• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: ÜSLÛP ANLAYIŞLARINDA FARKLILAŞMALAR VE ÜSLÛP ÜZERİNE TARTIŞMALAR:

3- Dilbilim kişiden kişiye değişmeyen daha çok ortak olan kullanımlar üzerinde durur

1.5 Üslûp İncelemesinde Yöntem Meselesi

1.5.2. Metne Bağlı Üslûp İncelemesi:

1.5.2.4 Biçimsel Arayışlar

Bu bölümde Geoffrey N. Leech ve Michael H. Short’un Önerdiği Üslûp İnceleme Yöntemini ele almak istiyoruz. Üslûp incelemelerini daha objektif bir hale getirmek isteyen Geoffrrey Leech ve Michael H. Short Style in Fiction (2007) isimli çalışmalarında üslûp inceleme yöntemleri üzerine “kontrol listesi” olarak kabul ettikleri ayrıntılı bir yöntem sunmaktadırlar. Biçimsel bir ünceleme yöntemi sunan Leech ve Short türden ve dönemden kaynaklanan üslup özelliklerini dışarıda tutarak bir üslup inceleme yöntemi oluşturmuşlardır. Bu yöntemin, hemem hemen her metin için uygulanabilcek tarafları olduğu gibi metne göre değiştirilmesi gereken taraflarının da olduğu görülüyor.

Dilin bilişsel bir kod olduğu düşüncesini kabul eden Leech ve Short’a göre yapılması gereken ilk gözlem bir kod olarak dilin çok düzeyli olduğunun görülmesidir. Düalist yaklaşımda dilin sadece anlatım düzeyi ile içerik düzeyi esas alınmaktaydı. Oysa onlara göre metne hangi niyetle yaklaşmış olursak olalım dildeki üç katmanın ayırt edilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Leech ve Short metinde anlam katmanına ek olarak, sözdizimi ses katmanlarının da bulunduğunu ifade etmekteler. Bu üçünün birlikteliğinden metnin anlatım düzeyi oluşmaktadır. Leech ve Short bu üç katmana ilave olarak metindeki birtakım görsel unsurların dikkate alınması gerektiğini düşünmektedler. Bu katmanda yazının sayfa üzerinde almış olduğu görünümle ilişkilidir. Metinde yazı sistemince görülen harflerin dizilişi, büyük küçük harf kullanmı gibi konuları dikkate almaktadır Bu dördüncü düzey olarak ileri sürülen ve görselliği dikkate alan düzeyin klasik metinlerden ziyade modern metinler için geçerli olduğunu düşünebiliriz. Örneğin somut/görsel şiir metinleri için bu düzeyin önemli olduğu

50

düşünülebilir. Bununla birlikte biRâkım klasik metinlerde ritmik bir yapı oluşturmak için görsel düzenlemelere gidildiği de görülmektedir.

Geoffrey N. Leech ve Michael H. Short üslûbu öncelikle gruplandırmaktadır.

Üslûp incelemesi son merhalede edebî ifadenin niteliklerini ele alır. Harften cümleye cümleden metnin bütününe, sesten söze sözden manaya geniş bir alanı ilgilendirmektedir. Tasviri üslûp inceleme yöntemi olarak da ifade edilen bu yöntemde dilin en küçük birimi olan sesten en büyük yapıya kadar bir değerlendirme söz konusudur.

Leech ve Short, bu kategoriler içerisinde anlamla ilgili bir değerlendirmeye girmeyi gereksiz görmektedirler. Sözcükler üzerinde yapılacak değerlendirmelerin zaten anlam yönüyle de bir değer ortaya koyacağı kanısındadırlar. Leech ve Short teklif ettikleri yöntemi başlıklar altında tasnif etmişlerdir3.

