• Sonuç bulunamadı

Ardından Gelen Devletler

ON BİRİNCİ YÜZYILIN ORTALARINA KADAR KAYNAKLAR

Genel tarihlerde kendilerine adanan bölümlerin haricinde, Abbasiler hakkında derinlemesine bir çalışmaya sahip değiliz. İlk resmi çalışmalar bile tam olmaktan uzaktır. Müslüman tarihinin en parlak dönemi olmasından dolayı; bu durum, daha da şaşırtıcıdır. Gerçeği söylemek gerekirse; ilk yıllar hariç, koleksiyonun önemli bir kısmı, sadece yakın bir zaman önce keşfedilmiştir. Bu koleksiyon yenilenmelidir. Özellikle bu durumda araştırmanın ya erişilebilir gerçeklerle ya da aşağı yukarı tesadüfen rastlanılan kroniklerdeki on dokuzuncu yüzyıl oryantalistlerin ilgi duyduğu sınırlı bir dizi soru ile sınırlı kalması gerekir. Temel problemleri ortaya çıkarmak çok önemlidir. Burada, ciddi boşlukları doldurmak için bir bütün olarak dönemin ciddi bir şekilde düşünülmesinden daha önemli bir husus yoktur.

Kaynak eksikliği yoktur. Mısır ile ilgili yayınlanan makaleye ilaveten – M.S. 969 Fatımi fethinden önce aşağı-yukarı yarısı Mısır ile ilgili olan – bir takım ilginç Suriye makalesi yayına hazırlanmıştır. Mesela: N. Abbott tarafından yazılan “Arabic Papyri of the Reign of Ğa’far al-Mutawakkil ‘ala-llah,” (Ğa’far al-Mutawakkil ‘ala-llah Saltanatında

Arapça Papirüs) ZDMG, XCII (1938). Kronikler ve diğer eserler, A. Z. Safwat tarafından

yazılan dört ciltlik Jamharat rasa’il al-‘arab (Kahire, 1937), yayınında dördüncü/onuncu yüzyılda tekrar üretilmeden önceki resmi mektupların belli bir sayısı da muhafaza edilmiştir. Nihai olarak resmi yazışmaların üç koleksiyonu vardır.

167

ABBASİ HALİFELİĞİ 131 Bu koleksiyonlar, Buyid döneminden başlayıp kişisel mektupları olduğu kadar idari faaliyetleri de içeren karışık belgelerdir. Bunların en ünlüsü, halifenin sekreteri Abü İshak al- sabi’nin mektup koleksiyonudur. Bu koleksiyonun küçük bir bölümü, S. Arslan (1898) tarafından yayınlandı. Diğer taraftan ünlü bir edebiyat şahsiyeti ve vezir olan İbn Abbad tarafından ise “Sahib” adlı eser yazılmıştır. Abd al Wahhab Azzam ve Shawqi Daif (Kahire, 1947 ve Tahran 1955) tarafından yayına hazırlanan bu eser, tarihçiler için daha çok faydalıdır. Bu konuda C. Cahen’in “Une correspondance buyide inédite,” Studi orientalistici in onore di

Giorgio Levi Della Vida, I eseri de vardır (Roma, 1956).

Emevî tarihi için atıfta bulunulan bütün eserler, (bk., bölüm 16) Abbasiler başlığı altında yazılmıştır. O zamana kadar olan belgeler, önemli tarihçi Taberi’nin kontrolü vasıtasıyla Abbasi idaresinin ilk dönemi için kullanılmıştır. Fakat H.S. 311 yılına kadar, son yıllarla ilgili açıklamaları oldukça zayıftır. Burada Abbasi Dönemi özellikle de Taberi’den sonra gelen dönemle ilgili eserlerden bahsediyoruz.

