• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3. ARAŞTIRMANIN ARKA PLANI VE METODOJİSİ

3.2. ARAŞTIRMANIN AMACI

Bu çalışmanın amacı, ekonomik istikrarsızlığın güçleştirdiği çalışma şartlarından, kent yaşamının artan zorluğundan ve dayatılan yaşam tarzından memnuniyetsizlik duyan bireylerin büyük şehirlerden sahil kasabalarına göç etme süreçlerinde, göç kararını almaları ve yeni yaşamlarına uyumu nasıl deneyimlediklerinin tartışılmasıdır. Bu amaçla büyük kentlerde beyaz yaka ve profesyonel iş gruplarında çalışmış olup, 2000’li yıllardan bu yana Muğla kentine bağlı Bodrum ilçesine yerleşmeye karar veren bireylerle derinlemesine görüşme yöntemi ile niteliksel bir araştırma yapılmıştır. Görüşmeler esnasında göç etmek üzere Bodrum ilçesini seçmelerindeki sebebin, büyük kentlerden ayrılma kararlarına etki eden sebepler ile arasındaki bağlantı bireylerin deneyimlerini paylaşmak sureti ile anlamaya çalışılmıştır. Bu araştırma ile günümüzde sahil kasabalarına göçün sadece bir emekli göçü olarak tanımlanmasının yeterli gelmediği, artık bireylerin kendi yaşamlarını kendi inisiyatifleri altına almaya daha istekli oldukları, göç etmenin de bu niyetlerini gerçekleştirme yollarından biri olduğu ortaya konulmak istenmektedir. Çalışmanın sonunda Bodrum ilçesine ve başka sahil kentlerine göç etmenin, kendini siyasi ve sivil hayatta sınırlanmış hisseden bir kesimin yeni bir göç hareketi başlatıp başlatmadığı ve yeni güzergahlarında istedikleri yaşam memnuniyetine ulaşıp ulaşmadıkları ile ilgili bir fikir edinilmeye çalışılmıştır.

İş hayatının stresi, geçim kaygısı, trafik, çevre kirliliği gibi konular büyük kentlerde yaşayanların sağlığını tehdit edecek boyutlara ulaşmış, yorgunluk, yalnızlık, depresyon, panik atak, mutsuzluk, kaygı yeni kentlinin başat sağlık sorunu haline gelmiştir. Tüm bunlara eklenen muhafazakâr politikaların eğitim, düşünce ve günlük yaşama müdahale ettiği ve baskıladığı yönünde artan endişeler kentli kesimi yeni arayışlara yöneltmiştir. Kimi sivil toplum örgütleri aracılığı ile kimileri bireysel olarak katıldıkları çevre veya kimlik hareketleri ile yaşadıkları sorunları dile getirmeye çalışırken, kimi kesim ise büyük kentlerden göç etmeye başlamıştır. Ekonomik hayatın getirdiği çaresizlikleri, kent hayatının artan zorluklarının üstüne eklenen muhafazakâr yaşam baskısını üzerinde hisseden bu kesim çareyi yeni yaşam güzergahlarında aramaya başlamıştır. Basın ve medyada, yurtdışında satın alınan evler, oturma izinleri, üniversite şartları ile ilgili haberler ve ilanlar, “başka bir hayatın” mümkün olduğu güney sahil kentlerine gidişle ilgili hikayeler yer almaktadır.

42

Ülkemizde iç göç ile ilgili yapılmış çalışmaların hemen hemen tamamı Balkan göçleri, kentleşme ve Güneydoğu Anadolu’daki siyasi istikrarsızlıktan kaynaklanan zorunlu göçü kapsamaktadır. Bunun yanında çok az miktarda yapılmış yabancıların emekli göçü ile ilgili çalışmalar mevcuttur. Ancak Tekeli’nin kavramsallaştırdığı yaşam güzergahları ile ilgili çalışmalar sosyal bilimler araştırmalarında önemli bir yer tutmamaktadır. Özelikle güney sahil kentlerine yerleşimle ilgili araştırmalar sadece yurtdışından ve ülkemizin doğu kısmından gelen göçmenlerle ilgili yapılmış çalışmalardır. Kentlilerin şehirden kaçıp yeni yaşam kurmak üzere yönlendiği güney kasabaları ile ilgili bilgi sadece zaman zaman basın ve sosyal medyada yer alan haberlerle kısıtlı kalmaktadır.

