• Sonuç bulunamadı

Bilim ve Bilim İnsanı Algılarıyla İlgili Çizim Anketi Sonuçları ve Yorumları

SONUÇLAR VE TARTIŞMA

5.1. Bilim ve Bilim İnsanı Algılarıyla İlgili Çizim Anketi Sonuçları ve Yorumları

Çizim anketi kriterleri, dış özellikler, bilimsel araçlar, bazı işaretler, bilim

insanın nsiyeti, bilim insanının yüz ifadesidir.

Öğrencilerin çizimlerine göre bu kriterler incelenmiş ve sonuçlar kaydedilmiştir. Buna g

r. % 26.8 ( 11 kişi )’i çizimindeki bilim insanına gözlük taktırmıştır. % 9.8 ( 4 kişi )’ i bilim insanını kel, % 2.4 ( 1 kişi )’ ü sakallı, % 4.9 ( 2 kişi )’ u kravatlı çizmiştir. 53 ) erkektir. 6, 7 ve 8. sınıf öğrencilerinden oluşan 115 öğrenciye tüm anketler uygulanmış ve sonuçları irdelenmiştir. Öğrencilerin % 35.7

i) 8. sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. Mevcudu 41 olan 6. sınıf öğrencilerinin 24’ ü kız, 17’ si erkektir, mevcudu 48 olan 7.

nıftaki kızlar tüm öğrencilerin %20.9’unu oluştururken 7. sınıfta

ın bulunduğu mekan, bilim insanının ci

öre bilim insanının dış özelliklerini incelediğimizde; 6. sınıf öğrencilerinin % 19.5 ( 8 kişi )’ i bilim insanının dış özelliklerini belirten bir simge çizmemiştir. 6. sınıf öğrencilerinin % 36.6 ( 15 kişi )’ sı bilim insanını laboratuar önlüklü çizmişti

Görüld

deney yapılırken öğretmenlerinin laboratuar önlüğü giymesinden kaynaklanabilir. Öğrenciler bilim insanıyla öğretmen arasındaki farkı kavrayamamış olabilir, önlüğün amacı anlatılmamış olabilir bundan dolayı öğrenciler bilim insanını normal yaşantısında da laboratuar önlüğü giydiği kanısına kapılm olabilirler. Öğrenciler bilim insanlarını sürekli okuyan ve çalışan insanlar olarak görmektedirler, sürekli okuyan ve çalışan insanlar öğrencilere gözlüklü insanlar olarak yansımış olabilir ve dolayısıyla öğrenciler bilim insanını gözlüklü tasvir etmiş olabilir.

. sınıf öğrencilerinin çizimleri incelendiğinde ise; % 41.7 ( 20 kişi )’ si laboratuar önlüklü, % 20.8 ( 10 kişi )’ si gözlüklü, % 6.3 ( 3 kişi )’ ü kel, % 4.2 ( 2 kişi )’ kravatlı bilim insanı modeli karşımıza çıkmaktadır. 7. sınıf öğrencilerinin % 27.1 ( 13 kişi )’i ise bilim insanının dış özellikleriyle ilgili hiçbir özellik belirtm miştir. Görüldüğü gibi sınıf derecesi arttığında laboratuar önlüklü bilim insanı düşüncesi artmıştır, bunun nedeni 7. sınıfta fen konularının biraz daha laboratuar ağırlıklı olması ve bundan dolayı öğrencilerin öğretmenlerini daha çok laboratuar önlüklü görmesi söylenebilir. Ayrıca gözlüklü bilim insanı modelinin 7. sınıftaki yüzde oranı da az değildir. Bunun yanında 7. sınıf derecesinin bilim insanın ış özellikleriyle ilgili hiçbir işaret kullanmayan öğrenci oranının da % 27.1 olması bu sınıf derecesinde de bilim insanı modeliyle ilgili geniş bir bilgiye sahip olunmadığını göstermektedir.