Daha sonraki Müslümanların gözünde vasat bir tarih görünümü sergileyen Taberi tarihi, değişik birçok tarihçi tarafından sürdürülmüştür. 320/923 yılına kadar yazan İspanyol Arib, 1897 tarihinde M. J.de Goeje tarafından yayına hazırlanmıştır. Bir sonraki önemli yazar ise 447/1055 yılına kadar yazan ilgili ailenin Müslüman bir üyesi, Hilal al-Sabi’dir. Onun tarafından sırasıyla eseri sürdürülen ve 362/973 yılına kadar yazan Thabit b. Sinan, Harran’ın “Sabian”ı ayrıca Bağdat’ın yüksek seviyeli bir bilim adamıdır. H.S. 388’in sonundan H.S. 393’ün başına kadarki süreyi kapsayan dönemdeki orijinal eserinden sadece bir parça, bize ulaşmıştır. Yine de gerekli bilgi, daha sonraki tarih eserlerinde özellikle de 421/1030’da ölen bir filozof, bir doktor ve devlet adamı olan Miskawahi tarafından yazılan TAJARİB AL- UMAM ( The Experiences of the Nations) (Milletlerin Tecrübeleri)adlı eserde; ayrıca

Tajarib’in devamını da 488/1095’te ölen vezir Abu Shuja’ al-Rudhrawari’de bulunmaktadır.

İki yıl sonraki eserleri ihtiva eden bu makalede, tarihi sonlandıran Hilal al-Sabi tarafından yazılan eserin üç belirtilmemiş yılı ile bağlantılı olduğu sağlanmaktadır. Bütün eser, (bk., s. 133) Tankuhi’ye de atıfta bulunan üç ciltlik tercüme ve bir indeks ihtiva eden küçük bir cilt ve metni üç ciltten oluşan D. S. Margoliouth ve H. Amedroz tarafından yazılan The Eclipse of

the Abbasid Caliphate (Abbasi Halifeliğinin Duraklaması) (Londra, 1920-1921) İngilizceye

tercümesiyle birlikte yayına hazırlanmıştır. Yazarların zekâsı, onların belge ve nakil kaynakları ve yaşadıkları idare ile olan bağlantıları, bu eseri kıyaslanamayacak kadar zengin kılmaktadır; bu yüzden bundan faydalanılmalıdır.

Birkaç yıl önce, L. Caetani, Tajarib’in İstanbul nüshasının birinci, beşinci ve altıncı ciltlerinin kopya basımını yayınladı; GMS, VII/1, 5, 6 (Leiden ve Londra, 1909-1917), cilt 1 M.S. 622-657 yıllarını kapsıyordu. M. J.de Goeje ayrıca kendisinin Fragmanta Historicorum

Arabicorum’unda II (1971) al-Ma’mun’dan al-Musta’in’e kadarki iktidarı içine almaktadır.

168

132 TARİHSEL BİBİLYOGRAFYA

Bu yüzden de büyük bir çekiciliğe sahip değildir. H. Amedroz, Miskawaih’in pasajlarının tablosuna paralel Tajarib al-Umam, Arib, Tabari Continuatus ve Hilal, Kitab al-Wuzara’ H.S. 295-320 yılları boyunca kendisinin makalesine bir ek olarak yazdığı “The Tajarib al Umam of Abu Ali Miskawaih,” İslam, V (1914) ve “The Vizier Abu ‘l-Fadl İbn al ‘Amid from the Tajaribal-Umam of Abu ‘Ali Miskawaih,” İslam, III (1912) eserlerini yayınlamıştır.

Tarihi değere haiz diğer yazarların eserleri arasında, İbn abi Tahir Taifur’dan da bahsetmeliyiz. Onun eseri, al-Ma’mun’un Bağdat’taki iktidarının başlangıcını detaylı bir şekilde tasvir eden Kitab Baghdad eserinin bir parçası; H. Keller tarafından (1908) Almanca tercümesi ile yayına hazırlanmış; ayrıca Kahire’de (1949) yayınlanmıştır. Al-Suli (ö. H.S. 946) tarafından yazılan ve J. Heyworth-Dunne tarafından yayına hazırlanan (Kahire, 1937) ve içinde kendisinin Bağdat’ta bir saray mensubu olarak çok basit bir şekilde canlı hatıralarını ilişkilendirdiği Kitab al-Awraq (The Book of Leaves) (Sayfaların Kitabı)’na özel bir yer ayrılmalıdır. Bu eserin M. Canard tarafından yapılan çok değerli dip notları ile iki ciltlik

Akhbar al-Radi billah wa’l-Muttaqi başlıklı Fransızca tercümesi de vardır (Cezayir, 1946-

1950).

