• Sonuç bulunamadı

Wheat Production Costs and Wheat Type Preferences of Producers; in the Case of Haymana Distrinct of Ankara Province

3. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA

Tüm işletmeler için arazi genişliği 222,87 dekar hesaplanmıştır, bunun %71,68’i mülk arazi, %17,79’u kiraya tutulan arazi ve % 10,53’ünü ortakçılıkla işlenen araziler oluşturmuştur. Araştırma alanının geniş tarım arazilerine sahip işletmelerden oluşması, 59,1 dekar olan Türkiye ortalamasının 3,7 kat üzerinde çıkmasına neden olmuştur. İşletme büyüklük gruplarına göre işletme arazisi içinde mülk arazisinin payı %70,71 ile %87,62 arasında değişmiştir. Kiraya tutulan arazi en fazla 251 dekardan fazla araziye sahip işletmelerde belirlenmiş, bunun oranı da %18,87 ile %12,38 arasında belirlenmiştir. Ortakçılığa 1-75 dekar arası araziye sahip olan işletmelerde rastlanılmamıştır.

Çizelge 3.1. İşletme Gruplarına Göre Arazi Kullanma Durumu İşletme genişlik

grupları (da)

Mülk arazi Kiraya tutulan

arazi Ortakçılıkla işletilen arazi Toplam işletme arazisi Alan

(da) Oran (%) Alan (da) Oran (%) Alan (da) Oran (%) Alan (da) Oran (%)

1-75 56,60 87,62 8,00 12,38 - - 64,60 100

76-250 129,65 70,71 32,00 17,45 21,71 11,84 183,36 100

251- + 368,30 70,91 98,00 18,87 53,10 10,22 519,40 100

İşletmeler ort. 159,76 71,68 39,64 17,79 23,47 10,53 222,87 100

İşletme büyüklüğünü belirtmede işletme arazisi esas alınmıştır. İşletme arazisi, bizzat işlenen mülk arazi, kiraya tutulan arazi ve ortağa tutulan arazi toplamından oluşmaktadır. İşletmeler, işletme arazisi genişliğine göre 3 büyüklük grubuna ayrılarak incelenmiştir. Bu gruplardaki ortalama işletme büyüklüğü sırasıyla 64,60 da, 183,36 da ve 519,40 da’dır. Bu çalışmada işletme büyüklüğü ortalama 222,87 da bulunmuştur. İşletmelerdeki arazi genişliği ve yetiştirilen kültür bitkileri alanı, bunların işletme arazisine oranı işletme büyüklüğü gruplarına göre çizelge 3.2’de verilmiştir. Toplam işletme arazisinde toplam tarla arazisinin payı %94,59, toplam sebze meyve arazisinin payı %5,41’dir. Toplam işletme arazisi içerisinde %58,64’sinde buğday, %19,72’sinde arpa, %4,72’sinde ayçiçeği , %3,68’inde nohut ve %4,52’sinde diğer (yem bitkisi, patates, yulaf) yetiştirilmekte ve %3,30’u nadasa bırakılmaktadır. Ayrıca incelenen işletme arazilerinin %3,15’inde kavun karpuz ve %2,26’sında soğan yetiştirilmektedir. İncelenen işletmelerde buğday en geniş ekim alanına sahiptir. Bunu sırasıyla arpa, ayçiçeği ve nohut takip etmektedir. Araştırma alanının kurak arazilere sahip olması ve yoğun işgücü gerektirmeyen hububat tarımının (buğday, arpa ve yulaf) %79,71 oranında yetiştirilmesine neden olmaktadır.