. sınıf öğrencilerinin çizimleri incelendiğinde ise; % 38.5 ( 10 kişi )’ i boratuar önlüklü, % 26.9 ( 7 kişi )’ u gözlüklü, % 11.5 ( 3 kişi )’ i kel, % 3.8 ( 1 kişi )’ i kravatl ı çıkmaktadır. 8. sınıf öğrencilerinin % 19.2 ( 5 kişi )’si ise bilim insanının dış özellikleriyle ilgili hiçbir özellik belirtm miştir. Laboratuar önlüklü bilim insanı modelinin bu sınıf derecesinde de

yüksek randa odelinde gözlükte 8. sınıf

üğü gibi 6. sınıf öğrencilerinin büyük çoğunluğu, bilim insanını laboratuar önlüklü ve gözlüklü tasvir etmiştir. Bunun yanında % 19.5 lik bir kesim çizimlerinde bilim insanına has bir özellik belirtmemiştir, bu da yok sayılabilecek bir oran değildir. 6. sınıf öğrencilerinin laboratuar önlüklü bilim insanı düşüncesi, laboratuar ortamında ış 7 si e ın d 8 la

ı bilim insan modeli karşımıza

e

seviyesinde yüksek orandadır. Yine bu derecede laboratuar önlüğü ve gözlüğün yoğun

retmen-bilim insanı arasındaki ayrımın yapılamaması ve laboratuar çalışma rında öğretmenlerin beyaz önlük giymelerine bağlanabilir. Bu konuda hiçbir

zı da kravat taktıklarını ve sakallarının olduğunu düşünmektedir.

leri % 58.6 ( 17 kişi )’sının çizimlerinde bilim sembolleri kullandığını, % 27.6 ( 8 kişi)’ sının teknoloji sembolleri kullandığını, % 13.8 ( 4 kişi )’ inin bilimse

bir oranda gözlemlenmesi öğrencilerin bilim insanını bu şekilde tasvir etmesi, öğ

la

özellik belirtmeyen öğrenci oranı da % 19.2 olması 8. sınıf seviyesine gelindiğinde bile yine yüksek bir oranın bilim insanıyla ilgili bir şablon oluşturamadığını göstermektedir.

115 öğrencinin çizimlerine genel olarak bakıldığında; % 39.1 ( 45 kişi )’ inin laboratuar önlüklü, % 24.3 ( 28 kişi )’ünün gözlüklü, % 8.7 ( 10 kişi )’ sinin kel, % 4.3 ( 5 kişi )’ ünün kravatlı, % 0.9 ( 1 kişi )’ unun sakallı bilim insanı çizdiği gözlemlenmiştir. % 22.6 ( 26 kişi )’sının ise bilim insanı modeliyle ilgili bir fikri olmadığı anlaşılmaktadır. Buradan da anlaşılabileceği gibi, örneklemdeki öğrencilerin büyük çoğunluğu bilim insanını laboratuar önlüklü ve gözlüklü olarak tasvir etmiştir. Öğrencilerin % 8.7 ( 10 kişi )’ si bilim insanının kel olduğunu düşünürken çok a

Öğrencilerin çizimlerindeki bilimsel araçlar kriterini incelediğimizde; 6. sınıf öğrenci

l başlıklar kullandığını gözlemliyoruz. 6. sınıf öğrencilerinden 12 kişi çizimlerinde herhangi bir bilimsel araç imgesi kullanmamıştır. Bu verilerde, çizimlerde bilimsel araç kullanmayan öğrenciler oranlar içine dahil edilmemiştir. Bilim sembollerinin ve formüllerin kullanımının bu kadar yoğun olmasını, öğrencilerin özellikle fen ve matematik derslerinde sembollerle ve formüllerle çok karşılaşıyor olmasına bağlayabiliriz. Günümüzdeki teknolojik gelişmelerin ilerlemesi ve öğrencilerin oyun oynama alanı olarak bile bilgisayar ortamlarını seçmesi de teknoloji sembollerinin çizimlerde yer almasını açıklayabilir.

