SONUÇLAR VE TARTIŞMA
5.4. Bilim ve Bilim İnsanı Algılarıyla İlgili Mülakatların Sonuçları ve Yorumları
Bu çalışmada öğrencilere 3 anket uygulanmıştır. DAST, 47 maddelik
enmiştir. Öğrencilere yüz yüze sorular sorulmuş ve zaman sınırlaması olmadan düşüncelerini söylemeleri istenmiştir. Verdikleri yanıtlar not edilmiştir. Mülakat soruları 14 tanedir. Mülakat soruları hazırlanırken öğrencilerin yazıyla ya da çizimle yanıt veremedikleri ya da veremeyecekleri cevaplara ulaşmak hedef alınmıştır. Bazı öğrenciler düşüncelerini yazarak ya da çizimle ifade edemezler. Sözel ifade gücü yüksek öğrenciler konuşarak düşüncelerini aktarırlar. Bu yüzden mülakat sorularıyla araştırmayı desteklemek gereklidir. Mülakat sorularında da öğrencilerin bilim ve bilim insanı hakkında ne düşündükleri saptanmaya çalışılmıştır. Anketlerin hepsinde olduğu gibi mülakat sorularında da “bilim adamı” yerine “bilim insanı” kullanılmıştır. Bunun nedeni daha öncede açıklandığı gibi “adam” kelimesiyle öğrencilerin kafalarındaki bilim insanı modelinin erkek olarak şekillenmesini engelleyebilmektir. Mülakat soruları 6. sınıflardan 10, 7. sınıflardan 10, 8. sınıflardan 10 öğrenciye olmak üzere
Öğrencilere, “Köyde doğmuş ve büyümüş bir insan bilim insanı olabilir mi?” sorusu yöneltildiğinde; 6. sınıf öğrencilerinin %70’i, köyde doğmuş ve büyümüş bir insanın bilim insanı olamayacağını düşünürken, 7. sınıf öğrencilerinin %50’ si, 8. sınıf öğrencilerinin ise %60’ ı bu şekilde düşünmektedir. Yani 6. sınıftaki öğrenciler köyde doğmuş ve büyümüş bir insanın bilim insanı olamayacağına daha çok inanmaktadırlar. 7. sınıfa gelindiğinde bu düşüncedeki öğrencilerin oranı biraz düşsede, 8. sınıfta yine artış göstermiştir.
şünen 7 kişinin hemen hemen hepsi ( 6 öğrenci ), köyde doğmuş ve büyümüş bir insanın bilim insanı olamaz demiş ve bunun sebebin
ir bir ailenin çocuğu bilim insanı olabilir mi?” sorusu yöneltildiğinde; 6.sınıf öğrencilerinin %70’i fakir aile çocuklarının bilim insanı olabile
Köyde doğmuş ve büyümüş bir insanın bilim insanı olamayacağını düşünen öğrencilere neden böyle düşündükleri sorulduğunda ise; maddi yetersizliklere, yeterli eğitim göremediklerine ve medeniyetsiz olduklarına bağlamaktadırlar. 6. sınıf öğrencilerinden olumsuz dü
in maddi yetersizlikler ve eğitim yetersizliği olduğunu belirtmiştir. 2 tanesi ise ayrıca bunun sebebini medeniyetsiz olduklarına bağlamıştır. Bu oran 8. sınıflarda da aynı şekilde belirmiştir. 7. sınıf öğrencileri ise bu nedenleri aynı oranda düşünmüşlerdir. Toplamda olumsuz düşünen 18 kişinin 14’ü maddi yetersizlikten, 15’i yeterli eğitim göremediklerinden, 6’sı da medeniyetsiz olduklarından bilim insanı olamayacaklarını düşünmüşlerdir. Görüldüğü gibi öğrenciler köyde doğmuş ve büyümüş bir insanın, maddi olanaklara sahip olmadıkları, yeterli eğitimi alamadıkları ve medeniyetsiz oldukları için bilim insanı olamayacaklarına inanmaktadırlar.
Öğrencilere, “ Fak
ceklerini düşünmediklerini belirtirken, 7. sınıf öğrencilerinin %40’ı, 8. sınıf öğrencilerin ise %50’si fakir bir ailenin çocuğunun bilim insanı olamayacağını belirtmiştir. Toplam 30 öğrencinin 16’ sı, fakir bir ailenin çocuğunun bilim insanı olamayacağına inanırken, 14’ ü ise fakir bir ailenin çocuğunun da bilim insanı olabileceğine inanmaktadır. Görüldüğü gibi 6. sınıf öğrencileri bilim insanı olmak için maddi olanakların gerekli olduğuna daha çok inanmaktadırlar. Tüm öğrencilere bakıldığında ise, öğrencilerin yarısından fazlasının fakir bir ailenin çocuğunun bilim
insanı olamayacağını düşünmektedir. Bu, öğrencilerin bilim insanı omak için maddi olanakların güçlü olması gerektiğine inandıklarını göstermektedir.