I. Genel

Kullanılan sözcükler basit mi türemiş mi; resmi veya gündelik dile mi ait; betimleme ya da değerlendirmeye mi yönelik kullanılmış; cins ya da özel adlar mı; göndergesel ya da ilk anlamlarının yanı sıra yazar sözcüklerin duygusal anlamlarından ve diğer yan anlamlarından hangi yoğunlukta faydalanmış; metin deyimsel kullanımlar içeriyor mu, eğer içeriyorsa bunlar herhangi bir özel dil kullanımı ya da ağız özelliği ile birlikte mi kullanılmış; yazar çok ender kullanılan ya da kendi türettiği özel sözcüklerden faydalanmış mı; metin içinde dikkat çekici biçimbilimsel kategoriler var mı? Belli biçimbirimler tekrar edilmiş mi?

II. Adlar

Metinde kullanılan kavramlar soyut ya da somut mu; soyutsa, bunlar belli olaylara, algılama süreçlerine, ahlaki özelliklere yoksa toplumsal özelliklere karşılık gelecek

3

Biz bu bölümü orijinal metinden çevirmekle birlikte yer yer Tuba Sarıtaş’ın çevirisinden de faydalandık http://heaven.eee.metu.edu.tr/~metafor/yazi/sabahattin_ali.htm’

51

şekilde mi kullanılmış; özel adlar ya da tekil, çoğul ve topluluk adları var mı; varsa hangi amaçlar için kullanılmış? Adlar yalın, bileşik ya da türemiş mi?

III. Sıfatlar

Sıfatlar metin içinde hangi sıklıkta kullanılmış? Hangi niteliklere gönderme yapmaktadır; fiziksel, duygusal, görsel, işitsel, göndergesel, renk, başvuru, heyecan belirten, değer belirten vb? Sıfatlar anlamı daraltmış mı yoksa genişletmiş mi? Niteleme ya da belirtme sıfatları mı, karşılaştırma sıfatları mı yoğun olarak kullanılmış?

IV. Fiiller

Metin içindeki fiiller genel anlamı üzerinde yansıtıyor mu? Filler durum, bir hareket veya olay mı bildiriyor? Eylemler fiziksel hareketlere, söz eylemlere, psikolojik durumlara, hareketlere ya da algıya mı yönelik kullanılmış? Geçişli mi geçişsiz mi? Kullanılan eylemler edilgen, dönüşlü, işteş ya da ettirgen mi?

V. Zarflar

Zarfların metinde kullanım sıklığı nedir? Bunlar hangi anlamsal işlevi yerine getirmektedirler: zaman, yer, yön, ölçü, niteleme ve durum? Cümle belirteçleri dikkat çekici bir şekilde kullanılmış mı?

B. Dilbilgisel Kategoriler I. Cümle Çeşitleri

Yazar, sadece bildirme cümleleri mi kullanmış, yoksa soru, emir ve ünlem cümlelerinden de faydalanmış mı? eksiltili cümleler kullanılmış mı, diğer bir deyişle cümlelerde özne ya da yüklem düşmesi var mı; şayet başka cümle çeşitleri kullanılmışsa da bunların işlevi nedir?

II. Cümle Yapıları

Metinde yoğun olarak yalın, bileşik ya da sıralı cümlelerden hangisi tercih edilmiş? Ortalama cümle uzunluğu ve sözcük sayısı nedir? Yan cümlelerin temel cümlelere oranı nedir? Cümle yapısı dikkat çekici bir şekilde bir cümleden diğerine değişiyor mu yoksa tutarlı bir şekilde aynı yapıyı koruyor mu? Değişiyorsa bu i)Basit, ii)Sıralı, iii) Bileşik, iv) Bağlı ya da vb) cümlelerden hangisinden kaynaklanıyor?

52 III. Cümle Çeşitleri

Metinde hangi tür cümle daha çok kullanılmış ve tercih edilmiş: eylemlikler (mastarlar), ortaçlar, ya da ulaçlar?

V. Sözcük Türleri

Temel yapılara ve sözlüksel ulamlara değindikten sonra, metindeki adıl, belirteç, ilgeç, bağlaç, ünlem kullanımlarına bakabiliriz. Bunlardan herhangi biri ya da birkaçı belli bir etki yaratmak için kullanılmış mı?