Tarım işletmeleri sevk ve idare eden işletme nüfusunun sosyal ve ekonomik yönleri ile ortaya konulması önem taşır. Çünkü bu nitelikleri ile nüfus, tarımsal bünye üzerinde büyük ölçüde etkili olmaktadır (Erkuş ve ark.1995). Her işletme bir aile kabul edilerek aile nüfusu, yaş gruplarına ve cinsiyete göre ayrı ayrı incelenmiştir. İşletmelerin nüfus durumu çizelge 3.3’de verilmiştir. İşletme birimine düşen nüfus sayısı, tüm işletmeler ortalamasında 4,33 olup, bunun %53,91’ini erkek nüfus, %46,09’unu kadın nüfus oluşturmuştur. Yaş gruplarına göre nüfusun % 8,68’ini 0-6 yaş grubu, %15,22’sini 7-14 yaş grubu, %49,58’ini 15-49 yaş grubu ve %26,52’sini 50 ve daha yukarı yaş grubu oluşturmuştur.

Çizelge 3.2. İşletme Gruplarına Göre Ürün Ekilişleri (dekar) ve Oranları (%) İşletme genişlik grupları (da) TARLA ARAZİSİ TOPLAM TARLA ARAZİSİ SEBZE VE MEYVE ARAZİSİ TOPLAM SEBZE VE MEYVE ARAZİSİ TOPLAM İŞLETME ARAZİSİ

Buğday Arpa Nohut Ayçiçeği Yem

bitkisi Patates Yulaf Nadas Kavun-karpuz soğan

1-75 32,52 11,37 3,02 1,38 0,9 2,03 0,85 1,52 53,59 6,69 4,32 11,01 64,60 76-250 101,32 35,21 9,12 5,61 1,25 5,52 3,45 6,40 167,88 9,07 6,41 15,48 183,36 251-+ 314,25 112,14 16,55 17,44 4,28 3,58 2,55 32,49 503,28 11,58 4,54 16,12 519,40 İşletmeler ort. 130,70 43,95 8,21 10,53 3,42 3,65 3,01 7,35 210,82 7,02 5,03 12,05 222,87 Oran (%) 58,64 19,72 3,68 4,72 1,53 1,64 1,35 3,30 94,59 3,15 2,26 5,41 100

Yaş gruplarına göre incelediğimizde her işletme büyüklüğü için, gerek erkek ve gerekse kadın nüfusun çoğunluğunu 15-49 yaş grubundakiler oluşturmuştur. Bu grup çalışan nüfus grubudur. Konu ile ilgili diğer çalışmalarda Akdoğan (2005) Ankara İlinde yaptığı çalışmada işletmeler ortalaması erkek ve kadın nüfusu toplamını 4,57 olarak belirlemiştir. Gündoğmuş (1998) Ankara İli Akyurt İlçesinde yaptığı çalışmada işletmelerde toplam nüfusu 7,55 olarak belirlemiş, bunun %51,25’i kadın ve %48,75’i erkek nüfustan oluşmaktadır.

Çizelge 3.3. İşletme Gruplarında Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı İşletme genişlik grupları

Yaş grupları Toplam 0-6 7-14 15-49 50-+ E K E K E K E K E K E+K 1-75 0,30 0,20 0,20 0,30 0,60 0,60 1,00 0,70 2,10 1,80 3,90 76-250 0,14 0,17 0,29 0,31 1,26 1,06 0,63 0,66 2,29 2,10 4,39 251- + 0,20 0,20 0,60 0,30 0,90 1,20 0,50 0,40 2,20 2,10 4,30 İşletmeler ortalaması 0,18 0,18 0,32 0,30 1,07 1,00 0,67 0,61 2,24 2,09 4,33

Toplam nüfusa oranı 4,34 4,34 7,83 7,39 25,66 23,92 16,08 10,44 53,91 46,09 100

Yaş gruplarının toplam nüfusa oranı

8,68 15,22 49,58 26,52 - - 100

İşletmelerdeki aktif nüfusun %5,42’si okuma yazma bilmemektedir. Nüfusun %24,33’ü okur-yazar, ilkokulda okuyan veya mezun, %19,90’ı ortaokulda okuyan veya mezun, %47,23’ü lisede okuyan veya mezun ve 3,12’s i yüksekokulda okuyan veya mezundur.