Fakir bir ailenin çocuğunun bilim insanı olamayacağını düşünen öğrencilere neden böyle düşündükleri sorulduğunda; sınıf farkı olmaksızın, öğrencilerin hemen hemen hepsi, bilim insanı olmanın para gerektirdiğini düşündüklerini belirtmişlerdir. Toplamda ise 17 kişinin 15’i bu işin para gerektirdiğini, 5 tanesi de bunun yanında deneyler için gerekli malzemeleri alamayacakları için fakir aile çocuklarının bilim insanı olamayacaklarını sözlü olarak belirtmişlerdir.
de ise, öğrencilerin çoğu, bilim insanının zengin ve gelişmiş ülkelerde ve Am ika’da yetiştiklerini düşündüklerini belirtmişlerdir. Öğrencilerin yarısı da aynı za
Öğrencilere, “ Bilim insanları en çok hangi ülkelerde yetişir” sorusu yöneltildiğin
er
man da bilim insanının eğitim seviyesi yüksek uygar ülkelerde, daha zeki ve çalışkan ülkelerde ve Japonya’da yetiştiklerini düşünürken, bir kısmı da bilim insanının Avrupa ve Çin’de yetiştiklerini düşünmektedirler.
Öğrencilere, “ Türk bilim insanlarını hangi derslerde öğrendiniz?” sorusu yöneltildiğinde; 6. ve 7. sınıftan mülakata katılan 10’ar öğrencinin 6’şar tanesi Türk bilim insanlarını hiç bir derste öğrenmediklerini söylerken, 8. sınıftan mülakata katılan 10 öğrencinin 4 tanesi öğrenmediklerini söylemiştir. 6. sınıflardan 2 yanıt Türk bilim insanlarını Türkçe derslerinde öğrendiklerini belirtirken, 2yanıtta da Fen bilgisi ve 1 yanıtta da Sosyal bilgiler gözlemlenmektedir. 7. sınıflardan sadece 1 yanıtta Türkçe dersiyle karşılaşılırken, 2 yanıtta Fen bilgisi, 3 yanıtta da Sosyal bilgiler dersleriyle karşılaşılmaktadır. 8. sınıflarda ise bu yanıtların daha çok Türkçe ve Fen bilgisi dersleri olduğu gözlenmektedir. Mülakata katılan toplam 30 öğrencinin 16 tanesi, Türk bilim insanlarını öğrenmedik yanıtı vermişlerdir. Bu küçümsenecek bir oran değildir.
Öğrencilere, “ Bilim insanları zengin midir?” sorusu yöneltildiğinde ise; 6. sınıf öğrencilerinin yarısı bilim insanları zengindir derken, 3 tanesi de hem zengin olabilir hem de olmayabilir şeklinde düşünmüşlerdir. Bu soruda 7. ve 8. sınıftaki
öğrenciler aynı şekilde düşünmüşlerdir. İki sınıftan da 6 kişi zenginlerdir derken, 2’şer kişi zengin değillerdir demiş ve 2’şer kişi de belli olmaz şeklinde yanıtlar vermişlerdir. Genel olarak öğrenciler, bilim insanlarının zengin olduklarını düşünmektedirler.
Öğrencilere, “ Bir bilim insanının sahip olması gereken özellikler nelerdir?” sorusu yöneltildiğinde; öğrencilerin büyük çoğunluğu bilim insanlarının zeki ve çalışkan olduklarını belirtirken, az bir kısmı da, mantıklı da olduklarını düşünmektedir. Öğrenciler bilim insanının sahip olması gerekekn özellikler olarak bu üç özellikte yoğunlaşmışlardır. Zeki, çalışkan, mantıklı.
Öğrencilere, “ Bilim insanlarının yaptıklarının iyi veya kötü oldukları nasıl ayırt edilebilir?” sorusu yöneltildiğinde; sınıf ayrımı gözetmeksizin öğrencilerin büyük çoğunluğu bilim insanlarının yaptıklarının iyi veya kötü olduğunu, ürettikleri şeylerin insanlara faydalı veya zararlı olduğuna bakarak ayırt edebileceklerini söylerken, az kısmı da yaptıkları icatlardan ayırt ederiz demişlerdir.