Bir Mısırlı Hristiyan olan ve on birinci yüzyılın birinci yarısında Antakya’da yaşayan Yahya al-Antaki, iki imparatorluk arasındaki ilişkilerde hem Bizans hem de Müslüman tarihini bir araya getiren ve özellikle iyi bilgi sunan önemli bir kronik telif etmiştir. Fransızca tercümesi ile birlikte en iyi basımı, PO’daki I. Krachkovskii ve A. Vasiliev tarafından yazılanlardır XVIII (1924) ve XXIII (1932). Mari tarafından yazılan “The Nestorian Kronik”, on ikinci yüzyıla kadar devam etti; Amr bar Sliba tarafından yazılan ve P. H. Gismondi (1903) tarafından yayına hazırlanan eser de faydalıdır.

Birçok farklı kronik, genel tarih bakımından de dikkate değerdir. Hasan b. Muhammad Qummi tarafından yazılan Ta’rih-i Qumm, küçük İran şehri Kum’un tarihi ile ilgili olup sahip olduğu belgelerin önemi açısından oldukça dikkat çekicidir. Bu eser bize bir Farsça tercüme ile ulaşmıştır. Jalal al-Din Tihrani tarafından yayına hazırlanmıştır, I-V (Tahran, 1934). Bu eser hakkında Ann K. S. Lambton tarafından kaleme alınan makaleye bakınız, BSOAS, XII (1947-1948), s. 580. Malik al Shuara Bahar tarafından (1935) yayına hazırlanan Farsça

Ta’rikh-i Sistan, da ayrıca Doğu İran için en önemli eserdir. Gazneliler döneminde Müslüman

Orta Asya’nın tarihi için bol miktarda kaynak, Gazneli Mahmud hakkında yazılan al-Utbi’nin Arapça al-Ta’rikh al-yamini eserinde bulunmaktadır. Bunun bir de (Manini tarafından Farsça uyarlamasına dayanmaktadır) R. Reynolds tarafından yazılan (1858) İngilizce tercümesi vardır. Ayrıca yine Farsça olarak Baihaqi tarafından yazılan aşırı derecede detaylı Ta’rikh eseri vardır. Buna ek olarak kısmen korunan Mesud’un iktidar dönemi ile ilgili S. Nafisi tarafından yazılan notlardan oluşan iki ciltlik iyi basım (Tahran, 1945-1953) eseri de ifade etmeliyiz.

169

ABBASİ HALİFELİĞİ 133 Ayrıca daha sınırlı Zain al-akhbar’a da bakınız. Bu, Gardizi tarafından yazılan ve M. Nazim tarafından yayına hazırlanan (Berlin, 1928) ve S. Nafisi’nin (Tahran, 1954) İran’ın genel tarihinin özü ve Orta Asya için de değerli bir eserdir. Narshakhi tarafından yazılan Ta’rikh-i

Bukhara, C. Schefer tarafından yayına hazırlanan (1892) ve R. Frye tarafından İngilizceye

tercüme edilen (Cambridge, Mass., 1954) İran basımı vasıtasıyla günümüze ulaşmıştır. Müslüman Doğu Dünyasının geri kalanının yerel kronikleri arasında, bizler, şimdi bile hâlâ kısmen tasnif edilen Yemen’e ve F. Wüstenfeld tarafından yayına hazırlanan dört ciltlik

Die Chroniken der Stadt Mekka’ye (1857-1861) yoğunlaşacağız.

İnsanların özel sınıflarına adanmış eserlerden, özellikle vezirler için yazılanlardan bahsediyoruz. Kısmen korunan gerçek belgeleri içeren muhteşem bir eser olan Tuhfat al-

umara’ fi Ta’rikh al-wuzaraa al-Jahshiyari’nin bir devamıdır. Bu eser H. Amerdo tarafından Three Years of Buwaihid Rule in Baghdad 389-393 A.H. (Londra, 1901) adıyla yayına

hazırlanmıştır.

