• Sonuç bulunamadı

7. BANKACILIK HİZMETLERİ VE TUTUNDURMA KARMASI

1.1. BİLANÇO (FİNANSAL DURUM TABLOSU)

Bilanço ile ilgili olarak litaratürde pek çok tanım yapılmıştır. Lazol (2013: 382) tarafından yapılan tanımda bilanço; ”bir işletmenin belirli bir anda sahip olduğu varlıklarla, bu varlıkların sağladığı kaynakları bir düzen içinde gösteren mali tablodur.”

şeklinde belirtilmiştir. Bilançonun Latince terazi anlamı olan “bilanx” sözcüğünden geldiğini belirten Ildır (2014: 23) ise Bilançoyu şu şekilde açıklamıştır; “Bilanço, düzenlendiği tarih dikkate alındığında işletmenin o andaki mali durumunu gösteren bir fotoğraf olarak tanımlanabilir. İçeriği göz önüne alındığında ise; bir işletmenin belli bir tarihte sahip olduğu varlıklar ile bu varlıkların sağlandığı kaynakları gösteren bir tablo olarak tanımlanabilir.”

Bu tanımlardan yola çıkarak bilanço kalemlerini “Varlık ve Kaynak” olarak iki grupta toplamak mümkündür (Çaldağ ve Ayanoğlu, 2017: 29). “MUSGT 1”’de varlıklar ve kaynaklar şu şekilde açıklanmıştır: “Varlıklar, dönen ve duran olarak adlandırılan iki grupta toplanır. Dönen varlıklar grubunda, bir yıl veya işletmenin normal faaliyet dönemi içinde paraya çevrileceği veya kullanılacağı tahmin edilen varlıklar toplanır.

58

Duran varlıklarda ise, normal şartlar altında bir yıl içinde elden çıkarılması düşünülmeyen veya yararları bir yılda tükenmeyecek olan varlıklar yer alır. Kaynaklar, kısa ve uzun vadeli yabancı kaynaklarla özkaynaklardan oluşur. Kısa vadeli yabancı kaynaklar bir yıl içinde ödenmesi gereken; uzun vadeli yabancı kaynaklar ise bir yıldan sonra ödenecek olan borçlardan oluşur. Özkaynaklar ise işletme sahip veya ortakları tarafından işletme kişiliğine tahsis edilmiş kaynakları oluşturur. Bilanço hesapları arasında mahsup yapılamaz. Tabloda "Diğer" başlığı altında yer alan bir kalem tutarının, ait olduğu grubun toplam tutarının % 20 sini aşması durumunda, bu kalem ayrı bir başlık altında ayrıca gösterilir. (www.gib.gov.tr)”.

Bilançolar birtakım esaslar çerçevesinde oluşturulmalıdırlar. Bu esasları Akgüç (2002: 24) şu şekilde açıklamıştır:

“ 1- Bilançonun düzenlendiği tarih ve ait olduğu firma açıkça belirtilmelidir.

2- Bilançoda varlıklar, kaynaklar, öz sermaye (özkaynak) ve bunların ikincil tali bölümleri açık olarak gösterilmelidir.

3- Bilançoda, uygulanan değerleme ölçüleri ve amortisman yöntemleri açıklanmalıdır.

4- Bilanço kalemleri (postları), bilançonun hizmet edeceği amaca uygun olarak anlamlı şekilde ayrıma tabi tutulmalıdır. Birbiriyle ilgili olmayan nitelikleri farklı şekilde ayrıma tabi tutulmalıdır. Birbiriyle ilgili olmayan nitelikleri farklı kalemler, aynı başlık altında toplanmamalıdır.

5- Bilançonun ana ve ikinci derece bölümlerinin toplamları açık olarak gösterilmelidir.

6- Bilançolarda maddi hata bulunmamalıdır.

7- Bilançolar yanıltıcı olmamalı, bilançodan anlaşılamayan hususlar hakkında, parantez içinde yapılacak açıklamalar veya dipnotları ile gereken bilgileri verilmelidir.

59

8- Firmaların bilanço dışı işlemleri, şarta bağlı yükümlülükleri, bilançon altında ayrıntılı bir şekilde gösterilmelidir.

9- Kullanılan yabancı kaynaklar için (varsa) verilmiş maddi teminatların tutarı açıklanmalıdır.

10- Varlıkların (aktifin) sigorta ettirilmesi halinde, toplam sigorta tutarı dipnotlar arasında verilmelidir.”