Öğrencilere, “Bilim insanları neler yapar?” sorusu yöneltildiğinde; öğrencilerin büyük çoğunluğu bilim insanlarının araştırma ve deneyler yapıp çok çalıştık rını söylerken, bir kısmı da icatlar yaptıklarını söylemişlerdir. Görüldüğü gibi ö
akıllı, çok çalışan ve başka bir şey yapmayan ve laboratuarda deneyler yapan,kitap okuyan
la
ğrenciler bilim insanlarının sadece işleriyle ilgili şeyler yaptıklarını düşünmektedirler. Öğrencilerden hiç biri bilim insanının sosyal yaşantısıyla ilgili bir kriter belirtmemiştir. Bu da, öğrencilerin; bilim insanlarının sürekli olarak işleriyle ilgilendiğini düşündüklerini göstermektedir.
Öğrencilere, “ Bilim insanları sadece deney mi yaparlar?” sorusu yöneltildiğinde; 25 öğrenci, bilim insanının sadece deney yapmadıklarını söylerken, 5 öğrenci de bilim insanının sadece deneyler yaptıklarını söylemişlerdir.
Öğrencilere, “ Bilim insanı tasvir eder misiniz? Ne yapıyorlar ve bunlar nasıl kişiler?” sorusu yöneltildiğinde; 6.sınıfların yarısı bilim insanını; zeki ve
şeklind
yoksa kadın mı old ğunu düşünüyorsunuz?” sorusu yöneltildiğinde; sınıf ayrımı olmaksızın öğrenc
izyonda gördüklerimiz hep erkek ve kadınlar,çünkü hiç kadın bilim insanı görmedim, gerekli eğitimi alamıy
öğrencilerin kadın bilim insanlarına güvenmeleri onlara, kadın bilim insanı da olabileceği düşüncesinin benimsetilebileceğini gösterm
kadınların eşit olduğunu düşünürken yarısı da erkek ve kadınların bilim insanı olma e tasvir etmişlerdir. 7.sınıflar ise daha çok gözlüklü ve laboratuarda çalışıp kitap okuyan şeklinde tasvir ederken, 8. sınıfların %90’ı çok çalışan ve başka bir şey yapmayan ve yine 8. sınıfların %50’si de bilim insanını laboratuarda deneyler yapıp kitap okuyan ve zeki şeklinde tasvir etmişlerdir.
Öğrencilere, “ Daha çok bilim insanının günümüzde erkek mi u
ilerin %90’ı günümüzdeki bilim insanlarını erkek olarak düşünmektedirler.
Günümüzdeki bilim insanlarının erkek olduğunu düşünen öğrencilere neden böyle düşündükleri sorulduğunda, öğrencilerin bu konuda aynı kriterlerde buluştukları gözlenmiştir. Öğrencilerin genelde belirttikleri nedenler, çünkü Türkiye’de ve dünyada erkek bilim adamı daha çok, telev
orlar, kadınların zamanı yok olmuştur. Öğrencilerin verdikleri cevaplar neden bilim insanlarını erkek olarak tasvir ettiklerini açıkça ortaya koymaktadır.
Öğrencilere, “ Erkek bilim insanları tarafından yapılan işe güvendiğiniz kadar kadın bilim insanları tarafından yapılan işlere de güvenir misiniz?” sorusu yöneltildiğinde; tüm seviyedeki öğrencilerin aynı oranda yanıt verdikleri gözlenmiştir. Öğrencilerin %80’i, erkek bilim insanları tarafından yapılan işe güvendiğiniz kadar kadın bilim insanları tarafından yapılan işlere de güvenirim demiştir. %20’si ise bu soruya güvenmem yanıtını vermişlerdir. Bilim insanlarının genelde erkek olduğunu düşünen öğrencilerin, kadın bilim insanlarının yaptıkları işlere güvenmeleri iyi bir şeydir,
ektedir.
Öğrencilere, “ Bilim insanı olma yolunda erkek ve kadınlar eşit şartlara sahip mi?” sorusu yöneltildiğinde; tüm sınıflarda bu soruya yarı yarıya cevap verildiği gözlemlenmektedir. Öğrencilerin yarısı bilim insanı olma yolunda erkek ve
yolunda eşit olmadıklarını düşünmektedir. Öğrencilerin yarısının erkek ve kadınların bilim insanı olma yolunda eşit olmadıklarını düşünmeleri hiçte küçüm ğildir. Öğrencilere erkek ve kadınların bilim insanı olma yolund
ken, anne ve babalarının olmalar nı veya yalnızca babalarının olmalarını daha çok tercih etmişlerdir. Bu cevapla
inin çoğu ve 7. sınıflar ısı bilim insanlarının mutlu bir yuva kurmak için yeterli zamanlarının olmadı
tıkları için zaman ayıramazlar şeklind görüş belirtmişlerdir. Öğrenciler, bilim insanlarının işlerine çok bağımlı oldukla
evaplardan çıkarılabilir.
senecek bir oran de
a eşit oldukları benimsetilmelidir.
