• Sonuç bulunamadı

KOP BÖLGESİNİN MEVCUT DURUM ANALİZİ

4. BÖLGENİN GELİŞMİŞLİK DÜZEYİ VE GENEL EKONOMİK YAPISI

4.6 KOP BÖLGESİNDE İLLERİN REKABET GÜCÜ

“Bölgesel rekabet gücü” veya“bölgesel rekabet edebilirlik” kavramı, başta OECD ve Avrupa Birliği gibi olmak üzere birçok ülkenin ve kuruluşun en önemli gündem maddelerinden biridir. Çok genel anlamda, bölgesel rekabet gücü veya bölgesel rekabet edebilirlik kavramı, bir bölge veya şehrin, ulusal ve özellikle de küresel ihraç pazar payında, diğer bölge veya şehirler ile yaptığı rekabetteki başarısı ile birlikte, yüksek ve sürdürülebilir bir gelir düzeyi sağlayabilme yeteneği olarak tanımlanmaktadır (Kitson vd., 2004:992). Bölgesel rekabet gücü/edebilirlik kavramı ile verimlilik, büyüme, rekabet ve performans gibi ekonomi politikası terimlerini içermekte, bölgelerin ihracat pazarındaki payı, sermaye ve işgücünün çekilmesi gibi konular diğerleriyle yarışması ve başarılı olması hususları vurgulanmaktadır.

Bölgesel rekabet edebilirliğinin son dönemde önem kazanmasının temel nedeni, “bölgelerin” giderek küresel ekonominin dinamoları haline gelmeleridir. Günümüzde ekonomik büyümenin temelinde rekabet gücünün yattığı herkesçe kabul edilmektedir. Rekabet edebilirlik sadece ülkeler ve firmalar arasında değil aynı zamanda bunlar kadar da kentler ve bölgeler düzeyinde meydana gelmektedir. Bu bağlamda hem ülkeler ve firmalar, hem de kentler ve bölgeler de rekabet güçlerini artırmak için birbirleriyle kıyasıya yarışmaktadır (Yavan, 2013). İşte ortaya çıkan bu yeni eğilimin yönetimi ve organizasyonunda, “Bölge ”anahtar kavram olarak ele alınmaktadır. Öte yandan rekabet edebilirliğin en önemli unsuru olan “yeniliğin” gelişeceği mekânsal düzeyin “bölge” olduğunun ortak bir konsensüsle kabul edilmesi bu önemin artmasında bir başka temel etkendir.

Bölgesel rekabet gücü/edebilirlik konusu, Türkiye’de ilk kez 9. Kalkınma Planında ele alınmış ve giderek hem diğer politika belgelerinde hem de çeşitli akademik araştırmaların gündeminde yer almıştır. 10. Kalkınma Planı çerçevesinde hazırlanan ve 2023 yılına kadar da Türkiye’nin bölgesel kalkınma vizyonu ve politikalarını belirleyen en temel çerçeveyi ortaya koyan Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi’ne (BGUS) (Kalkınma Bakanlığı, 2014) göre, ülkenin bölgesel kalkınma politikasının iki temel hedefi bulunmaktadır: (1) bölgelerin rekabet gücünün artırılması ve (2) bölgeler arası gelişmişlik

157

farklarının azaltılması. Bu doğrultuda BGUS’ta bölgesel rekabet gücü en fazla vurgulanan, öne çıkan ve altı çizilen temel bir kavramdır. Nitekim Türkiye BGUS ile 1960’lardan bu yana bölgesel kalkınma alanında sürdürdüğü temel önceliği olan “bölgelerarası gelişmişlik farklarının azaltılması” politikasının yanına, ilk kez en az onun kadar önemli gördüğü ikinci bir amacı ve önceliği de koyarak yeni bir bölgesel kalkınma politikası tarif etmiştir. Bu yeni bölgesel politikaya göre, bölgesel farklılıkların azaltılması amacının yanı sıra tüm bölgelerin içsel potansiyelini harekete geçirerek “bölgesel rekabet gücünü artırmak” temel hedeflerden biri haline getirilmiştir.

Bölgelerin ve kentlerin rekabet gücünü ölçmek amacıyla yapılan çalışmalarda, onlarca farklı gösterge kullanılarak bölgelerin/illerin rekabetçi performansı rekabet endeksi adı verilen komposit göstergelerle ortaya konulmaya çalışılmaktadır (Martin, 2005). Bu bağlamda Türkiye’de iller ve bölgeler düzeyinde bölgesel rekabet gücünü kıyaslayan endekslerin/çalışmaların son yıllarda ortaya çıktığı görülmektedir (Örneğin Kara, 2008; EDAM ve Deloitte, 2009; Albayrak ve Erkut, 2010; URAK ve Deloitte, 2011; Kumral vd., 2012; Doğruel, 2012). Aşağıda söz konusu bu çalışmalardan en güncel ve en kapsamlı olan EDAM’ın (Ekonomi ve Dış Politika Araştırma Merkezi) 2016 yılı sonunda yayınlanan çalışması esas alınmış ve böylece KOP Bölgesinin rekabet gücü değerlendirilmiştir.