Araştırma bölgesindeki doğal koşullar, yağışlı günler, dini ve milli bayramlar dikkate alınarak bir yıl içerisinde çiftçi ve ailesinin çalışabileceği gün sayısı 280 gün olarak tespit edilmiştir. Yıllık ortalama 829 EİG olan potansiyel işgücünün 179 EİG ( %21,59) tarımsal faaliyetlerde, 13 EİG (%1,57) işletme dışı tarımsal faaliyetlerde, 48 EİG (%5,79) tarım dışı olmak üzere toplam 240 EİG (%28,95) üretim faaliyetlerinde kullanılmaktadır. İşletmelerde kullanılan toplam işgücünün %4,12’sini yabancı işgücü oluşturmaktadır. İncelenen işletmelerde yabancı işgücü kullanımının sebebi, aile işgücü potansiyelinin yetersiz oluşu değil, sürüm, ekim, ilaçlama ve gübreleme gibi ihtisas gerektiren işgücünün aileden karşılanamamasıdır.

Çizelge 34.İşletmelerde işgücü kullanım durumu (EİG)

İşletme genişlik grupları

Aile işgücü

potansiyeli Aile işgücü kullanımı

toplam

İşletmede kullanılan EİB EİG işletmede İşletme dışı

tarımda Tarım dışında Yabancı işgücü Toplam işgücü

1-75 2,55 714 158 13 43 214 - 214

76-250 3,08 862 189 15 49 253 10 263

251-+ 3,00 840 195 12 51 258 12 270

İşletmeler ortalaması 2,96 829 179 13 48 240 10 243

EİB: Erkek İş Birimi EİG: Erkek İşgücü

Araştırma alanında incelenen işletmelerin % 12,73’ü bu üretim sezonunda yetiştirmek istediği buğday çeşitlerinin tohumluğuna ulaşmada sorun yaşamaktadır. Bunun en önemli nedeni istenilen buğday tohumluğun pahalı olması olarak açıklanmıştır. Genel işletmeler ortalamasında; iş letmelerin %43,64’ünün kullandığı tohumluğun tamamı sertifikalıdır. İşletmelerin %20’si sertifikasız tohumluk kullanırken, 250 dekar üzerinde araziye sahip olan işletmelerin tamamı sertifikalı tohum kullanmaktadır. En fazla sertifikalı tohumluk kullanım oranı 1-75 da araziye sahip olan işletmelerde görülmüştür. Hiç sertifikalı tohum kullanmayan üreticilerin tamamının, sertifikalı tohumluk kullanmama sebebi; sertifikalı tohumluk fiyatının yüksek olması şeklinde açıklanmıştır. Üreticiler için buğday çeşit seçimine etki eden birinci ve ikinci faktörler belirlenmiştir. Birinci faktörler içinde buğday verimi, çeşit tercihine etki eden en önemli kriter olarak ön plana çıkmıştır. İşletmeler ortalamasında üreticilerin % 67,27’si verimi, çeşit tercihine etki eden ilk kriter olarak belirlerken, verimi sırasıyla fiyat, kalite ve pazar durumu takip etmiştir. Üreticiler için çeşit tercihine etki eden ikinci faktörler içinde fiyat %45,83 ilk sırada yer alırken bunu sırasıyla kalite ve verim takip etmektedir. Araştırma alanındaki buğday üreticileri tercih ettikleri buğday çeşitlerinin verimli bir çeşit olmasını ön planda tutarak, birim alandan elde edeceği daha fazla verim ile daha fazla ürün satarak gelirini arttırmayı hedeflemektedir. İşletmelerin %65,45’i tek çeşit buğday ekerken, %34,55’i iki ve daha fazla çeşit buğday çeşidi yetiştirmektedir. 1-75 da. arasında araziye sahip olan işletmelerin tamamı tek çeşit buğday yetiştirirken, 76-250 da. arası araziye sahip olan işletmelerin %62,86’sı ve 250 da. fazla araziye sahip olan işletmelerin % 40’ı bir üretim sezonunda tek çeşit buğday yetiştirmektedir. Bir üretim sezonunda tek çeşit buğday yetiştiren üreticilerin, tek çeşit ekme sebepleri incelendiğinde; işletmelerin %55,56’sı alışkanlıklarından dolayı tek çeşit ektiklerini belirtirken, %27,78’i ektiği çeşidi çok iyi tanıdığı ve riske girmek istemediği için tek çeşit ektiğini ifade etmiştir. İşgücü ve diğer yönlerden tasarruf etmek amacıyla tek çeşit eken işletme oranı %13,89 iken, gelir yetersizliği yüzünden tek çeşit eken işletme oranı %2,78 olmuştur.