7. sınıf öğrencilerinin çizimleri bilimsel araç kriterine göre incelendiğinde ; % 41.7 ( 15 kişi ) oranında bilim sembolleri, % 33,3 ( 12 kişi ) oranında teknoloji sembolleri, % 25 ( 9 kişi ) oranında bilimsel başlıklar gözlemlenmiştir. 7. sınıf

öğrencilerinden 12 kişi çizimlerinde herhangi bir bilimsel araç imgesi kullanmamıştır. Yine çizimlerde bilimsel araç kullanmayan öğrenciler oranlar içine dahil edilmemiştir. Görüldüğü gibi 7. sınıf derecesinde de çizimlerdeki bilim sembolleri ve teknoloji sembolleri oranı yüksektir, ayrıca bu sınıf derecesine gelindiğinde çizimlerde kullanılan bilimsel başlıklar oranının yüksek olduğu görülmektedir. Fen ve matematik derslerinde bu seviyede daha çok bilimsel terim kullanılması bu oranın artışının nedeni olabilir. Yine öğrencilerin formüllerle ve sembollerle karşılaşıyor olması çizimlerdeki bilim sembolleri oranının yüksek olması açıklayabilir. Öğrencilerin bilgisayar ortamında her ne sebeple olursa olsun ç

enel olarak çizimlere bilimsel araçlar kriterine göre baktığımızda; % 53.7 ( 44 kişi

ok zaman geçirmeleri ve bu seviyedeki maddi gücü yeterli her öğrencinin cep telefonu olması, öğrencilerin çizimlerindeki teknoloji sembollerini açıklayabilir.

8. sınıf öğrencilerinin çizimleri bilimsel araç kriterine göre incelendiğinde ; % 70.6 ( 12 kişi ) bilimsel sembol, % 17.6 ( 3 kişi ) teknoloji sembolleri, % 11.8 ( 2 kişi ) ise bilimsel başlıklar kullanmıştır. 9 kişi ise çizimlerinde herhangi bir bilimsel araç imgesi kullanmamıştır. Görüldüğü gibi 8. sınıf seviyesine geldiğimizde, çizimlerdeki bilimsel sembol oranında artış gözenmiştir. Bu da 8. sınıfta fen ve matematik alanında bilimsel sembollerin artışından kaynaklanabilir. Bu seviyedeki öğrenciler daha çok bilimsel sembol ve formüllerle karşılaşmaktadır ve çizimlerde de bu öğrencilerin kafalarındaki bilim insanı modeli üzerine etkide bulunmuştur.

G

) bilim sembolleri, % 28 ( 23 kişi ) teknoloji sembolleri, % 18.3 ( 15 kişi ) bilimsel başlıklar kullanmıştır. 33 kişi ise çizimlerinde herhangi bir bilimsel araç kullanmamıştır. Buradan da anlaşılacağı gibi, fen ve matematik derslerinde öğrenilen bilimsel semboller ve formüllerin öğrencilerin kafalarındaki bilim insanı modeline etkileri vardır. Öğrenciler teknolojik ürünlerle bilimi bağdaştırıp, kafalarında bir model oluşturabilmektedir, özellikle bilgisayar ve cep telefonu gibi ürünlerin öğrenci düşünceleri üzerinde büyük etkisi vardır.

Bilim insanlarının kullandığı bazı işaretler kriteri açısından çizimlere bakıldığında; öğrencilerin genel olarak 115 öğrenciden sadece 14 öğrencinin,

çizimlerinde tehlike işareti, ışık lambaları ya da gizlilik işareti kullandığını görüyoruz. Öğrencilerin 101 tanesi çizimlerinde hiçbir işaret kullanmamıştır. Resimlerine bazı işaretler çizen 14 öğrencinin % 7.1 ( 1 kişi )’i bilim insanını çizerken gizlilik işareti, %14.3 ( 2 kişi )’ü tehlike işareti kullanırken, %78.6’ ( 11 kişi )’

. sınıf öğrencilerinin çizimlerine baktığımızda ise; bilim insanını, % 43.8 ( 21 kişi

sı da resimlerinde ışık lambaları çizmişlerdir. Bu oranlar hesaplanırken çizimlerinde hiçbir işaret kullanmayan öğrenciler yok sayılmıştır. Görüldüğü gibi öğrencilerin büyük çoğunluğu bilim insanını çizerek anlatırken, ışık lambalarından yararlanmıştır. Işık konusunun bilim insanlarıyla bağdaştırılması; fen dersi müfredatında, ışık konusunun olmasına ve öğrencilerin medyada gördükleri bilim insanları resimleri olabilir. Bilim insanının kafasında yanan bir ampul, bir şeyin aniden akla gelmesi ve bunun ampulle belirtilmesi ışık lambalarının çizimlerdeki oranının yüksek oluşunu açıklayabilir.