Kısa hikâyelerden oluşan koleksiyon, Kadı al-Tanukhi (ö. M. S. 994) tarafından yazılan Nishwar al-Muhadara eserinde kısmen korunmuştur. Bu eser, bir takım ilginç mülahazalar ihtiva etmektedir. Birinci cildi D. S. Margoliouth tarafından yayına hazırlanmış ve tercüme edilmiş olan The Table Talk of Mesopotamian Judge (Mezopotamyalı Yargıcın

Masa Başı Konuşması) (Londra, 1921) adlı eseridir. Ancak ikinci cildi, aynı yazar tarafından Revue Sittenbild von Arabe de damas, X (1930) ve XIII (1932) adıyla yayına hazırlanmış ve IC’de tercüme edilmiştir III-VI (1929-1932; ayrı baskı, 1934). A. Mez tarafından yayına

hazırlanan Abulkasim, ein Bagdader Sittenbild von Muhammad b. Ahmad al-Mutahhar al-

Azid (Heidelberg, 1902); R. Brünnow tarafından yayına hazırlanan Kitab al muwashsha

(1886) ve K. Muastafa tarafından (Kahire, 1953) ayrıca Bedi’ al-Zaman al- Hamadhani (ö. 1008) tarafından yazılan Maqamat (Assemblies)(Kurullar) ki bu eserin alıntıları R. Blachere ve P. Masnou (1957) tarafından tercüme edilmiştir. Bizler ise yapılanlar hakkında kısa romanlara sahibiz.

Büyük yazar al-Jahiz’in edebi eserleri arasında önemli tarihi kaynak ihtiva eden birçok farklı küçük eser vardır. Mesela: Türk askerlerinin erdemlerine adanmış Manaqib al-atrak;

Tria Opuscula’da (Leiden, 1903) G.van Vloten tarafından yayına hazırlanan kamu

görevlilerini taşlamayı amaçlayan Dhamm akhlaq al-kuttab, benzer mizaçla Majmü’at

rasa’il’de (Kahire, 1324/1906), s. 155-180’ye dâhil edilen Dhamm ‘amal al-sultan eseri de

vardır. Tarihiçi için büyük öneme sahip kaynak ise ticareti ilgilendiren anlaşmalardır. Mesela:

Revue de l’Académie Arabe de Damas adlı eserinde XII (1932) ve Kahire’de (1935) H. H.

Abdulwahhab tarafından yayına hazırlanan “al-Tabaşşur bi’l-tijara,” ve Three Essays of…al-

Jahiz (1926) eserinde J. Finkel tarafından yayına hazırlanan Yahudi ve Hristiyanlar

hakkındaki al-Radd ‘ala ‘l-nasara wa’l-yahud; bu eser, JAOS’da İngilizceye tercüme edilmiştir (1927) ve Hesperis’te I. S. Allouche tarafından Fransızcaya tercüme edilmiştir,

170

134 TARİHSEL BİBİLYOGRAFYA

XXVI (1939). G. Awad tarafından yayına hazırlanan (1951) ve al-Shabushti tarafından yazılan Kitab al-diyarat oldukça özel bir bakış açısından Hristiyanlar hakkında bilgi sunmaktadır.

Abu Hayyan al-Tawhidi ve al-Tha’alibi şair ve edebiyatçılar tarafından yazılan belli bazı eserlerden faydalı bilgiler derlenebilir; ancak bu durumda s. 24’teki M. Canard tarafından yazılan askeri romanlardan bahsetmemek gerekir.