Bir üretim sezonunda birden daha fazla buğday çeşidi yetiştiren işletmelerin %68,42’si verim, kalite, hastalık ve zararlılara dayanıklılık özellikleri birbirinden farklı özelliklere sahip buğday çeşitlerinden birkaç tanesini tarlasına ekerek, olası risklere karşı ürün almayı garanti altına almak amacıyla birden fazla çeşit ektiğini ifade etmişlerdir.

Üreticilerin %21,05’i farklı kullanım alanları için farklı buğday çeşitleri ektiğini belirtmişlerdir. Ürünü borsa veya değirmene satmak, tohumluk olarak ayırmak, tohumluk olarak satmak ve hayvan yemi olarak kullanmak gibi farklı amaçlar için ekilen buğday çeşitlerini yetiştiren üreticiler birden çok çeşit kullanmaktadır. Üreticilerin %10,53’ü ise; farklı toprak türüne ve konumuna sahip olduğu için her birine uygun olan buğday çeşidini ekmektedir. İşletmelerin çok parçalı olan arazileri birbirinden farklı toprak yapısı ve sulama imkanına sahiptir. Üreticiler bunun için uygun olan toprak yapısındaki tarlalarına uygun çeşitleri ekmektedir. Üreticilerin %60’ının vazgeçmeyeceği bir buğday çeşidinin olduğu belirlenmiştir. Uzun yıllar kazanılan üretim tecrübesi ile üreticiler; verim, kalite, fiyat ve pazarlama durumundan memnun kaldıkları buğday çeşitlerini benimseyerek, bu çeşitleri uzun yıllar işletmelerindeki üretim deseninde kullanmaktadırlar. İşletmelerin %67,70’i Bezostaja-1 çeşidinden, %15,15’i Esperya çeşidinden ve %15,15’i de Tosunbey çeşidinden vazgeçmeyeceklerini belirtmişlerdir. Üreticilerin bu tercihleri şöyle açıklanabilir; işletmelerde çok değişik sayıda buğday çeşidi kullanılmış olsa ve bu tercihler her üretim döneminde değişiklik gösterse bile, işletmelerin uzun tecrübelerinden elde ettikleri memnuniyet, bazı çeşitleri vazgeçilmez kılmaktadır.

Bununla birlikte üreticilerin yıllar itibariyle üretiminden vazgeçtikleri ve bundan sonrada işletmenin üretim deseninde yer vermeyecekleri buğday çeşitleri de mevcuttur. Verimi düşük ve kalitesiz oluşları, hastalık ve zararlılara dayanıksız oluşları ve pazar fiyatlarının tatmin edici olmaması gibi sebeplerle üreticilerin vazgeçtiği buğday çeşitlerinin başında %43,18’lik oranla Gerek-79 çeşidi gelmektedir. Bunu sırasıyla Demir-2000, İkizce- 96 ve diğer çeşitler takip etmektedir. Üreticiler için buğday satış yerinin seçimine etki eden birin ci ve ikinci

