• Sonuç bulunamadı

HALKLA İLİŞKİLER UYGULAMALAR

4.1.4. Araştırmanın Veri Yaratma ve Toplama Yöntem

Araştırmada iki farklı nitel veri toplama yöntemi ve bu yöntemlere uygun araçlar kullanılmıştır. Katılımcıların halkla ilişkiler uygulamalarına ilişkin görüşlerini almak amacıyla açık ve kapalı uçlu sorulara dayanan yapılandırılmış görüşme soruları uygulanmıştır. Ayrıca araştırmanın geçerliğini arttırmak amacıyla doküman analizleri yapılmıştır.

Görüşmeye katılan kişilerin deneyimlerine, tutumlarına, niyetlerine, görüşlerine, tepkilerine, duygularına ve inançlarına ilişkin bilgi elde etmede oldukça etkili bir veri yaratma yöntemi olarak yerini almış olan görüşme, sosyal bilimlerde sık kullanılan bir araştırma yöntemidir (Yıldırım ve Şimşek, 2011: 119). Araştırma konusu ile ilgili kişilerle önceden belirlenmiş bir amaç doğrultusunda, soru sorma ve yanıtlama tarzına dayalı karşılıklı ve etkileşimli bir iletişim süreci (Stewart ve Cash, 1985: 7) olarak tanımlanan görüşme, ilgili literatürde nitel görüşme, derinlemesine görüşme, aydınlatma, sorun-merkezli görüşme, serbest görüşme, odaklanmış görüşme ve yoğun görüşme gibi değişik adlandırmalar altında ifade edilmektedir (Mayring, 2000: 55). Nitel ya da derin olarak adlandırılan görüşmelerde çoğunlukla genellenebilirlik amaçlanmadığından geniş sayıda örnekleme ulaşma kaygısı yoktur. Amaç, görüşülen kişilerin anlam dünyalarını, yorumlamalarını ortaya çıkartmaktır (Kuş, 2007: 125). Sınırlı sayıda katılımcı ile çalışan veya nicel örneklemeye oranla daha küçük bir örneklemle çalışan bir nitel araştırmacı, araştırmasının sonucunda birtakım denenceler oluşturmaya, kavramsal bir model geliştirmeye veya yeni bir kuram oluşturmaya yönelebilir. Piaget, bilişsel gelişim kuramının temellerini iki çocuğunu gözleyerek

oluşturmuştur (Yıldırım ve Şimşek, 2011: 310). Cevaplayıcı bilgilerin bir depolayıcısı ve aktarıcısı olarak görülmez; gerçekliğin keşfi değil yaratımı söz konusudur. Dolayısıyla burada veri toplama yerine veri yaratma terimi kullanılmalıdır. Bunu gerçekleştirmek, görüşmeci ve görüşülen arasında bir mesafeyi değil yakınlığı gerekli kılmaktadır. Bu görüşmelerde araştırmacının becerisi, duyarlılığı, yoğunlaşması, bireylerarası anlayışı, öngörüsü, zihinsel uyanıklılığı, disiplini (Patton, 1987: 108), mizahı ve içtenliği araştırma için önemli unsurlardır (Kuş, 2007: 125-126).

Alanyazında genellikle iki görüşme türünden söz edilir: Yapılandırılmış görüşme ve yapılandırılmamış görüşme. Yapılandırılmış görüşmede önceden belirlenmiş bir dizi soru ve yanıt seçenekleri yer alır. Yapılandırılmış görüşmede amaç, görüşülen bireylerin verdikleri bilgiler arasındaki paralelliği ve farklılığı saptamak ve buna göre karşılaştırmalar yapmaktır. Yapılandırılmamış görüşme ise, keşfe yönelik bir görüşme sürecini temsil ettiğinden açık uçlu sorulardan oluşur. Araştırmacı, görüşme sırasında çalıştığı problemle ilgili belirli bir özel alan keşfederse, daha ayrıntılı sorularla o alanı daha derinliğine irdelemeyi deneyebilir (Yıldırım ve Şimşek, 2011: 120).