Öğrencilerin çizimlerindeki bilim insanının bulunduğu mekan kriteri incelendiğinde, 6. sınıf öğrencilerinin % 34.1 ( 14 kişi )’i bilim insanını laboratuar ortamında, % 2.4 ( 1 kişi )’ ü ev ortamında çizmiştir. 6. sınıf öğrencilerinin çizimlerinde, % 63.4 ( 26 kişi )’ ünde bilim insanının hangi ortamda olduğu belli değildir. Görüldüğü gibi bilim insanı genellikle laboratuarda tasvir edilmiştir ya da nerde olduğu tasvir edilmemiştir. Bilim insanının laboratuarda tasvir edilmesi, medyada, çizgi filmlerde, ya da filmlerde bilim insanının hep laboratuar ortamında olmasına ve sürekli deneyler yapmasına bağlanabilir. Medyadaki bilim insanı modeli ister istemez öğrencilerin kafalarında yer etmiş ve bu model çizimlerine yansımış olabilir.

7

) laboratuarda, % 4.2 ( 2 kişi ) evde, % 4.2 ( 2 kişi ) bahçede çizmiştir. % 47.9 ( 23 kişi )’ luk bir dilimin ise çizimlerinde bilim insanının bulunduğu mekan belli değildir. Görüldüğü gibi 7. sınıf derecesinde de bilim insanının bulunduğu mekan büyük oranda laboratuar olarak gösterilmiştir. Bu düşüncenin böyle olmasında medyanın etkisi yadsınamaz.

8. sınıf öğrencilerinin çizimlerine baktığımızda ise; bilim insanının bulunduğu mekan % 50 ( 13 kişi ) oranında laboratuardır. %50 ( 13 kişi )’sinde ise bilim insanının bulunduğu mekan belli değildir. 8. sınıf öğrencilerinden hiç biri bilim insanını evde ya da bahçede çizmemiştir. Bu durum sınıf seviyesinin artmasıyla, formüllerin , sembollerin, deneylerin artmasıyla, daha çok laboratuarda zaman geçirme ve tabi ki de medyanın etkisiyle öğrencilerin kafalarındaki “ bilim insanı laboratuarda yaşar, dışarı çıkmaz” ibaresinin güç kazandığının göstergesidir.

Genel olarak çizimlere bilim insanının bulunduğu mekan kriterine göre baktığımızda; öğrenciler bilim insanını % 41.7 ( 48 kişi ) oranında laboratuarda, % 2.6 ( 3 kişi ) oranında evde, % 1.7 ( 2 kişi ) oranında bahçede çizmişlerdir. Bunun yanında çizimlerin % 53.9 ( 62 kişi )’ unda öğrencilerin bilim insanını hangi mekanda çizdikleri belli değildir. Bu oran büyük çoğunluğun bilim insanının yaşadığı çevreye önem vermediğini göstermektedir. Yine büyük bir çoğunluğunda bilim insanını laboratuarda tasvir ettiğini gözlemliyoruz. Bunun nedenini de laboratuar derslerinin artışına ve medyaya bağlayabiliriz. Öğrencilerin izledikleri film ve çizgi filmlerden etkilendiklerini, kitaplarda dergilerde bilim insanının laborat

k bilim insanı çağrışımı yaptığı ı genellikle öğrencilerin kafalarında bilim insanı erkek olarak yoruml

uarda çalışırken gördükleri resimlerden etkilendiklerini söyleyebiliriz.