C. Değişmeceli Dil

Bu bölümde dilin genel normlarından sapılarak öncelenmiş yapılar üzerinde durulacaktır. Bu yapıları en iyi örnekleyen değişmeceli dil yapılarıdır.

I. Dilbilgisel ve Sözlüksel Yapı Taslakları: Metin içinde biçimsel veya yapısal tekrarlar var mı, yinelem ya da paralel yapılar gibi?

II.Sesbilgisel Yapı Taslakları: Metin içinde ses yinelemesi ya da ünlü yinelemesi gibi dikkat çekici sesbilgisel kullanımlar var mı? Ünlü ya da ünsüzler belli bir şekilde bir araya gelmiş ya da düzenlenmiş mi? Bu sesbilgisel özellikler belli bir anlam yaratıyor mu?

III. Söz Sanatları: Dilsel düzenekten sapma ya da bunun bilinçli olarak ihlali söz konusu mu? Örneğin, öykücünün kendine özgün yeni sözcük türetimi ya da sapma olabilecek sözcük birliktelikleri, anlamsal, sözdizimsel, sesbilgisel, ya da grafolojik sapmalar var mı?

Birçok sanatın söz konusu edilebileceği bu bölümle ilgili olarak ayrıca Jakobson’un söz sanatlarını istiare(metaphore) ve mecaz-ı mürsel (metonomi) çevresinde izah ettiği bilinmektedir. Bu sapmalarda esas unsurun anlam değişmesi olduğu da unutulmamalıdır.

D. Bağlaşıklık ve Bağlam:

Bu kısımda Bağlaşıklık başlığı altında metnin bir bölümünün diğerine ya da tümcelerin biri birine nasıl bağlandığı üzerinde durulmaktadır. Bu metnin iç düzeniyle ilgilidir. Bağlam başlığı altında ise metnin ya da bir kısmının dış dünyayla olan ilişkisi göz

53

önünde bulundurulmaktadır; çünkü bu aşamada metnin söylemi- yazar ve okuyucu, karakter ve karakter gibi- katılımcılar arasında bir iletişim olduğunu varsayar.

I. Bağlaşıklık: Metindeki cümleler arasında mantık bağıntısı ya da başka bağıntılar var mı (örneğin, sıralı tümce bağlaçları gibi) ya da metin dolaylı anlam bağıntıları mı içeriyor? Anlam bağıntıları sözcük ya da öbek tekrarlarıyla ya da aynı anlamı ifade edecek farklı sözcük seçimleriyle mi sağlanmış?

II. Bağlam: Yazar okuyucuya doğrudan mı yoksa kurgu içindeki bir karakterin düşünceleri, sözleri aracılığı ile mi sesleniyor? Gönderen-gönderilen ilişkisini ne tür dilbilgisel ipuçları (örneğin 1. Tekil kişi adılları, ben, beni, bana, benim gibi) yansıtıyor? Yazar öykünün konusuna dolaylı bir anlatımla mı yaklaşıyor? Öykü başkişisi ya da diğer karakterlerin düşünceleri ya da konuşmaları metin içinde yer alıyorsa, bu dolaysız aktarım yöntemiyle ya da başka bir yöntemle mi (dolaylı aktarım, bağımsız dolaylı aktarım) şeklinde mi veriliyor?” (Leech-Short, 2007: 61-62)

Son olarak John Haynes’e değinmekte yarar görüyoruz. Farklı olarak Biçem ve ideolloji yazarın duygusal katılımı. Jale parla üslûp ve ideoloji

Üslûp incelemesi üzerine John Haynes’in Style isimli eserinde teklif ettiği üslûp inceleme yöntemi Leech ve Short’un teklifleri ile benzerlik göstermektedir.

I. Tek sözcükler ya da iki üç sözcükten oluşan öbekler açısından üslup