Finans Politik ve Ekonomik Yorumlar, Cilt: 44, Sayı: 510, 2007, s. 81-82.

organizasyon yapılarında ve çalışma anlayışlarında çeşitli dönüşümler ya-şanmıştır. Gelir İdareleri klasik “vergi türüne göre” organizasyon yapılarını terk ederek “fonksiyonel” ve “mükellef odaklı” organizasyon yapılarına yö-nelmiştir. Bu süreçte gelir idareleri, uzmanlaşmış ve yarı özerk bir yapıda, sorumlulukları açıkça belirlenmiş ve sürekli öğrenen ve gelişen organi-zasyon olarak kurulmuştur. Eski yapılanmada Gelir İdarelerinin başarısı kurumların iç işlemlerini yerine getirme ve topladıkları gelir miktarı ile öl-çülürken, yeni yapılanmada vergi idarelerinin başarısı mükelleflerin genel uyumu ve memnuniyeti, çalışanların memnuniyeti, kurumların sürekli iyileştirme ve verimlilik potansiyelleri ile ölçülmektedir.19

Mükelleflere daha iyi hizmet sunulması ve vergiye uyumlarının ar-tırılması amacıyla Gelir İdarelerinin organizasyon yapısında ve çalışma anlayışında dönüşümler yaşanmaktadır. Mükellef hakları genel olarak mükelleflerin kanunlar önündeki sorumluluklarına bağlı bulunmaktadır.

Mükelleflere yönelik koruyucu düzenlemeler ve ilgili detaylar da mükel-leflere bildirilerek gelir idareleri ile aralarındaki iletişimin sağlanması ger-çekleştirilmektedir. Bu çerçevede tablo 7’de OECD ülkeleri ve bazı ülkeler-de gelir idarelerinin organizasyon moülkeler-dellerine yer verilmiştir.20

Tablo 7: Bazı Ülkelerde Gelir İdarelerinin Kurumsal Yapılanması

Ülke Adı Gelir İdarelerinin Yapılanma Biçimi

1.OECD ÜLKELERİ

Avustralya Birleştirilmiş-yarı özerk idare Finlandiya Birleştirilmiş-yarı özerk idare

İrlanda Birleştirilmiş-yarı özerk idare

İspanya Birleştirilmiş-yarı özerk idare

İsveç Birleştirilmiş-yarı özerk idare

İzlanda Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Japonya Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Kore Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Macaristan Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Norveç Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Slovakya Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Yeni Zelanda Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Türkiye Birleştirilmiş-yarı özerk idare

Almanya Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Belçika Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Fransa Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük

19 Adnan Gerçek, “Vergilendirmede Mükellef Hakları ve Türkiye’deki Durumun İncelenmesi”, Mart, 2006, s. 10, www.muhasebatr.com, Erşim Tarihi: Aralık 2013.

20 Hakan Ay - Neslihan Koşar, “Dünya’da ve Avrupa Birliği’nde Gelir İdaresinin Modernizas-yonu ve Mükellef Hakları”, Vergi Sorunları, Eylül 2009, s. 147.

Lüksemburg Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Polonya Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Portekiz Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Yunanistan Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Avusturya Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük Çek Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük Danimarka Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük Hollanda Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük İsviçre Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük ABD Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı –özerk idare İngiltere Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı –özerk idare Kanada Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı –özerk idare Meksika Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı –özerk idare

İtalya Yarı-özerk idare

2. Seçilmiş Bazı OECD Dışı Ülkeler Güney Afrika Birleştirilmiş yarı-özerk Letonya Birleştirilmiş yarı- özerk Şili Birleştirilmiş yarı-özerk

Kıbrıs Rum Kesimi Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Brezilya Maliye Bakanlığı içerisinde birden fazla genel müdürlük Estonya Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük

Malta Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük Rusya Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük Slonvenya Maliye Bakanlığı içerisinde tek genel müdürlük Arjantin Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı-özerk idare Bulgaristan Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı-özerk idare Singapur Genel kurulu olan birleştirilmiş yarı-özerk idare Çin Başında Bakan olan ayrı idare

Hindistan Dolaylı ve dolaysız vergiler için ayrı departmanlar Litvanya Maliye Bakanlığı içerisinde ayrı idare

Malezya Dolaylı ve dolaysız vergilere göre ayrı yarı-özerk idare Kaynak: OECD, “Tax Administration in OECD and Selected Non-OECD Countries: Comparative Information Series (2006)”dan veriler alınmış olup tablo tarafımca düzenlenmiştir. February, 2007, s. 27.

Yukarıda yer alan tablo 7’de de görüldüğü gibi, Gelir İdarelerinin ye-niden yapılandırılmasında yarı-özerk örgütsel yapılandırılma biçimi ön plana çıkmaktadır. Gelir İdarelerinin yarı-özerk olması çeşitli alanlarda bağımsızlık sağlamaktadır:

1) Bütçe harcamaları yönetimi, 2) Organizasyon ve planlama, 3) Per-formans standartları, 4) Personel alma, geliştirme ve ödüllendirme, 5)

Yeni teknolojileri kullanma, 6) Vergi mevzuatı açıklama ve düzenleme, 7) Re’sen icra ve zor kullanma, 8) Ceza verme ve faiz-zam uygulama-dır.21

Tablo 8: Gelir İdaresinin Yarı Özerk Olmasının Vergi Ödeme Gücüne Etkisi

Ülke Kuruluş Yılı Vergi Ödeme Gücüne Etkisi

Latin Amerika Ülkeleri

Bolivya 1987-198811 1987 yılında vergi/GSMH oranı %8 iken, 1988’-de %7’e düşmüştür. 1988 sonlarında %15 ola-rak gerçekleşmiş, 1999’da ise %14’e düşmüştür.