Öğrencilerin çizimlerindeki bilim insanının cinsiyeti kriteri incelendiğinde, 6. sınıf öğrencilerinin % 53.7 ( 22 kişi )’ si bay, % 31.7 ( 13 kişi )’si bayan bilim insanı çizmiştir. % 14.6 ( 6 kişi )’lık kesimin çizdiği bilim insanının cinsiyeti belli değildir. Görüldüğü gibi 6. sınıf öğrencilerinin büyük çoğunluğu bilim insanını erkek olarak tasvir etmiştir. Daha önceki çalışmalarda “ bir bilim adamı çiz” dendiği için öğrencilerin kafalarında “adam” kelimesi erke

ndan dolay

anmıştır. Bu çalışmada bu şekillendirmeyi, şablon oluşturmayı engellemek amacıyla “ bir bilim adamı çiz” ibaresi yerine “bir bilim insanı çiz” ibaresi kullanılmış, fakat buna rağmen öğrenciler çoğunlukla bilim insanını erkek olarak çizmişlerdir. Yine de diğer çalışmalara göre bayan bilim insanı çizme oranı yükselmiştir. Bilim insanının erkek olması gerektiğini düşünmelerini, yine medyanın toplum üzerindeki etkilerine bağlayabiliriz. Genellikle filmlerde, çizgi

filmlerde bilim insanı erkektir. Bazı belgesellerde kadın bilim insanı gözlemlemek mümkündür fakat anlaşılan, öğrencilerin belgesel izleme alışkanlıkları yok denecek kadar azdır.

7. sınıf öğrencilerinin çizimlerine baktığımızda ise; % 60.4 ( 29 kişi )’ ünün bay bilim insanı, % 14.6 ( 7 kişi )’ sının bayan bilim insanı çizdiği gözlemlenmektedir. % 25 ( 12 kişi )’lik kesimin ise çizdikleri bilim insanının cinsiyeti belli değildir. Görüldüğü gibi sınıf derecesi artınca bay bilim insanı çizme oranı da artmıştır. Bunu da yine, medyanın öğrenciler üzerindeki etkilerine bağlay

ı yüksektir. Yine bu da öğrencilerin kafalarındaki bilim insanı modelinde medyanın etkisinin ne denli önemli olduğunu göstermektedir.

bilim insanını erkek olarak düşünmüştür. Sınıf dereceleri arttıkça erkek bilim insanı olgusu iyice yerleşmiş ve öğrencilerin kafalar

abiliriz ve 7. sınıftaki öğrencilerin şablon oluşturma, model oluşturabilme kabiliyetlerinin 6. sınıftakilere göre biraz daha gelişmiş olabileceğini de söylemek mümkün. Oluşturdukları şablonlar ise yine, televizyondaki programlar, dergiler ve kitaplardan kaynaklanabilir.

8. sınıf öğrencilerinin çizimlerine baktığımızda ise; % 61,5 ( 16 kişi )’ inin bay bilim insanı, % 26.9 ( 7 kişi )’ unun bayan bilim insanı çizdiği gözlemlenmektedir. % 11.5 ( 3 kişi )’ lik kesimin ise çizdikleri bilim insanının cinsiyeti belli değildir. Görüldüğü gibi 8. sınıf seviyesine gelindiğinde de erkek bilim insanı çizme oran

Genel olarak çizimlere bilim insanının cinsiyeti kriterine göre baktığımızda; % 58.3 ( 67 kişi )’ lük bir kesimin erkek bilim insanı çizdiğini, % 23.5 ( 27 kişi )’ lik bir kesimin bayan bilim insanı çizdiğini, % 18.3 ( 21 kişi )’ lik bir kesimin ise çizdikleri bilim insanı modelinin cinsiyetinin belli olmadığını gözlemlemekteyiz. Buna göre öğrencilerin yarısından fazlası

ında klişeleşmiştir. Bunun nedeni medya nedeniyle bilim insanını yanlış algılama ve yorumlama olabilir.