Bankalar tarafından düzenlenen bilanço ise, BDDK tarafından yayımlanan

“Bankaların Muhasebe Uygulamalarına ve Belgelerin Saklanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ”in 6. Maddesinde şu şekilde belirtilmiştir (www.bddk.org.tr, 2019); “Bilanço, bankanın belirli bir tarihteki iktisadi ve mali durumunu yansıtan, varlıklarını, borçlarını ve öz kaynaklarını, aktif ve pasif hesaplar şeklinde gerçeğe uygun ve doğru bir biçimde gösteren tablodur”.

Yine aynı tebliğin aynı maddesinde bilançonun özellikleri şu şekilde açıklanmıştır (www.bddk.org.tr, 2019);

“(1) Bilançonun aktif bölümü paraya dönüşüm çabukluğuna, pasif bölümü ise ödeme çabukluğuna göre düzenlenir.

(2) Bilanço net değer esasına göre hazırlanır. Bu nedenle, bankanın aktif ve pasif yapısını düzenleyici nitelikteki hesaplar ilgili bulundukları kalemlerin altında birer indirim kalemi olarak gösterilir. Bilançonun aktif ve pasif yapısını yansıtan hesaplar kendi aralarında mahsup edilemez. Borç bakiyesi veren hesapların bilançonun aktif bölümünde, alacak bakiyesi veren hesapların pasif bölümünde yer alması sağlanır.

(3) Varlıklar gelecekteki iktisadi faydaların kullanma hakkının bankaya ait olması ve güvenilir bir şekilde ölçülebilen değer veya maliyetinin bulunması durumunda bilançoda gösterilir. Tutarları kesin olarak saptanamayan alacaklar için herhangi bir tahakkuk işlemi yapılamaz. Bu tür alacaklar aktif kalemlere ilişkin açıklama ve dipnotlarda gösterilir.

60

(4) Yükümlülükler iktisadi faydaları içeren kaynakların banka dışına çıkmasına yol açacak bir edime sahip olunması ve bu edimin yerine getirilmesi için gerekli tutarın güvenilir bir şekilde ölçülebilmesi durumunda bilançoda gösterilir.

(5) Tutarı kesin olarak saptanamayanlar veya ihtilafa konu olanlar da dahil olmak üzere, bankanın bilinen ve tutarı uygun olarak tahmin edilebilen bütün yabancı kaynakları tespit ve kayıt edilerek bilançoda gösterilmelidir.

(6) Bilanço dışı hesaplar, bankanın aktif ve pasifini birinci derecede ilgilendirmeyen, müşterilere sağlanan gayri nakdi krediler ile ileride borç veya alacak doğuracak hak ve yükümlülükleri, fer’i zilyetlik altındaki değerleri ve muhasebe disiplini altında takip edilmek istenen bilgileri izlemek amacıyla kullanılan bilanço dışı hesapları ifade eder.

(7) Bilanço dışı hesapların bakiyeleri, gerçek aktif ve pasif değer niteliği taşımadığından, bu gruptaki hesaplar bilanço ve gelir tablosu hesapları ile karşılaştırılmaz.”

Bankalar faaliyet alanları itibariyle para üzerinden kazanım sağlamaları sebebiyle sermayelerinden çok fon olarak aldıkları kredileri ve topladığı mevduatları (varlık) kullanmaktadırlar. Kaynaklar sağlanırken de katlanılan maliyetleri karşılamak ve kar etmek amacıyla da sağlanan fonu kredi vermekte ve menkul kıymetlerde (yükümlülük) değerlendirmektedirler (Yazıcı, 2016: 109, 110). Buradan yola çıkarak şöyle bir çıkarımda bulunmak mümkündür; “ Bankalar kendi sermayelerinden çok, tasarruf ve tevdiat sahiplerinin paralarını işleten işletmeler olmaları nedeniyle; çıkaracakları bilançoların kendileri için olduğu kadar halk için de o derece önemi vardır. Zira bankanın dışındaki menfaat grupları kendi şans riziko durumlarını kontrol edebilmek, bu konuda karar verebilmek ve uygun düzenlemelerde bulunabilmek için her şeyden önce bankaların yayınlayacağı mali tablolardaki bilgilere ihtiyaç duyarlar(Pala, 1995:

46).

Bu ihtiyaçlar doğrultusunda öncelikle, banka şubelerince bilanço ve ekleri düzenlenir ve Genel müdürlüğe gönderilir. Sonrasında ise kendi muhasebesini ayrı

61

olarak tutan Genel Müdürlük, dönem sonunda şubelerden gelen bu bilançoları birleştirerek genel bir bilanço düzenlemektedir (Gücenme, 1988: 198). “Bu bağlamda,

“Banka bilançosu “Genel Müdürlük+Şubeler+Bağımsız Muhasebesi olan Diğer Müdürlükler ve Ajanslar” bilançolarının birleştirilmesinden meydana gelir” (Pala, 1995:

46).