Görüşme türlerine ilişkin Patton (1987 aktaran Yıldırım ve Şimşek, 2011: 120-123) üç yaklaşımdan söz etmektedir. Bunlar, sohbet tarzı görüşme, görüşme formu ve standartlaştırılmış açık uçlu görüşme. Sohbet tarzı görüşmede sorular, etkileşimin doğal akışı içinde sorulur ve görüşülen birey kendisiyle görüşme yapıldığını bile fark etmeyebilir. Sorular, konuşmanın anlık akışı içinde kendiliğinden geliştiğinden, önceden belirlenmiş sorular yoktur. Araştırma problemi ile ilgili tüm boyutların kapsanmasını güvence altına almak için geliştirilen görüşme formu ile gerçekleşen görüşmede, önceden hazırlanan konu veya alanlara sadık kalınması için, hem önceden hazırlanmış soruların sorulması, hem de bu sorular konusunda daha ayrıntılı bilgi alınması amacıyla ek soruların sorulma özgürlüğü vardır. Bu yaklaşımda görüşmeci, görüşme sırasında soruların cümle yapısını ve sırasını değiştirebilir, bazı konuların ayrıntısına girebilir veya daha çok sohbet tarzı bir yöntem benimseyebilir. Birden fazla görüşmecinin kullanılacağı durumlarda etkili bir yöntem olarak bilinen standartlaştırılmış açık uçlu görüşme dikkatlice yazılmış ve belirli bir sıraya konmuş bir dizi sorudan oluşur ve her görüşülen bireye bu sorular aynı tarzda ve sırada sorulur. Sohbet tarzı görüşme ve görüşme formunda görüşmeciye tanınan esneklik, bu yöntemde sınırlanmış, görüşmecinin becerileri, yanlılıkları ve öznelliklerinden kaynaklanabilecek farklılıklar azalmıştır. Sorular sistematik bir sıra içinde bütün deneklere aynı şekilde sorulduğundan elde edilen verilerin karşılaştırılması ve analizi daha kolaydır. Bu

yöntem yapılan araştırmanın başkaları tarafından tekrar edilme olasılığını önemli ölçüde arttırır. Bu yöntemin zayıf yanı, görüşme formunun hazırlandığı sırada öngörülmemiş boyutların ortaya çıkarılmasını ve irdelenmesini önleyebilir olmasıdır. Bu nedenle bu tür görüşmede bireysel farklılıklar, görüşme sürecinin akışına ve görüşmenin geçtiği duruma ilişkin değişiklikler dikkate alınmaz.

Araştırmada, alan yazın taramasına dayalı olarak kuramsal çerçeve oluşturulmuş ve araştırmanın amaçlarını en iyi görüşme formu yönteminin aydınlatılabileceği düşünülerek, otomotiv sektöründe15 faaliyette bulunan, 2008 - 2012 yılları arasında Fortune 500 şirket

sıralama listesinde yer alan, Türkiye’de ikame eden, şirket içinde kurumsal iletişim veya halkla ilişkiler departmanı olan 9 ulus ötesi şirketin halkla ilişkiler uygulayıcıları veya iletişim yöneticileriyle 45 - 60 dakika süren görüşmeler yapılmıştır. Çalışmanın bir sektör üzerinde yoğunlaşmasındaki amaç, bulguların başka sektörlerde de test edilebilir nitelikte olması, olası genellemelere olanak vermesi ve sektörler arası yapılacak karşılaştırmalar ile farklılıkların ve benzerliklerin yapılabilmesidir. Önceden belirlenmiş soruları içeren taslak görüşme formu uygulama öncesinde tez izleme komitesine sunulmuş ve alınan geri bildirimler doğrultusunda taslak üzerinde düzeltmeler yapılmıştır. Böylelikle görüşme formunun geçerlik sorunları giderilmeye çalışılmıştır. Tez izleme komitesinin görüşleri doğrultusunda son şekli verilen görüşme formunda toplam 28 soru yer almıştır. Soruların bu kadar çok sayıda olması, araştırma konusunun uluslararası ve yerel boyutu, yönetişim boyutu ve kültür boyutu gibi birden fazla konuyla ilişkili olmasından ve bu konuların kolayca bölünemeyeceği varsayımından kaynaklanmıştır. Araştırma kapsamında belirlenen araştırma soruları bu boyutlar çerçevesinde yorumlandığında anlamlı ve açıklayıcı bir sonuca ulaşılmasını mümkün kılmaktadır. Uluslararası halkla ilişkileri kültürden veya yönetişimden kopararak açıklamak, araştırmacının yaptığı açıklamaların yetersiz ve bağlamından koparılmış olmasına neden olacaktır. Görüşme kılavuzu takip edilerek yöneltilen yapılandırılmış görüşme formundaki sorular beş başlık etrafında tasarlanmıştır. Birinci başlık, birim üyelerinin cinsiyet, yaş, eğitim, yabancı dil bilgisi ve düzeyi, maaş, pozisyon tanımı, haftalık mesai saati, bağlı oldukları birim/kişi gibi demografik bilgilere yönelik soruları içermektedir. İkinci başlık, halkla ilişkiler biriminin kurum içindeki yerini, yetkilerini ve sorumluluklarını sorgulamakta; üçüncü başlık, halkla ilişkiler stratejilerine ve uygulamalarına yönelik olarak sorulmuştur. Burada hangi durumlarda küresel veya yerel stratejilerin uygulandığı, yerel stratejilerin

