• Sonuç bulunamadı

Ceza Hukukunda Müeyyideye Etki Eden Bazı Kurumlarla

1. BÖLÜM: İZAHA DAVET KURUMU HAKKINDA GENEL BİLGİLER

1.4. İZAHA DAVET KURUMUNUN HUKUKİ NİTELİĞİ

1.4.2. Ceza Hukukunda Müeyyideye Etki Eden Bazı Kurumlarla

işlemlerin, işlemin unsurları – yetki, şekil, sebep, konu, maksat – açısından sakatlık bulunması halinde, tek başına iptal davasına konu edilebilmesi mümkün görülmektedir.

Ancak, dava konusuna ilişkin olarak daha detaylı bilgi ve değerlendirmelere ikinci bölümde ayrıca yer verilecektir.

1.4.2. Ceza Hukukunda Müeyyideye Etki Eden Bazı Kurumlarla

1.4.2.1. Gönüllü Vazgeçme

Gönüllü vazgeçme 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 36’ncı maddesinde düzenlenen cezayı kaldıran şahsi bir sebeptir.181 Failin suçun icra hareketlerinden gönüllü olarak vazgeçmesi veya kendi çabasıyla suçun neticelenmesinin önüne geçmesidir.

Gönüllü vazgeçmenin gerçekleşmesini sağlayan üç unsur bulunmaktadır. Bunlardan ilki suçun tamamlanmamış olmasıdır.182 Dolayısıyla gönüllü vazgeçme, teşebbüs halinin varlığındayken değerlendirilebilir. 183 Eğer ki eylem tamamlanmış ve netice gerçekleşmişse gönüllü vazgeçmenin bir diğer görünümü olan etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilmektedir.184 İkinci unsur ise vazgeçmenin gönüllü olmasıdır.185 Buna bağlı olarak failin, suç teşkil eden fiilini kendi kararıyla kesmesi gerekmektedir.

Failin “suç fiiline devam edebilirim fakat devam etmek istemiyorum” şeklinde bir düşünceye sahip olması gerekmektedir.186 Son unsur ise gönüllü vazgeçmenin iradi olmasıdır.187 İrade dışı etmenlerle suç eyleminin kesilmesi halinde gönüllü vazgeçme değerlendirilmeyecek, teşebbüs hükümleri uygulanacaktır. 188 Örneğin bir ağacı yakmaya çalışan failin yağmur yağması sonucu ateşin sönmesi halinde gönüllü vazgeçmenin iradi unsuru gerçekleşmemektedir.

İzaha davet kurumunda, izaha davet edilen mükellefin gönüllü olarak davete katılma iradesi ile gönüllü vazgeçmedeki gönüllülük iradesinin benzerliği her iki kurumu ilk bakışta birbirine yakın bir görünüme sokmaktadır. Ancak yukarıda da ifade edildiği üzere, söz konusu gönüllülük iradesi izaha davette tebliği alan mükellefin olumlu cevabı ile ortaya çıkarken gönüllü vazgeçmede irade her türlü dış etmenden bağımsız şekilde tezahür etmektedir. Her ne kadar iradeler açısından iki kurum arasında benzerlik

181 Mahmut Koca ve İlhan Üzülmez, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler (Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2011), s. 349; Nur Centel, Hamide Zafer ve Özlem Çakmut, Türk Ceza Hukukuna Giriş (İstanbul: Beta Basım, 2011), s. 459.

182 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 351; Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s. 461.

183 A.y.

184 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 356.

185 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 352; Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s. 461.

186 Enes Yılmaz, “Suçun Özel Bir Görünüş Şekli Olarak Gönüllü Vazgeçme,” Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 65, S. 4 (2016): s. 2578.

187 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 353.

188 Hale Akdağ, “Gönüllü Vazgeçme,” Hacettepe Hukuk Fakültesi Dergisi 3, S. 2 (2013): s. 101.

kurulmaya çalışılsa da kurumları birbirinden ayıran temel nitelikte farklar bulunmaktadır.

Öncelikle en büyük fark gönüllü vazgeçmede suçun icrasının tamamlanmamış olmasıyken izaha davette icrası tamamlanan bir suçun bulunmasıdır. Bu aşamada izaha davet kurumu kapsamında değerlendirilmesi gereken suç vergi kaçakçılığı suçlarıdır.