faktörler belirlenmiştir. Birinci faktör olarak üreticilerin %69,09’u buğday sattığı yeri, peşin ödeme yaptığı için tercih etmektedir. %20’si yüksek fiyat verdiği için tercih ederken, satış yerinin işletmeye yakın olması ve güvenilir olması diğer tercih sebepleri olarak belirlenmiştir. İkinci faktör olarak satış yerini tercih etme kriter; %65,79 oranında yüksek fiyat verilmesi olarak belirlenmiştir. İncelenen işletmelerin %45,45’i tarımsal faaliyetlerini devam ettirmek veya yeni tarımsal yatırımlar yapmak için ortalama 25.462 TL. tarımsal kredi kullanmışlardır. Bölgede Tarım Kredi Kooperatifleri, TC Ziraat Bankası ve özel banka kuruluşlarından tarımsal krediler kullanılmıştır. Akdoğan(2005) tarafından yapılan araştırmada Ankara İlinde buğday yetiştiricilerinin kredi kullanma oranı % 63,42 olarak bulunmuştur. İşletmelerin %87,27’sinin devletin vermiş olduğu tarımsal desteklemelerden faydalandığı ve ortalama alınan desteğin 3.042 TL. olduğu tespit edilmiştir.

İncelenen işletmelerde buğday üretim faaliyetinde kullanılan girdilerin temin edilme şekli ise şu şekildedir. Tohum temininde %63,64, gübre temininde %25,45, mazot temininde %70,91 ve zirai ilaç temininde %94,55 oranında peşin ödeme yapılarak işletmeye girdi sağlandığı belirlenmiştir. Özellikle gübre fiyatlarının yüksek olması ve gübrenin büyük oranda Tarım Kredi Kooperatiflerinden vadeli olarak temin edilebilme imkanının olması, gübre temininde vadeli alımları arttırmaktadır. Tohumluk kullanımında işletmenin kendi içinden tohumluk kullanabilmesi, vadeli alımların düşük olmasına bir neden olarak gösterilebilir. Mazot temininde akaryakıt istasyonlarının vadeli mazot satışına sıcak bakmamaları ve genelde peşin satış yapmaları, mazot temininde çiftçilerin peşin alımlarına neden olmaktadır. Zirai ilaçların, buğday üretiminde kullanılan diğer girdilere oranla en ucuz girdiler olması büyük oranda peşin olarak satın alınmasına neden olarak gösterilebilir.

Araştırma alanında kullanılan buğday çeşitlerinin yaygınlık derecesi Çizelge 3.5’de gösterilmiştir. Yaygınlık oranı; toplam buğday eken üretici sayısı içinde çeşidi eken üreticilerin oranını, yaygınlık derecesi; buğday ekilen toplam alan içinde o çeşidin ekildiği alanın oranını ifade eder. Yaygınlık oranı etki değerleme çalışmalarında önemli indikatörlerden biridir. Bu indikatör büyük oranda, üreticilerin sosyo-ekonomik karakterleri, çeşidin kurağa, hastalık ve zararlılara dayanıklılığı, çevre politikası ve diğer iklimsel faktörlere bağlı olarak çeşidin güvenilirliğinin ve karlılığının bir göstergesidir (Mazid ve ark 2009). Araştırma alanında Esperya çeşidi yaygınlık derecesinde %29,35’lik oranla ilk sırada yer alırken, Bezostaja 1 çeşidi ise %21,77’lık oranla üreticiler tarafından tercih edilen ikinci çeşit olmuştur. Tosunbey çeşidi ise %17,51’lik oranla üçüncü sırada yer almıştır. Araştırma alanda kullanılan buğday çeşitlerinin yaygınlık oranı Çizelge 3.5’da gösterilmiştir. Üreticilerin % 31,08’i Esperya çeşidini tercih ederken, %28,38’i Bezostaja 1 çeşidini ve %17,57’si Tosunbey çeşidini tercih etmişlerdir. Karabak ve ark.(2012) tarafından Ankara’da yapılan çalışmada buğday çeşitlerinin yaygınlık derecesi; Bezostaja 1 % 38,06, Tosunbey %16,55 ve Esperiya %11,92 şeklinde bulunmuştur. Çeşitlerin yaygınlık oranları ise; Bezostaja 1 % 38,29, Tosunbey %18,86 ve Esperiya %10,92 şeklinde bulunmuştur.