Temel yasal eserler ve temel idari süreçlerle ilgili eserler, Abbasi döneminde yazılmıştır. Mesela: Kahire’de yayına hazırlanan Abu Yusuf tarafından yazılan KİTAB AL- KHARAJ (H.S. 1352); aynı kitap, E. Fagnan tarafından Le livre de l’impat foncier (1921) adıyla Fransızcaya tercüme edilmiştir. Ki bu eser, T. Juynboll tarafından yayına hazırlanan Yahya b. Adam’ın eseri ile karşılaştırılması gerekir (1896). Ayrıca aynı eser A. Ben Shemesh tarafından Yahya ben Adams Kitab al-Kharaj (Taxation in İslam), I (Leiden, 1958) adıyla İngilizceye tercüme edilmiştir. Bu eser geleneklerle çok iyi bir uyum sergilemektedir. Ayrıca Kahire’de (1353) yayına hazırlanan Abu Ubayd b. Salam tarafından yazılan Hadis’in bir koleksiyonu Kitab al-amwal eseri ile birliktedir.

Kuttab’ın bürokrasisi üzerine değişik birçok eser yazılmıştır. Bunlardan birincisi; D.

Sourdel tarafından yayına hazırlanan ve al-Baghdadi tarafından yazılan Kitab al-kuttab’dır

BEOD, XIV (1952-1954). İdari ihtiyaçlarla tam anlamıyla uyum içindeki yazar ve memur,

nerdeyse idarenin bütün dallarını kucaklayan ve sadece ikinci yarısı muhafaza edilmiş eseri yazan Quadama b. Ja’far’in Kitab al-kharaj idi. Bu eser kısmen yayınlanmıştır. Arapça metni, Paris’in Sorbonne Üniversitesinde A. Makki tarafından yazılan doktora tezi yayınlanmamış haliyle mevcuttur. İmparatorluğun vilayetlerinde maliye sistemini tanıtan bölümler, s. 135’te atıf yapılan BGA’da, VI tercüme edilmiş ve yayına hazırlanmıştır. Al-Khwarizmi tarafından yazılan ve G.van Vloten (1895) tarafından yayına hazırlanan Mafatih al-‘ulum, ansiklopediye benzer küçük, pratik bir eser olup değişik bilimlerin, mesleklerin ve entelektüel takipçiliğin terminolojisini veren ve kurumlar hakkında makalelerde benzer kaynağa dikkat çekmektedir. “Ortodoks” hukuku alanı dışında, s. 43’teki Zaid b. Ali’ye ve R. Serjeant’ın “A Zaidi Manual of Hisbah of the IIIrd Century,” RSO, XXVIII (1953), 1-34’e bakınız. Son olarak, özellikle de “Quelques problemes éconoques et fiscaux de l’Iraq Buyide,” AIEO, X (1952)’deki değişik birçok makalede C. Cahen tarafından çalışılan ve yayına hazırlanan Kitab al-hawi gibi idari ve vergi memurlarının kullanımı için tasarlanan özellikle de matematik ve bilimsel tezler içeren kaynak sayılmaktadır. S. 147’de atıf yapılan, M. Hamidullah tarafından yayınlanan bilimsel tez hazinenin envanteri ile ilgilidir.

Mawardi konusunda bakınız s.44.

Coğrafik olarak tanımlanan eserlerin pek çoğu idari işlerle yakından ilgilidirler. Aslında bunların birçoğu memurlar ve yöneticilerin Müslüman dünyasında bilmeleri gereken tanımlardır. Abbasi dönemi, daha sonraki dönemlerde nadiren kullanılan coğrafya yazıcılık tarzının altın çağıdır.

171

ABBASİ HALİFELİĞİ 135 Bir giriş olarak, Orta Volga Bulgarları büyükelçilik sekreterinden olmazsa hakkında hiçbir şey bilemeyeceğimiz bir ülkeyi sıra dışı bir şekilde gözlemleyen İbn Fadlan gibi seyyahların anlatılarına atıfta bulunulabilir. Uzun süre eksik tercümelerle bilinen anlatıları,

Ibn Fadlans Reisebericht (1939)’unun keşfedicisi Zeki Velidi Togan tarafından orijinaline

yakın el yazmasından Almancaya tercüme edilip yayına hazırlanmıştır; bu eser ayrıca I. Kovalevsky (Leningrad 1939; 2.b bs., Kharkov, 1956) tarafından Rusçaya tercüme edilip yayına hazırlanmıştır; ayrıca S. Dahhan tarafından yayına hazırlanmıştır (Şam, 1959) ve M. Canard tarafından AIEO, XVI (1958), 41-146’da Fransızcaya tercüme edilmiştir. Aynı türün Hint Okyanusundaki deniz yolculukları anlatıları vardır. Mesela: J. Sauvaget tarafından

Relation de la Chine et de l’Inde adıyla yazılan tercüme ve yorum basımında var olan ve G.