Öğrencilerin çizimlerindeki bilim insanının yüz ifadesi kriteri incelendiğinde, 6. sınıf öğrencilerinin % 50 ( 20 kişi )’ sinin mutlu, % 17.5 ( 7 kişi

)’ inin mutsuz, % 17.5 ( 7 kişi )’ inin düşünceli, % 10 ( 4 kişi )’ unun çılgın, % 5 ( 2 kişi )’inin sinirli yüz ifadeli bilim insanı çizdiğini gözlemliyoruz. Öğrencilerin bilim insanın z ifadesini çoğunlukla mutlu tasvir etmeleri, daha önceki çalışmalarda karşıla

etmiştir ki, bu bulguya daha önceki çalışmaların hiç birinde rastlan amıştır. Sinirli, çılgın ve düşünceli bilim insanı ifadelerinin oranlarının düşük oluşu dikkat çekicidir, özellikle 6. ve 7. sınıflardaki öğrenciler mutlu bilim

ın yü

şılmamış bir olgudur. Literatürler tarandığında öğrenciler bilim insanını genellikle sinirli, çılgın ya da düşünceli yüz ifadeleriyle tasvir etmişlerdir.

7. sınıf öğrencilerinin çizimlerine baktığımızda ise; % 57.4 ( 27 kişi ) mutlu, % 12.8 ( 6 kişi ) mutsuz, % 12.8 ( 6 kişi ) sinirli, % 10.6 ( 5 kişi ) düşünceli, % 6.4 ( 3 kişi ) çılgın ifadeli bilim insanı çizmiştir. Görüldüğü gibi 7. sınıf seviyesinde de mutlu bilim insanı ifadesi oranı yüksektir. Yurt dışındaki çalışmalara göre öğrencilerin bilim insanını bu şekilde mutlu yüz ifadesiyle tasvir etmeleri; bilim ve bilim insanı hakkında geniş bilgiye sahip olmamalarından kaynaklandığı söylenebilir.

8. sınıf öğrencilerinin çizimlerine baktığımızda ise; % 36 ( 9 kişi ) mutlu, % 32 ( 8 kişi ) mutsuz, % 20 ( 5 kişi ) düşünceli, % 8 ( 2 kişi ) sinirli, % 4 ( 1 kişi ) çılgın ifadeli bilim insanı çizmiştir. 8. sınıf seviyesine gelindiğinde mutsuz ve düşünceli bilim insanı ifadesinin oranında artış gözlenmektedir. Bu seviyedeki öğrencilerin şablon ve model oluşturma güdüsüne biraz kapıldıklarını gözlemliyoruz, bunun nedeni izledikleri, okudukları ya da öğretmenlerinden dinledikleri bir bilim insanı modeli olabilir. Bu model benimsenip, kafalarındaki bilim insanı modeli oluşturulup çizimlere yansımış olabilir.

Genel olarak çizimlere bilim insanının yüz ifadesi kriterine göre baktığımızda; % 50 ( 56 kişi )’ sinin mutlu, % 18.8 ( 21 kişi )’ inin mutsuz, % 15.2 ( 17 kişi )’sinin düşünceli, % 8.9 ( 10 kişi )’unun sinirli, % 7.1 ( 8 kişi )’ inin çılgın ifadeli bilim insanı çizdiği gözlemlenmektedir. 3 öğrencinin ise çizimlerinde bilim insanının yüz ifadesi net olarak anlaşılmamaktadır, dolayısıyla oranlara dahil edilmemişlerdir. Görüldüğü gibi, çizim yapan öğrencilerin yarısı bilim insanını mutlu tasvir

insanı

anlaşılır olsun diye de, likert anket maddeleri gruplar altında toplanmıştır. Sonuçlarını görmek istediğimiz bu gruplar;

)Öğrencilerin bilim insanının toplumdaki yeri hakkında ne düşündüklerinin irdelen

ın sahip oldukları şahsi görüşlerden ve hislerden etkilenmeyecekleri ve yaptıkları araştırmaların sonuçlarının sahip oldukları ön bilgiler

kadar iyi kullandıklarına bağlı olmadığını düşünmektedirler. Bununla birlikte, yüz ifadesi çizmişlerdir 8. sınıfa gelindiğinde düşünceli ve mutsuz bilim insanı ifadeleri oranında artış gözlenmiştir.

5.2. Bilim ve Bilim İnsanı Algılarıyla İlgili Likert Anket Sonuçları ve