Çizelge 3.5. Araştırma Alanında Kullanılan Buğday Çeşitlerinin Yaygınlık Derecesi ve Oranı (%)

Yaygınlık Derecesi (%) Yaygınlık Oranı (%)

Sıra Buğday çeşidi adı Oran Sıra Buğday çeşidi adı Oran

1 Esperya 29,35 1 Esperya 31,08

2 Bezostaja 1 21,77 2 Bezostaja 1 28,38

3 Tosunbey 17,51 3 Tosunbey 17,57

4 Krasunya Odeska 6,30 4 Krasunya Odeska 8,11

5 Ukrayna 3,49 5 Ukrayna 8,11 6 Kızıltan 91 1,11 6 Pehlivan 2,70 7 Pehlivan 1,11 7 Kızıltan 91 1,35 8 Sönmez 2000 0,78 8 Sönmez 2000 1,35 9 Kate A1 0,58 9 Kate A1 1,35 100 100

İşletmelerin buğday üretim dalının fiziki üretim girdileri, üretim masrafları ve kârlılık durumu incelendiğinde buğday üretimi için toprak hazırlığının Mart ve Nisan sürüm, sürgü çekme ve ekim işlemlerinin Eylül ve Kasım aylarında yapıldığı görülmektedir. Toprak hazırlığı için yapılan sürüm, sürgü çekme ve ekim işlemleri için dekara toplam 0,86 erkek işgücü kullanıldığı, ayrıca dekara bu işlemler için toplam 0,65 saat çekigücü kullanıldığı görülmektedir. Ankara İli Akyurt İlçesinde yapılan bir çalışmada ise ekmeklik buğdayın toprak hazırlığında 1,75 saat insan gücü ve 0,87 saat makine gücü kullanıldığı tespit edilmiştir(Gündoğmuş, 1998).İncelenen işletmelerde bakım işlemleri Nisan-Mayıs döneminde yapılmıştır. Bakım işlemleri için dekara toplam 0,38 saat erkek işgücü kullanıldığı, yine bu işlemler için toplam 0,2 saat çekigücü kullanıldığı belirlenmiştir. Hasat harman işlerinde dekara kullanılan erkek işgücü 0,16, çekigücü ise 0,1 saat olarak hesaplanmıştır.

İncelenen işletmelerde buğday verimi 351,1 kg/da, buğdayın satış fiyatı 0,65 TL/kg olarak hesaplanmıştır. Saman verimi 135 kg/da ve saman satış fiyatı 0,2 TL/kg bulunmuştur. Toplam gayri safi üretim değeri 255,22 TL/da bulunmuştur.

Buğdayın değişken masrafları 121,1 TL/da, üretim masrafları ise 175,13 TL/da olarak hesaplanmıştır. Gayrisafi üretim değeri ile değişken masrafları farkını ifade eden brüt kâr 134,12 TL/da, gayrisafi üretim değeri ile üretim masrafları farkını ifade eden net kâr ise 80,08 TL/da olarak bulunmuştur. Ayrıca buğday üretiminde 1 TL’lik masrafa karşılık 1,46 TL’lik getiri elde edildiği saptanmıştır. Bu katsayı aynı zamanda buğday üretiminde 1 TL’lik masrafa karşılık 0,46 TL kâr elde edileceği anlamına da gelmektedir. Tokat ilinde yapılmış başka bir çalışmada bu katsayı 1,29 olarak hesaplanmıştır(Bayramoğlu,2005). İncelenen işletmelerde üretim masrafları toplamının oransal dağılımı ise şu şekildedir. Toplam üretim masrafları içinde değişken masrafların oranı % 69, 39 olarak hesaplanırken, sabit masrafların oranı ise % 30,60 olarak belirlenmiştir.