15 Otomotiv sektörü genel olarak, karayolu taşıt araçları (binek otomobil, otobüs, minibüs, midibüs, çekici,

kamyon, traktör vb.) ve bu araçların üretiminde kullanılan parçaları imal eden bir sanayi dalı olarak tanımlanmaktadır (Sanayi Genel Müdürlüğü, 2012/2: 11).

belirlenmesi durumunda merkezden onayın alınıp alınmadığı, küresel stratejiden farklı ne tür uygulamaların yapıldığı sorgulanmıştır. Dördüncü başlıkta kültürün ve kültürel farklılıkların halkla ilişkiler uygulamalarına etkileri öğrenilmeye çalışılmış ve Türkiye'deki ulusal kültürün halkla ilişkiler uygulamalarına nasıl etki yarattığı ve ne tür kültürel farklılıkların dikkate alındığı sorgulanmıştır. Beşinci başlıkta halkla ilişkiler uygulayıcılarının gelecekteki çalışmalarına yönelik beklentileri ve hedefleri öğrenilmeye çalışılmıştır. Hazırlanan taslak görüşme formu, asıl uygulamadan kullanılmadan önce denenmiştir. Yapılan deneme sonunda, hazırlanan görüşme formuna iki soru eklenmiş, iki soruda açıklayıcı bilgilere ve tanımlara yer verilmiştir. Geliştirilmiş görüşme formunun işler olduğu görülmüş ve kullanılabileceğine karar verilmiştir.

04. Ekim 2012 – 22. Ocak 2013 tarihleri arasında gerçekleşen görüşmeler, katılımcıların ofislerinde yürütülmüştür. Katılımcıların yoğun iş yükleri ve çalışmaları, katılımcılara ulaşılmasını ve randevu alınmasını zorlaştırmıştır. Ulaşılabilen katılımcılar ise bilgi vermek istememiş ve görüşmeye katılmak istemediklerini belirtmişlerdir. Bu nedenle görüşmeler İstanbul merkezli, deneyimli ve profesyonel bir araştırma şirketine yaptırılmıştır. Ajansı belirlenmeden önce, daha önce bu ajans ile çalışma yapmış kişilerin ajans hakkındaki bilgileri ve görüşleri alınmış, ajansın resmi web sitesi değerlendirilmiş, referanslarına bakılmış ve duyumlar değerlendirilmiştir (sosyal medya, genel medya taraması yapılmıştır). Yüz yüze gerçekleşen görüşmelerde katılımcılara veri kaybı olmaması için ses kayıt cihazı kullanılmasının önemi anlatılmış, ancak katılımcılar ses kayıt cihazının kullanılmasına izin vermemişlerdir. Görüşme ile elde edilen verilerin kaydedilmesinde not alma yöntemi kullanılmıştır. Hazırlanan görüşme soruları katılımcılar tarafından anlaşılır bulunmuştur. Görüşme sırasında herhangi bir zaman sınırlaması yapılmamış olup, görüşmenin olası süresi önceden katılımcılara bildirilmiştir. Sorulan sorulara katılımcıların rahat, doğru ve güvenilir cevaplar vermelerini sağlamak amacıyla görüşülen kişilere verilerin yalnızca araştırma amaçları doğrultusunda kullanılacağı ve başkalarıyla paylaşılmayacağı belirtilmiştir. Bu sayede görüşme esnek bir yapıda sürdürülmüştür.

Araştırmada ikinci veri toplama yöntemi dokümanlardır. Nitel araştırmada doğrudan gözlem ve görüşmenin olanaklı olmadığı durumlarda veya araştırmanın geçerliğini arttırmak amacıyla, çalışılan araştırma problemiyle ilişkili yazılı ve görsel materyal ve malzemeler de analiz edilerek araştırmaya dahil edilmiştir. Dokümanlar, nitel araştırmalarda gözlem ve görüşme gibi diğer veri toplama yöntemleriyle birlikte kullanıldığında verinin çeşitlendirilmesi amacına hizmet etmekte ve araştırmanın çeşitliliğini önemli ölçüde

arttırmaktadır (Yıldırım ve Şimşek, 2011: 187-188). Yapılan çalışmada şirketlerin hem küresel düzeydeki hem de Türkiye’deki resmi web sitelerinde yayınladıkları haberler, sosyal medya siteleri (facebook sayfaları 24.07.2013 – 03.08.2013 tarihleri arasında incelenmiştir), faaliyet ve sürdürülebilirlik raporları incelenmiştir. İncelenen faaliyet ve sürdürülebilirlik raporlarının listesi ek 2’de sunulmuştur.