Araştırmanın beşinci alt amacı doğrultusunda, sekizinci sınıf öğrencilerinin problem çözmeye yönelik algıları ile akademik başarıları arasında anlamlı düzeyde bir ilişki olup olmadığı incelenmiştir. Bu bağlamda yapılan korelasyon analizi sonucunda, öğrencilerin problem çözmeye yönelik algı ile akademik başarıları arasında anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı belirlenmiştir. Bu yönüyle problem çözme becerileri yüksek olan öğrencilerin her zaman akademik başarılarının da yüksek olmayacağı söylenebilir. Bu sonucun ortaya çıkmasının temelinde araştırmada kullanılan problem çözme becerileri ölçeğinin içeriği ile akademik başarı kriteri olarak kullanılan TEOG sınavında yer alan soru içerikleri arasında bazı farklılıklar bulunmasının yattığı düşünülebilir. Literatürde problem çözme becerisi ile akademik başarı arasında anlamlı bir ilişki bulunmadığının rapor edildiği araştırma bulguları da (Alver, 2005) göz önünde bulundurulduğu zaman, problem çözme becerisinin her zaman akademik başarı düzeyi üzerinde belirleyici olmadığı, bunun temelinde de akademik başarı kriteri olarak ele alınan parametreler ile problem çözme envanteri içeriği arasındaki farklılıkları yattığı söylenebilir.
Literatürde konu ile ilgili yapılan bazı araştırmalarda akademik başarı düzeyi ile problem çözme becerisi arasında anlamlı bir ilişki bulunduğu, öğrencilerin problem çözme becerileri arttıkça akademik başarı düzeylerinin de yükseldiği bulgularına
ulaşılmıştır (Arlı ve diğerleri, 2011). Derin (2006) tarafından yapılan araştırmada ortaokul öğrencilerinde problem çözme becerisi ile akademik başarı düzeyi arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmış, toplam 434 ortaokul öğrencisinin dâhil edildiği araştırmanın sonunda öğrencilerin problem çözme becerileri ile akademik başarı düzeyleri arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiş, bu kapsamda öğrencilerin problem çözme becerileri arttıkça akademik başarı düzeylerinin de arttığı rapor edilmiştir. Kaplan ve diğerleri (2016) tarafından yapılan araştırmada ise ortaokul öğrencilerinde problem çözme becerisinin matematik üst biliş farkındalık düzeyi arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmış, araştırmanın sonunda problem çözme becerisi ile matematik üst biliş farkındalık düzeyi arasında pozitif yönde ve orta seviyede anlamlı bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Özsoy (2005) tarafından yapılan araştırmada da ilköğretim 5. sınıf öğrencilerinin problem çözme becerileri ile matematik dersine ilişkin akademik başarı düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmış, toplam 105 öğrencinin dâhil edildiği araştırmanın sonunda öğrencilerin problem çözme becerileri ile matematik dersine yönelik akademik başarı düzeyleri arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Literatürde yer alan çalışmalar değerlendirildiği zaman, araştırmacıların problem çözme becerisinin akademik başarıyı etkilemesinin temelinde birçok unsur yattığı görüşünde birleştikleri görülmektedir. Arlı ve diğerleri (2011) tarafından yapılan araştırmada problem çözme becerisinin akademik başarının önemli bir yordayıcısı olduğu tespit edilmiş, bunun temelinde problem çözme becerisi yüksek olan insanların herhangi bir problem ile karşılaştıkları zaman durumu anlamaya, konuyla ilgili her türlü bilgiyi dikkate almaya, sorunun çözümüne planlı bir biçimde karar vermeye, eldeki verileri planlı bir biçimde değerlendirmeye, çıkan sonuçları karşılaştırarak kendi görüşlerine göre yeni sonuçlar türetmeye önem vermeleri gibi unsurların yattığına vurgu yapılmıştır.