Değişken masraflar içerisinde en büyük pay % 19,82 ile taban gübresi ve %17,94 ile buğday tohumluğuna aittir. Sabit masrafların % 83,28 gibi büyük bir oranı tarla kiralama bedeline karşılık gelmektedir.

4. SONUÇ

Buğdayın stratejik öneminin ve ülkelerin nüfus yoğunluğuna bağlı olarak talebin artması, buğdayda yapılan araştırmalara daha fazla ağırlık verilmesine ve kaynak aktarmalarına sebebiyet vermiştir. Pazara yönelik, v erimi ve kalitesi yüksek, üreticinin ve sanayicinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek çeşitlerin ıslahı çalışmaları yoğunluk kazanmıştır. Ülkemizde de özellikle son yıllarda özel sektörün de devreye girmesiyle birlikte geliştirilen buğday çeşit sayısı artış göstermiştir.

Üreticilerin buğday çeşit seçiminde birçok faktör etkili olmaktadır. Çeşidin verim ve kalite özellikleri, iklime uygunluğu, kurağa, soğuğa, hastalık ve zararlılara dayanıklılığının yanı sıra sanayinin tercihi, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin kalite kriterlerine göre buğday fiyatı belirlemesi ve sertifikalı tohuma destek verilmesi de diğer önemli faktörler arasında yer almaktadır.

Yayım çalışmalarının ve özellikle üretici, yayımcı, araştırmacı koordinasyonunun bu değişimde büyük bir payı olduğu ve son yıllarda gelişme gösteren özel sektör tohumculuğunun da buğday çeşitlerinin değişim göstermesinde etkili olduğu belirlenmiştir.

Araştırma alanında üreticilerin tercih ettikleri buğday çeşitleri yıldan yıla değişiklik göstermekle birlikte bir önceki üretim döneminde elde edilen deneyimler, yaygın çiftçi davranışları ve pazar koşullarına bağlı olarak çeşit tercihi yapılmaktadır. Bölgede; Esperya, Bezostaja 1 ve Tosunbey en yaygın olarak tercih edilen buğday çeşitleri olarak belirlenmiştir.

TMO’nun yapısal değişimi ile birlikte alımların azalması ve ÇKS Belgesinde kayıtlı üretim miktarı kadar ürünü taahhütname karşılığında teslim alması, borsanın bulunmadığı bölgelerde üreticinin tüccara yönelmesine neden olmaktadır. Tüccar fiyatları ise buğdayın çeşidine, kalitesine ve ürünü teslim alacağı yerin uzaklığına göre değişmektedir. Araştırma bölgesinde üreticilerin büyük çoğunluğu alım dönemindeki nakit yetersizliği nedeniyle girdilerini daha yüksek fiyatla vadeli almaktadır. Vade sonunu hasat dönemine göre ayarlayan üretici ürününü hasat sonunda pazara çıkararak, bedelini peşin alabileceği şekilde pazarlamayı tercih etmektedir. TMO’nun ve borsaların alım kriterlerinin başında buğdayın kalitesi gelmektedir. Araştırma bölgesindeki üreticilerin, kalite arttırıcı yetiştirme teknikleri hakkında bilgilendirilmesi ve farkındalık sağlanması gerekmektedir.