Bude’nin Collection Arabe de l’association (Paris, 1948) olan Tüccar Abu zaid Hasan al- Sirafi’nin eseridir. İspanyol Yahudi’si İbrahim b. Ya’qub al-Turthusi, sadece tercümeleri ile tanınmaktadır ki onun eseri yanlışlıkla iki ayrı yazara atfedilmiştir; O, s. 219’da al-Idrisi’den önce Hristiyan Avrupa hakkında bildiği çok az şeyi Müslümanlara öğretmiştir. O da aynen mahpus Harun b. Yahya gibi Constantinopol ile ilgili tek bilgi kaynağıydı ve M. İzzeddin tarafından “Un prisioner arabe a Byzance au IXe siecle,” REI, XV (1941-1946) eseri tartışılmıştır. İnsanlar, bunlara daha çok Müslüman olmayan dünya hakkında bilgi veren anlatıları da eklemesi gerekir. Bu konuda, bu dönemde Horosan ve Mısır arasındaki bu ülkeler için faydalı olan C. Schefer (1881) tarafından tercüme edilip yayına hazırlanan ve Naşir Khusrav tarafından yazılan Farsça Sefer-name eseri de vardır.

Abbasi Devri için önemli birçok coğrafik metin, M. J. Goeje tarafından yayına hazırlanmıştır. Ancak BGA’daki bu eserler, kronolojik sıralama halinde değildirler (bakınız sonraki Paragraf). Dördüncü cildinde Qudama’nın bir parçası ile birlikte bir Fransızca tercümesi de olan ve bir posta müdürü olan Ibn Khurdadbeh’in eseri, dokuzuncu yüzyıla aittir. Temelde devletin yolları hakkında bilgi sağlamaktadır. Diğer dokuzuncu yüzyıl yazarları, Fransızca tercümesi G. Wiet tarafından yapılan ve Les atours précieux (1955) eserinde şu anda mevcut olan Ibn Rusteh ve (tarih üzerine s. 122) al-Ya’qubi gibi, ayrıca G. Wiet tarafından le livre des pays adıyla tercüme edilen bu eser, GBA’de, VII bulunmaktadır. Kısa bir basımı günümüze kadar gelmiş olan Ibn al-Faqih al-Hamadhani tarafından yazılan Kitab

al-buldan en nihayetinde BGA, V. Ciltte ortaya çıkmıştır.

BİBLİOTECHA GEOGRAPHORUM ARABICORUM (BGA)’nın ilk üç cildi, on birinci yüzyılının üç temel ve ilgili coğrafik eserlerine ayrılmıştır. Birinci cilt, Viae regnorum adı altında bu tür araştırmanın kurucusu al-Balkhi’nin kayıp eserinden elde edilen al- İstakhari’nin eserini sunmaktadır. İkinci cildi, muhtemelen Fatimi ajanı olan İbn Hawkal’ın eserinin içermektedir. Ki bu eserle ilgili J. H. Kramers, M. J.de Goeje tarafından kullanılan tam el yazmalarına dayanan ve iki cildinin (1938-1939) orijinal haritaları ile kopya yeni basımlarını yayımlamıştır. G. Weit tarafından yazılan Fransızca bir tercümesi hazırlanmaktadır.

172

136 TARİHSEL BİBİLYOGRAFYA

Opus geo graphicum eseri, kısmen tekrar bir basımdır; kısmen de al-İstakhari’nin eserini

tamamlamaktadır. Final olarak yabancı yazarları kullanan ve onlardan da öteye giden

Descripto imperii mostmemici el -Muqaddisinin bu eseri üç cilt olarak sunulmaktadır.