Akademik başarı düzeyi ile problem çözme becerisi arasındaki ilişkinin ele alındığı araştırmalarda elde edilen bulguların çelişkili sonuçlar ortaya koyduğu görülmektedir. Bunun temelinde araştırmalara dâhil edilen öğrencilerin farklı eğitim düzeylerine sahip olmaları, araştırmalarda kullanılan problem çözme becerisi ölçekleri ile akademik başarının tespitinde kullanılan yöntemlerin birbirinden farklı olmasının yattığı düşünülebilir. Bu nedenle akademik başarı düzeyi ile problem çözme becerisi arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılması adına konuya ilişkin olarak daha geniş kapsamlı araştırmalar yapılması gerektiği görülmektedir. Literatürde yer alan araştırmalar da
akademik başarı ile problem çözme becerisi arasındaki ilişkiye yönelik yeni araştırmalar yapılması gerektiği görüşünü desteklemektedir. Alver (2005: 88) tarafından bu alanda yapılan araştırmanın sonunda eğitim kurumlarında akademik başarı düzeyini etkileyen değişkenlere ilişkin yeni araştırmalar yapılması gerektiği, özellikle yaratıcı ve özgün düşünme ile problem çözme becerisinin akademik başarıyı hangi düzeylerde etkilediğinin ele alındığı araştırmalara önem verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
BÖLÜM VI
SONUÇ VE ÖNERİLER
6.1. Sonuçlar
Araştırmaya katılan öğrencilerin problem çözmeye yönelik algıları ve yaratıcı düşünme eğilimi düzeylerinin orta seviyede olduğu bulunmuş, bu sonucun ortaya çıkmasının temelinde ülkemizde ortaokul eğitim programlarının ve ders içeriklerinin öğrencilerin yaratıcılık ve problem çözme becerilerini geliştirmekten ziyade, ezberci bir yapıya sahip olmasının, buna paralel olarak öğrencilerin problem çözme ve yaratıcılık yeteneklerini ortaya çıkarma konusunda yetersiz olmasının yattığı düşünülmüştür.
Literatürde yer alan benzer çalışmalarda da ülkemizce ortaokul öğrencilerinin yaratıcılık ve problem çözme becerilerinin orta düzeyde olduğu sonuçlarına ulaşılmış, bu kapsamda araştırmada elde edilen sonuçların literatürle paralellik gösterdiği görülmüştür.
Araştırmaya katılan öğrencilerin problem çözmeye yönelik algılarının cinsiyet değişkenine göre anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiş, bu sonucun ortaya çıkmasında kız ve erkek öğrencilerin psikolojik ve duygusal gelişim özelliklerinin birbirinden farklı olmasının, bunun yanında kız ve erkek öğrencilerin karşılaşılan problemler konusunda sabırlı ve mantıklın hareket etme düzeylerinin birbirinden farklı olmasının etkili olduğu düşünülmüş, literatürde yer alan araştırmalarda elde edilen sonuçların da bu görüşü desteklediği görülmüştür.
Araştırmaya katılan öğrencilerin yaratıcılık düşünme eğilimlerinin cinsiyet değişkenine göre anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiş, araştırmada elde edilen bu sonucun literatürde yer alan benzer araştırma sonuçları ile paralellik gösterdiği belirlenmiştir. Literatürde kız ve erkek öğrencilerin yaratıcılık düşünme eğilimleri arasında anlamlı farklılıklar bulunmasının temelinde kız ve erkek öğrencilerin karşılaştıkları durumlar karşısında ayrıntılara odaklanma düzeylerinin farklılık göstermesinin yattığı savunulmuştur.
Öğrencilerin yaratıcı düşünme eğilimleri ile problem çözmeye yönelik algıları arasında istatistiksel açıdan negatif yönde, anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.
Araştırmada elde edilen bu sonucun literatürdeki açıklamalardan farklı olması,
katılımcılarının sosyo-ekonomik nitelikleri, ailesel özellikleri ve yaşadıkları yerin kültürel niteliklerinden kaynaklanmış olabileceği düşünülmektedir.
Araştırmaya dâhil edilen öğrencilerin yaratıcı düşünme eğilimlerinin ve akademik başarılarını anlamlı düzeyde etkilediği tespit edilmiş, söz konusu ilişkinin pozitif yönde olduğu görülmüş, bu kapsamda yaratıcı düşünme eğilimi arttıkça ortaokul öğrencilerinin akademik başarılarının da anlamlı düzeyde artış gösterdiği bulunmuştur.
Bu sonucun ortaya çıkmasının temelinde yaratıcı düşünmeyle arasında anlamlı ilişki bulunmasının, buna paralel olarak yaratıcı düşünme eğilimi yüksek olan öğrencilerin akademik özelliklerinin de güçlü olmasının yattığı düşünülmüştür. Literatürde yer alan benzer araştırma bulgularının da bu görüşü desteklediği görülmüştür.