Kuşkusuz bütün üreticilerin tarımsal üretim sonucundaki en büyük beklentileri, elde ettikleri ürünleri, pazarlama sıkıntısı yaşamadan gerçekleşmesini bekledikleri fiyatlar ile satabilmeleridir. Bu nedenle, her bölge için ayrı ayrı geliştirilen verimi ve kalitesi yüksek birçok çeşidin üreticiler tarafından yaygın bir biçimde kullanımını sağlamanın en güzel yollarından biri sözleşmeli tarımdır. Tarım teşkilatının bu konuda yapacağı çalışmalar çiftçi gelirini artıracağı gibi ülke ekonomisine katkı sağlayacaktır.

Araştırma alanında 1 kg buğday maliyeti 0,45 TL, verim ortalaması 351,1 kg/da, buğdayın satış fiyatı 0,65 TL/kg olarak hesaplanırken, saman verimi 135 kg/da ve saman satış fiyatı 0,2 TL/kg olarak belirlenmiştir. Toplam gayri safi üretim değeri 255,22 TL/da, buğdayın değişken masrafları 121,1 TL/da, üretim masrafları ise 175,13 TL/da olarak hesaplanmıştır. Üretimde en büyük değişken masraflardan birisi akaryakıt giderleridir. Gerek mazot fiyatlarının sürekli yükselmesi ve gerekse sürüm, gübreleme, ilaçlama, hasat ve nakliye gibi tüm işlemlerde kullanılan bir girdi olmasından dolayı kullanılan mazot miktarında kısmi tasarrufa gidilmesi, buğdayın maliyetini azaltıcı bir etken olacaktır. Bölgede, doğrudan anıza ekim metodu yoluyla buğday yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması akaryakıttan tasarruf sağlayıcı bir teknik olarak uygulanabilir.

Bu ve benzeri araştırma bulguları, tarımsal üretim faaliyetinde bulunan tarım işletmeleri için önemli ve yol gösterici göstergelerdir. Bölgedeki tarım işletmelerinin kayıt tutmamaları ve üretim dalları arasında karşılaştırma yapmak için gerekli maliyet analizleri yapmamalarından dolayı, bu araştırma sonuçlarının bölgedeki işletme yöneticilerine faydalı olacağı düşünülmektedir.

5. KAYNAKLAR

Anonim, 2001. Türkiye’de bazı bölgeler için önemli ürünlerde girdi kullanımı ve üretim maliyetleri, TEAE Yayınları, Yayın No: 64, 248 s., Ankara.

Anonim, 2012. Buğday durum ve tahmin raporu 2011-2012 Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü. TEPGE Yayın No: 190. ISBN: 978-975-407321-8 ISSN:1304-1533. 2012 Ankara

Anonim, 2013. 2012 Yılı hububat sektör raporu. Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü İnternet sayfası www.tmo.gov.tr. Erişim tarihi Kasım 2013

Anonim, 2013. Haymana Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü Kayıtları

Altıntaş, G., Altıntaş, A., 2012. Tokat, Amasya, Yozgat ve Sivas yörelerinde yetiştirilen bazı tarım ürünlerinin 2012 yılı üretim girdileri maliyetleri. Orta Karadeniz Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma İstasyonu Müdürlüğü Yayınları. Enstitü Yayın No: 253-P-22. 2012 Tokat

Akdoğan,İ.2005, Ankara İli tarım işletmelerinde ıslah edilmiş buğday çeşitlerinin sertifikalı tohumluklarının kullanım düzeyleri ve işletme ekonomisine katkılarının değerlendirilmesi, Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi.2005 Ankara.

Arısoy, H., Oğuz, C,. 2005.Tarımsal araştırma enstitüleri tarafından yeni geliştirilen buğday çeşitlerinin tarım işletmelerinde kullanım düzeyi ve geleneksel çeşitler ile karşılaştırmalı ekonomik analizi Konya İli örneği. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Yayın no :130 ISBN:975-407-174-8 . 2005 Ankara

Bayramoğlu,Z., Göktolga,Z,G. ve Gündüz, O,. 2005. Tokat İli Zile İlçesinde yetiştirilen bazı önemli tarla