• Sonuç bulunamadı

Butlan Türleri a) Mutlak Butlan

§ 3 EVLENMENİN GEÇERSİZLİĞİ

C) EVLENMENİN BUTLANI 1 Genel Olarak

2- Butlan Türleri a) Mutlak Butlan

Borçlar Hukuku sözleşmelerinin butlanına ilişkin kuralların Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiş olmasına karşın özelliği gereği evlenmelerin butlanına ilişkin kurallar Medenî Kanunda yer almaktadır. Borçlar Hukuku’nda “bir sözleşmenin konusunun imkânsız olması, emredici hukuk kurallarına veya ahlâk ve adaba aykırı olması onun butlanına yol açar” şeklinde bir yaklaşımla butlanın “genel bir formül ”le düzenlenmiş olmasına karşın evlenmenin butlanına yol açan sebepler kanunda ayrı ayrı gösterilmiştir.

Evlenmenin mutlak butlanı MK.m.145’de sayılan sebeplerin varlığı halinde, kurulmuş bir evliliğin hâkim kararı ile iptal edilmesidir . Anılan maddede sayılan

sebeplerin dışındaki bir sebeple butlan kararı verilemeyeceği gibi mutlak butlanla sakat bir evliliğin iptali ancak dâva yoluyla mümkün olabilir. Evlenmenin butlanı bu yönüyle de hukuki işlemlere, özellikle sözleşmelere ilişkin butlan prensiplerinden ayrılmaktadır. Zira Borçlar Hukuku’nda yokluk ile butlan arasında fark bulunmadığı ifade edilmektedir . Her iki geçersizlik halinde de işlem baştan itibaren geçersiz olup herhangi bir hukuki sonuç doğurmaz. Ancak mutlak butlanla sakat bir evlenme bir takım hukuki sonuçlar doğurmaktadır. Ayrınca evlenme işleminde butlan sözleşmelerdekinin aksine evliliği kendiliğinden ve baştan itibaren geçersiz kılmayıp ancak MK.m.45’te sayılan hallerin

varlığı halinde, dâva yoluyla ve dolayısıyla hâkim kararıyla, kararın kesinleşmesinden itibaren ileriye etkili olarak sona erdirir.

Borç sözleşmelerinde hâkim butlanı re’sen nazara alabilmektedir. Ancak evlenmenin mutlak butlanına yol açan sebepler hâkim tarafından başka bir dâvada tespit edilmiş olsa bile re’sen nazara alınamaz; bunların dâva yolu ile ileri sürülmüş olması şarttır .

Açılacak olan dâva bir tespit dâvası değil “yenilik doğuran dâva”dır. Zira batıl evlenme, dâvanın sonunda verilecek kararla ileriye etkili olarak sonuç doğuracak şekilde iptal edilmektedir. MK.m.156 “Mutlak butlan halinde bile evlenme, hâkim kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur.” demekle bu durumu izah etmektedir.

Açılacak olan butlan dâvası herhangi bir süreye bağlı değildir. Dolayısıyla tarafların beraber geçirdikleri zaman, batıl evlenmeyi geçerli hale getirmez. MK.m.145’te sayılan sebepler kamu düzenine ilişkin olduğu için mutlak butlan dâvası açma yetkisi taraflar ve ilgililer dışında Cumhuriyet Savcısı’na verilmiştir (MK.m.146). Cumhuriyet Savcısı açısından butlan dâvası açma yetkisi aynı zamanda bir görevdir .

Evlenmenin mutlak butlanına yol açan sebepler aynı zamanda birer “kesin evlenme engeli”dir.

Konuyu özetlemek gerekirse kesin evlenme engellerinin varlığına rağmen kurulmuş olan evlenmenin hâkim kararıyla iptal edilmesi “evlenmenin butlanı” olarak adlandırılır. Evlenmede butlanın dâva yoluyla ileri sürülmesi gerekir. Dâva yenilik doğuran bir dâva olup taraflar, ilgililer ve Cumhuriyet Savcısı tarafından herhangi bir süreye bağlı olmaksızın açılabilir. Mutlak butlan sebepleri kanunda tahdidi olarak sayıldığından bunlar dışında bir sebeple butlan iddiasında bulunulamaz. Evlenme mutlak butlanla sakat olsa bile hâkim tarafından verilecek butlan kararının kesinleşmesine kadar geçerli bir evliliğin tüm hüküm ve sonuçlarını doğurur.