İzaha davet hükümlerinin uygulanması için vergi kaçakçılığı emarelerinin bulunması gerekmektedir. Her ne kadar vergi kaçakçılığı suçlarına belirli bir kısmına teşebbüs mümkün olsa da189 vergi kaçakçılığı suçlarının niteliğinden dolayı emarelerin ortaya çıkabilmesi için suçun tamamlanması gerekmektedir. 190 Dolayısıyla, izaha davet kurumunda teşebbüsten bahsetmek mümkün değilken gönüllü vazgeçmede ise suçun teşebbüs aşamasında olması gerekmektedir. Doğurdukları sonuçlar bakımından incelendiğinde ise gönüllü vazgeçme bir cezasızlık sebebi olarak karşımıza çıkarken izaha davet kurumu için cezasızlık sebebi gibi bir nitelendirmede bulunmak yerinde değildir. Zira izaha davet kurumunun işletilmesinden sonra herhangi bir adli soruşturma/kovuşturma yapılıp yapılamayacağı aydınlatılmış değildir.191 Ancak, bu belirsizlik mükellef lehine yorumlanırsa ve örneğin bir vergi kaçakçılığı suçu olan sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanan ve izaha davetten yararlanan bir mükellefin ilgili suç nedeniyle herhangi bir adli soruşturma/kovuşturmayla muhatap olamayacağı kanaatine varılırsa izaha davet kurumunun da ilgili suç için bir cezasızlık sebebi olduğunu söylemek mümkün hale gelmektedir.

1.4.2.2. Önödeme

Gönüllü vazgeçmenin yanında izaha davet ile ilişkilendirilebilecek diğer ceza hukuku kurumu ise önödemedir. Önödeme, TCK’nın 75’inci maddesinde düzenlenen, sadece adli para cezasını veya üst sınırı altı ay hapis cezası aşmayan suçlarda, soruşturmada

189 Hasan Hüseyin Bayraklı, “Vergi Kaçakçılık Suçlarına Teşebbüs,” Türkiye Adalet Akademisi Dergisi 10, S. 37 (Ocak, 2019): s. 21.

190 Bizce emarelerin yetkili kurumlar tarafından fark edebilmesi için vergi kaçakçılığı suçlarının icra hareketinin tamamlanması gerekmektedir. Örneğin, yanıltıcı belge kullanımı suçunda mükellef herhangi bir belgeyi sunmamışsa idarenin emareyi fark etmesinin imkânı bulunmamaktadır. Buna bağlı olarak izaha davet ancak suçun tamamlanmış haliyle uygulama alanı bulmaktadır.

191 Konuya ilişkin olarak değerlendirmelerimiz için bkz. s. 139-141.

veya kovuşturmada belirlenen bir miktar paranın süresi içinde fail tarafından ödenmesi halinde kamu davasının açılmaması, açılmışsa davanın düşürülmesini sağlayan bir kurumdur.192 Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 174’üncü maddesi uyarınca önödeme ceza usul hukuku bakımından bir kovuşturma şartıdır. Dolayısıyla önödeme kurumunun uygulanmaması bir kovuşturma engeli olmaktadır.193 Kovuşturma esnasında ise suçun niteliğinin değişmesi gibi bir durumun varlığı halinde eğer suç önödeme kapsamına girmişse hâkim tarafından derhal önödeme hükümleri uygulanmalıdır.194

Önödeme sonucunda eğer uygulama savcılıkta olmuşsa kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi gerekmektedir.195 Suçun niteliği değişmiş veya doğrudan kovuşturma aşamasına intikal etmiş bir suçun önödeme kapsamında girmesi halinde ise önödeme hükümlerinin uygulanması durumunda kamu davasının düşürülmesi kararı verilmelidir.196 Dava aşamasında verilen bu karar neticesinde kişi hakkında sabıka kaydı teşkil ettirilmemekte, ileride işlenecek bir suçta tekerrüre esas olmamaktadır.197

İzaha davet kurumuyla önödeme hükümleri arasındaki benzerlik bir makamın daveti sonucu belirli bir miktar paranın ödenmesi sonucu mükellefe veya faile bir avantaj sunmak hususu olarak ifade edilebilir. Diğer taraftan cezanın ortadan kalkması konusunda bir benzerlik kurulup kurulamayacağı açık değildir. Önödeme cezayı ortadan kaldıran bir sebeptir. İzaha davet kurumunda ise madde hükmündeki ilgili koşulların sağlanması halinde mükellefe vergi ziyaı cezasını indirimli olarak ödeme imkânı sunulmaktadır. Öte yandan izaha davet kurumunun düzenlendiği VUK’un 370’inci maddesinin “Cezaların Ödenmesi ve Kalkması” başlığını taşıyan bölümde düzenlenmiş olması kanun koyucunun izaha davet kurumunu cezayı ortadan kaldıran bir sebep olarak nitelendirdiği sonucunu da ortaya çıkarmaya elverişlidir.198 Her ne kadar düzenlendiği bölüm, adı itibariyle izaha daveti cezayı ortadan kaldıran bir sebep olarak nitelendirse

192 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 595; Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s. 725; Nevzat Toroslu ve Haluk Toroslu, Ceza Hukuku Genel Kısım (Ankara: Savaş Yayınevi, 2019), s. 504-505.