P.Miguel (1964) tarafından yazılan Suriye ve Filistin hakkında olan Maghreb bölümü C.Pellat tarafından (1950) tercüme edilmiştir.

Bu eserler değişik görüş noktalarından Müslüman dünyasının vilayet tanıtımını oluşturmaktadır. Al-Muqaddis özellikle oldukça sıra dışı bir eser üretmiştir. Kendisinin yorulmayan merakı, geniş görüş açısı ve insani ilgisiyle yazar; yollar ve diğer unsurlarla ilgili var olan yerel gelenek, dil, ekonomi ve diğer her türlü özelliği zengin detayıyla birlikte her bölgenin genel bir resmini çizerek doğru kişisel bilgi ile sunmaktadır.

BGA eserinin 8. cildi herhangi bir başlık altında sınıflandırılamayan al-Masudi

tarafından yazılan kitab al-Tanbih eserini içermektedir. Bu eser, Fransızcaya B.Carra de Vaux tarafından Le Livre de l’avertissement et de la revision (Paris, 1896) adıyla tercüme edilmiştir.

BGA’nın dördüncü cildi I-III ciltleri için sözlük ve indekstir. Ancak 8.cildin sonu V-VIII

ciltleri için bir sözlük ve indeks sunmaktadır.

Daha sonra keşfedilen birkaç eser, BGA ile eşleştirilememiştir. Orta Asya’ya özel ilgiden, hem Müslüman hem de Müslüman olmayanlarla ilgili bilgi, Samanid Vezir Al- Jayihaninin kayıp kitabından kısmen elde edilmiştir. Bunların her ikisi de V.Minorsky tarafından ustalıkla yorumlanmış; yayına hazırlanmış ve tercüme edilmiştir: Dördüncü/Onuncu yüzyılın sonunda bir İran eseri olan isimsiz Hudhud al-Alam eseri GMS, n.s., XI(1937) görülmektedir (BSOAS’deki ilaveler, XVII[1955]). Diğeri, Marvazi ise Çin,

Türkler ve Hindistan üzerine olan bu eser 1942’de yayınlanmıştır.

Tarım ile ilgili uygulama ve teorilerde İbn Wahşiyeye atfedilen Nabatean Agriculture adlı eser, Kitab al-Filaha oldukça bol miktarda bilgiyi sunmaktadır. Bu soruyla ilgili M.Plesner’in “Der İnhalt Der Nabataischen landwirschaft,”Zeitschrift fur Semitistik und

verwandte Gebiet,VI (1928) eserine bakınız.

Son olarak Abbasi dönemi temel dini ve felsefi eserlerin ortaya çıkışını; ayrıca genel mezhep ve tarikatların özellikle de al-Ashari tarafıdan yazılan Makalat al-İslamiyin eserinin ortaya çıkışını görmüştür. Bu eser iki cilt olup H. Ritter tarafından yayına hazırlanmış (1929- 1930) ve firak al-Şia, yine H. Ritter tarafından yayına hazırlanmış (1931) al-Navbakti adı altında yayınlanmıştır. Bu eserin Fransızca tercümesi M. J. Maşkür tarafından yapılmış ve

Revue de l’histoire des religons, CLII-CLV(1958-1959). Modern çalışmaların durumu bu tür

173

ABBASİ HALİFELİĞİ 137 kaynak malzemenin özünden ortaya çıkan beklentileri karşılamamaktadır. El kitaplarından başka Abbasi tarihiyle ilgili hiçbir genel ifade yoktur. Öğrenci, kısmi olarak C. Cahen tarafından yazılan Leçons d’histoire musulmane ile gündeme gelen ve üç bölüm olarak Centre

de Documandation Universitaire adıyla kopyalanan (Paris,1957-1958) ile belli bazı soruları

gündeme getirmiştir. Bu eser, 8. yüzyıldan 11. yüzyıla kadarki alanı kapsamaktadır. Ayrıca Bernard Lewis tarafından yazılan EI2’deki “Abbasiler” makalesine bakınız.

Dördüncü / Onuncu yüzyıldaki medeniyet ve kurumların genel bir muhasebesi A. Mez