Arjantin 1988 1987’de %13 olan vergi/GSMH oranı 1988’de

%8’e düşmüş, 1994’de %14’e yükselmiş ve

%17’ye yükselmiş, 1998’de %12, 1993 yılında ise %13 olarak gerçekleşmiştir.

1992’de vergi/GSMH oranı %19 iken, 1993’de

%15’e düşmüş, 1994’de %19’a yükselmiş, 1995-1997 yılları arasında ise %17-18 düzey-lerinde kalmıştır.

Kenya 1995 1994 yılında vergi/GSMH oranı %25 iken, 1999’da %20’ye düşmüştür.

Güneydoğu Asya Ülkeleri

Malezya 1994 1993 yılından beri vergi/GSMH oranı %17 ola-rak gerçekleşmiştir.

Kaynak: Rosarıo G. Masan, “Tax Administration Reform: Semi Autonomous Revenue Authority, Anyone?”, Philippine Journel of Development, Number: 54, Volume: XXX, No: 2, Second Semester 2003, s. 182.

21 Adnan Gerçek, “Gelir İdaresi ve Vergi Denetiminin Yeniden Yapılandırılması: Dünü, Bugü-nü ve Yarını”, Vergi Sorunları Dergisi, Kasım, 2009, s. 13.

Yukarıda yer alan tablo 8’de de görüldüğü üzere Gelir İdareleri yarı özerk yapıya kavuştuktan sonra ilk etapta bunun vergi ödeme gücüne etkisi olumlu olmasa da daha sonraki birkaç yıl içerisinde vergi ödeme gücünü arttırmıştır.

Özerklik kavramı Gelir İdaresi açısından tartışılırken mali özerklik büyük önem taşımaktadır. Mali özerklik, Gelir İdaresi’ne belli gelir kaynaklarının tahsisi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Çeşitli ülke uygulamalarında Gelir İda-resi’ne belli vergi gelirlerinden sabit bir pay verilebildiği gibi varidat tahsilat toplamına göre değişen pay verilmesi yöntemi de benimsenebilmektedir.22

Örneğin; mali özerlik açısından en gelişmiş Gelir İdareleri olarak göste-rilen; Peru’da Gelir İdaresi’ne, topladığı vergi gelirlerinin %2’si, gayrimen-kul müzayede satış gelirinin %25’i ile bütçe gelirleri içerinde yer almayan ancak bu Gelir İdaresi tarafından yöneltilen vergilerin %0.2’si tahsis edil-mektedir. Venezuela Gelir İdaresi’ne (SENAT-Venezuela’s National Integ-rated Tax Administration Service) topladığı petrol dışı ürünlerden alınan vergi gelirlerinin %3-5’i kaynak olarak verilmekte, Meksika Gelir İdaresi (SAT-Mexican Tax Administration) ise normal bütçe ödenekleri dışında verimlilik ve etkinliğine göre ek kaynak almaktadır. Kenya Gelir İdaresi’ne ise (KRA-Kenya Revenue Authority) topladığı gelirlerin maksimum %2’si tahsis edilmektedir.23

Son yıllarda, vergi idarelerinin yeniden yapılandırılması çalışmalarını yürüten bütün ülkeler fonksiyonel veya mükellef odaklı bir yapılanma be-nimsemekte ve bu süreçte mükellef haklarının düzenlenmesi ve bunların açıklanmasına büyük önem vermektedirler. Mükellef haklarının korun-masına yönelik olarak ABD’de farklı bir yapılanmaya gidilerek Mükellefin Avukatı İdaresi kurulmuştur. Ülkelerin çoğunda ise benzer amaçla Om-budsman görev yapmaktadır. Ayrıca, mükellef haklarını korumak ama-cıyla görev yapan Dünya Mükellefler Birliği ve birçok ülkede Mükellef Bir-likleri oluşturulmuştur.

ABD’de Mükellefin Avukatı İdaresi, ABD İç Gelir İdaresi (IRS)’nin mü-kelleflere müşteri odaklı davranmasını sağlamak, mümü-kelleflere aktif sa-vunma hizmeti sunmak ve mükellef yararına politikaların geliştirilmesin-de önemli rol oynamak amacıyla vergi idaresi dışında ve bağımsız idari bir birim olarak 1994 yılında kurulmuştur. Mükellefin Avukatı İdaresi’nin temel fonksiyonu; IRS ile mükellef arasında baş gösteren sorunlarda mü-kellefe destek çıkmak ve belirlenen kriterler çerçevesinde mükelleflerin sorunlarını çözmektir. Ayrıca, mükelleflerin vergi idaresi dışında vergile-me sürecinde karşılaştıkları sorunları belirlevergile-mekte, bunları analiz etvergile-mek- etmek-te ve çözüm önerileri geliştirmeketmek-tedir.24

22 Ömer Faruk Batırel, “Gelir İdaresinin Özerkliği Üzerine Bazı Düşünceler”, Vergi Dünyası Dergisi, Sayı: 282, Şubat, 2005, s. 23.

23 Robert Taliercio, Jr, “Designing Performence The Semi-Autonomous Revenue Authority Model in Africa and Latin America”, World Bank Reserch Working Paper 3423, October 2004, s. 62, www.worldbank.org, Erişim Tarihi: Kasım 2013.

24 Gerçek, a.g.e., s. 2.

4.2. Türkiye’de Özerk Gelir İdaresi ve Gelir İdaresinin Daha Güçlü

Belgede Bas_Sayfalar.indd :40:50 (sayfa 175-180)