193 Cumhur Şahin, Ceza Muhakemesi Hukuku I (Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2015), s. 90.

194 Şahin, a.g.e., s. 90; Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s. 727.

195 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 596.

196 Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s.733; Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 597.

197 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 597.

198 Konuya ilişkin ayrıntılı bilgi için bkz. s. 20-23.

de, kanımızca bu nitelendirme yerinde olmayıp izaha davetin kanunda düzenlendiği yer kurumun özellikleri ile örtüşmemektedir.

1.4.2.3. Etkin Pişmanlık

İzaha davet kurumu ile ilişkilendirilebilecek ceza hukuku kurumlarından sonuncusu etkin pişmanlıktır. Suçun icrasının sona ermesinden itibaren failin neticeyi telafi etmeye yönelik hareket etmesine etkin pişmanlık denir.199 Bir diğer ifadeyle suç sonucu ortaya çıkan neticenin tekrar eski haline getirilmesine yönelik davranışlar bütünüdür.

Etkin pişmanlık, TCK’da düzenlenen gönüllü vazgeçme kurumunun suçun tamamlanması sonrasında uygulanan halidir. 200 Gönüllü vazgeçme bir ceza sorumluluğunu ortadan kaldırırken, etkin pişmanlığın genel olarak ceza sorumluluğuna karşı bir etkisi bulunmamaktadır.201 İstisnai olarak kimi suçlarda cezai sorumluluğu kaldırırken (TCK m.93/1) kimi suçlarda ise cezai sorumluluğu azaltan bir kurum olarak yer almaktadır (TCK m.110, 168).202 Bu doğrultuda, “etkin pişmanlık cezayı kaldıran veya cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebebi oluşturmaktadır”.203

Etkin pişmanlık kurumu genel bir uygulama sahasına sahip olmayıp sadece TCK’da veya sair mevzuatta belirtilen özel suçlar için uygulanabilmektedir.204 Söz konusu kurum kovuşturma aşamasında gündeme gelebilir.

Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için kanun koyucu iki temel şart belirlemiştir. Bunlardan ilki suçun icrasının tamamlanmış olması, ikincisi ise etkin bir pişmanlık hali varlığının bulunmasıdır. Söz konusu pişmanlık haline bizzat failin sahip

199 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 356; Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s. 464.

200 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 356. Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 461.

201 Koca/Üzülmez, a.g.e., s. 356.

202 A.y.

203 İzzet Özgenç, Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler (Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2011), s. 432.

204 Ensar Baki, “Türk Ceza Kanununda Etkin Pişmanlık,” Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi, S. 2 (2016): s.

43; Centel/Zafer/Çakmut, a.g.e., s. 465.

olması gerekmektedir.205 Örneğin hırsızlık sonucu çalınan malın iadesinin failin bir yakını tarafından yapılması pişmanlık halini doğurmamaktadır.206

Etkin pişmanlık kurumu ile izaha davet kurumu birlikte değerlendirildiğin öncelikle suçun icrasının tamamlanmış olması açısından benzerlik olduğu görülmektedir. Gönüllü vazgeçmeye ilişkin başlıkta da açıklandığı üzere vergi kaçakçılığı suçları bakımından izaha davet kurumunun işletilebilmesi için suçun tamamlanması gerekmektedir. Etkin pişmanlığın şartlarından biri de suçun icrasının tamamlanmış olması olduğu için bu yönüyle izaha davet kurumu arasında bir benzerlik kurulabilir.

Her iki kurumun sonuçları bakımından değerlendirme yapıldığında da birtakım benzerlikler ortaya çıkmaktadır. İzaha davet kurumunun işletilmesi neticesinde mükelleflerin belirli bir oranda vergi ziyaı cezası indiriminden yararlanabilmesi söz konusudur. Etkin pişmanlık halinin ortaya çıkması sonucu da fail ceza indirimi alabilmekte veya fail hakkında cezasızlık sebebi oluşabilmektedir.

Ayrıca kurumların mevzuat açısından genel bir uygulama sahasına sahip olmadıklarının bir benzerlik olarak belirtilmesi gerekir. Şöyle ki, izaha davet kurumunun kapsamını belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir ve izaha davet kurumu bu kapsam çerçevesinde yer alan konular hakkında uygulanabilir. Etkin pişmanlık hali de TCK ve sair mevzuatta belirtilen özel suçlar için uygulanabilmektedir. Bu yönüyle, her iki kurum da benzer şekilde sadece mevzuatta yer verilen belli konular hakkında uygulanmaya elverişlidir.

Öte yandan, kurumlar arasındaki en önemli farklılık ise etkin pişmanlık kurumunun bir yargılama faaliyeti olmasıdır. İzaha davet kurumu idari aşamada uygulanan bir kurum iken, etkin pişmanlık kovuşturma sonucu hakim tarafından hükmedilen bir kurumdur.

205 Baki, a.g.m., s. 45.

206 A.y.