Tekeli çalışmasında yeni göç hareketine iki konuda yaklaşmıştır. Birincisi bireylerin yaşam boyu yer değiştirmesi ile ilgilidir. İnsanların doğumundan ölümüne kadar geçen süreçte farklı mekanlarda eğitim aldıklarına, çalışmak üzere yine mekân değiştirdiklerine ve emeklilikleri için başka yerlere gittiklerine dikkat çekerek bunun bir göç hareketi olmadığından ancak kişilerin yaşam boyu kendilerine çizdikleri güzergahın varlığından bahsetmiştir. Bu güzergâh seçimleri ise kişilerin karar sürecinde oldukları tarihlerdeki kapasitelerine göre değişecektir. Bu durum artık genişleyen kent sorunları ile değil kesişen noktalardaki farklı yaşam formları ile incelenmelidir (2008. ss. 193- 194).

Göz önüne alınması gereken diğer değerlendirme ise konunun ağ toplumu açısından incelenmesidir. Teknolojik yeniliklerin sağladığı olanaklarla gerçekleşen yeni ilişki ağları düşük maliyetle mekânsal uzaklıktan kaynaklanan sorunları yok sayacak imkanlar sunmaktadır. Yeni iletişim ve ticaret imkanları yeni anlayışlar, politikalar, mekânsal kuralları olmayan sosyalizasyon ve ilişki ağlarının kurulmasına yol açmaktadır (Tekeli, 2008. ss. 194-195). Bu sebeple yeni yer değiştirme hareketine sadece mekânsal yer değiştirme olarak bakılmaması, yeni sosyalizasyon ve yaşam formları da bu çalışmalara dahil edilmesi gerekmektedir.

Çağımızda göç olgusu, ekonomik veya zorunlu göç başlıkları altında tartışılması yeterli olamayacak kadar değişmiştir. Daha iyi yaşam arzusunun arayışında gerçekleşen göç olgusu artık günümüz göç çalışmalarında farklı bir başlık altında ele alınmak

43

zorundadır. Sosyo-kültürel geçmişleri ve ekonomik refah düzeyleri nispeten daha yüksek olan bir kesimin daha iyi bir hayat arayış projesi olan “yaşam tarzı göçü”, günümüz sosyal bilimler çalışmalarına dahil edilmesi gereken bir konu başlığıdır.

Bu çalışmanın amacı göç hareketini sadece bir emekli göçü olarak görmek yerine, bilakis kendi yaşamlarını kendi inisiyatifleri altına almaya çalışan bireylerin göç etmeyi bir alternatif olarak gördükleri yeni bir hareketin varlığına dikkat çekmektir. İnsan ömrünün süresi artmaktadır. Teknolojide ve perakende sektöründe yaşanan gelişmeler büyük kolaylıklar sunmaktadır. Öte yandan ekonomik krizler, siyasi döngüler, kent yaşamının zorluklarının yansıması bireyleri farklı çözüm ve çareler aramaya yöneltmektedir. Yeni dünyanın insanı için göç ve mekânsal değişiklikler yaşam döngülerine dahil etmek zorunda oldukları bir gerçek olarak kabul edilmelidir.

Bu tez çalışması, Avrupa’da ve Türkiye’de yaşam biçimi göçü üzerine yapılmış araştırmaların içerisine bir inceleme ekleyerek yaşam biçimi göçü hakkında sınırlı olan literatüre bir katkıda bulunmayı ve Bodrum ilçesinin bu konuda giderek artan önemine dikkat çekmeyi hedeflemektedir. Bu amaçla çalışmada kendi yaşam tarzını ve kendini gerçekleştirmek isteyen kişilerin büyük kentlerden göç etmesi konusu Bodrum özelinde araştırılmaktadır.

Küreselleşen dünyada yaşam güzergahları, yaşam tarzı göçü kavramlarının bireyler için daha fazla önem tanımaya başlayacağına dair inanç ve bu konuda yapılmış çalışmaların azlığı, basın, sosyal medya iletişim ağlarında çokça bahsedilmesine rağmen Bodrum’a yerleşen beyaz yakalı ve profesyonellerle ilgili bir çalışmanın yapılmaması ve bu konuda öncü olacak olması tezin önemini göstermektedir.

Niteliksel çalışmanın sosyal araştırmalara olan katkılarından bir tanesi de araştırmacının kendi gözlem, deneyim ve bakış açısını da aktarabilme imkanıdır. Araştırmanın yapıldığı alanda geçirilen süre, görüşme yapılacak bireylerle kesişen ortak tarih ve deneyimler, mevcut sosyal gelişimleri anlamaya yönelik istek, kendisi ve yeni nesiller için daha iyi yaşam koşullarını arzu eden anlayış ile araştırmacının kendini araştırma konusuna dahil etme imkânı bulması yapılacak niteliksel çalışmaya anlama ve yorumlama imkânı sağlamaktadır.

44