Öğrencilere, “ Anneniz ve babanızdan hangisinin bilim insanı olmasını isterdiniz?” sorusu yöneltildiğinde, bu soruya aşağı yukarı aynı cevapları vermişlerdir. Öğrenciler yalnız annelerinin olmasını az ister
ı
rdan da öğrencilerin erkek bilim insanı düşüncesine daha yakın oldukları çıkarımı yapılabilir.
Öğrencilere, “ Sizce bilim insanlarının mutlu bir yuva kurmak için yeterli zamanları var mı?” sorusu yöneltildiğinde; 6. ve 8. sınıf öğrenciler
ın yar
ğını söylemişlerdir.
Mutlu bir yuva kurmak için bilim insanlarının yeterli zamanlarının olmadığını düşünen öğrencilere neden böyle düşündükleri sorulduğunda, 7. ve 8. sınıf öğrencilerinin %50’si işlerine daha bağımlıdırlar derken aynı zamanda da %85’e yakın kısmı çok çalıştıkları için zaman ayıramazlar diye belirtmişlerdir. 6. sınıf öğrencilerinin de büyük bir çoğunluğu çok çalış
e
rını ve çok çalışmak zorunda olduklarını, dolayısıyla ailelerine yeterli zamanı ayıramayacaklarını düşünmektedirler. Öğrencilerin bilim insanlarının sosyal bir yaşantısı olmadığını düşündükleri de bu soruya verdikleri c
Öğrencilere, “ Fen bilgisi dersinde bilim insanlarının kim olduğu, bu kişilerin ne yaptıkları ve yaptıklarının diğer insanların ve canlıların yaşamı üzerine etkisini öğreniyor musunuz?” sorusu yöneltildiğinde; öğrencilerin büyük çoğunluğu fen bilgisi dersinde bilim insanlarının kim olduğu, bu kişilerin ne yaptıkları ve
yaptıklarının diğer insanların ve canlıların yaşamı üzerine etkisini öğrenmiyoruz yanıtını vermişlerdir. Halbuki öğrencilere Fen bilgisi dersinde bu bilgiler aktarılmalıdır. Bu bilgiler ışığında öğrenciler bilim ve bilim insanını tanıyabilir ve bir bili
konular hiç sınıfta tartışıyor musunuz?” sorusu yöneltildiğinde; öğrenciler sınıf seviyes
arkada arıyla daha çok konuştuklarını gözlemlemekteyiz. 6. sınıfların % 60’ ı bu soruya
m insanı modeli oluşturabilir.
Öğrencilere, “ Günlük haberlerde çok sayıda bilimle ilgili konular var. Bu ı
iyle orantılı bir şekilde artarak tartışıyoruz yanıtını vermişlerdir fakat bu yanıt ancak %40’ oranına ulaşabilmiştir 8. sınıflarda. Sınıf içi bu tür tartışmalar, öğrencilerin bilimi ve bilim insanını tanımasına yardım edebilir. Bu tartışmaların arttırılması gerekir.
Öğrencilere, “ Arkadaşlarınızla bilimle ilgili konular hakkında konuşuyor musunuz?” sorusu yöneltildiğinde; 6. sınıf öğrencilerinin bu konular hakkında
şl
konuşuyoruz yanıtını vermişlerdir. Bu oran 7. sınıflarda ise %40 oranına ve 8. sınıflarda da %30 oranına kadar düşmüştür.
Öğrencilere, “ Ailenizle bilimle ilgili konular hakkında tartışıyor musunuz?” sorusu yöneltildiğinde ise, öğrencilerin büyük bir kısmı bu tip konuların aile içinde konuşulmadığını belirtmişlerdir. Aile içinde de bilime ilişkin konuların konuşulması ve tartışılması öğrencilerin kafalarında yeni ufukların açılmasına neden olabilir. Öğrenciler bilimi ve bilim insanını bu tip tartışmalarla daha kolay tanıyabilir.
5.5. Bilim ve Bilim İnsanı Algılarıyla İlgili Alt Problemlerin Sonuçları