MK.m.45’te mutlak butlan sebepleri “mevcut evlilik”, “yasak derecede hısımlık”, “ayırt etme gücünden sürekli yoksunluk” ve “evlenmeye engel derecede akıl hastalığı” olarak belirtilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde sebepler üzerinde durulacaktır.

b) Nisbî Butlan

Doktrinde tartışmalı olmakla birlikte borç sözleşmelerinde mutlak butlan – nisbî butlan ayırımı kabul edilmemekte, hakim görüş uyarınca borç sözleşmelerinde nisbî butlan yerine “iptal edilebilirlik” kavramının söz konusu olacağı ifade edilmektedir . Zira mutlak butlan – nisbî butlan ayırımı, geçersizliğin her ilgili tarafından ileri sürülüp sürülemeyeceğine göre belirlenir ki borçlar hukukunda butlan kural olarak ya herkes için vardır ya da kimse için yoktur .

Gerçekten de geçersizliğin her ilgili tarafından ileri sürülebileceği hallerde mutlak butlan, yalnızca belirli kişiler tarafından ileri sürülebileceği hallerde nisbî butlandan söz edilir . Nitekim nisbî butlan, bireysel çıkarları koruyan geçerlilik şartının gerçekleşmemiş olması halinde hukuki işlemin, korunması amaçlanan tarafın irade açıklamasıyla ortadan kaldırılması (geçersizliğin uyandırılması) olarak tanımlanmaktadır .

Mutlak butlanda geçerlilik şartı kamu düzenini ilgilendirirken nisbî butlanda bu şart özel, bireysel çıkarları korumaya yöneliktir. Dolayısıyla işlemin geçersizliğini talep edecek olan taraf, hukuken menfaatleri korunması amaçlanan taraftır ki evlenmenin nisbî butlanında bu hak mutlak butlanda olduğunun aksine sadece eşlere ve bir durumda yasal temsilcilerine tanınmıştır .

Evlenmenin MK.148 – 151 maddelerinde sayılan sebeplerden biri dolayısıyla sakat olması halinde nisbî butlandan söz edilir ve bu da evliliğin sona erdirilebilmesi sonucunu doğurur. Bu yönüyle nisbî butlan mutlak butlanla benzerlik arz eder ve süreç tamamlandığında evlilik ileriye etkili olarak son bulur. Bu süre içerisinde evlilik tüm hukuki sonuçlarını doğurmaktadır (MK.m.156).

Evlenmenin nisbî butlanına yol açan sebepler de kanunda tahdidi olarak sayılmıştır. Bu sebeplerin dışındaki bir sebeple nisbî butlana dayanılarak evliliğin iptali istenemez .

Nisbî butlanı mutlak butlandan ayıran en önemli fark nisbî butlan sebeplerinin kamu düzenini ilgilendirmemesidir . Bunun içindir ki devlet nisbî butlan sebeplerinin varlığı halinde evlenmeye müdahale etmez. Dolayısıyla nisbî butlanda dâva çevresi mutlak butlana oranla daha dardır. Diğer bir ifadeyle nisbî butlan dâvası açma hakkı mutlak butlanda olduğu gibi Cumhuriyet Savcısı’na tanınmamış, yalnızca eşlerin ve kimi durumlarda yasal temsilcilerin nisbî butlan dolayısıyla evliliğin sonlandırılmasını talep edebilmeleri öngörülmüştür.

Nisbî butlan sebepleri kanunda, evlenme esnasında “ayırt etme gücünden geçici yoksunluk”, “irade fesadı halleri (hata, hile, korkutma)”, ve sınırlı ehliyetsizler açısından “yasal temsilcinin rızasının bulunmaması” şeklinde tahdidi olarak sayılmıştır. Yasal temsilcinin nisbî butlan dâvası açma yetkisi ancak bu son halde yani rızasının arandığı halde alınmamış olması durumunda söz konusu olur (MK.m.153 / f.1).

Nisbî butlan dâvası açma hakkı belirli sürelere bağlıdır. Bu süre iptal nedenini öğrendikten veya korkutmanın ortadan kalkmasından itibaren 6 ay ve en çok evlenme akdinden itibaren 5 yıldır (MK.m.152). Bu süreler içerisinde dâva açılmazsa iptal dâvası açma hakkı düşer ve artık evlilik geçerli bir evlilik gibi süreklilik kazanır .