EDAM (2016) tarafından yayımlanan “Türkiye İçin Bir Rekabet Endeksi” adlı çalışmada Türkiye’de illerin ve bölgelerin rekabet gücünü ortaya çıkarmak için bir endeks oluşturulmuştur. Bu çalışmada kullanılan bölgesel rekabet endeksi sadece ekonomi büyüklükleri değil, bunu yanı sıra illerin sosyal, eğitimsel, teknolojik ve fiziksel altyapı durumları ile sağlık ve işgücü ile ilgili diğer boyutları içeren 8 farklı bileşenden oluşmaktadır (Tablo 4.8). 64 farklı değişkenin iki aşamalı temel bileşenler yöntemiyle analiz edilmesi sonucu oluşturulan bu bölgesel rekabet gücü endeksine göre, elde edilen sonuçlar, aslında Türkiye’de bilinen durumu yansıtmaktadır.

Tablo 4.8. KOP Bölgesi İllerinin 2014 Yılı Rekabet Gücü Sıralaması

İller

Kaynak: EDAM, 2016’dan yararlanarak yazar tarafından oluşturulmuştur.

Bölgesel rekabet gücü sonuçlarına göre, en yüksek rekabet gücüne sahip ilk 10 il arasında İstanbul, Ankara ve İzmir ilk üç sırada yer alırken, bunu Antalya, Kocaeli, Muğla, Eskişehir, Bursa ve Denizli’nin izlediği görülmektedir. Bu haliyle ülkenin Batı yarısında yer alan İstanbul çevresi, Ankara çevresi ve İzmir-Antalya çevresinde yer alan iller en rekabetçi en üst %20’lik dilimi oluşturmaktadır. Buna karşılık, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri rekabet edebilirlikte Türkiye genelinin çok gerisinde kalmaktadır. Nitekim rekabet gücü en düşük 15 il sıralandığında 2008-2014 arasında çok az oynamalar olsa da ciddi bir değişim görülmemektedir. Halen Şırnak, Hakkari, Ağrı, Muş ve Şanlıurfa son 5’te yer alan en düşük rekabet gücüne sahip iller durumundadır (EDAM, 2016).

Bölgesel rekabet gücü bakımından KOP Bölgesi incelendiğinde ise, Konya Rekabet Endeksi’nde 81 il arasında 24. sırada yer almıştır. 2008 yılında 29. sırada olan Konya’nın son 6 yılda rekabet gücünü artırarak 5 basamak yükseldiği görülmektedir (Şekil 4.10). Ancak 2014 yılı itibariyle nüfus ve ekonomik büyüklükte 81 il içinde 7. sırada yer alan ilin, halen rekabet gücünün görece düşük olduğu ileri sürülebilir. Nitekim birçok göstergede Doğu komşusu Kayseri’den daha iyi performansa gösteren Konya rekabet gücü sıralamasında 3 basamak daha geridedir. Keza Konya, Batı komşuları olan ve 9.

sırada bulunan Denizli ile 7. sırada yer alan Eskişehir’in ise çok gerisindedir. Konya’nın rekabet gücü 8

158

alt endeks bağlamında incelendiğinde ise (Tablo 4.8), en güçlü performans gösterdiği alan piyasa büyüklüğü alt endeksi (7. sırada) olurken, en düşük sırada yer aldığı alt endeksler ise sosyal sermaye alt endeksi (45. sırada) ve emek piyasası alt endeksi (44. sırada) olmuştur. Karaman’ın rekabet gücüne bakıldığında, 2008 yılında 37. sırada iken, 2014 yılında 44. sıraya gerilediği görülmektedir. Bu haliyle Karaman bir nevi ülke ortalaması olarak görülebilecek olan illerin medyan endeks değerinin de altına düşerek, eşdeğeri kabul ettiğimiz 39. sırada yer alan Kırşehir’in de arkasına düşmüştür. Karaman’ın en yüksek sırada yer aldığı alt endeks işgücü piyasaları alt endeksi (31. sırada) olurken en düşük performans gösterdiği alt endeks yaratıcı sermaye alt endeksi (56. sırada) olmuştur. Aksaray ve Niğde ise, 81 il arasında Aksaray 59. sırada ve Niğde’de 57. sırada ve yer almaktadır. Her iki ilde 2008 yılına göre, rekabet gücünde 3-4 basamak gerilemiştir. Bu haliyle Aksaray halen eşdeğeri Yozgat’tan (63.) 4 sıra yukarıda iken, Niğde eşdeğeri Nevşehir’in (40.) 17 sıra gerisindedir. Aksaray ve Niğde’nin en güçlü performansları pazar büyüklüğü alt endeksinde görülürken (sırasıyla 37. ve 39. sırada), en kötü sıralaması yine sırasıyla 62. ve 65. sıralarda olan sosyal sermaye alt endeksinde gerçekleşmiştir.

Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir, Yozgat illeri rekabet gücü bakımından incelendiğinde ise, Kırıkkale Rekabet Endeksi’nde 81 il arasında 34. sırada yer almıştır. 2008 yılında sıralamada 34. olan Kırıkkale 2014 yılında da 34. sırada kalmıştır (Şekil 4.10). Genel olarak bakıldığında Kırıkkale’nin yaratıcı sermaye, piyasa büyüklüğü ve genel rekabet endeksinde geride olduğu finansal derinlik endeksinde ise en ileri de olduğu görülmektedir. Kırşehir incelendiğinde, ilin 2008 yılında genel rekabet endeksinde 38. sırada iken 2014 yılında 2 basamak yükselerek 36. Sıraya yerleştiği görülmüştür.

Nevşehir ise bölgesel rekabet endeksinde, 2008 yılında 35. sıradayken 2014 yılında sırasını 40’a çıkararak 5 basamak gerilemiştir. Nevşehir’in en iyi sıralamalara sahip olduğu endeksler, fiziki altyapı endeksi ve finansal derinlik endeksidir. Son olarak Yozgat’ın durumuna bakıldığında ise, ilin söz konusu tüm endekslerde gerilerde olduğu açıkça görülmektedir. Buna göre genel rekabet endeksinde 2008 yılında 64. sırada olan il, 2014 yılına gelindiğinde 1 basamak yükselerek 63. Sıraya yerleşmiştir.

Şekil 4.10. KOP Bölgesi İllerinin 2008 ve 2014 Yıllarında Rekabet Gücü Sıralaması

Kaynak: EDAM, 2016’dan yararlanarak yazar tarafından oluşturulmuştur.

Sonuç olarak, KOP Bölgesi içerisinde Konya en fazla rekabet gücüne sahip il durumundadır. Bunu 20 sıra geriden Karaman izlerken, Karaman’ı da 13 sıra arkadan Niğde ve 15 sıra geriden Aksaray izlemektedir. EDAM tarafından yapılan rekabet gücü çalışmasının sonuçlarının 2011 yılında Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması (SEGE 2011) çalışması sonuçlarıyla oldukça paralel olduğu dikkati çekmektedir. Nitekim SEGE çalışmasına göre sosyo-ekonomik gelişmişlik bakımından 81 il içinde KOP Bölgesini oluşturan illerden Konya 20., Karaman 32., Aksaray 55. ve Niğde de 56. sırada yer almaktadır ki bu durum iki çalışmanın farklı amaçlar içinde yapılsa birbirini doğrulayan sonuçlar ürettiğini göstermektedir. Rekabet gücü çalışması özellikle Konya dışında tüm KOP illerinin rekabet gücünde düşme yaşadığını ancak özellikle Karaman’ın son yıllarda daha fazla gerilediğini göstermektedir. Öte yandan, rekabet gücünün alt

159

endeksleri bakımından ise, KOP Bölgesinin piyasa büyüklüğü alanında en rekabetçi olduğu, bunu fiziki alt yapı endeksinin izlediği görülmektedir. Buna karşın, bölge insan sermayesi ve özellikle sosyal sermaye bakımından en düşük rekabetçilik düzeyine sahiptir.

KOP Bölgesine sonradan katılan illerde ise, Kırıkkale en fazla rekabet gücüne sahip il konumundadır.

Kırıkkale’yi Kırşehir izlerken onu Nevşehir takip etmektedir. Yozgat ise proje alanında genel rekabet sıralamasında en geride olan ildir. Yozgat, Kırıkkale’den 29 sıra geride yer almakla kalmayıp, aynı zamanda ilin diğer göstergelerde de çok geri durumda olduğu görülmektedir. Bölge bazlı bakıldığında KOP Bölgesi’nde Kırşehir’in ve Kırıkkale’nin insan sermayesi endeksinde, Kırıkkale ve Nevşehir’in fiziki alt yapı ve finansal derinlik endeksinde, Yine Kırıkkale’nin emek ve sosyal sermaye endeksinde öne çıktığı söylenebilmektedir. Buna karşın bölgede en alt değer Kırşehir’de piyasa büyüklüğü endeksinde görülürken, aynı zamanda en üst değer de yine Kırşehir’de insan sermayesi endeksinde saptanmıştır.

Yozgat’ın ise görece piyasa büyüklüğü dışında tüm göstergelerde çok geri sıralarda olduğu dikkati çekmektedir.